P ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 24.299 başlık/FaRk ile birlikte,
24.299 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(33/99)
- FERÎD[Ar. < FERD] ile FERÎD[Fars.]
( Tek, eşsiz, eşi olmayan. Tasım/kıyas kabul etmez, ölçüsüz. Üstün. İLE Avcı kuş. | Donmuş, katılaşmış şey. )
- FERÎK[Ar.] ile FERÎK[Ar.]
( Askerî kolordu komutanı, korgeneral[birinci ferîk], tümgeneral[ikinci ferîk]. | İnsan topluluğu, cemâat. İLE Buğday tanesinin olgunu, öğütülecek duruma gelmişi. )
- FERMAN ile/ve FETVÂ
- FERROELEKTRİK İLE PİEZOELEKTRİK İLE PİROELEKTRİK ile/||/<> ELEKTRİK ÖZELLİKLER
( Katıların özel elektrik davranışları. )
( Formül: d₃₃ piezoelektrik katsayı )
- FERSAH FERSAH (UZAKTA OLMAK)
- FERSAH[Ar.]/FERSENG[Fars.] ile -FERSÂ[Fars.]
( Çeşitli mesafelere karşılık gelen değerde bulunan bir uzunluk ölçüsü. | Üç millik bir deniz mesafesi. İLE İki askerî fırka, iki taraf. )
- FERSUDE[Fars.] değil/yerine/= ESKİMİŞ, YIPRANMIŞ, AŞINMIŞ
- FERYÂD-FİGÂN (ETMEK)
- FE'S[Ar. çoğ. FÜÛS] ile FES[Ar. < FAS]
( İki yüzlü balta. İLE Şapka yerine kullanılan, kırmızı, kalın çuhadan yapılmış, tepesinde püskülü olan, silindir biçiminde başlık. )
- FESAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAKAT
( Dilin açıklığı. İLE/VE/||/<> Birinin kapıyı/kutuyu vb. açması. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin gevşeyip açılması. )
- FESAT[Ar.] KARIŞTIRMAK değil/yerine/= DOLAN KATMAK
- FESAT ile PARANOYAK
( İçi fesat olanın işi kesat olur. )
- FESTİVAL[İng.] değil/değil/yerine/= ŞENLİK/ŞÖLEN
- FESTİVAL ile/değil TURNUVA
- FETÂ[Ar. çoğ. FİTYÂN] ile FETHA[çoğ. FETEHÂT]
( Genç, delikanlı, yiğit, mert. | Cömert. Eli açık. İLE Arapça sözcüklerin üzerine konulan üstün işareti. | Delik. )
- FETAL ALKOL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> DOWN BELİRGESİ/SENDROMU
( Gebelik sırasında alkol tüketimi sonucu bebekte gelişimsel bozukluklar. İLE/||/<> Genetik bir kromozom bozukluğu ve zihinsel gerilik. )
- FETİH ile İSTİLÂ
( Ruhun kalbe sahip olması. İLE Nefsin kalbe sahip olması. )
- FETİŞ ile TAPMA/TAPINMA, TAPINCAK
( FETISH vs. TO ADORE/WORSHIP )
( ... cum DEVOTIO )
- FEVER vs. TEMPERATURE
- FEVERÂN[Fars.] ile KAYNAMA | FIŞKIRMA
( KAYNAMA, GALEYAN ETME | FIŞKIRMA )
- FEVK ile/||/<> FEVKÂNÎ ile/||/<> FEVKÂNÎ TAHTÂNÎ
( Üst. İLE/||/<> Binanın üst bölümü, binanın üst katı. İLE/||/<> Altlı üstlü. )
- FEVKALADE SIKINTILI değil FAZLASIYLA SIKINTILI
- FEVREN[Ar.] ile FEVRÎ[Ar.]
( Çarçabuk, birdenbire. İLE Birdenbire, düşünmeden yapılan hareket. )
- FEVRÎ[Ar.] değil/yerine/= PARLAGAN
- FEVT ile/ve/||/<> "HELÂK"
( [Osmanlı mahkeme kayıtlarında] Vefât etmiş müslümanlar için kullanılan. İLE/VE/||/<> Vefât etmiş müslüman olmayanlar için kullanılan. )
- FEVT ile/||/<> MEMÂT ile/||/<> MATÛH/E
( Ölüm. İLE/||/<> Ölüm. İLE/||/<> Bunamış, bunak. | Sakat, kötürüm, amelmânde. )
- FEYEZAN/SEYLAP değil/yerine/= TAŞKIN
- FEYZİYE MEKTEPLERİ VAKFI ÖZEL AYAZAĞA IŞIK OKULLARI :
( Pınar Mahallesinde bulunan Feyziye Mektepleri Vakfı 1885'te Selanik'te kuruldu. 1911'de İstanbul'da kurulan okul Selanik'teki okula bağlı olarak eğitim verdi. Balkan Savaşları nedeni ile okul bir süre eğitime ara verdikten sonra 1927'de tekrar faaliyete geçti. İstanbul'da önceleri Koska, sonraları Nişantaşı'ndaki Naciye Sultan Konağında eğitime devam etti. 1935'te Atatürk'ün istek ve onayı üzerine okulun ismi Işık olarak değiştirildi. Bu kuruluş 1967'de Vakıf haline getirildi. 1986'da Işık Lisesi Ayazağa kampüsü açıldı. 1988/1989 öğretim yılında ortaokul ve lise bölümleri, 2005'te Işık Üniversitesi açıldı. )
- FEZA'[Ar.] ile FEZÂ'[Ar.] ile -FEZÂ/Y[Ar.]
( Korkma, bağırıp çığırma. | Dayanamama. | Ümitsizlik. | İnleyip sızlanma. İLE Ucu-bucağı bulunmayan boşluk, dünyanın sonsuz olan genişliği. İLE Artıran, çoğaltan.[FERAH-FEZÂ: Ferah artıran.] )
- FİBER ile FİBERGLAS ile FİBERİN
( Sıkıştırılmış bitki tellerinden yapılmış mukavva ya da tahta. İLE Plastik maddelerden, özellikle poliyesterden parçaların yapımında kullanılan sağlamlaştırma maddesi. İLE Kan ve lenf serumunda bulunan, albüminli bir madde. )
- FIÇICI KERİM SOKAK :
( Yenimahalle ahşap fıçı ve sepet imalatında hayli isim yapmıştı. Balık tuzlayıcıları ile sirke imalatçılarının ihtiyacın Fıçıcı ustası Kerim Efendi karşıladığından imalathanenin bulunduğu bu sokağa "Fıçıcı Kerim Sokak" adı verildi. )
- FICTION vs. APPREHENSION
- FİDANLIK ile AĞAÇ PARKI/ARBORETUM[Lat.]
( Ağaç yetiştirilen alan. İLE Çeşitli ağaçların, sergilenme, eğitim ya da bilimsel inceleme amacıyla yetiştirildikleri ya da korundukları geniş bahçe. )
( NURSERY vs. ARBORETUM )
- FİDANLIK ile/ve KERDE
( ... İLE Sebze fideliği. )
- FİİL EHLİYETİ/CAPACITY TO ACT[İng.] değil/yerine/= AYIRT ETME GÜCÜ/EDİM UZLUĞU
- FİİL ile/ve DAVRANIŞ ile/ve EYLEM
( İş üretir. Durumu değiştirmektir. İLE/VE Psişik durumların dışavurumu. İLE/VE Bilinçli, amaçlı etkinlik. )
- FİİL ile/ve İNFİAL
- BİLGİ:
FİİLÎ ve İNFİALÎ[YENİLENEN, TECEDDÜD EDEN]
( Bilinenden önce meydana gelen varolan bilgidir. VE Bilinenden sonra meydana gelen bilgidir. )
( Bilgi, bilinenden öncedir. VE Bilgi, bilinenden sonradır. )
( Bilgi, bilineni yaratıyor. VE ... )
- FIKH[Ar.] ile 'ILM/İLM[Ar.]
- FIKIH ve/> TASAVVUF
( "Tasnif'ul Ulûum" kitabında Tasavvuf: "İmanın meyvesi ve İslâm'ın neticesi."/"Hüve semeretül iman ve neticetü'l-İslâm" )
( İman ve itikadı anlatan geniş ve derin ilim.[Bu ilmi anlatan kitaplara AKÂİD de denilir.] VE Gövde ile yapılacak ahkâm-ı islâmiye'yi bildiren ilim ve kitapları. VE Halk için, tahsili olmayanlar için yazılmış olan ve herkesin bilmesi, inanması ve yapması gereken kelâm, ahlâk ve fıkıh bilgilerini kısaca ve açıkça anlatan ilim ve kitapları. )
- FIKIH ile USUL-İ FIKIH
( -Fetva, -Mezhep, -Kanun, -Yargı İLE
* Deliller/Kaynaklar
- Naklî(-Kitap, -Sünnet)
- Aklî(-Kıyas, -İstihsan, -Mesalih-i Mürsele, -İstishab, -Örf, -Sedd-i Zerayi)
- Mülhak Olanlar
* Hükümler
* İstinbat(hüküm elde etmek üzerine uğraş)
* İctihad )
- FIKIHTA:
TEMİZLİK ve/||/<>/> MİRAS
( İlk konu/alan. VE/||/<>/> Son konu/alan. )
- FIKIR FIKIR (KAYNAMAK)(FOKURDAMAK/TOKURDAMAK)
- FİKİR ...:
"TEATRİSİ" değil TEATİSİ
- FİKİR YÜRÜTMEK ile/ve ÇERÇEVE OLUŞTURMAK
- FİKİR değil/yerine/= DÜŞÜNCE
- FİKİR ile TEZÂHÜR
( IDEA vs. TO APPEAR )
- FİKİR ile/ve/yerine VİCDAN
( IDEA vs./and CONSCIENCE
CONSCIENCE instead of IDEA )
- FİKİR ile/ve ZİKİR
( Felsefe. İLE Tasavvuf. )
- FİKİR ve/> ZİKİR ve/> ŞÜKÜR
- FÎKRÎ ile LAFZÎ(MANTIK/NUTK(Düşünme-Konuşma)'da)
( Lafzî nutk, insan gövdesinin bir örgeni olan dilden kaynaklanarak, gövdenin öteki bir örgeni olan kulağa ulaşan ses ve yazaçlardan(hecelerden) oluşur; dolayısıyla cisim ve duyularla ilgilidir. Bu yüzden kelâmın ne olduğu, nasıl oluştuğu, anlamı nasıl gösterdiği(delâlet) vb. konuların mantık çerçevesinde incelenmesine Dil Mantığı(İlmu'l-Mantıki'l-luğavî) adı verilir. İLE Fikrî nutk ise, insan zihninin(nefs) var olanların anlamını özleri itibariyle tasavvurundan başka bir şey olmayıp ruh ve akılla ilgilidir. Bu bağlamda zihnin varlıkların anlamlarını özleri itibariyle idrâki, ilham ve vahyin keyfiyeti gibi konuların mantık çerçevesinde ele alınıp incelenmesine de Felsefî Mantık (İlmu'l-Mantıki'l-felsefî) denilir. )
- FİKS[İng. < FIX] değil/yerine/= DURAĞAN/DEĞİŞMEZ, SABİT
- FÎL[Ar. çoğ. EFYÂL, FÜYÛL] ile Fİ'L/FİİL[Ar. çoğ. EF'AL, FİÂL]
( En büyük kara memelisi olan hayvan. İLE İş, kâr, amel, zamanla ilgili olup anlamı sağlayan sözcük, eylem. )
- FİL[Ar. < FÎL] ile KİNCER[Fars.]
( ... İLE Büyük fil. )
( EFYÂL/FÜYÛL[Ar. < FÎL]: Filler. [bilinen büyük hayvanlar] )
- FİL ile ZÜCCACİYE DÜKKANI
- FİLAN FEŞMEKÂN
- FİLAN FISTIK
- FİLARMONİ[İng./Fr. PHILHARMONY/PHILHARMONIE < PHILOS: Sevgi/si.] ile/ve/||/<> SENFONİ[İng./Fr. SYMPHONY/SYMPHONIE < Yun. < SYMPHONIA(συμφωνία) | SYM-: Birlikte. ( > SEN-)]
( Güçlü müzik sevgisi. | Müzik konserleri derneği. İLE/VE/||/<> Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik yapıtı. )
- FILDIR FILDIR (DÖNMEK | DOLAŞMAK)
- Fİ'LEN[Ar.] ile Fİ'LÎ[Ar. çoğ. Fİ'LİYYÂT]
( Hakikatte, gerçekten, işleyerek. İLE Fiille ilgili, gerçekten yapılan iş. )
- FİLİZ RESTAURANT :
( Tarabya koyunda ana cadde üzerinde olan ünlü restaurantlardan biri olup, en iyi balık yenilen on restaurant arasında gösterilmektedir. )
- FİLLER ve/||/<>/> ÇİMENLER
( Tepinir. VE/||/<>/> Ezilir. )
- FİLM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İLM
- FİLMİ/KİTABI:
İZLEMEK/OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< DENEYİMLEMEK
- FİLOGENİ İLE BOOTSTRAP İLE BAYESİAN ile/||/<> EVRİMSEL AĞAÇ YÖNTEMLERİ
( Evrim ağacı oluşturma yaklaşımları. )
( Formül: L = P(Data|Tree) )
- FİLOZOF:
ANLAŞABİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZLAŞABİLEN
- FİLYOS, HAKKI (İST. 1918 - 2001) :
( Sarıyerli futbolcu olup, Sarıyer Gençlik Mahfelinde oynarken Güneşspor kulübüne transfer edildi ve bu kulüpte oynadı. Güneşspor faaliyetini tatil ettikten bir süre sonra Sarıyer S. K. kuruldu ve bu takımda futbol oynadı. Bir maçta hakemi dövdüğü için sürekli hak mahrumiyeti aldı. Sarıyer'de oynarken hak mahrumiyeti alan ilk futbolcudur. )
- FİNANSMAN/FİNANSÖR değil/yerine/= PARA DESTEĞİ/DESTEKÇİSİ
- FİNCANCIK DERESİ :
( Hidayetinbağı'nın köşesinden Zümrütevler'e giden ana yol, aslında dere idi. Derenin coğrafi ismi de Fincancık deresiydi. Derenin akarı Havantepe'nin alt taraflarından çıkıyor, ayrıca Hidayetinbağı'nın arka kısım ve Kalaycıların bağından çıkan sudan akış alıyordu. Kış aylarında iyi akış yaparken, suyunda yazın azalma oluyordu. Bu derenin suyu Sarıyer (Mercimek) Deresi ile birleşiyordu. Ne var ki dere kanalizasyona bağlanarak ortadan kaldırıldı. )
- FINDIK GEÇİDİ :
( Kilyos futbol sahasının karşısında ve Demirciköy'e sınır olan alandır. )
- FINDIK SUYU ÇEŞMESİ :
( Sarıyer'de memba sularının yoğun bulunduğu bir yerde, Kocataş tepesinin alt kısımlarında; Hünkar ve Kestane Suyu yakınında bulunuyordu (H.1289, M.1872). Zamanla bu çeşme yok olup gitti. Çeşmenin kitabesinde şöyle bir dörtlük yazılı olduğunu Mehmet Raif'in Mirat - ı İstanbul kitabından anlaşılıyor: Ne hünkâr ve ne Kestane değil böyle bir ma/Cümle sular tahtında bulunmuştur mücedded iş bu ma/Şûrb olunca taamı mahv idüp sadra şifa/İsmi poste şürbi doste sahibi El - hac Mustafa". Bu dörtlükten anlaşıldığına göre Çeşme Hacı Mustafa Efendi tarafından yaptırılmıştır. )
- FINDIKSUYU MESİRESİ :
( Hünkar Suyu mesiresinin alt tarafında ve Sarıyer deresinin Hünkar Suyu yamacı alt kısmında idi. 20 yy. ilk çeyreğine kadar çok ilgi gören bir mesire idi. Tiyatro oynanan ve konserle düzenlenen bu mesire bilhassa Sarıyer dışından gelenlerin çok ilgi gösterdikleri bir mesire idi. Zamanla bu mesirenin yerini Hünkâr Suyu fabrikası aldı. )
- FINDIKSUYU :
( Fındıksuyu mesiresi içinde aynı ismi taşıyan bir memba suyu idi. Sertlik derecesi 5,5 idi. )
- FİNİŞ[İng. < FINISH] değil/yerine/= BİTİŞ, VARIŞ
- FIR FIR (DÖNMEK)
- FIR FIR ile/ve/||/<> GIR GIR
( Eteğim. İLE/VE/||/<> Yaşamım. )
- FIRAK[< FIRKA] ile FİRKAT[Ar.] ile FIRKA[Ar. çoğ. FIRAK]
- FIRÂK[Ar. < FIRKA] ile FİRÂK[Ar.]
( Tümenler, alaylar, bölükler. | Partiler. | Cennetler, takımlar, kalabalıklar, ehl-i sünnet ve cemaatten ayrılan mezhepler. İLE Ayrılık, ayrılma. | Hüzün, keder, sıkıntı. )
- FİRÂŞ[çoğ. FÜRÜŞ] ile/ve/değil MENÂM[< NEVM]
( Döşek, yatak, yaygı, şilte. | Hasır, halı. İLE/VE/DEĞİL Uyunacak yer, yatak odası. | Uyku. | Düş, rüya. )
- FIRAT, PROF. DR. ÖMER FEHİM (ERZİNCAN, 1908 - 1980) :
( Üniversite öğretim üyesi. Erzincan'da Mahalle Mektebini bitirdikten sonra Mecidiye Mektebine girdi. Fakat Rus işgali nedeni ile Erzincan'dan ayrıldıkları için okulu bitiremedi. Kayseri'de İttihat ve Terakki okuluna kaydoldu ama Rus İşgali kalkınca Erzincan'a döndü ve diğer sınıfları burada okudu.1923'te İdadiyi bitirince yeni açılan Ziraat Mektebine girdi. Bu okulu üç yılda Pekiyi derece ile bitirdi ve Halkalı Ziraat Mektebine girdi. Buradan 1927'de sınıfca İktisat Vekaleti Âli Orman Mektebine nakledildi. Bu okuldan Pekiyi derece ile mezun oldu ve memuriyet görevine Edremit Orman Mühendisliği ile başladı. Kısa bir süre sonda aynı yıl içinde Yüksek Orman Mektebi Orman Amenajman Kürsüsünde asistan olarak atandı. Fransa'ya gönderildi ve burada iki yıllık tahsilden sonra 1934'te "Diplome d'Ingenieurd Civil des Eaux et Forets" diplomasını aldı. Bu arada Almanya'da ihtisas ve doktora yapması istendiğinden tahsil süresi uzatılınca Almanya'da gitti. 1937'de tezini tamamlayıp sınavlarını verip "Doktor Ingeniers der Forestwissenschaft (Dr. Fırest) oldu. Yurda dönünce Ankara Yüksek Ziraat Enstitüleri Orman Mektebi Hasılat Bilgisi ve İşletme İktisadı Enstitüsüne Başasistan tayin edildi. Askerlik görevini tamamladıktan sonra 1939'da Fakültedeki Enstitüsünde Başasistan tayin edildi. 1940'de ikinci askerlik görevine gitti. 1942'de İkinci sınıf Doçentlik unvanını aldı ve laboratuvar şefliğine atandı. 1942'de Dekan Katipliği ile görevlendirildi. 1944'te Orman Hasılatı ve İşletme İktisadı Enstitüsü Direktörlüğüne atandı. Aynı yıl içinde üçüncü askerlik görevine gitti. 1944 Ziraat Vekaleti tarafından Dekan Vekilliğine atandı. 1945'te Profesörlük unvanını aldı. Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsünün lağvedilmesi ve Orman Fakültesinin İstanbul Üniversitesine bağlanması üzerine, Orman Hasılatı ve İşletme İktisadı Enstitüsü ve Kürsü Başkanı olarak görevine devam etti. 1951'de İstanbul Üniversitesi Senatosuna Orman Fakültesi Senatörü olarak seçildi. 1952'de Orman Fakültesi Dekanlığına seçildi ve bu görevini iki yıl sürdürdü. 28.07.1955'te İstanbul Üniversitesi Rektörlüğüne seçildi. O tarihe kadar, rektör Fakültelerden sıra ile seçilirdi. İlk kez kural değişti ve Orman Fakültesinin sırası gelmeden Prof. Dr. Fehim Fırat rektör seçildi. Görevi bittikten sonra rektör olarak iki yıl daha görev yaptı, 1960'da İstanbul Üniversitesi Senatosuna Orman Fakültesi temsilcisi olarak Senatör seçildi. 1960 Devriminden sonra demokratik rejime geçilmesi için teşkil edilen Kurucu Meclisin Temsilciler Meclisi kanadına İstanbul Üniversitesinden seçilen dört temsilciden biri olarak görev yaptı. 1963'te kurulan TUBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Tarım ve Ormancılık Araştırma Grubu ilk Yürütme Komitesine tek ormancı üye olarak seçildi ve üç yıl görev yaptı. 1975'te üçüncü kez Üniversite Senatosuna Fakülte temsilcisi olarak Senatör seçildi. 13.07.1978 tarihinde emekli oldu. Uzun yıllar. (Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu (F.A.O.) nda üst düzeyde görev aldı. 1953 yılından itibaren Dünya Ormancılık Araştırma Kuruluşları Birliği (IUFRO) Konseyinde Türkiye Temsilcisi olarak görev aldı ve Roma'da yapılan konğreye katıldı. IUFRO ‘nun 1956 yazında Oxford'da yapılan XII. Toplantısında Konsey tarafından Birliğin 25. Seksiyonu Başkanlığına seçildi. 1955'te Milletlerarası Üniversiteler Birliğinin 2. Kongresinde Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi bu görevi 7 yıl süre ile yaptı. Fransa'da "Academia d'Agriculture de France" muhabir azalığına, İtalya'da "Academia Italiana de Scienze Forestali" üyeliğine ve "Societdy of American Foresters" in şeref üyeliğine seçildi.1963 yılında Kanada da Quebeç'de Laval Üniversitesinde ders verdi. "Dendrometri 1947", Ormancımlık İşletme İktisadı, 1967", " Ormans Hasılat Bilgisi, 1972"de "Orman Kıymetlerinin Tekdirinde Kullanılan Formüller ve Tatbikatlarına ait Misaller (M. Miraboğlu ile birlikte) 1969" kitaplarını yayımladı, ayrıca pek çok bilimsel makalesi var. )
- FİRDEVS BARAS YALISI :
( Rumelihisarı, Baltalimanı Caddesi üzerinde bulunan önemli tarihi yalılardan biri olup 1900'da inşâ edildi. 1953'te büyük onarım gören yalı 1963 ve 1972'de iki defa gemi çarpması ile hasar gördü. )
- FIRIL FIRIL (DÖNMEK)
- FIRILDAKBAHÇE :
( Yenimahalle Pazarbaşı mevkiinde ve Necip Akar bağının yanında ve bulunan bir mesiredir. Boğaza tepeden bakan bu mesire daha ziyade edebiyatçı ve sanatçıların çok ilgi gösterdikleri bir yerdi. İçimi çok iyi olan bir de memba suyu vardı ama 1960 sonrası mesire kapatıldı. )
- FIRIN ile HAMLAMA
( ... İLE Hamlama eylemi. | Çini toprağından yapılmış nesnelerin ilk pişirilişi. | Bu pişirmenin yapıldığı fırın bölümü. )
- FIRLAMA ile PİÇ
- FIRSÂD[Ar., Fars.] ile FIRSAT/FURSAT[Ar. çoğ. FIRAK] ile FISÂD/FASD[Ar.]
( Karadut. İLE Uygun zaman, elverişli durum, yararlanma sırası, elden kaçırılmayacak yararlı zaman, hal ve ilişki. | Nöbet. İLE Kan alma, damardan kan çıkarma. )
- FIRSAT ile/ve/||/<> BAHANE
- FIRSAT ile/ve/<> CESÂRET
- FIRSATÇI/ÇIKARCI ile/değil KÂMİL
- [ne yazık ki]
!FIRSATÇILAR ile/ve !KONFORCULAR
- FIRT FIRT (KAÇMAK)
- FIRTINA[İt. < FORTUNALE] ile AYANDON[Yun.]
( Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr. | Bu rüzgârın denizde ya da kum çöllerinde yarattığı dalgalanma. | Güç atlatılan kötü durum. | Karşıt düşünce ya da durumların yarattığı karışıklık, sıkıntı. İLE 28 Ocak'ta başlayan bir fırtına. )
- FIRTINADAN ÖNCE ...:
DUVAR ile/değil/yerine/>< DEĞİRMEN
(İNŞÂ ETMEK)
- FİRÛZE[Ar.]/PİRÛZE[Fars.] -ile
( Nişabur'da çıkarılan açık mavi renkli bir mücevher. )
- FIŞ FIŞ
- FIS FIS (KONUŞMAK)
- FÎ-SEBÎL-İLLÂH -ile
( KARŞILIK BEKLEMEKSİZİN | ALLAH YOLUNDA )
- FİŞFİKLEMEK ile KIŞKIRTMAK
- FISIL FISIL (FISILDAMAK)
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU
( 1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü )
( MUHÂCEZE: Fısıldamak. )
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU:
1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü.
- FİŞİNİ ÇEKMEK ile/||/<> KALEMİNİ KIRMAK
- FIŞIR FIŞIR
( Naylon gibi çeşitli maddelerle çıkartılan seslerde. )
- FISIR FISIR (FISILDAMAK)
- FIŞKI ile/ve MAYIS/TEZEK ile/ve KESEK
( Taze gübre. İLE/VE Taze sığır gübresi. | Yakıt olarak kullanılan kurutulmuş sığır dışkısı. İLE/VE Sıkışmış, kuru toprak parçası. )
- FIŞKIR(T)MA/ATTIRMA ile/ve/değil PÜSKÜR(T)ME
- FİSKİYE değil FISKIYE
- FİŞLE(N)ME ile/değil/yerine/||/<>/< İŞLE(N)ME
- ÇATLAK | AYRIK/FİSSÜR[İng. < FISSURE < Lat. FISSURA: Yarık/çatlak.] ile/ve/||/<> AKARCA/FİSTÜL[İng./Lat. < FISTULA: Tüp.] | OLAĞAN DIŞI KANAL/SAPAK BAĞLANTI
( Doku ya da örgen yüzeyinde çatlak ya da yırtık oluşması. İLE/VE/||/<> İki örgen ya da doku/yüzey arasında anormal bir bağlantı oluşması. )
( PALPEBRAL FISSURE: Göz kapakları arasındaki açıklık. )
( GASTROCOLICA FISTULA: Mide ile kolon arasında bağlantı oluşması.
COLOSTOMY: Kalın bağırsak ile karın yüzeyi arasında bağlantı oluşması. )
- FISTIK SUYU ÇEŞMESİ :
( Büyükdere'de Fıstık Suyu sokağına girişte sağ baştadır (H.1096, M.1680). Çeşme eski hüviyetini tamamıyla kaybetmiştir. Çeşmenin suyu Fıstık Suyu adıyla anılan kendi kaynak suyudur. Kitabesinde şöyle yazmaktadır: İstedi bu çeşmeyi Bünta bey/Ma - i car ile oldu hayru şebi/ Hemden lillah bi ruhi paki Hüseyn/Godu dünyada çünkü böyle eser/ Gelmez ehl - i sebil ihvandan/Edüp icra - yı hak sergiden/Diday içüp şahadet - i tarih/Ayn - ı zab - ı numune - i Kevser." )
- FISTIK SUYU MESİRESİ :
( Sarıyer'in ilgi gören mesirelerinden biriydi. Mesire Hünkar suyu yamaçlarında bulunuyordu. )
- FISTIK SUYU MESİRESİ :
( Yenimahalle'de Havantepe yolu üzerinde bulunan Fıstıksuyu mesiresi ismini, mesire içindeki dev fıstık ağacından almıştır. Mesire 1960'lı yıllardan sonra, gecekondulaşmanın başlaması ile birlikte mesire olma özelliğini kaybetti. Alan bilahare el değiştirdi ve alan üzerine Bala Hatun İlköğretim Okulu inşâ edildi. )
- FISTIK SUYU :
( Büyükdere'nin üst kısmından ve Bilezikçi Çiftliğinin alt yamaçlarından çıkar. Fıstık Suyu mesiresinde olun bu su, Fıstık Suyu sokaktaki çeşme ile akış yapar. )
- FISTIK SUYU :
( Fıstık Suyu mesiresi (Sarıyer) içinde bulunan memba suyu idi. Zamanla terk edildi. )
- FISTIK ile/||/<> YABANİ FISTIK/MENENGİÇ(BITTIM/BITTIN[Kürtçe]/BATM[Ar.])
- FISTIKSUYU :
( Yenimahalle'de Havantepe yolu üzerinde bulunan ve aynı ismi taşıyan mesire içinde bulunan bu memba suyunun sertlik derecesi 10'du. Gecekondulaşma ile birlikte su kayboldu. )
- FİSYON İLE FÜZYON İLE RADYOAKTİVİTE ile/||/<> NÜKLEER SÜREÇLER
( Çekirdek enerjisi açığa çıkaran süreçler. )
( Formül: E = Δmc² )
( Henri Becquerel tarafından 1896 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1852-1908) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Radyoaktivitenin keşfi) (Nobel: 1903) )
- FİTİL FİTİL (BURNUNDAN GETİRMEK)
( Hesabını ödetmek, öcünü almak. )
- FITNAT[Ar.] ile 'ILM/İLM[Ar.]
- FİTNE-FESAT
- FİTNE-FÜCUR (PEŞİNDE KOŞMAK)
- FİTNE ile/ve CEHALET
- FİTNE ile/değil/yerine/>< FİTRE
- FİTNE[Ar.] değil/yerine/= KARGAŞA
- FİTNE ve KİBİR
- FİTNE ile/ve/=/||/<> ZAAF
- FITRAT ile/ve/>< FİTRET/FETRET
- DOĞA/FITRAT ve/<> İLKELİLİK
- FİTRE ile/ve/||/<> FİDYE
- FİTRE ile/ve SADAKA
( Ramazan ayı boyunca. [Bayram namazına kadar] İLE/VE Ramazan ayı dışında. )
( ... İLE/VE Tüm nesne/bitki/hayvan ve hizmetler. )
- FİYASKO[İt. FIASCO < Cerm.] ile/ve SKANDAL[Fr. < SCANDALE]
( Bir girişimde, gülünç ve başarısız sonuç. İLE/VE Ayıp sayılacak bir durumun çıkaracağı gürültü. | Büyük yankı uyandıran, utanç verici ya da küçük düşürücü olay. )
( Böyle kuşun, böyle kuyruğu olur. )
( FIASCO vs./and SCANDAL )
- FİYAT/I ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER/İ
( Nesnelere verilen. İLE/VE İnsana/kişiye verilen. )
( [... olmayana]
"Çöp" denilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Çıkarken kapıyı kapat" denilir. )
( Her şeyin olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazı şeylerin ve kişilerin olur. )
( ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEMEN )
( [not] PRICE vs./and/but/||/<>/< VALUE
VALUE instead of PRICE )
- FİZİBİLİTE değil/yerine/= UYGULANIRLIK
- FİZİBİLİTE değil/yerine/= YAPILABİLİRLİK/UYGULANABİLİRLİK
- FİZİK ANTROPOLOJİ ile/ve SOSYAL ANTROPOLOJİ ile/ve PALEO ANTROPOLOJİ
( Fizik antropoloji, biyoloji ve tarihin; sosyal antropoloji ise tarih ve sosyolojinin kesiştiği/buluştuğu alan. )
- FİZİK - > ANLAM <- METAFİZİK
( PHYSICS -> MEANING <- METAPHYSICS )
- FİZİKSEL ADSORPSİYON ile/||/<> KİMYASAL ADSORPSİYON
( Fiziksel zayıf, kimyasal kuvvetli bağdır )
( Formül: Van der Waals İLE kovalent )
- GÜÇ (FİZİKSEL) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKIL
- FİZİKSEL İŞ YAPMAK ile HİZMET ETMEK
- FİZİKSEL) NEDENSELLİK ile/ve/değil/||/<>/>/< ZİHİNSEL NEDENSELLİK
- YAKINLIK:
FİZİKSEL ile/ve/||/<> UYGULAYIMSAL ile/ve/||/<> DUYGUSAL ile/ve/||/<> EŞEYSEL
- FİZİSORPSİYON İLE KEMİSORPSİYON ile/||/<> ADSORPSİYON TÜRLERİ
( Yüzeye tutunma mekanizmaları. )
( Formül: θ = V/V_m (kaplama) )
- FİZYOLOG değil/yerine/= İŞLEVBİLİMCİ
- FİZYOLOJİ ile/ve/||/<> NÖROFİZYOLOJİ
( bkz. Jean Martin Charcot )
- FİZYOLOJİK GEREKSİNİMLER ile/ve/<> PSİKOLOJİK GEREKSİNİMLER
( Yerleşim dışında. İLE/VE/<> Yerleşim merkezlerinde. )
( PHYSIOLOGICAL NEEDS vs./and/<> PSYCHOLOGICAL NEEDS )
- FLAMA[İt.] değil/yerine/= BAYRAK
- FLASH vs. FLESH
( Parıltı, ışıltı. İLE Et. )
- FLASİDİTE/FLACCIDITY[İng.] değil/yerine/= GEVŞEKLİK
- FLORESANS ile/||/<> FOSFORESANS (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Floresans anlık, fosforesans gecikmeli ışımadır )
( Formül: Hızlı İLE yavaş )
- FLUOROPHORE İLE FRET İLE BRET ile/||/<> BİYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME
( Hücre içi olayları izleme. )
( Formül: E = 1/(1+(r/R₀)⁶) )
- fMRI ile/ve/||/<> PET
- FMT İLE PROBİOTİCS İLE PREBİOTİCS ile/||/<> MİKROBİYOM TEDAVİLERİ
( Mikrobiyom modülasyon stratejileri. )
( Formül: 10⁸-10⁹ CFU/doz )
- FOBİ ile -FOBİ
( Ürkü. İLE ... ürküsü. )
- FOBİ ile/değil/yerine/>< HOBİ
- FOBİ/PHOBIA[İng.] değil/yerine/= KORKU
- FOKUR FOKUR (KAYNA(T)MAK)
- FOKUS[İng. < FOCUS]/LANMA değil/yerine/= ODAK/LANMA
- FOLD RECOGNİTİON İLE THREADİNG İLE AB İNİTİO ile/||/<> PROTEİN YAPI TAHMİNİ
( 3D protein yapısı tahmin yöntemleri. )
( Formül: RMSD < 2Å (iyi model) )
- FOLDİNG İLE MİSFOLDİNG İLE AGGREGATİON ile/||/<> PROTEİN KATLANMASI
( Protein 3D yapı oluşumu. )
( Formül: ΔG = ΔH - TΔS )
- FOLKLOR ile GELENEK
- FOLKLOR[Fr. < FOLKLORE]/HALKİYAT[Ar.] değil/yerine/= TUYBİLİM/HALKBİLİM
- FOREBODE vs. FORECAST vs. FORESEE vs. FORESHADOW W FORETELL vs. PREDICT
- FORERUNNER vs. HARBINGER vs. HERALD vs. MESSENGER vs. OMEN vs. PORTENT vs. SIGN vs. SYMPTOM
- FOREWORD vs. PREFACE
- FORGET vs. LEAVE
- -FORM ile/||/<> MORPH-/-MORPH/-MORPHIC/MORPHO-/-MORPHOUS ile/||/<> -OID ile/||/<> -OLD ile/||/<> -PLASM ile/||/<> PAR-/PARA- ile/||/<> PSEUD-/PSEUDO-
( Biçim, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Belirli bir biçimi olan, özel biçim ve yapı, biçim. İLE/||/<> Benzer, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Andıran, benzeyen. İLE/||/<> Kalıp, biçim. İLE/||/<> Ötesinde, yanında, hatalı ve anormal durum, hemen andıran, yan kapasite ile ilgili, yakınında kaynak olmak, doğurmak. İLE/||/<> Yalancı, bir hastalığı bazı yönleri ile andıran. )
- FORMA NUMARASI ile/ve/||/<>/> YAPRAK ile/ve/||/<>/> SAYFA
( Kim, işaret/nişan için beni kenarımdan büker,
Cehâlet ile kanımı akıtır. )
- FORMAL/FORMEL[İng./Fr.] >< (INFORMAL/INFORMEL) değil/yerine/= BİÇİMSEL (OLAN) (>< OLMAYAN)
- FORMASYON[Fr., İng.] değil/yerine/= YETİŞİM
- FORUM[Lat.] değil/yerine/= TOPLU TARTIŞI/TARTIŞMA
- FOŞ FOŞ (AKMAK)
- FOŞET değil POŞET
- FOŞUR FOŞUR (YIKA(N)MAK)
- FOTO SÜREYYA KÖŞKÜ :
( Yenimahalle'nin üst taraflarında olup, bağ içindedir. 20. yy. başlarında yapılan köşk, güzel köşklerden biridir. )
- FOTOELEKTRİK ETKİ ile/||/<> COMPTON SAÇILMASI (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Fotoelektrik elektron koparma, Compton foton saçılmasıdır )
( Formül: E=hf-W İLE Δλ=h/mc(1-cosθ) )
- FOTOĞRAF ile BÜYÜK FOTOĞRAF
- FOTOĞRAFIN:
ÖZNEL(L)EŞTİR(İL)MESİ ile/ve/||/<>/> NESNELEŞTİR(İL)MESİ
- FOTOĞRAF/SİNEMA ve/=/||/<>/< IŞIK
- FOTON ile FOTON[İng. PHOTON]
( Fotoğrafın. İLE Işıcık. )
- FOTOTROPİZM İLE GRAVİTROPİZM İLE TİGMOTROPİZM ile/||/<> BİTKİ HAREKETLERİ
( Uyaranlara yönelim hareketleri. )
( Formül: Auxin → H⁺ pompa → göze uzaması )
- FRAGMENT İLE FBDD İLE PPI ile/||/<> İLAÇ TASARIM YAKLAŞIMLARI
( Modern ilaç geliştirme stratejileri. )
( Formül: LE = -RTlnKd/HAC )
- FRAJİL[İng./Fr. FRAGILE] değil/yerine/= KIRILGAN
- FRAME DRAGGİNG İLE PRECESSİON İLE SHAPİRO ile/||/<> RELATİVİSTİK ETKİLER
( Genel görelilik tahminleri. )
( Formül: Ω = 2GJ/c²r³ )
- FRANCOIS RABELAIS = ALCOFRIBAS NASIER / SERAPHIN CALOBARSY
( 04 Şubat 1494 - 09 Nisan 1553 )
( "Gargantua ve Pantagruel" adlı kitabın yazarıdır. )
- FRANZ ANTON MESMER ve/||/<> JOSEF BREUER ve/||/<> PHILIP PINEL ve/||/<> JEAN MARTIN CHARCOT
- FRAUNHOFER İLE FRESNEL İLE GEOMETRİC İLE WAVE ile/||/<> OPTİK YAKLAŞIMLAR
( Işık yayılımı kuramları. )
( Formül: I(θ) ∝ (sin(x)/x)² )
- FREEDOM OF PRESS vs./and FREEDOM OF JOURNALIST
- FREKANS[Fr. FRÉQUENCE/İng. FREQUENCY] değil/yerine/= SIKLIK
( Birim zamandaki titreşim sayısı. )
- FREN YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> HIZ KESMEK
- FRENK ile/||/<> FRENK
( Osmanlılar'ın Avrupa'lılara, özellikle de Fransızlar'a verdiği ad. İLE/||/<> Anglosakson, Cermen ya da Latin ırklarının birinden olan kişi. )
- FREUD ile/ve/||/<> İZZETTİN ŞADAN
- FREUD ile/ve NIETSZCHE ile/ve MARX
( Bilinçdışı. İLE/VE İçgüdü. İLE/VE Yabancılaşma. )
- FRİG:
"VADİSİ" değil VADİLERİ
( )
- FUÂD ile/ve/<> KALB
( Öze yönelik (ise). İLE/VE/<> Duyulara yönelik (ise). )
( Telvin. İLE/VE/<> Temkin. )
( Kalp, yürek, gönül, kalpteki yaşam noktası. [Nokta-yı süveyda, Nazargâh-ı ilâhî] İLE ... )
- FUAYE değil/yerine/= DİNLENMELİK
- FÜG/FUGUE[İng.] değil/yerine/= ZİHINSEL KAÇIŞ
- FULEREN İLE NANOTÜP İLE GRAFEN ile/||/<> KARBON ALOTROPLARI
( Karbon nano formları. )
( Formül: C60 İLE C70 İLE SWCNT İLE MWCNT )
- FURGAÇ, SÜHEYL (...) :
( Eğitimini ABD de tamamladı ve Yüksek Makine Mühendisi olarak Türkiye'ye döndü. Büyükdere Tekel Kibrit Fabrikasında uzun yıllar Müdür olarak görev yaptı. )
- FURNITURE vs. PROPERTY
- FÜRÛ'[Ar. < FER] ile FÜRÛ[Fars.]
( Dal, budak. | Tomurcuk. | Bir aslın sonucu. | İkinci derecede önemli olan. İLE Aşağı. )
- FÜTURSUZCA ile/ve/||/<> HUNHARCA
- g [KUVVETİ] ile G [KÜTLE ÇEKİMİ SABİTİ]
( Hızlanmaya bağlı olarak gövdemizin kütlesi yerinde durma direnci gösterir ve gövdemizle bizi iten araç arasındaki basınçtır. İLE ... )
- G NOKTASI ile/değil G NOKTASI
( İnsanda olduğu "kabul/iddia edilen". İLE/DEĞİL Mali'nin başkenti Bamako'da bulunan bir tepenin adı. )
- G.23. SOKAK PARKI (211. SOK. PARKI) :
( Ayazağa Mahallesindedir. 496,25 m²'lik bir alanı kapsar, 193,45 m² yeşil alanı, 97,71 m² çocuk oyun alanı var. )
- G.24. SOKAK PARKI (125 SOK. PARKI) :
( Ayazağa Mahallesindedir. 512,98 m²'lik bir alanı kapsar, 108,83 m² kare yeşil aylan, 66,98 m² çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )
- G.27. SOKAK PARKI (ŞEHİT ORHAN PARKI) :
( Ayazağa Mahallesindedir. 590,00 m²'lik bir alanı kapsamaktadır. 250 m²'lik yeşil alanı vardır. )
- G.62. SOKAK PARKI (162. SK. PARKI) :
( Ayazağa Mahallesindedir. 575,00 m²'lik bir alanı kapsar. 150 m² yeşil alanı bulunmaktadır. )
- GABİN/GABN[Ar.] değil/yerine/= SÖMÜRGÜ
( Alışverişte satın alınan mala ödenen karşılığın, malın değerinden çok fazla olması, alışverişte hile yapma. | Edimler arasında açık oransızlık. )
- GAZAP/GADAB[Ar.] değil/yerine/= ÖFKE, HİDDET, KIZGINLIK
- GADAP/GADAB ile/ve/||/<> GİRDAP/GİRDAB
- GADÂT[Ar. çoğ. GADAVÂT] ile GADÂT[Ar. < GUDVE]
( Sabahın erken zamanı. | Kuşluk yemeği. İLE Sabahla güneş doğması arasındaki zaman. )
- GADDAR ile CANİ
- GADDAR[Ar.] değil/yerine/= KIYGICI
- GADİR["ga" uzun okunur] ile GADÎR[Ar. çoğ. GUDERÂ', GUDÜRÂN]
( Gadreden, ihanet eden, fenalık eden. İLE Sel ile oluşan birikinti su, durgun su, göl. | Küçük ırmak. )
- GAF ile "POT KIRMAK"
- GAFİL-ÂNE["ga" uzun okunur] ile GAFİLEN["ga" uzun okunur]
( Gafilcesine, dikkatsizlikle, dalgınlıkla. İLE Habersizce. )
- GAFİR["ga" uzun okunur] ile GAFÎR[Ar.]
( Mağfiret eden, yarlıgayan, affeden, Allah. İLE Örten, etrafını çeviren. | Çok fazla. | Muhafız askerler. )
- GAFİR ile GAFÛR
( Yarlıgayan, affeden, mağfiret eden. | Örten, etrafını çeviren. | Çok fazla. İLE Yarlıgayan, suç bağışlayan, merhamet eden, mağfiret eden. )
- [ne yazık ki]:
GAFLET ile/değil/yerine/||/> İHÂNET
- GAFLET ile/ve KİBİR
- GAFUR BEY :
( Emekli Albaydı ve 1960 ihtilalinde bir süre Büyükdere Mahallesinde muhtar olarak görev yaptı. )
- GAİB[< GAYB,GIYÂB] ile/değil/yerine/= KAYIP
( Göze konu ol(a)mayan. | Hazır olmayan, yok olan, kayıp. | Görünmeyen [hakikat ile bilinir]. | Belirsiz, bilinmeyen, gayb-ı izâfî, gayb-ı mutlak. | Üçüncü kişi, O. )
- GAİP/GAİB değil/yerine/= GÖRÜNMEZ
- GAİP | GAİBE ve MUHATAP | MUHATABA ve MÜTEKELLİM
( Serçe Parmak | Yüzük Parmağı VE Orta Parmak | İşaret Parmağı VE Baş Parmak )
( Müzekker | Müennes VE Müzekker | Müennes VE Ben. )
( Sağ elin avuç içine bakar biçimde )
(
(müzekker) |
(müennes) |
(müzekker) |
(müennes) |
- |
|||
NASARÛ |
NASARNE |
NASARTÜM |
NASARTÜNNE |
(cemi) |
NASARNÂ |
(meal gayr) (Biz) |
|
NASARÂ |
NASARATA |
NASARTÜMÂ |
NASARTÜMÂ |
(tesniye) |
|||
NASARA |
NASARAT |
NASARTE |
NASARTİ |
(müfred) |
NASARTÜ |
(vahide) (Ben) |
|
(gaip) |
(gaibe) |
(muhatab) |
(muhataba) |
(mütekellim)
|
|||
(serçe parmak) |
(yüzük parmağı) |
(orta parmak) |
(işaret parmağı) |
(başparmak) |
|||
- GAK GUK (ETMEK)
- GALEYANA GE(TİRİ)LMEK ile/ve/||/<> OYUNA GE(TİRİ)LMEK
- GALİP[Ar.] değil/yerine/= BASKIN/YENEN/KAZANAN/UTKAN
- GALİP ile EGEMEN
- GÂLİP ile/ve/değil/<> GARİP
( Galip gelen, garip olur/hisseder. )
- GALVANİK İLE ELEKTROLİTİK İLE KONSANTRASYON ile/||/<> PİL TÜRLERİ
( Elektrokimyasal hücre çeşitleri. )
( Formül: E = E° - (RT/nF)lnQ )
- GALVENİZ değil GALVANİZ
- GAM-KEDER (İÇİNDE)
- GAM[Ar.] ile GAM[Yun.] ile KÂM[Ar.]
( Tasa, kaygı, üzüntü. İLE Notaların baştan sona [kalından inceye] ve/ya da sondan başa [inceden kalına], tek solukta okunması. [ DO-RE-Mİ-FA-SOL-LA-Sİ--D0--Sİ-LA-SOL-FA-Mİ-RE-DO ] İLE Ağzın üstü, damak. | Meram, arzu, emel, istek. | Lezzet, zevk. )
- GAM ile/değil/yerine KAYGI
( Uyku getirir. İLE Uyutmaz. )
( Kalbe zarar verenler. )
- GAMET/SPERM ile/||/<> GAMET HAVUZU ile/||/<> GAMETOFİT
( Eril üreme gözesi. Eşeyli üremede öncül eşey gözelerinin mayoz bölünmesi sonucunda oluşan özelleşmiş haploit göze. İLE/||/<> Bir popülasyonda, gelecek popülasyona aktarılabilecek olan ya da bu konuda potansiyeli olan tüm gamet genotiplerinin tüm kopyaları.[Popülasyon içinde var olan gametlerin tamamı olarak düşünülebilir.] İLE/||/<> Döl almaşında haploid kuşak.[Haploid gametleri[yumurta ve sperm] üretir.] )
- GAMSIZ/LIK ile/ve/değil/||/<> "GEMSİZ/LİK"
- ÇUKURCUK/GAMZE[Fars.]/DIMPL/E[İng.] ile/ve/değil GAMZE[Fars.]
( Yanaktaki çukur. İLE/VE [Divan edb.] Sevgilinin süzgün bakışı. | Birkaç anlama gelebilen bakış. )
- GANÎ GANÎ[Ar.] (RAHMET EYLESİN!)
( Bol bol, çok çok. )
- GAR["ga" uzun okunur] ile -GÂR[Ar.]
( Mağara, in. | Defne ağacı. İLE Fâillik ve nispet anlamlarıyla adlara sonek olarak katılır.[YÂD-GÂR, BESTE-GÂR] )
- GARAJ RESTAURANT :
( Tarabya koyundadır. Uzun yıllardan beri restaurant olarak hizmet vermektedir. )
- GARANTİCİ/LİK ile/ve/değil/||/< KORKAK/LIK
( Doğru yolu görüp de gitmemek, korkaklıktır. )
- GARAZ değil GAREZ
- GARAZ değil/yerine/= HEDEF, GAYE, MEYİL, İSTEK
- GARB ile/||/<> ŞARK ile/||/<> MAĞRİB
( Batı. İLE/||/<> Doğu. İLE/||/<> Garp, batı, batıda bulunan. )
- GARC-GURC
( Gıcırdamada. )
- GARDROP/GARDIROP[Fr. < GARDE-ROBE] değil/yerine/= GİYSİLİK, GİYSİ DOLABI
- GAR[GA uzun okunur] -ile
( MAĞARA, İN )
- GARGARA/MAZMAZA[Ar.] ile İSTİNŞÂK
( Ağzı, ayrı ayrı su ile, üç kere yıkama. İLE Burnu, ayrı ayrı su ile, üç kere yıkama. )
- GARÎB[Ar. < GURBET/GARÂBET] ile GARİB[Ar. < GURÛB | "ga" uzun okunur]
( Kimsesiz, zavallı. | Gurbette, kendi memleketinin dışında bulunan, yabancı. | Tuhaf, şaşılacak, bambaşka. | Dokunaklı. İLE Batan. )
- GARÎB ve/<> KARÎB
( Garib olan, karîb olur. )
itibarı ile 24.299 başlık/FaRk ile birlikte,
24.299 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(33/99)
(1996'dan beri)