
Değil (... değil ...) bağlaçlı FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibariyle 19.063 başlık/FaRk ile birlikte,
19.063 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(28/78)
- HÂLİKIYET değil/yerine/= YARATICILIK
( HÂLİKLİK, YARATICILIK )
- HALÎL[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HABİB[Ar.]
( Kendini sevdiren. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Kendi sevilen. )
- HÂL/İM ile/ve/değil/||/<>/< HALÎM[Ar.]
( Durumum. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Yumuşak huylu olan. )
- HALİSÂNE değil/yerine/= İÇTENLİKLE
- HALİTA değil/yerine/= KARIŞIM
- HALİTA[Ar.] değil/yerine KARMA/ALAŞIM[kimya]
( Birkaç şeyin karışımından oluşan. )
- HALK ile/ve/değil/yerine ÂRİF
( Zanlarıyla hareket eder. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE İrfan sahibidir. )
- HALK[Ar.] değil/yerine/= AYMAK, TOPLUM
( Toplum olabilmek, ancak, ortak bir düzen sağlayarak olanaklıdır. )
- HALK[Ar.] ile/ve/değil KAMU
- HALK ile/değil/yerine/= TOPLUM/KAMU
- HALK[Ar.] değil/yerine/= TUY
- HALK ile/değil ZUHUR
( Yaratılma. İLE/DEĞİL Dışlaşma. )
- HALKA[Ar.] değil/yerine/= DEĞREK/DOLANGI
- HALKIN İRFANI ile/değil İLGİSİZLİK/KAYITSIZLIK
- [ne yazık ki]
HALKIN PARASINI, KENDİ ÇOCUKLARINA AYIRMAK değil/>< KENDİ PARANI, HALKIN ÇOCUKLARINA BIRAKMAK
- HALLENMEK ile/değil HEMHAL OLMAK
- HALLETMEK değil/yerine/= ÇÖZMEK/ÇÖZÜME KAVUŞTURMAK/YOLUNA KOYMAK
- HALT (ETMEK) ile/değil/yerine/>< HÂL (ETMEK)
- HALT (ETMEK) ile/değil/yerine/||/>< HALK (ETMEK)
( Uygunsuz söz söyleme, uygunsuz iş yapma. | Uygun olmayan, beğenilmeyen. | Bir şeyi başka bir şeyle karıştırma. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/>< Oluşturma, "yaratma". )
- HÂLÛK[Ar.] ile/değil HALÛK[Ar.]
( Sıçan otu. | Mercimek ocağı. İLE İyi huylu, ahlâklı, insaniyetli, geçim ehli olan. )
- HALUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/= MEVCUD
- HALÜSİNASYON/HALLUCINATION[İng.]/BİRSAM değil/yerine/= VARSANI
- HALÜSİNASYON değil/yerine/= VARSANI
- HALVET ile/ve/değil/> CELVET
- HAM ile/ve/değil/||/<> BİÇİMSİZ
- HÂM değil/yerine/= ÇİĞ/OLMAMIŞ/OLGUNLAŞMAMIŞ
- HAMAL[Ar.] değil/yerine/= YÜKÇÜ
- HAMAM[Ar.] değil/yerine/= YUNAK
- HAMAYLI/HAMAİL[Ar.] değil/yerine KUŞAK
( Omuzdan, çapraz olarak bele inen bağ. | Muska. )
- HAMİ[Ar.] değil/yerine/= KORUYUCU
- HÂMİL[Ar.] değil/yerine/= TAŞIYAN
- HAMİLE değil/yerine/= GEBE
- HAMİLE[Ar.] değil/yerine/= GEBE/YÜKLÜ
- HAMİLİNE MUHARRER SENET değil/yerine/= TAŞIYANA YAZILI BELGİT
- HAMİYET[Ar.] değil/yerine/= KORUMA
( Bir kişinin, yurdunu, ulusunu ve ailesini koruma çabası. )
- HAMLAÇ[Ar.] değil/yerine ÜFLEÇ
( ... İLE Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç. | Laboratuvarlarda, yüksek ısı elde edilen araç. | Kirli havayı dışarı atan ya da temiz hava veren aygıt, aspiratör, vantilatör. )
- HAMLÂC[Ar.] değil/yerine/= ÜFLEÇ/KAMIŞÇIK
( Kuyumcuların, bir ucunu aleve yakın tutup öbür ucunu üfleyerek alevi, altın ve gümüşün yumuşatmak istedikleri noktasına yönelttikleri eğri boru. )
- HAMLE[Ar.] değil/yerine/= ATILIM/ATAK
( İleri atılma, atılım. | Saldırış, savlet. | Satrançta ve damada, taş sürme eylemi. | Atak. )
- HAMLE değil/yerine/= SÜRME
- HAMMADDE değil/yerine/= ÇİĞÖZDEK
- HAMMAL değil HAMAL
- HAMSİ ile/ve/değil/||/<>/< HAMSE
- HAMUR[Ar. < HAMİR] değil/yerine/= SUVUN/YOĞRUM
- HANDİKAP"[İng. < HANDICAP] değil/yerine/= ENGEL
- HÂNE[Fars.] ile/değil/yerine/||/<>/< BASAMAK
- HANEDÂN değil/yerine/= SOY
- HANEDANLIK değil HANEDAN
- HANEK[Ar. :
Damak.] değil/yerine SÖZ/KONUŞMA
- [HANGİ]
(")HAKLA?(") (HİZMET)
ile/ve/değil/yerine/||/<>
AKLA? (HİZMET)
- HANGİLERİNLE/N değil HANGİLERİYLE
- HANGİMİZ ...? ile/ve/değil KAÇIMIZ ...?
- HÂNİF ile/değil HANÎF
( Dargın, küskün. İLE/DEĞİL İslâm dinine sımsıkı bağlı bulunan kişi. )
- HANÜMAN[Fars.] değil/yerine EV/BARK/OCAK
- ANYAYI KONYAYI ('YI GÖRMEK/GÖRÜRSÜN!) değil HANYA-KONYA ('YI GÖRMEK/GÖRÜRSÜN!)
( Neyin ne olduğunu ve nasıl olduğunu/olmadığını görmek/anlamak. )
( Hanya: Girit adasında bir kent. [ANYA değil HANYA!] )
- HAPİS değil/yerine/= KISINGI
- HAPİSHANE değil/yerine/= KISINGIDAM
- HAPLOİT/HAPLOID[İng.] değil/yerine/= YARI KROMOZOMLU
- HAPSETMEK değil/yerine/= KISINGILAMAK
- HAPŞIRIRKEN:
AÇIĞA/HAVAYA DOĞRU değil/yerine/>< ELİMİZLE/KOLUMUZLA AĞZIMIZI KAPATARAK
- HAPSOLMAK değil/yerine/= KISINGILANMAK
- HAPTİK DISKRİMINASYON/HAPTIC DISCRIMINATION[İng.] değil/yerine/= DOKUNSAL AYIRT ETME
- HAPTİK/HAPTIC[İng.] değil/yerine/= DOKUNSAL
- HARAÇ ile/değil/yerine/>< ARAÇ
- HARAKET değil HAREKET
- [ne yazık ki]
HARAM ile/ve/değil/yerine/>< HELÂL
( Helâl damlar, haram akar. )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Dinin hükümleri bakımından kullanılabilen. | Haram olmayan. )
- HARAM ile/değil/yerine/>< HUZUR
( Haramda huzur ararsan, huzur sana haram olur. )
- HARAP[Ar.]/VİRÂN[Fars.] değil/yerine/= YIKKIN/YIKIK
- HARARET[Ar.] değil/yerine/= COŞKUNLUK
- HARÂRET[Ar.] değil/yerine/= ISI
- HARÂRET değil/yerine/= SICAKLIK; ISI; SUSUZLUK
- HARARET değil/yerine/= SICAKLIK/KIZINÇ
- HARARET-İ GARÎZİYYE değil/yerine/= DOĞAL ISI
- HARARETLİ değil/yerine/= COŞKUN/COŞKULU
- HARÇ[Ar. < HARC] ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< HARAÇ[Ar. < HARÂC]/BAÇ[Fars. < BÂC]
( Harcanan para. | Yükseköğrenim öğrencilerinin ödemek zorunda olduğu katkı payı. İLE Bir yerden, birinden zorbalıkla alınan para. )
- HARCADIKLARINDAN KALANI BİRİKTİRMEK değil/yerine/>< BİRİKTİRDİKTEN SONRA, KALANI HARCAMAK
- HARCAMA değil/yerine/= GİDER
- HARCAMA ile/değil/yerine KULLANMA
( [not] TO SPEND vs./but TO USE
TO USE instead of TO SPEND )
- HARCAMALARINDAN KALANI TASARRUF ETMEK değil/yerine TASARRUFLARINDAN KALANI HARCAMAK
- HARCIRAH[Ar.] değil/yerine/= YOLLUK
- HARCIRAH[Ar., Fars.] değil/yerine YOLLUK
- HARE[Ar.]/MENEVİŞ[Fars.] değil/yerine/= DALGIR
( Bir yüzeyde, renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık. | Terementi ağacının tohumu. )
- HAREKAT değil/yerine/= EYLEMGE
- HAREKET/AKSİYON değil/yerine/= DEVİM/DEVİNİM
- HAREKET ETMEK değil/yerine/= DAVRANMAK
- HAREKET ETMEK değil/yerine/= DEVİNMEK/KIMILDA(N)MAK/KIPIRDA(N)MAK
- HAREKET ETMEK değil/yerine/= YOLA GİTMEK/YOLA ÇIKMAK
- HAREKET ETTİRİLMEK değil/yerine/= DEVİNDİRİLMEK/KIMILDATILMAK/KIPIRDATILMAK
- HAREKET ETTİRMEK değil/yerine/= DEVİNDİRMEK/KIMILDATMAK/KIPIRDATMAK
- DEVİNİM/HAREKET[Ar.] ile/ve/değil/||/<>/> DAVRANIŞ
( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bilinçsiz/bilinçli hareket. )
( [not] MOVEMENT vs./and/but/||/<>/> BEHAVIOUR )
- HAREKET ile/ve/değil DEĞİŞİM
( [not] MOVEMENT vs./and/but ALTERATION )
( GAMANA ile/ve/yok/değil VIPARINAMA )
- HAREKET ile/ve/değil/||/<>/> HARARET
- HAREKET ile/ve/değil KESİNTİSİZLİK
- HAREKET ile/ve/değil YER DEĞİŞTİRME(İNTİKAL)
( Basit düzeydeki zihinlerde, hareket, yer değiştirme olarak yorumlanır. )
- HAREKET'TE:
YER DEĞİŞTİRMEK değil KENDİ İÇİNDE DEĞİŞMEK
- HAREMLİK-SELÂMLIK değil HAREM-SELÂMLIK
( SELÂMLIK: Saray, köşk ya da konkalarda, erkeklerin bulunduğu ve erkek konukların alındığı bölüm. | Osmanlı sultanlarının, Cuma namazını kılmaları için camiye giderken yapılan tören. )
- HARF değil/yerine/= İMCE
- HARF[Ar.] değil/yerine/= TANIK, KIMSA
- HARFİYAT değil HAFRİYAT
( ... DEĞİL Toprağı kazma, kazı. )
- HARİÇ değil/yerine/= DIŞINDA
- HARICEN/EXTERNAL[İng.] değil/yerine/= DIŞTAN
- HARİCEN[Ar.] değil/yerine/= DIŞARIDAN/DIŞTAN
- HÂRİC-İ KISMET değil/yerine/= BÖLÜM
- HARİCİ değil/yerine/= DIŞ
- HARICİYE/GENERAL SURGERY[İng.] değil/yerine/= GENEL CERRAHİ
- HARİÇ/MÜSTESNA değil/yerine/= DIŞINDA/-DEN BAŞKA
- HARİKA değil/yerine/= OLAĞANÜSTÜLÜK
- HARİKULADE/HARİKA değil/yerine/= OLAĞANÜSTÜ/EŞİ GÖRÜLMEMİŞ
- HARİM[Ar.] değil/yerine KUTSAL
( Girilmesi, yabancıya yasak olan, kutsal tutulan, korunulan yer. )
- HARİTA[Ar.] ÇİZMEK değil/yerine/= ÇİZİNÇ ÇIKARMAK
- HARİTA[Ar.] değil/yerine/= ÇİZİNÇ
- HARMANİ(YE)/PELERİN[Fr.] ile/değil/<> PARKA[İng.]
( Omuzlardan aşağı dökülen, geniş, kolsuz bir çeşit üstlük. İLE/DEĞİL/<> Genellikle, askerin, açık hava eğitimi ve manevra sırasında, kaput yerine giydiği, soğuğa karşı koruyucu bir çeşit üstlük. )
- HARMANİ/YE, PELERİN değil/yerine ÜST GİYSİSİ
( Gövdeyi saran, kolsuz ve bazen kukuletalı bir çeşit üst giysisi. )
- HARP/CENK değil/yerine/= SAVAŞ
- HARP ile/ve/değil MUHAREBE
( Bütünü. İLE/VE/DEĞİL Çarpışma. )
- HARTAMA değil/yerine/= PEDAVRA
- HARVESTING[İng.] değil/yerine/= ELDE EDİM
- HAS/MAHSUS/TİPİK değil/yerine/= ÖZGÜ
- HAS/MAHSUS[Ar.] değil/yerine/= ÖZE/ÖZGÜ
( Bir cinste ya da bireyde bulunan, aynı cinsten başka hiçbir türde ya da bireyde rastlanılmayan. )
- HAS değil/yerine/= SOM
- HASAR[Ar.]/DAMAGE[İng.] değil/yerine/= ZEDELENME
- HASAR[Ar.] değil/yerine/= ÇIĞIM
- HAŞARI değil/yerine YARAMAZ
( Çok yaramaz çocuk. | Huysuz, azgın hayvan. )
- HASBEL MEMURİYE değil/yerine/= İŞYARLIK GEREĞİ
- HASEBİYLE değil/yerine/= NEDENİYLE
- HASEBİYLE/SEBEBİYLE/HAYSİYETİYLE değil/yerine/= NEDENİYLE/-DEN ÖTÜRÜ/DOLAYI, DOLAYISIYLA
- HASED ile BUHUL ile ŞUH ile GIPTA
ile/değil/yerine/></>/<
SEHÂVET ile İSÂR ile CÛD ile FAKR ile MAHV
( | "Bende yok, onda da olmasın." İLE "Bende var ama onda olmasın". İLE "Onunki, benim olsun". İLE "Onda var, bende de olsun". |
İLE/DEĞİL/YERİNE/>>/<
| "Bende var ama onda da olsun". İLE "Benim değil onun olsun". İLE "Benim yok ama onun, olsun". İLE "Onda yok, bende de olmasın". İLE "[Paylaştığı/bölüştüğü halde ...] Bir şey mi vermişim/z?". | )
- HASED/HASET değil/yerine/= KISKANÇLIK, ÇEKEMEMEZLİK | HAKKI ÖRTMEK [KÖKÜ KÜFÜRDÜR]
- HASEN[Ar.] değil/yerine/= GÜZEL
- HAŞERE değil/yerine/= BÖCEK
- HASET ETMEK değil/yerine/= KISKANMAK/ÇEKEMEMEK/KISKANÇLIK ETMEK
- HASET değil/yerine/= KISKANÇLIK/ÇEKEMEMEZLİK/GÜNÜ
- HASET/HASUT değil/yerine/= KISKANÇ/GÜNÜCÜ
- HASH FUNCTION[İng.] değil/yerine/= ÖZETLEME İŞLEVİ
- HASH[İng.] değil/yerine/= ÖZET DEĞER
- HÂSIL OLMAK değil/yerine/= OLUŞMAK/ORTAYA ÇIKMAK/TÜREMEK
- HASILAT değil/yerine/= TÜM GELİR
- HASIM ile/değil/yerine HISIM
( Yağı, düşman. İLE/DEĞİL/YERİNE Akraba, yakın. )
- HAŞİN[Ar.] değil/yerine/= KATI, KESKİN, SERT, KIRICI
- HASIRALTI değil HASIR ALTI
- HAŞİV[Ar.] değil/yerine DOLDURMA
( Doldurma. | Yazıyı ya da konuşmayı gereksiz ayrıntılarla uzatma. )
- HASL ETMEK ile/ve/değil/yerine VASL ETMEK
- HAŞR Ü NEŞR[Ar.] değil/yerine/= TOPLANMA VE DAĞILMA
- HAŞR değil/yerine/= TOPLA(N)MA
- HASRET[Ar.] ile/değil HASLET[Ar.]
( Özlem. İLE Huy, doğa, mizac. )
- HASRET değil/yerine/= ÖZLEM
( (")İnsan("), (")bireyler(") içinde, birey'e özlem duyarak yaşar. )
- HASRETMEK[Ar.] değil/yerine/= ÖZGÜLEMEK
- HASSAS değil/yerine/= DUYARLI
- HASSAS değil/yerine/= DUYARLI
- HASSAS değil/yerine/= DUYARLI
- HASSAS[Ar.]/SANTİMANTAL[Fr.] değil/yerine/= DUYARLI
- HASSAS değil/yerine/= DUYGAN
- HASSASİYET değil/yerine/= DUYARLILIK
- HASSASİYET değil/yerine/= DUYARLILIK/DUYGUNLUK
- HASSATEN[Ar.] değil/yerine AYRICA, ÖZELLİKLE
- HASTA NAKİL AMBULANSI değil SAYRI TAŞIMA ARACI, CANKURTARAN
- SAYRI/HASTA SAHİBİ ile/değil SAYRI/HASTA YAKINI
- HASTA ile/değil DANIŞAN
- HASTA ile/ve/değil/<> FARKLI
- HASTA ile/değil/yerine HAYRAN/LIK
( SNOBİZM: Moda olan herşeye, yapmacıklı ve budalaca hayranlık. )
- HASTA değil PARASIZLIK
- HASTA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIKINTILI
- HASTA ile/ve/değil/||/<>/< YASTA
- HASTAHANE değil/yerine ŞİFÂHANE
- HASTALIĞI, ZİHİN/DÜŞÜNCE GÜCÜYLE:
"İYİLEŞTİRMEK" ile/ve/<>/değil/yerine İLERLEMESİNİ ENGELLEMEK
- HASTALIK:
KİŞİLERDE ile/ve/değil/||/<>/< İLİŞKİLERDE
- HASTA/LIK ile/değil FARKLI/LIK
( Özellikle Down Sendromu'nda. )
- HASTALIK ile/ve/değil/yerine HAL
- HASTALIK ile/ve/değil HASTA
( Hastalık yoktur, hasta vardır! [Her hastanın kendi özel/"karmaşık" durumu ve hastalığı vardır.] )
- HASTA/LIK değil/yerine/= SAYRI/LIK / SAYRU
- HASTALIKLI BAĞIMLILIK ile/değil/yerine/||/<>/< SAĞLIKLI BAĞIMLILIK
( )
- HASTAHANE[Fars.] değil/yerine/= SAĞALTAY
- HAŞV değil/yerine SÖZ
( Uzun ve yararsız, dolma/doldurma söz. DEĞİL/YERİNE ... )
- HAT SÂHİBİ ile/ve/değil/<> HAL SÂHİBİ
- HÂT ile/değil HATT
- HAT yerine/değil HÜSN-İ HAT
- HAT değil/yerine/= İLETİR
- HATA/KUSUR ARAMAK/BULMAK (İÇİN/ÜZERE) ile/değil/yerine BİR EKSİĞİNİ/HATASINI (DAHA) DÜZELTTİRMEYE ARACI OLMAK
- HATA-SEVAP değil HATA-SAVAB
- HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> AĞMAN
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Eksiklik, kusur, ayıp. )
- HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> APTALLIK (ETMEK)
- HATA ile/ve/değil/<> ATÂLET
- HATA ile/ve/değil/||/<>/< ÇIKMAZ "SOKAK"
( İnsanda/kişide[kişinin emeğinde, üretiminde, davranış ve tutumunda, sözünde/yazısında/çiziminde, yeğlemesinde ve seçiminde] İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Doğada/fizikte/kimyada, dirimbilimde. )
- HATA ile/değil FARK
( Kişiler arasında ve kişisel özelliklerde/"eksikliklerde", hata değil, ancak fark olabilir. )
- HATÂ[Ar.] ile/değil HATTÂ[Ar.]/DAHASI ile/değil HATTA
( Yanlış. İLE Dahası. İLE Sınırda[hat üzerinde]. )
- HATA ile/ve/değil İHMAL
( [not] MISTAKE vs./and/but NEGLIGENCE )
- HATA ile/ve/<>/değil/yerine İSABETSİZLİK
- HATA ile/ve/değil/< NİYET BOZUKLUĞU
- HATÂ değil/yerine/= YANLIŞ
- HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> YETERSİZLİK
- HATA ile/ve/değil/||/<>/> (YÜKSEK) BEDEL
- HATADAN:
ÇEKİNMEK ile/değil KAÇINMAK
- HATALARINLA:
[ya] YÜZSÜZLEŞMEK ya da/değil/yerine YÜZLEŞMEK
( Kişinin, kendiyle yüzleşmeye yüzü yoksa, başkalarının hatalarıyla oynar durur. )
- HATAYA ŞANS VERMEK değil HATA(YA) (YAPMAYA DA) FIRSAT VERMEK
- HATEM:
"SONLANMA" değil BÜTÜNLEŞME/OLGUNLAŞMA
- HATİP değil/yerine/= SÖZEN
- HATIRA[Ar.]/BERGÜZAR[Fars.]/YÂDİGÂR[Fars.] değil/yerine/= ANMALIK, ARMAĞAN
- HÂTIRÂ değil HÂTIRA
- HATIRLAMAK[Ar.] ile/değil/yerine/= ANIMSAMAK
- HATRINA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAYRINA
- HATT:
CUMARTESİ GÜNÜ YAZILANLAR ile/değil/yerine ÖTEKİ GÜNLERDE YAZILANLAR
( Satılmazdı ve alınmazdı. İLE/DEĞİL/YERİNE Satılırdı ve alınırdı. )
( Hattatlar, her gün yazdıkları fakat Cuma günleri izin yaptığından, Cumartesi günleri yazdıkları hatlar, bir günlük aranın girerek ellerinin "soğuması"/uzaklaşmış olması nedeniyle Cumartesi günkü yazdıkları, alıştırma yazısı/günü olarak kabul edilir ve değer görülmezdi. )
- HATTA[Ar.]["HATA" değil!] değil/yerine/= DAHASI
- HATT-I MÜBAS değil/yerine/= TEĞET
- MÜDAFAA:
HATTI ile/ve/değil/||/<>/< SATHI
- HAVA ATMAK ile/ve/değil/yerine/||/</>< HAVA KATMAK
- HAVA "ATMAK" ile/değil/yerine PAYLAŞMAK
- HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM
( 21 - 22 derecenin altında ve üstünde olan ortamlarda, kişilerin, konu ne kadar önemli olursa olsun toplantılarda konuşmacıya beş dakikadan fazla odaklanamadıkları araştırmalar sonucu tespit edilmiştir. )
( Günümüz belediye yönetmeliklerinde, apartmanlardaki kalorifer kazanları ve ısılar için şu yönerge vardır: "Dışarıda havanın ısısı 17 derecenin altına düştüğünde kalorifer yakılmak zorundadır. Oda sıcaklıkları ortalama 21 - 22 derece dolayında olmalıdır." )
( Hayvanların iklimin genel gidişine göre doğurdukları ve doğacak yavru sayısını ayarladıkları tespit edilmiştir. )
( Bitki tohumlarının belirli bir ısı ve nem olmadıkça filizlenmediği bilinmektedir. )
( Ağustos böcekleri, 17 yıl toprak altında yetişir. Havanın 17 C olduğu günün gecesi dışarı/yüzeye çıkar. İki günde ağaçların tepesine ulaşmaya çalışırlar. )
( ERZE[Fars.]: Eski yönteme göre yeryüzünün bölündüğü yedi iklim.[yedi parçadan birinci iklim, ekvatora yakın olan bölge. )
( ... ile/ve/<>/değil MERZÜBÛM )
( [not] WEATHER vs./and/<>/but CLIMATE )
( VAYU ile/ve/<>/değil ... )
- HAVA KİRLİLİĞİ ile/ve/değil/||/<> İÇ ORTAM/MEKÂN HAVA KİRLİLİĞİ
- HAVA MUHALEFETİ değil/yerine/= KALIK ELVERİŞSİZLİĞİ
- HAVA[Ar.] değil/yerine/= GÜNZEL | EZGİ | KALIK
- HAVA/AMBİYENS[Fr.]["AMBİYANS" değil!] değil/yerine/= ORTAM
- HAVA/CI/LIK değil/yerine/= GÖĞEY/Cİ/LİK
- HAVADAR[Ar., Fars.] değil/yerine/= YELEÇ/YELEKEN
( Yüksek ve çevresi açık yer. )
- HAVAÎ değil/yerine/= GÖĞELİ
- HAVAİ değil/yerine/= YELEME
( Ciddi olmayan, ciddi işlerle uğraşmayan, ciddi işler yapmayan. )
- HAVALANDIRMAK değil/yerine/= GÖĞELTMEK
- HAVALANMAK değil/yerine/= GÖĞELMEK
- HAVALI ile/ve/<>/değil/yerine GÖSTERİŞLİ
- HAVALİMANI değil HAVAALANI
( ... değil PERVÂZ-GÂH )
- HAVF[Ar.]/FOBİ[İng.] değil/yerine/= YILGI, KORKU, KORKMA
( Belirli nesneler ya da durumlar karşısında duyulan, olağandışı güçlü korku, dehşet. )
- HÂVÎ[Ar.] değil/yerine/= İÇİNE ALAN, İÇERME, KAPSAYAN
- HAVLU ile/değil AVLU[Yun.]/HANAY/SAHN[Ar.]/HAYAT[Ar. < HIYÂT]
( Gövdenin çeşitli yerlerinin kurulanmasına yarayan dokuma bez. İLE Bir yapının ya da yapı öbeğinin ortasında kalan, üstü açık, duvarla çevrili alan. )
- HAVLU ile/ve/değil PEŞKİR[Fars. PÎŞ-GÎR]
( ... İLE/VE/DEĞİL Havlu olarak kullanılmasının yanısıra, elbezi ya da peçete olarak da kullanılabilmektedir. | İnce havlu. )
- HAVLU ile/değil PEŞTAMÂL[< Fars. PÜŞT-MÂL), MİZER/NİTÂK[Ar.]
( ... İLE/DEĞİL Hamamda, örtünmek ve kurulanmak için kullanılan ince dokuma. | İş yaparken, bele bağlanan, uzun, geniş dokuma. | Başa örtülen dokuma. )
( PÎŞ-GÎR[PEŞKİR şeklinde galat olarak kullanılmıştır.] ile PÜŞT-MÂL[: Arka örten/silen şey.] )
- HAVUZ değil/yerine/= DOLGAN
- HAVUZ[Ar.] ile/ve/değil PİSİN
( Etrafı çitle çevrili yer. | Suya girme. | Sakınılacak işe girişme. İLE/VE/DEĞİL Yüzme havuzu. )
- HAVZA-İ FAHMİYE değil/yerine/= KÖMÜR BÖLGESİ
- HAWAII ile/değil HONOLULU
( ... İLE/DEĞİL 5509 km2.dir. Şehrin %72'si deniz suyuyla kaplıdır. )
( ... İLE/DEĞİL Hawaii'nin başkentidir. [Hawaii adasında değil Oahu adasında yer alır!]
Captan Cook, Hawaii adalarını 1778'te keşfetti.[Cook, 1779'da Hawaii'de öldürüldü.] Kont Sandwich'in[sponsoru] anısına Sandwich adaları olarak değiştirdi. Amerika'nın eyaleti olmadan önce XIX. yüzyıl başında Hawaii Krallığı olarak biliniyordu.
Dünyada yetişen ananasların üçte birinden fazlası Hawaii'dedir. )
- HAY TEK[İng. < HIGH TECH] değil/yerine/= YÜKSEK TEKNOLOJİ
- HAYA/HUSYE/BEYZE/BİLLUR/MEBİZ[Ar.]/TESTİS[Lat.] değil/yerine/= ERBEZİ/TAŞAK
( TESTICLE vs. SCROTUM )
- HAYAL ETMEK değil/yerine/= DÜŞLEMLEMEK/DÜŞLEMEK
- HAYAL (ETMEK) ile/ve/değil/yerine HEDEF/LEMEK
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Eylem. )
- HAYAL GÜCÜ:
TEKRARLAYICI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YARATICI
( IMAGINATION: PRODUCTIVE instead of/vs./||/<>/> REPRODUCTIVE )
- HAYAL KIRIKLIĞI ile/ve/değil/<> YAŞANABİLECEK MUTLULUK
( İnsanı en çok üzen, hayal kırıklığı değil yaşanabilecekken yaşanamayan mutluluklardır. )
- HAYAL KIRIKLIĞI(NA UĞRAMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÜZÜLMEK
- HAYAL ile/ve/değil/||/<>/< ARAYIŞ
- HAYÂL değil/yerine/= DÜŞ(LEM)/SAYIK
- HAYAL değil/yerine/= İMGE
- HAYAL ile/ve/değil/yerine/<> MÂNÂ
- HAYAL ile/ve/değil TAHMİN
( [not] TO IMAGINE vs./and/but ESTIMATE/CONJECTURE )
- HAYALÎ İHRACAT değil/yerine/= DÜZMECE DIŞSATIM
- HAYALÎ[Ar.]/FANTASTİK[Fr. FANTASTIQUE/İng. FANTASTIC] değil/yerine/= DÜŞLEMSEL
- HAYALÎ ile/değil/yerine/>< HAKİKÎ
- HAYAL(İN)DEN "YOLA ÇIKMAK" ile/değil/yerine HAYALLER(İN)DEN YARARLANMAK
- HAYALLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞAM/HAYAT
- HAYALPEREST değil/yerine/= DÜŞLEMCİ
- HAYAT AĞACI ile/ve/değil/yerine/<> BİLGELİK AĞACI
( Sempatik sinir düzeni/sistemi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Parasempatik sinir düzeni/sistemi. )
( Gövde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Sinir düzeni/sistemi. )
- HAYAT STANDARDI değil/yerine/= YAŞAM ÖLÇÜNÜ
- HAYÂT[Ar.] değil/yerine/= YAŞAM
- HAYATÎ[Ar.]/SURVIVAL[İng.]/VITAL[İng.] değil/yerine YAŞAMSAL
- HAYA-TINDA değil/< HAYATINDA
itibariyle 19.063 başlık/FaRk ile birlikte,
19.063 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(28/78)