Bugün[08 Temmuz 2025]
itibariyle 7.911 başlık/FaRk ile birlikte,
7.906 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.

(23/33)


- NEDEN ile/ve/değil/||/<> NEYE GÖRE


- NEDEN? ile NİÇİN?

( Ne'den? İLE Ne için? )

( WHY? vs. WHAT FOR? )


- NEDEN? ile NİÇİN?

( Ne'den? İLE Ne için? )

( Hangi şey? VE Ne asıl? VE Ne'den? VE Ne için? )

( Nedir sorusu, metafizik bir sorudur. )

( Her biri bir ötekinin nedenidir. )

( ŞERAİT ile/ve/<> ŞERİAT )

( ... İLE Neden, sebep, vesile. | Eksik, noksan, kusur, garaz. | Yalandan özür. )

( Çocuk sorusu. İLE/VE Yetişkin sorusu. )

( "Ne?", doğa yasalarıyla bilinebilir. Ya "Kim?" )

( Felsefe ve din alanının sorularıdır. )

( Ne'den? İLE Ne için? )

( WHY? vs. WHAT FOR?
WHAT? vs. HOW? vs. WHY? vs. WHAT FOR?
"What is?" question is metaphysical question.
[not] CAUSE OF vs./but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of CAUSE OF
Each is the cause of the other.
[not] THE FIRST CAUSE vs./and/but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of THE FIRST CAUSE
CAUSE/S vs./and/<> CONDITION/S
REASON vs. PRETEXT
HOW? vs. HOW MUCH?
WHAT (IS) THIS? vs./and WHAT WORTH OF THIS?
Question of child. WITH/AND Question of adult.
WHAT? vs./and WHO?
It's able to know "What?" by nature laws. So "Who?"
WHO? vs. FOR/TO WHAT?
Questions of the philosophy and religion.
FROM WHAT? vs. WHY? )


- NEDEN ile/ve ÖZGÜR NEDEN

( CAUSE vs./and FREE CAUSE )

( ... cum/et CAUSA LIBERA )


- NEDEN ile SAİK


- NEDEN ile TETİKLEYİCİ

( Her şey kendi kendinin nedenidir. )

( REASON vs. TRIGGER
Everything is its own cause. )


- NEDEN-ETKİ ile/ve/değil EYLEM-AMAÇ

( [not] CAUSE-EFFECT vs./and/but ACTION-PURPOSE )


- NEDENİ:
KENDİNDE OLAN ile/ve/||/<> KENDİNDE OLMAYAN

( Tekil. İLE/VE/||/<> Sonsuz. )


- NEDENİ ile/yerine/değil NEDENLERİNDEN BİRİ

( Her biri bir ötekinin nedenidir. )

( [not] CAUSE OF vs./but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of CAUSE OF
Each is the cause of the other. )


- NEDENİ ile/yerine/değil NEDENLERİNDEN BİRİ

( [not] CAUSE OF vs. CAUSES OF ONE )


- NEDENİN YOKLUĞU ve/||/<>/> YOKLUĞUN NEDENİ


- NEDENİNİ GÖRÜP:
GÖZARDI EDEN / KAYITSIZ KALAN(LARDAN OLMAK) ile/değil/yerine GÖRDÜKLERİNDEN HOŞLANMAYANLARDAN OLMAK


- ... NEDENİYLE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ... GEREĞİNCE


- ... NEDENİYLE ile ... SONUCUNDA


- NEDENLENMEMİŞ, ZORUNLU VAROLAN ile/ve/<> NEDENLENMİŞ, ZORUNLU VAROLAN


- NEDENLERDEN BİRİNCİSİ ile/ve/değil/yerine NEDENLERDEN BİRİ

( [not] THE FIRST CAUSE vs./and/but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of THE FIRST CAUSE )


- NEDENLERİN BİLİMİ ile/ve NEDENLERİN NEDENİNİN BİLİMİ

( Bilim. İLE/VE Metafizik. )


- NEDENLİ DÜŞÜNMEK ve/=/||/<>/> DERİN DÜŞÜNMEK


- NEDENSEL YASA ile/ve/||/<>/> İSTATİKSEL YASA


- NEDENSELLİK (ANLAYIŞI) ile YASA (ANLAYIŞI)


- NEDENSELLİK ile/değil ALIŞKANLIK


- NEDENSELLİK ile/değil ARDIŞIKLIK


- NEDENSELLİK ile BİTİŞKENLİK


- NEDENSELLİK ile/ve/<>/değil/yerine BÜTÜNSELLİK


- NEDENSELLİK ile/ve/değil EŞZAMANLILIK

( [not] SCIENTIFIC TERM vs./and/but SYNCHRONOUSNESS )


- NEDEN/SEL/LİK ile/ve GEREKÇE/Lİ/LİK

( [durumdan/olaydan] Önce. İLE/VE Sonra. )

( CAUSE vs./and JUSTIFICATION )


- NEDENSELLİK = İLLİYET = CAUSALITY[İng.] = CAUSALITÉ[Fr.] = KAUSALITÄT[Alm.] = CAUSALITAS[Lat.]


- NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> ORANSAL/LIK


- NEDENSELLİK ile/ve YETER NEDEN


- Nedensiz DİNLE!!!


- NEDENSİZ/SEBEPSİZ ile/değil BİR ANDA

( [not] WITHOUT APPARENT REASON vs./but SUDDENLY )


- Nedensiz SUS!!!


- NEDEN-SONUÇ ile İLLET-MÂLÛL


- NEFS TERBİYELERİ/AYDINLANMA
(İŞRÂK/ENLIGHTENMENT)/İLİMDE GELİŞME ÖNKOŞULLARI
(EN AZ ÜÇÜ UYGULANMALI)

( * GILLET-İ TAAM(AZ YEMEK)[Az yemek, az uyumaktan daha önemlidir.]
* GILLET-İ MENÂM(AZ UYKU)
* GILLET-İ KELÂM(AZ KONUŞMA)
* UZLET-İ ANİL ENAM(HALKTAN UZAKLAŞMA)
* ZİKR-İ MÜDAM(ZİKİRDE DAİM OLMA)
* FİKR-İ TAMAM(DÜŞÜNCEYİ OLGUNLAŞTIRMA) )

( Hakikati arayın, bulmak için de nefsinizi öldürün! )

( Nefsin beraat ettiremeyeceği suç yoktur. [Yani dikkat etmek ve nefse kanmamak gerekir! )


- NEFSİNİ:
"SİLEN" değil/yerine/>< BİLEN


- NEFS'ÜL EMR:
İRFÂNÎ VE KELÂMÎ ile/ve KOZMOLOJİK VE METAFİZİK ile/ve ONTOLOJİK VE MANTIK


- NELER DOĞAR ve/||/<>/< GÜN DOĞMADAN

( Gün doğmadan, neler doğar. )


- NE-LİK ile/ve NİTELİK ile/ve İLİŞKİLERİ


- NE'LİK(SİZ) ile/ve NİTELİK(SİZ)


- NEME" değil NEYİME LÂZIM?


- NE/NEGÜ/NÜ ile NE/MA[Ar.] ile NEÇE ile NEME ile NEÇÜK/NELÜK ile NEREK ile NETEG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Ne? İLE Acaba öyle mi? İLE Kaç? İLE Bilmem. İLE Niçin? İLE Ne gerek? İLE Nasıl? )


- NEREDE ÇOKLUK, ORADA BOKLUK ile/ve/değil/yerine NEREDE HAREKET, ORADA BEREKET


- NEREDEN GELDİĞİNİ:
BİLMEYEN ile/değil/yerine/>< BİLEN

( [nereye gideceğini] Bilmez. İLE/DEĞİL/YERİNE Bilir. )


- NEREDE/NE ZAMAN/NASIL:
"DÜŞTÜĞÜMÜZ" değil "SENDELEDİĞİMİZ"


- NEREDEYSE ÖLMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÖLMEK

( Hiçbir şeyi değiştirmez. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Herşeyi değiştirir. )


- NEŞE ve/||/<> COŞKU


- NEŞE ile MUTLULUK

( İçten neşe, şans getirir. )

( Hesaplanmış neşe barış getirmez! )

( JOY vs. HAPPINESS )


- NEŞE ile/ve/||/<> NEŞET

( Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç. İLE/VE/||/<> Çıkma, ileri gelme. Bir şeyin çıktığı, neşet ettiği yer, esas, kök. | Yetişilen yer, bitirilen okul. )


- NEŞE ve SAMİMİYET

( Samimiyet, başlıca bir gereksinimdir. )

( Intimacy is essential need. )

( JOY and SINCERE | INTIMACY )


- NESEB değil/yerine EDEB ve/||/<> MAL değil/yerine AMEL ve/||/<> CEMÎ-İ DÜNYA değil/yerine İLİM

( Edeb, yeğdir nesebden; amel, yeğdir maldan; ilim, yeğdir cemî'-i dünyadan. )


- NEŞ'ET ve/||/<>/> TEKVÎN ve/||/<>/> TAHDÎD ve/||/<>/> İNTİŞÂR ve/||/<>/> İSTİKRÂR


- NESNE:
BİLİMDE ile/ve/<> SANATTA

( Dışarıdan, içeri yönelik. İLE/VE/<> İçeriden, dışarı yönelik. )


- NESNE İKİLİĞİ ile HAREKET İKİLİĞİ


- NESNE İKİLİĞİ ile UZAY İKİLİĞİ


- NESNE - KARANLIK NESNE - ANTİ NESNE ile/ve/<> KARANLIK ENERJİ

( %4 İLE/VE/<> %27 İLE/VE/<> %69 )

( )

( VERA RUBIN [23 Temmuz 1928 - 25 Aralık 2016]: Galaksilerin dönüş hızlarıyla ilgili çalışmaların öncüsü sayılan Amerika'lı astronom. [Galaksilerin dönüş eğrileri üzerine çalışarak, galaksilerin açısal hareketinin tahmin edilen biçimiyle gözlemlenen biçimi arasındaki tutarsızlığı ortaya çıkardı.] )

( Paul Dirac - Anti Madde[08 Ağustos 1902 - 20 Ekim 1984] )


- NESNE/KAVRAM ile/ve/> OLAY ile/ve/> OLGU

( Çıraklık. İLE/VE/> Kalfalık. İLE/VE/> Ustalık. )

( Duyusal. İLE/VE/> Tasarımsal. İLE/VE/> Düşünsel. )

( Kağıt, yazı değildir; fakat o, yazıyı taşır. )

( SUBJECT vs./and/> EVENT vs./and/> FACT )


- NESNE/MADDE ve IŞIĞIN BÜKÜLMESİ/IŞIĞI BÜKTÜRMESİ


- NESNE PUTU ile/ve/</değil ZİHİN/DÜŞÜNCE PUTU


- NESNE PUTU ile/ve/</değil ZİHİN/DÜŞÜNCE PUTU


- NESNE ile/ve/<> HAREKET

( OBJECT vs./and/<> MOVEMENT )


- MADDE ile/ve KARANLIK MADDE


- NESNE ile/ve/değil/yerine/<>/>< KAVRAM

( Yıkılabilen ve yıkanabilen. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Yıkılamayan ve yıkanamayan. )


- NESNE ile/ve/> KÜL

( [katı nesnenin] Kullanım, süreç, çeşitlilik ve değerleri. İLE/VE/> Daha sonrası olmayan, sonrasında başka hiçbir biçime/noktaya evrilemez olan son nokta/eşik. )


- NESNE ile/ve/değil SERT NESNE


- NESNE ile/ve TANIM ile/ve KAVRAM


- NESNEL DEĞER ile/ve/||/<> ÖZNEL DEĞER


- NESNEL KAVRAM/LAR ile/ve/<> BİLGİ İÇEREN KAVRAM/LAR

( Açıklanırlar. İLE/VE/<> Anlamlandırılırlar. )


- NESNEL ÜRÜNLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜŞÜNSEL "ÜRÜNLER"


- NESNEL ile/ve/||/<> TENSEL


- NESNELERİ TANIMAK ile/ve/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Onları aydınlatmak. İLE/VE/||/<> Aydınlanmak. )


- NESNEL/LİK ile/ve/||/<>/> İKNA EDİCİ/LİK


- NESNEL/LİK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK


- NESNELLİKTE:
ÖLÇÜLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> KESTİRİLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> GÖZLEMLENEBİLİR/LİK


- NESNENİN/MALIN/PARANIN:
YOKLUĞU ile/>< VARLIĞI

( Paylaşılması kolaydır. İLE/>< Paylaşılması zordur. )


- NESNESİNE/KONUSUNA GÖRE İLİM ile/ve AMACINA GÖRE İLİM


- NEŞR[Ar. çoğ. NÜŞÛR] ile/ve/||/<>/> NEŞREN[Ar.] ile/ve/||/<>/> NEŞRÎ[Ar.] ile/ve/||/<>/> NEŞRÎYAT[Ar. < NEŞR]

( Yayma, dağıtma, saçma, açma. | Herkese duyurma. | Gazeteye yazma, yazdırma. | Kıyamette tüm bireylerin dirilmesi. İLE/VE/||/<>/> Neşir yoluyla. İLE/VE/||/<>/> Neşir ile ilgili. İLE/VE/||/<>/> Yayın, yazılan şeyler. | Basılıp dağıtılan yazılar/makaleler, yapıtlar/eserler. )


- NEŞTER ile/ve/||/<> TEŞRİH


- NET[Fr.] ile NET[İng. < LET]

( Tüm çizgileri belirgin olan, gözün tüm ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen. | İyi duyulan ses. | Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi. | Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan. İLE Tenis, masa tenisi gibi oyunlarda servis atışlarında topun karşı sahaya geçerken fileye değdiğini belirtmek için kullanılan bir söz. )


- NET ile TEMİZ

( CLEAR vs. CLEAN )


- NETLEŞTİRME ile/ve/değil/||/<>/< AYRIŞTIRMA


- NET/LİK ile KESİN/LİK

( CLEAR/NESS vs. DEFINITE/CERTAINTY )


- NEWTON ile/ve/<> EINSTEIN ile/ve/<> FEYNMAN


- NEWTON ve/||/<> EINSTEIN ve/||/<> PLANCK


- NEWTON ve LOCKE

( "Locke, Newton'un doğa felsefesinin yöntemini çıkarmıştır." VE "Newton, Locke'un yöntemini doğa felsefesine uygulamıştır." )


- NEY ile GİRİFT[Fars.]

( ... İLE Birbirinin içine girip karışmış, girişik, çapraşık. | [eski güzel yazı sanatında] Boş yer bırakmayacak biçimde, iç içe istif edilmiş yazı. | Türk müziğinde kullanılmış, neye benzeyen bir çalgı. )


- [ne yazık ki]
ÇELİŞKİ ile/ve/||/<> KISIR DÖNGÜ


- [ne yazık ki]
"ÇOK FAZLA BİLMEK" =/< YETERİNCE VE YETKİN BİLMEMEK


- [ne yazık ki]
İNDİRGEMEK ile/ve/ya da/||/<>/>< REDDETMEK / YOK SAYMAK

( Üçünü de yapmadan düşünmek ve hareket etmek gerekmektedir. )


- NEYİ KAYBETTİK? değil/yerine BAŞKALARI, BİR ŞEYLERİ İNŞÂ ETTİ, ETMEYE DEVAM EDİYOR

( )


- NEYİN ARANILMASI GEREKTİĞİ ile/ve/değil/yerine NEREDE ARANILMASI GEREKTİĞİ


- NEZÂFET ile/ve/||/<> NEZÂHET[< NEZH(NEZİH)] ile/ve/||/<> NEZÂKET[Farsça NÂZİK'ten, Arapça kalıbına yakıştırılarak]

( Temizlik, paklık. İLE/VE/||/<> Ahlâk temizliği. | İncelik. İLE/VE/||/<> Kişilere saygılı ve incelikle davranma. )


- NEZÂKET ile CESÂRET


- NEZÂRET ile/ve/||/<> BASÎRET


- NİCELİK = KEMİYET = QUANTITY[İng.] = QUANTITÉ[Fr.] = QUANTITÄT[Alm.] = QUANTITAS[Lat.] = POSOFEI[Yun.] = CANTIDAD[İsp.]


- NİCELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİTELİK

( Bölünebilir olan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bölünemez olan. )

( Altın, altınlık niceliğinde, altınlık niteliklerini barındırır. )

( ARITHMOS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EIDOS )

( [not] QUANTITY vs./and QUALITY
QUALITY instead of QUANTITY )


- NİCELİKLİ ile NİCELİKSEL


- NİCELİKSEL MATEMATİK ile KAVRAM MATEMATİĞİ


- NİCELİKSEL VAROLAN ile/ve/değil/||/<> NİTELİKSEL VAROLAN

( Cansızlar, bitkiler ve hayvanlar. İLE/VE/DEĞİL/||/<> İnsan. )


- NİÇİN? ile/ve/değil/yerine/önce/||/<>/>/< NASIL?

( Ne için? İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/<>/>/< Ne asıl? )

( Niçin'i olan, nasıl'a [biraz/bazen] "katlanabilir". )

( Sokrates öncesi > Sokrates > Platon > Aristoteles. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/<>/>/< Aristoteles > Descartes > Newton > Kant > Hegel ve sonrası. )


- NIELS BOHR ve/||/<> ALBERT EINSTEIN

( image )


- NİHÂÎ değil/yerine/= SONSAL


- NİHÂYET/ÂKIBET değil/yerine/= SONUNDA/ÖNÜNDE SONUNDA


- ...'NIN DEDİĞİ ile/ve/değil/||/<>/> ...'NIN BİLDİRDİĞİ


- [...'NIN ...]
... DUYUMSANDIĞI/HİSSEDİLDİĞİ ile/ve/değil/||/<>/< ... YANSIDIĞI


- ..., ...'NIN:
"GÖSTERİSİ" değil GÖSTERGESİ


- ...'NIN "İSTEDİĞİ" / "BEKLEDİĞİ" ile/değil/yerine/>< DAVET ETTİĞİ


- ...'NIN:
KANITI ile/değil GÖSTERGESİ


- ...'NIN:
"KARŞITI" ile/değil DIŞINDA KALAN/BIRAKILAN


- ...NIN KARŞITI ile/değil ...NIN KARŞILIĞI


- ...'NIN KENDİ ile ...'NIN NEDENİ

( Nedenler sayısızdır, tek neden fikri bir yanılsamadır. )

( Her bir şeyin sayısız nedeni vardır. )

( Sizi güldüren ya da ağlatan bir mektup alırsınız, bunun nedeni olan postacı değildir. )

( For everything there are innumerable causes. )

( Causes are numberless; the idea of a sole cause is an illusion.
You get a letter that makes you laugh or cry. It is not the postman who does it. )

( THE SELF OF ... vs. THE REASON OF ... )


- ...NIN:
NE ANLAMA GELDİĞİ ile/ve/||/<> TANIMI/BELİRTİLİŞİ/İFADESİ


- ...NIN NEDENİ ile/ve/değil/yerine ...NIN İLİŞKİSİ


- ...'NIN:
"ONURU" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLURU


- ...'NIN:
TANIMI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLI OLDUĞU/OLABİLECEĞİ YER


- ...NIN:
"ÜRÜNÜLER" değil ÜRÜNLERİ


- NİRENGİ ile/ve/||/<> EKSEN ile/ve/||/<> HİZA


- NİRENGİ[Fars.] değil/yerine/= TEPE NOKTA

( Belirli sayıda noktanın konumunu, kesinlik içinde saptayabilmek için, bu noktaları, tepe olarak kabul ederek, bir alanı üçgenlere bölme. )


- NİSBÎ ile KISMÎ


- NISF[Ar.]/NİM[Fars.] ile/ve/||/<>/> ADL/ADÂLET

( Bir şeyin yarısı. İLE/VE/||/<>/> Hakkın/payın doğru dağıtılması, ait olduğu yere/kişiye teslim edilmesi. )


- NİSPET ile GÖRELİLİK/İZÂFET

( Bir değişkenin bir sabite oranı. İLE İki değişkenin birbirine bağlı oranı. )

( Birinin değişkenliğinde. İLE İkisinin de değişkenliğinde. )

( RATIO vs. RELATIVITY )


- NİTELİK ile/ve ANLAM


- NİTELİK ile AYIRT EDİCİ NİTELİK

( QUALITY vs. TRAIT )


- NİTELİK ile/ve DENGE

( QUALITY vs./and BALANCE )


- NİTELİK ile/ve DERİNLİK

( QUALITY vs./and DEPTH )


- NİTELİK ile/ve DOZ

( QUALITY vs./ve DOSE )


- NİTELİK ve/<>/> FELSEFE


- NİTELİK ile/ve GEÇERLİLİK

( QUALITY vs./and VALIDITY )


- NİTELİK ile/ve İKİLİ NİTELİK

( QUALITY vs. COUPLE/DOUBLE QUALITY )


- NİTELİK ile KAPASİTE

( QUALITY vs. CAPACITY )


- NİTELİK ile/ve/değil KENDİLİK

( Sıfat. İLE/VE/DEĞİL Ad. )

( Siz, sadece kendinizsinizdir. )

( Adjective. VS./AND Name. )

( [not] QUALITY vs./and/but SELF )


- NİTELİK = KEYFİYET = QUALITY[İng.] = QUALITÉ[Fr.] = QUALITÄT, BESCHAFFENHEIT[Alm.] = QUALITAS[Lat.] = POIOTES[Yun.] = CALIDAD[İsp.]


- NİTELİK ile/ve KUDRET

( QUALITY vs./and CAPABLE )


- NİTELİK NİCELİK

( QUALITY
QUANTITY )


- NİCELİK ile/ve/||/<>/> NİTELİK ile/ve/||/<>/> ÖLÇÜ

( Bölünebilir olan. İLE/VE/||/<>/> Bölünemez olan. İLE/VE/||/<>/> ... )

( "Kaç?" sorusunun yanıtıdır. İLE/VE/||/<>/> "Nasıl?"[Ne asıl? < KEYFE] sorusunun yanıtıdır. İLE/VE/||/<>/> ... )

( Nicelik olmadan, nitelik olmaz! Nitelik olmadan da nicelik! )

( Altın, altınlık niceliğinde, altınlık niteliklerini barındırır. )

( QUANTITY vs./and/||/<>/> QUALITY vs./and/||/<>/> MODERATION )

( ... ile/ve/||/<>/> GUNA ile/ve/||/<>/> ... )

( KEMMİYET ile/ve/||/<>/> KEYFİYET ile/ve/||/<>/> MİYAR )


- NİTELİK ile ÖZELLİK

( QUALITY vs. FEATURE )


- NİTELİK ile SINIR

( QUALITY vs. BOUNDARY )

( ... ile JIANGJIE )


- NİTELİK ile SIRADÜZEN

( QUALITY vs. HIERARCHY )


- NİTELİK/LER ile/ve BOYUT

( QUALITY vs./and DIMENSION )


- Nitelikli soru sorabilmek için DİNLE!!!


- Nitelikli soru sorabilmek için SUS!!!


- Nitelikli soru sorarak KONUŞ!!!


- NİTELİKLİ/KAPSAMLI YANIT ve/||/<>/>/< NİTELİKLİ SORU


- NİTELİKLİ YAŞAM İÇİN ...:
YARISI ile/ve/||/<> 2 KATI ile/ve/||/<> 3 KATI :) :) :) ile/ve/||/<> SINIRSIZ ve KOŞULSUZ

( Yemeğin. İLE/VE/||/<> Yürüyüş. İLE/VE/||/<> Gülüş. :) İLE/VE/||/<> Saygı ve Sevgi. )


- NİTELİKLİ ile NİTELİKSEL


- NİTELİKLİ ile/ve/<>/değil SEÇKİN

( [not] QUALIFIED vs./and/<>/but DISTINGUISHED )


- NİYE? ile/ve/||/<>/> ... DİYE


- NİYEMİŞ değil NİYEYMİŞ?/NİYE İMİŞ?


- [ne yazık ki]
"NİYET OKUMA" ile/ve/||/<> "AKIL OKUMA"

( İkisi de yanlıştır ve olanaksızdır. Hiçbir zaman, zemin ve koşulda yapılmamalıdır! )


- NİYET "OKUMAK" ile/ve/||/<> "KİŞİLİK ÇÖZÜMLEMESİ"


- NİYET:
YOKSA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VARSA

( "Bahane/mazeret", çoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Hiçbir bahane/mazeret, yoktur. )


- NİYET ve/||/<> GAYRET ve/||/<> DİRÂYET[YETENEK]


- NİYET ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HEDEF


- NİYET +/=/> İDRAK +/=/> İLİM


- NİYET ile/ve/||/<> İZLENİM


- NİYET ve/||/<>/> KARAR ve/||/<>/> UYGULAMA

( INTENTION and/||/<>/> DECISION and/||/<>/> APPLICATION )


- NİYET ve/||/<> NAZAR ve/||/<> MÂNÂ-İ HARF ve/||/<> MÂNÂ-İ İSİM


- NİYET ve/||/<> YÖNELİM ve/||/<> BAĞLILIKLAR ve/||/<> YATKINLIKLAR


- KUŞKU:
NİYETTE ile/ve/||/<> AMAÇTA

( Yola çıkarmaz. İLE/VE/||/<> Yol aldırtmaz. )


- NİZÂ'[< NEZ] ile/değil/yerine/>< NİZÂM[NAZAME]

( Bilgi, güce tâbi olursa/tutulursa. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Güç, bilgiye tâbi olursa/tutulursa. )

( Çekişme, kavga. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< İncileri, ipe dizmek. )


- NİZÂM ile/ve/||/<> İNTİZÂM

( Düzen. İLE/VE/||/<> Düzenli olma, düzenlilik. )


- NOESIS ile EPISTEME


- NOKTA ve/||/<>/> DÜZLEM ve/||/<>/> ALAN ve/||/<>/> BİÇİM/ŞEKİL


- NOKTA ile/ve/değil YOĞUN TİTREŞİM


- NOKTA-İ NAZAR değil/yerine/= GÖRÜŞ/BAKIŞ AÇISI


- NOMİNAL[İng.] değil/yerine/= ADSAL


- NOMOTETİK BİLİMLER ile/ve İDEOGRAFİK BİLİMLER

( Doğa bilimleri. İLE/VE Tin bilimleri. )


- NORMAL ile DOĞAL


- NOSYON[Fr./İng. < NOTION] değil/yerine/= KAVRAM

( Bir şey üzerindeki gerekli bilgi, kavram. )


- NOT ALMAK ile "NOT DÜŞMEK"


- NOTER/LİK değil/yerine/= ONAYCI/ONAYMAN/ONAYTAY


- NÖTR ile ATÂLET


- NÖTR ile SAYDAM


- NÖTRALİZASYON (ETKİLEŞİMİ) ile/||/<> OKSİDASYON (ETKİLEŞİMİ)

( Asit ve bazın etkileşimi/tepkimesi. İLE/||/<> Bir nesnenin elektron kaybetmesi ya da oksijenle etkileşime/tepkimeye girme süreci. )


- NÖTRON[Fr.] ile/ve PROTON[Yun.]

( Yaklaşık olarak proton ağırlığında ve elektrik yüklü olmayan bir atom parçacığı[yüksüz parçacık]. İLE Atom çekirdeğinde, her biri +1 pozitif elektrik yükü taşıyan atom parçacığı. | Hidrojen atomunun çekirdeği. )

( Kütleleri hemen hemen aynı olup, her biri yaklaşık 1.7 x 10¯²4 gramdır. )


- NÜANS ile ...

( Resim sanatındaki renk derecesi. )


- NÜANS ile FARK


- NÜBÜVVET ve/> İLİM


- NÜFÛZ ETMEK değil/yerine/= İÇEGEÇMEK/İÇİNE İŞLEMEK


- NÜFÛZ ile/ve/||/<> DUHUL


- NÜKLEER değil/yerine ÇEKİRDEKSEL


- NUMEN ile A PRIORI

( Düşünülebilirler. İLE Dolaysız doğrulanabilirler. )


- NÜMİSMATİKTE[Fr. NUMISMATIQUE < Lat. < NUMISMA / Yun. < NOMISMA]:
KAVRAMLAR ile TERİMLER ile TARİHÇE

( Metal paraları inceleyen bilim dalı. )

( )

( )


- NUR ve/||/<> HİDÂYET(KILAVUZLAMA)

( Tevrat'ta. / İncil'de. / Kur'ân-ı Kerîm'de. / Kişide. )

( PHILO ve/||/<> SOPHOS )


- NURLANMIŞ ve/||/<> ONURLANMIŞ

( Şehit. VE/||/<> Gazi. )


- NUTUK:
İÇ KONUŞMA ve/||/<> DIŞ KONUŞMA

( Düşünme/düşünce. VE/||/<> Dil/söz. )


- O DA HAKLI, O DA, O DA ile/değil/yerine HER BİRİNDE, HAKLILIK PAYI VAR


- O SEBEPTEN yerine O NEDENLE


- O TARİHTE ile/ve/||/<> O DÖNEMDE


- O ile o

( Senden sana giderken/geçerken bile BEN/O vardır. )


- OBJEKTİF değil/yerine/= NESNEL


- OCAK ile/ve/||/<>/> SOFRA


- ODAK ile TEMEL

( FOCAL POINT vs. BASE )


- ODAKLANMA ile/ve ADANMA

( FOCUSING vs./and TO BE DEVOTED )


- ODAK/LANMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNCELİK/LENDİRME


- ODAK(LANMAK İÇİN):
OKU ile/ve/||/<>/> DÜŞÜN ile/ve/||/<>/> ANLA ile/ve/||/<>/> KONUŞ


- OR/ODDS RATIO[İng.] değil/yerine/= GÖRELİ ORAN


- ÖDEŞMEK ile/ve/<> BOY ÖLÇÜŞMEK


- ÖDEV ile/ve/||/<> GÖREV


- ÖDEVBİLİM/DEONTOLOJİ ile EREKBİLİM/TELEOLOJİ

( Eylemlerin ahlâki görev ve yükümlülükler temelinde değerlendirilmesi. İLE Eylemlerin sonuçları ve amaçları üzerinden değerlendirilmesi. )


- ODUG ile ODUGLUK/ODUGLUQ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Uyanık[uyumayan]. İLE Uyanıklık ya da bilinçlilik. )


- OEDIPUS:
ŞİŞ AYAK ile/ve/||/<> BİLEN AYAK(KİŞİ)

( )


- ÖFKE GÜCÜ" ve "İSTEK/ARZU GÜCÜ" | ile/ve/değil/yerine/<>/> DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE/AKIL GÜCÜ

( Öfkeni, akılla yenemiyorsan, kendini, insandan sayma! )

( Öfkenin her zaman bir nedeni vardır fakat iyi bir nedeni yoktur. )


- ÖFKE ile/değil/yerine/>< ÖKE


- ÖFKE ile/ve/||/<>/> SUÇLULUK DÜŞÜNCESİ/DUYGUSU


- ÖGE(UNSUR) ile MUTLAK

( Daha altına inilemeyen. İLE ... )

( ELEMENT vs. ABSOLUTE )


- ÖGE/ÖĞE ile/ve/||/<>/> BİLEŞİK ile/ve/||/<>/> TEK GÖZELİ/HÜCRELİ ile/ve/||/<>/> CANLI ile/ve/||/<>/> ÇOK GÖZELİ/HÜCRELİ ile/ve/||/<>/> İNSAN

( Kimyasal olarak ayrıştırılamayan saf nesneler. İLE/VE/||/<>/> Bir ya da daha fazla ögenin kimyasal olarak birleşmesiyle oluşur. İLE/VE/||/<>/> Bir gözeden oluşan organizmalar. İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> Birden fazla gözeden oluşan organizmalar. İLE/VE/||/<>/> ... )


- ÖĞE ile SONUNCUL ÖĞE

( CONSTITUENT vs. ULTIMATE CONSTITUENT )


- ÖĞE = UNSUR = ELEMENT[İng., Alm.] = ÉLÉMENT[Fr.] = ELEMENTUM[Lat.] = ELEMENTO[İsp.]


- SAYGI DUYMAK/GÖSTERMEK | DUYAN/GÖSTEREN:
ÖĞRENCİ(N)DEN değil ÖĞRENCİ(N/Y)E


- ÖĞRENEN ANCAK DÜŞÜNMEYEN ile/ve/||/<> DÜŞÜNEN ANCAK ÖĞRENMEYEN

( Kaybolmuştur. İLE/VE/||/<> Tehlikededir. )


- ÖĞRENİLEREK ile/ve/değil SORGULANARAK


- ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Yapmak, onu bildiğini göstermektir. )

( Bir şeyi iyi anlayın, ulaşmışsınız demektir. )

( Öğrenmek, bildiğini fark etmektir. )

( Tekrarın etkili olabilmesi için anlamlı bir biçimde ve istekle yapılması gerekir. )

( Okuyarak ve/ya da gözlemleyerek ve/ya da deneyimleyerek. İLE/VE/<>/YERİNE Severek. )

( Understand one thing well, and you have arrived. )

( TO LEARN vs./and/<> MEANING
MEANING instead of TO LEARN )


- ÖĞRENME ile/ve/||/<>/> PAYLAŞMA


- ÖĞRENME ile/ve/değil/<> SÜZME


- ÖĞRENMEK ile/ve/değil/<> DEĞER KAZANMAK


- ÖĞRENMEK ile/ve/<>/> "KALPTE BULMAK"


- ÖĞRENMEK ile/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMAK


- ÖĞRETECEĞİN KADAR ile BİLMEN GEREKTİĞİ KADAR

( Leblebi kadar öğretebilmek için top kadar bilmek gerek. )

( Öğreteceğin kadar bilirsen öğretemezsin. )

( Bilmiyorsan, Öğret! )

( Öğrenmenin tek yolu uygulamadır. )

( Bir günde olmaz ama bir gün[de] olur. )

( Aramakla bulunmaz fakat bulanlar arayanlardır. )

( Arayan aradığı sürece ayrı kaldı çünkü aradığı kendindeydi. )

( AS MUCH AS TO TEACH vs. AS MUCH AS TO KNOW HOW MUCH YOU NEED
The only way to learn is by practice. )


- ÖĞRETEN ile/ve/||/<>/> ÜRETEN


- ÖĞRETİ ile SAV


- ÖĞRETİ/DOKTRİN ile/ve/değil/||/<>/< KURAM/TEORİ


- ÖĞRETİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DAHA FAZLASI


- ÖĞRETİM BİLGİSİ = FENN-İ TALİM-Ü TEDRİS = DIDACTICS[İng.] = DIDACTIQUE[Fr.] = DIDAKTIK[Alm.] = DIDACTICA[Lat.] = DIDASKEIN[Yun.] = DIDÁCTICO/CA[İsp.]


- ÖĞRETMEK ile/ve/<> FARK ETMEK/ETTİRMEK

( Öğretmek, başkalarına senin kadar iyi bildiklerini anımsatmaktır. )

( EACH ONE, TEACH ONE )

( TO TEACH vs./and/<> TO AWARE/TO MAKE SOMEBODY AWARE OF )


- ÖĞRETMEN ile MÜRŞİT

( Öğretir. İLE Dertlendirir. )


- ÖĞRETMEN ile/ve/||/<>/> ÖĞRETİM ÜYESİ

( İlk ve orta derecede. İLE/VE/||/<>/> Evrenkentte/üniversitede/akademide. )


- ÖĞRETMENİ OLALIM! ve/||/+/<>/>/< ÖĞRENCİSİ OLALIM!

( Nefsimizin. VE/||/+/<>/>/< Vicdanımızın. )


- ÖĞÜT VERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ/DOĞRU ÖRNEK OLMAK/GÖSTERMEK

( Yolu uzun. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yolu kısa. )

( Kolay. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Kolay değil". )


- ÖĞÜT ile/ve/||/<>/> ESİNLENME


- ÖĞÜT ile/ve/değil/yerine/||/<> (İYİ/YETERLİ/NİTELİKLİ) ÖRNEK

( Yolu, uzundur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Yolu, kısa ve etkilidir. )


- ÖĞÜT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖRNEK

( Yolu/süreci uzundur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yolu/süreci kısa ve etkilidir. )


- ÖĞÜTMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/>< ÜRETMEK


- ÖKE = DÂHİ = GENIUS[İng.] = GÉNIE[Fr.] = GENIE[Alm.] = GENIUS < GIGNO:YARATIYORUM[Lat.] = GENIO[İsp.]


- ÖKELİK = DÂHİLİK = GENIALITÉ[Fr.] = GENIALITÄT[Alm.]


- OKUL ile/ve TAPINAK


- OKUL ile/ve/||/<>/>< YAŞAM

( Önce ders verir, sonra dener, sınav yapar. İLE/VE/||/<>/>< Önce sınav yapar, sonra [dene(yimle)terek] ders aldırır. )


- OKÜLER[Fr.] ile ...

( Optik aygıtlarında, objektiften aldığı ışınları göze veren mercek dizgesi. )


- OKUMA:
DOĞRUSU ile/ve/||/<>/> GÜZELLEŞTİRME


- OKUMA:
EKRANDAN ile/değil/yerine KÂĞITTA

( Ekrandan okuma, kâğıt üzerinden okumaya göre %25 daha yavaştır. )


- OKUMA YAPMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YORUM YAPMAK


- OKUMA ile/ve/||/<>/> UZMANLIK


- OKUMAK:
YOKSULLUKTA ve/||/<>/> VARSILLIKTA

( Varlık/servet[Ar.]. VE/||/<>/> Süs, ziynet/zinet[Ar.]. )


- OKUMAK ile/ve/||/<>/&gt;&lt;/< DİNLEMEK

( Kişileri ayrıştırır. İLE/VE/||/<>/


- OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/= DUYURMAK/İLETMEK


- OKUMAK ile/ve/değil EŞİK


- OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Duyduğumu unuturum, gördüğümü anımsarım, okuduğumu anlarım. )

( Kurnaz kişiler, okumayı küçümser; basit kişiler, ona hayran olur; akıllı kişiler ise ondan yararlanır. )

( Okumak bir kişiyi doldurur, kişilerle konuşmak hazırlar, yazmak ise olgunlaştırır. )

( Kişi kendini yetiştirmek/terbiye etmek için okumalıdır! [Başkalarına bilgi satmak için değil!] )

( Kitap okumak, sevgilinin fotoğrafına bakmak gibidir. )

(

Büyük buluş! )

( )

( image )

( Bir kitabı okurken geçen iki saatin, yaşamımın çoğu yılından daha dolu olduğunu fark edince, bir kişinin yaşamının ürkütücü hiçliğini düşünürüm.

Sabahattin Ali )

( "Okuma Alışkanlığı Üzerine" yazısını okumak için burayı tıklayınız... )

( READING! and READING! and READING! )


- OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/< OKUYABİLMEK


- OKUYAN/YAZAN ile/ve/değil/yerine OKUR-YAZAR


- [ne yazık ki]
OKUYAN ile/ve/||/<> ANLAYAN

( Az. İLE/VE/||/<> Sınırlı/kıt. )


- OKYANUSU AŞMAK ve/ne yazık ki/||/<>/> DEREDE BOĞULMAK

Bugün[08 Temmuz 2025]
itibariyle 7.911 başlık/FaRk ile birlikte,
7.906 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(23/33)