P ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 24.546 başlık/FaRk ile birlikte,
24.546 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(24/100)
- DEMİRHİNDİ ile ARUBAT
( Baklagillerden, sıcak iklimlerde yetişen bir ağaç. | Bu ağacın meyvesi. | Bu meyveden yapılan şerbet. | Pinti, hasis. )
- DEMİRKAPI ile DEMİRKAPI ile DEMİRKAPI
( Sarayburnu'nda bulunan deniz surları kapılarından biriydi. [Demiryolu yapımı sırasında yıkılmıştır.] İLE Eyüp'te bir semt. İLE Hoca Paşa mahallesi. )
( Haçlılar ile Osmanlılar'ın İstanbul'u alırken kente girdikleri kapılardan biri. İLE ... İLE ... )
- DEMİRTAŞ CEYHUN PARKI :
( Baltalimanı Mahallesindedir. 429,00 m²'lik bir alanı kapsamaktadır. 106,50 m²'lik yeşil alanı, 103,59 m²'lik çocuk oyun alanı ve 50,70 m²lik spor alanı bulunmaktadır. )
- DEMİRTAŞ, CENGİZ (DÜZCE, 1937 - ) :
( Düzce Gençlikten transfer edildi (1962). Üç sezon Sarıyer'de tescilli kaldı. 42 Lig, 3 Kupa olmak üzere 45 resmi ve 17 özel maçla birlikte toplam 62 maçta Sarıyer forması giydi. Lig maçlarında 14, Kupa maçında 1 ve özel maçlarda 15 olmak üzere takımına 30 gol kazandırdı. Düzcespor'a transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )
- DEMİRTAŞ, HAMDİ (İST. 1972) :
( Rumelikavağı altyapısında yetişti ve bu kulüpte oynadı. Bilahare Gençlerbirliği, Adanaspor, Adana Demirspor ve Türk Telekom kulüplerinde oynadı. Antrenörlük kurslarını tamamlayarak antrenör lisansı aldı ve pek çok kulüpte antrenör olarak görev yaptı. )
- DEMİRTAŞ, İBRAHİM (SARIYER, 1932) :
( Sarıyer'in amatör ve profesyonel takımında oynayan bin kaç futbolcudan biridir. Profesyonel takımın 19 lig ve 1 özel maçında yer aldı takımına 8 gol kazandırdı. )
- DEMİRTAŞ, MEHMET (SÜRMENE, 1958) :
( Beykoz'dan transfer edildi (1983) ve iki sezon Sarıyer'de tescilli kaldı. 24 Lig 6 Kupa olmak üzere 30 resmi ve ayrıca 11 özel maçla birlikte toplam 41 maçta Sarıyer forması giydi, Kupa maçında 1, özel maçta dört gol attı. Gaziantepspor'a transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. Futbolu bıraktıktan sonra antrenör ve teknik direktör olarak Sarıyer Spor Kulübü ve değişik kulüplerde görev yaptı. )
- DEMİRTAŞ, SAADETTİN (1968) :
( Fenerbahçe'den transfer edildi (1994) ve altı sezon 1994 - 2000) Sarıyer'de oynadı. Bu süre içinde 119 lig, 9 kupa, 2 turnuva olmak üzere 130 resmi ve 68 özel maçla birlikte toplam olarak 198 maçta Sarıyer forması giydi. Lig maçlarında 39, kupa maçlarında 1 ve özel maçlarda 28 olmak üzere takımına 68 gol kazandırdı. Sapanca Spor Kulübüne transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )
- DEMOGRAFİ/K / DEMOGRAPHY/DEMOGRAPHIC[İng.] değil/yerine/= ÇOĞA BİLİMİ
- DEMOKAN, MİTHAT (İST. 1949) :
( Manisaspor'dan transfer edildi (1974) ve 2 sezon (1974 - 1976) Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 41 lig, 3 kupa ve 13 özel maç olmak üzere 60 maçta Sarıyer forması giydi, takımı adına 2 gol kaydetti. Galata'ya transfer olarak Sarıyer'den ayrıldı. )
- DEMOKRASİ:
DİSİPLİN REJİMİ ile/değil DİSİPLİNLİ REJİM
- DEMOKRASİ değil/yerine/= ELERKİ
- DEMOKRASİ ve/||/<> GÜVENLİK ve/||/<> EKONOMİ ve/||/<> İKLİM
- DEMOKRASİ ile/ve TEMSİLÎ DEMOKRASİ
( 500 kişiye kadar uygulanabilen. İLE/VE Temsilcilerle uygulanabilen. )
- DEMOKRATİK TOPLUMUN GEREĞİNDE:
ÖLÇÜLÜLÜK ve/||/<> ZORLAYICI TOPLUMSAL GEREKSİNİM ve/||/<> SON ÇÖZÜM İLKESİ
- DEMORALİZE OLMAK/ETMEK değil/yerine/= ÖZCÜL GÜCÜNÜ YİTİRMEK/BOZMAK
- ÖZGÜRLEŞMEK:
...DAN ile/ve/||/<>/> ... İÇİN ile/ve/||/<>/> KENDİNDEN
- DENDRİMER İLE KALİXAREN İLE SİKLODEKSTRİN ile/||/<> SUPRAMOLEKÜLER YAPI TAŞLARI
( Host molekül platformları. )
( Formül: α-CD (6) İLE β-CD (7) İLE γ-CD (8) )
- DENDRİMER İLE STAR İLE BRUSH ile/||/<> CLİCK POLİMERLER
( Click ile polimer mimarileri. )
( Formül: G4-dendrimer )
- DENEME-YANILMA ile/ve/bazen/ne yazık ki DENEME-"YAMULMA"
- DENEME-YANILMA değil/yerine YAŞANMIŞLIKLARDAN DERS ALMAK
- DENEMEK > TAKLİT ETMEK değil/yerine/></> DÜŞÜNMEK
( En acı olan. > En kolay olan. DEĞİL/YERİNE/<>/> En akıllıca olan. )
- DENEMEK ile/ve SINAMAK
( TO TEST vs./and TO EXAMINE )
- DENENEBİLİR/LİK ile/ve/||/<>/> DENETLENEBİLİR/LİK
- DENETİMCİ/LİK ile/ve/<> KATILIMCI/LIK
- DENETİM/KONTROL ile/ve/<> HAKİMİYET
( CONTROL vs./and/<> SOVEREIGNTY/DOMINATION )
- DENETİMLİ SİNİRCE/NEVROZ ile DENETİMSİZ SİNİRCE/NEVROZ ile ÇILDIRI/PSİKOZ
( İdeoloji. İLE Psikiyatrik. İLE Kendi sınırlarını da aşarsa. )
- DENETLEME:
ÜRETİM ÜZERİNDEN ile/ve/değil/||/<>/< TÜKETİM ÜZERİNDEN
- DENEY [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- DENEY ile TEST
( Bilimsel bir gerçeği göstermek, bir yasayı doğrulamak, bir varsayımı kanıtlamak amacıyla yapılan işlem. İLE Birinin, bir topluluğun doğal ya da sonradan kazanılmış yeteneklerini, bilgi ve becerilerini ölçmeye ve anlamaya yarayan sınama. | Doğru yanıtın, seçenekler arasından bulunmasına dayanan bir sınav türü. | Biyolojik bir işlevi ya da değişmez bir niteliği incelenen bireyin tepkisini, örnek olarak alınan normal bireyinkiyle karşılaştırarak ölçmeye ve değerlendirmeye yarayan yoklama. | Bir hastalığın varoluşunu ve niteliğini anlamak için yapılan laboratuvar araştırması. )
( EXPERIMENT vs. TEST )
- DENEYİM [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- DENEYİM [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- DENEYİM YAŞAYAN BENLİK ile/ve/<> GÖZLEMLEYEN BENLİK
( Gerçek benliğin bulunabilmesi için sahte olanın terk edilmesi zorunludur. )
( Düşüncelerinizi, duygularınızı, sözlerinizi ve eylemlerinizi gözleyin. )
( A man who is intense in his experience will radiate confidence and courage.
The false self must be abandoned before the real self can be found.
Watch over your thoughts, feelings, words and actions. )
( Yoğun bir deneyim yaşayan kişi, güven ve cesâret yayar. )
( SELF IN EXPERIENCE vs./and/<> SELF IN OBSERVATION )
- DENEYİM:
YAŞLANARAK değil YAŞAYARAK
- DENEYİM ve ANIMSATMA
( Deneyimi aktaramazsınız fakat yol gösterebilir ve anımsatabilirsiniz. )
( EXPERIENCE and REMIND )
- DENEYİM ile/ve BİRİKİM
( Doğrudan deneyim, tek geçerli doğrulamadır. )
( Geçmiş deneyimlere göre davranmayalım, yeniden deneyelim. )
( Tüm deneyim, imgelemeden doğmuştur. )
( Direct experience is the only valid confirmation.
All experience is born of imagination. )
( EXPERIENCE vs./and ACCUMULATION )
- DENEYİM ile/ve/||/<>/> DÜZENLEYİCİ DENEYİM
- DENEYİM ve/||/<>/> KENDİLİK
- DENEYİM ile/değil KUŞKUCULUK
( Bazı kisiler, yavaş yavaş, inanmamayı, güvenmemeyi, sevmemeyi ve tamamen kuşkucu olmayı öğrenir. Bu süreç gerçekleştiğinde de artık çok geçtir. Ne yazık ki, (bazı) "zihinlerin", "deneyim" dediği şey budur. Aklıyla bağlantısını kaybetmiş bir kişi, "deneyimli" olarak tanımlar kendini. )
- DENEYİM ile/ve PAYLAŞIM
( EXPERIENCE vs./and SHARING )
- DENEYİM ile/değil/yerine/> ÜMİT
( Ümit, her zaman, deneyimi yener. )
- DENEYİM ile/ve/değil/||/<>/< YÖNTEM
( Bireysel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Bilimsel. )
- DENEYİME AÇIK/LIK ile/ve/<> DIŞADÖNÜK/LÜK
- DENEYİMLEMEK ile/ve/<> GÖZLEMLEMEK
- DENEYİMLENİLEBİLECEK OLANIN "İSTENİLMESİ/BEKLENİLMESİ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENEYİMLEMEKTE OLUNAN
- ÖĞRENME:
DENEYSEL ile/ve/||/<> ZİHİNSEL
- DENGE ile/ve/||/<> DENETİM
- DENGE ile DENKLEM
( BALANCE/EQUILIBRIUM vs. EQUATION )
- DENGE ile/ve/<> DİNGİNLİK
- DENGE ile EŞİTLİK
- DENGE ve/<> HUZUR
- DENGE ile/ve/||/<> JİROSKOP/GYROSCOPE[İng.]
- DENGE ve/||/<>/> KONFOR[=> ÇÜRÜME] ve/||/<>/> SORUN ve/||/<>/> KARMAŞA ve/||/<>/> ÇÖZÜMLER/ÇARELER
( En "dengeli" ya da eşit durum, ölümdür. VE/||/<>/> En konforlu durum, çürümedir ve mezarlıktadır. VE/||/<>/> En büyük/ciddi "sorunlar" ile harekete geçilir. VE/||/<>/> En hareketli ortamlarda karmaşa ve kargaşa oluşur. VE/||/<>/> Daha iyi/nitelikli/isabetli çözümler oluş(tur)maya başlarız. )
- DENGE ve/||/<> SÜKÛNET
- DENGELEYİCİLİK ile/ve BÜTÜNLÜK
- DENGELİ ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜKLÜ
- DENGELİ ile/ve/||/<> İYİLEŞTİRİCİ
- DENGESİZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DALGALI
- MİZAÇ:
DENGESİZ ile/ve DENGELİ
( 8 ile/ve 1 )
- DENGESİZ ile/değil DENGİ(/N/M) DEĞİL
- DENGİNİ ARAMAK/ARAYAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ ARAMAK/ARAYAN
( "Küçük zihinliler". DEĞİL/YERİNE İleri zihinliler. )
- DENİZ, MEHMET (SAMSUN, 1965) :
( Siyasetçi. Emirgan Ortaokulu, Behçet Kemal Çağlar Lisesi ve 9 Eylül Üniversitesi İktisat Fakültesinden mezun oldu. Profilo Holding'de Bölge sorumlusu, İstanbul madencilik şirketinde yönetici, Fiba Holding grubuyla çalışan YKA firmasının Türkiye - Romanya bölümünde finans ve personel direktörü olarak görev yaptı. 2008'den beri Turkcell fiber optik kablo alt yapı konusunda faaliyet gösteren ve aynı zamanda Kalekim ve Sidding bayisi olan kendi şirketinde çalışmaktadır. Siyasete Demokratik Sol Parti (DSP) saflarında başladı. İlçe Başkanlığı ve iki dönem Sarıyer Belediye Meclisi üyeliği (1994 - 1999 ve 1999 - 2004) ve iki yıl Sarıyer Belediyesi Meclis Başkanvekilliği yaptı. (1999 - 2004) de Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği görevinde bulundu. Bilahare CHP saflarında siyasete devam etti ve İlçe Başkanlığı görevini üstlendi. Reşitpaşa Spor Kulübünde altı dönem kulüp başkanlığı yaptı. Reşitpaşa Spor Kulübü, Boğaziçi Çevre Derneği, Avcılar Spor Kulübü üyesi olup Basın Press Muhabirliği, Sarıyer Haber Gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. )
- DENİZ ile/ve/||/<> TER ile/ve/||/<> GÖZYAŞI
( Bu üç tuzlu su, çoğu durumu değiştiren, çoğu sorunu "çöze(bile)n" durum ve nesnedir. )
- DENİZCİLİK ile ÜSKÜDAR VAPURU FACİASI
( )
- DENİZDE YÜZÜP DEREDE BOĞULMAK ile/<> DİMYAT'A, PİRİNCE GİDERKEN, EVİNDEKİ BULGURDAN OLMAK
- DENİZER, ŞEMSİ (ZONGULDAK, 1951 - 1999) :
( Kömür işletmelerinde işe başladı. Sendikal faaliyetlerde bulundu ve Zonguldak'taki Genel Maden İş Sendikası yönetim kurulunda görev aldı. Daha sonra aynı sendikada genel başkan oldu. Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı kurucu üyesi olup, Türk İş'te Genel Sekreterlik yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. İstanbul dışından Sarıyer Spor Kulübü yönetim kuruluna seçilen ilk kişidir. )
- DENİZER, ŞÜKRÜ (TRABZON, 1947) :
( Sarıyerli İşadamı. İlk ortaokulu Sarıyer'de okudu, Pertevniyal Lisesinden mezun olduktan sonra İktisadı Ticari İlimler Akademisini bitirdi. Balık kabzımalı olarak aile şirketi olan Karadeniz Balıkçılık'ta işe başladı. Bu şirkette Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev aldı. Sarıyer Spor Kulübü, Yenimahalle Spor Kulübü, 1940 Sarıyerli Sporcular Derneği, Tenis Eskrim Dağcılık (TED) Derneği üyesidir. Sarıyer Spor Kulübünde dört dönem (1994/95; 1996/97; 1997/98 ve 2002/2003) yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. 1940 Sarıyerli Sporcular Derneği ve Yenimahalle Spor Kulübünde de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu üyesidir. )
- DENİZER, TURAN (TRABZON, 1931) :
( Sarıyerlidir. Balıkçılıkta yenilik getirenlerden biridir. Mesleği onu Sarıyer'e taşıdı. Kurdukları balıkçılık şirketi ile iş hayatına atıldılar (Turan, Burhan, Metin, Şükrü kardeşler ve ortakları Samim Emanet). Turan Denizer yeniliklere açık olan bin insandı. Çok iptidai gördüğü çavalye ile balık naklinin terk edilmesi, kasa sisteminin benimsenmesi için uğraştı. Bu uğraşı benimsendi, sonra bu sistemi de değiştirdi. Bu defa köpükten kasa ve köpükten kutu sistemini getirerek balığın her dem taze (buz içinde) naklinin sağladı. Yeni arayışlara girdi, dünyanın çeşitli ülkelerinde mesleği ile ilgili geziler yaptı. Bu gezilerin birinde orkinos balıkçılığının Türkiye'de yapılmasının yolunu buldu. Bu balığın Japonlar tarafından çok tüketildiğini görünce konu üzerine eğildi. Japonya'ya giderek incelemelerde bulundu ve orkinos avcılığının Türkiye'de yapılması işinin başlatılmasının öncülüğünü yaptı. Balıkçılığın modern usullerle yapıldığı Norveç, İsveç, ABD, Japonya, Fransa'ya gittiği gibi balıkçılıkla uğraşan komşu ülkelerden; Yunanistan, Bulgaristan, Romanya da gitti. Pamuk ipliğinden yapılan ağların yerine naylon ağların kullanılması konusunda büyük uğraşlar verdi. Denizer Nakliyat A.Ş., Denizer Gıda A.Ş. şirketlerini, akabinde bir de buzhane kurduğu gibi bir de tır filosu meydana getirerek Türkiye'de yakalanan balıkları ülke dışına naklini sağladı. Kabzımallığın dışında balıkçılığa yenilikler getirerek daha modern imkânlarla yapılması yolunda çok başarılı çalışmalar yaptı. Sosyal yanı da olan Turan Denizer, Trabzon'daki mahallesi Faroz da bir de Yalıspor isimli kulübün kuruluşuna öncülük etti kurucuları arasında yer aldı. )
- [ne yazık ki] :( ((((((
DENİZ GEZMİŞ ve/||/<> YUSUF ASLAN ve/||/<> HÜSEYİN İNAN
(
)
- DENİZPARK GAZİNOSU :
( Yeniköy'ün en eski ve tarihi gazinosudur. İşletmecisinin adıyla Aleko'nun yeri de denilmektedir. Yalılar Caddesi, Daire Sokaktadır. Tarihi ahşap binası Rum Parayia Kilise vakfına aittir. )
- DENKLİK ile/ve/<> BÜTÜNLÜK
- DENSİZ/LİK ile/ve/<> DALLAMA/LIK ile/ve/<> DANGALAK/LIK ile/ve/<> DALYARAK/LIK
- DENSİZ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< HEVESLİ/LİK
- DENSİZ/LİK ile/ve/<> PATAVATSIZ/LIK
- DEONTOLOJİ/DEONTOLOGY[İng.] değil/yerine/= DAVRANIŞ KURALLARI BİLİMİ MESLEK AHLÂKI BİLİMİ, DAVRANIŞ KURALLARI BİLİMİ
- DEPARTMAN değil/yerine/= BÖLÜM | ANA BİLİM DALI
- DEPO/KÖMÜRLÜK değil/yerine EV/OFİS/APARTMAN/PARK
- DEPOLARİZASYON ile/||/<> HİPERPOLARİZASYON
( Depolarizasyon pozitife İLE hiperpolarizasyon negatife kaymadır )
( Formül: Uyarılma İLE baskılanma )
- DEPREM, ÖLDÜRMEZ ve/||/<> KUSURSUZ CİNAYET YOKTUR
( [ne yazık ki]/[fakat] Kötü yapı öldürür. VE/||/<> Kusurlu soruşturmalar vardır. )
- DEPREM ŞEHİDİ GAZETECİLER PARKI :
( Maden Mahallesinde olup 775,00 m²lik bir alan üzerinde kurulmuştur. 300,00 m²lik yeşil alanı, 120,00 m²lik çocuk oyun alanı ve 220,00 m²lik spor alanı bulunmaktadır. )
- DEPREM ve/||/<> YANGIN
( )
- DEPREMDE:
ÇÖKMEK ile/ve/||/<> KAPANMAK ile/ve/||/<> TUTUNMAK
(
)
- DEPREMDE:
P DALGASI ile/ve/> S DALGASI
- DEPREMDE:
RICHTER ÖLÇÜMÜ ile/ve/yerine MMS[Moment Magnitude Scale-Moment Büyüklüğü Ölçeği]
( 600 km.lik mesafede meydana gelen sismik dalgaları ya da titreşimi ölçer. İLE/VE/YERİNE Depremin açığa çıkardığı enerjinin ifade edilmesidir. Fayın iki parçası arasındaki kayma mesafesini etkilenen toplam alanla çarpar. )
( Deprem nedir?
Yer kabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsma olayına denir.
Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak biçimde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır.
Depremin nasıl oluştuğunu, deprem dalgalarının yer yuvarı içinde ne biçimde yayıldıklarını, ölçü aletleri ve yöntemlerini, kayıtların değerlendirilmesini ve deprem ile ilgili öteki konuları inceleyen bilim dalına "sismoloji" denir.
Magnitüd(büyüklük) ve şiddet arasındaki fark nedir?
Magnitüd(büyüklük), depremin kaynağında açığa çıkan enerjinin bir ölçüsü; şiddet ise depremin yapılar ve insan üzerindeki etkilerinin bir ölçüsüdür. Depremlerin ardından açıklanan 4.1, 5.6, 3.2 gibi sayılar, depremin büyüklüğüdür.
Depremin magnitüdü (büyüklüğü) nasıl ölçülür?
Depremin magnitüdü, belirli bir zaman diliminde kaydedilen sismogram üzerindeki deprem dalgalarının genliğinin logaritması olarak tanımlanır.
ML (Richter Ölçeği): 1930 yılında Charles Richter tarafından geliştirilmiştir ve dalga genliğinin logaritması olarak tanımlanır. Açıklanan ölçümlerde depremin farklı dalgalarına göre MB, MS, MW ve MD olarak verilen büyüklükler Richter ölçeğine göre hesaplanan diğer büyüklük birimleridir.
Depremin şiddeti nedir?
Depremin yer yüzeyindeki etkileri depremin şiddeti olarak tanımlanır. Şiddetin ölçüsü, kişilerin deprem sırasında uykudan uyanmaları, mobilyaların hareket etmesi, bacaların yıkılması ve toplam hasar gibi çeşitli kıstaslar göz önüne alınarak yapılır. Şiddeti tanımlamak için birçok ölçek geliştirilmiştir. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı Değiştirilmiş Mercalli Şiddet Ölçeğidir (Modified Mercalli (MM) Intensity Scale). Bu ölçek, Romen rakamları ile belirlenen 12 düzeyden oluşur. Hiçbir matematiksel temeli olmayıp tamamen gözlemsel bilgilere dayanır.
P ve S dalgası nedir?
P dalgası: Kayıtçılara ilk ulaşan deprem dalgasıdır. Hızı kabuğun yapısına göre 1.5 ile 8 km/sn arasında değişir. Tanecik hareketleri yayılma doğrultusundadır (boyuna dalga). Yıkım etkisi düşüktür.
S dalgası: Kayıtçılara ikincil olarak ulaşan deprem dalgasıdır. Hızı P dalgası hızının yüzde 60'ı ile yüzde 70'i arasında değişir. Tanecik hareketleri yayılma doğrultusuna dik ya da çaprazdır (enine dalga). Yıkım etkisi yüksektir.
Artçı Deprem(Aftershock) nedir?
Ana depremi izleyen daha küçük sarsıntılar dizisidir.
Artçı Depremler(Aftershocklar) ne kadar süre ile devam eder?
Belirli bir süresi yoktur, 1 ay da olabilir 2 yıl da...
Depremin süresi ne kadardır?
Bir ile doksan saniye arasında değişir.
Depremler önceden belirlenebilir mi?
Var olan koşullarda depremin önceden belirlenmesi olanaksızdır.
Fay nedir?
Yer kabuğunu oluşturan kayaçların bir yüzey boyunca kırılması ve oluşan iki parçanın birbirine göre göreceli olarak yer değiştirmesidir.
Kuzey Anadolu Fay Hattı nedir?
Doğu'da Karlıova ile Batı'da Mudurnu vadisi arasında Doğu-Batı doğrultusunda bir yay gibi uzanır. Dünyanın en etkin ve en önemli kırık hatları arasında yer alan Kuzey Anadolu fay hattının uzunluğu yaklaşık 1200 km.'dir; genişliği ise 100 m ile 10 km arasında değişir.
Deprem olan her yerde fay var mıdır?
Eğer yoksa bile yeni bir tane oluşmuştur.
Deprem nerelerde oluşur?
Deprem herhangi bir yerde ve herhangi bir zamanda oluşabilir. Genel olarak depremlerin kabuğu oluşturan levhaların sınırlarında oluştuğu söylenilebilir. Dünyanın çeşitli yerlerinde benzer nitelikte depremlerin tekrarlandığı gözlemlenmiştir ve bu kesiler hep levha sınırlarıdır. Depremlerin yoğun olarak gözlendiği bölgeler yeryüzünde üç ana kuşak oluşturur.
Kuşak (Pasifik Deprem Kuşağı): Şili’den kuzeye doğru Güney Amerika kıyıları, Orta Amerika, Meksika, ABD’nin batı kıyıları ve Alaska’nın güneyinden Aleutian Adaları, Japonya, Filipinler, Yeni Gine, Güney Pasifik Adaları ve Yeni Zelanda’yı içine alan en büyük deprem kuşağıdır. Yeryüzündeki büyük depremleri %81'i bu kuşak üzerinde gerçekleşir.
Kuşak (Alpine): Endonezya'dan (Java-Sumatra) başlayıp Himalayalar ve Akdeniz üzerinden Atlantik Okyanusu’na ulaşan kuşaktır. Yeryüzündeki büyük depremlerin %17'si bu kuşakta oluşur.
Kuşak (Atlantik): Bu kuşak, Atlantik Okyanusu ortasında yer alan levha sınırı (Atlantik Okyanus Sırtı) boyunca uzanır.
Türkiye’de kaydedilen en büyük deprem hangisidir?
Aletsel dönemde ülkemizde kaydedilen en büyük deprem 26 Aralık 1939 Erzincan'da olmuştur. Gece yarısı olan depremde yaklaşık 33 bin kişi yaşamını kaybetmiştir.
Dünyada kaydedilen en büyük deprem hangisidir?
1900'den bu yana kaydedilen en büyük deprem, 22 Mayıs 1960'ta, Şili'de olmuştur (Magnitud= 9.5 Mw).
Yeryüzünde en az sallanan kıta hangisidir?
Depremi en az olan kıta, Antarktika'dır. )
( 

)
- DEPREM/ZELZELE ile/||/<> ÜGRÜMEK
( Alttan, yukarı doğru vuran. İLE/||/<> Yerin ileri geri gitmesi ya da geminin sağa sola sallanması/sendelemesi. )
- DEPRESİF ile MELANKOLİK
( [günümüzde] Hem erilde, hem dişilde. İLE [eskiden][daha çok] Dişilde. )
- DEPRESSION vs./and DISTRESS/BOREDOM
- DEPRESYON/KRİZ değil/yerine/= BUNALIM, ÇÖKÜNTÜ
- DEPRESYON ile MELANKOLİ ile HİSTERİ/K["İSTERİK" değil!]
( Modern çağda. İLE Ortaçağda. İLE Antik çağda. )
( Daha çok kadınlarda görülen ortak hastalıklardan. )
( Dünyada her yıl, kadınların %10'u, beylerin %3-4'ü ciddi boyutta depresyona girmektedir. )
- DEPRESYON ile MUTSUZ OLMA
( )
- DERBENT[Fars. < DERBEND] ile DERBENT
( Geçit. | Dağ üzerindeki geçit boğazda bulunan karakol ve sınır üzerinde bulunan küçük kale. İLE Konya iline bağlı ilçelerden biri. )
- DERBENT AŞAĞI CAMİİ :
( Çamlıtepe (Derbent) mahallesinde ve mahallenin alt kısmında bulunan Derbent Aşağı isimli bu camiinde tarihi bir özelliği yoktur. )
- DERBENT MEMBA SUYU :
( Çamlıtepe (Derbent) mahallesi sınırları içinde Derbent suyu adı ile kullanılan bir memba suyudur. )
- DERDE:
DERMAN ile/ve/değil/yerine/||/<> TESELLİ
- DERDE DEVÂ ile/ve/değil DERDE TESELLİ
- DERDİ ... ile ... DERDİ
- [ne yazık ki]
DERDİ DÜNYA OLAN ve/||/<>/> DÜNYA KADAR DERDİ OLAN
- DERDİN DERMANI(NA) ile KALBİN FERMANI(NIN YETME[ME]Sİ)
- DERDİNE:
TÂLİP ile/ve/||/<>/> TÂLİM
- DERDİNİ SÖYLEMEYENE, DERMAN BULUNMAZ ile/ve/||/<> AĞLAMAYAN ÇOCUĞA MAMA VERİLMEZ
- DERE MAHALLESİ ÇEŞMESİ :
( Uskumruköy camiinin yanındadır. Kim tarafından ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. )
- DERE TEPE (YÜRÜMEK)
- DERE ile/ve/<> ÇATAK
( Genellikle, yazın kuruyan küçük akarsu ve bunların yatağı. | İki dağ arasındaki uzun çukur. | Damlarda, yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko ya da kiremit yol. İLE/VE/<> İki dağ yamacının kesişmesi ile oluşmuş dere yatağı. | Yapışık, ikiz meyve. | Kavgacı. )
- DEREBEYCİLİK/FEODALİZM ile/ve/||/<>/< YAŞLILARIN YÖNETİMİ/GERONTOKRASİ
- DEREBEYLİK ile/değil/yerine/<>/> DEVLET
- DEREBOYU CADDESİ :
( Sarıyer deresinin denize döküldüğü yerden başlayarak mezarlıklara giden bir cadde idi. Sarıyer deresinin üzeri kapandıktan sonra caddenin uzunluğu Aralık Suyu karşısındaki ışıklarda sona erdi. )
- DEREBOYU SOKAK PARKI (KADEMELİ PARK) :
( Ayazağa mahallesindedir. 1.160, 63 m²lik bir alanı kapsamakta, 466,43 m² yeşil alanı ve 317,15 m² oyun alanı bulunmaktadır. )
- DERECE/RADDE[Ar.] / KERTE/KERTİ[İt.] ile/ve/||/<> KERT ile/ve/||/<> İŞARET
( Gemi pusulasında kadranın ayrılmış olduğu on bir derece ve on beş dakika ölçüsünde bir açıya eşit olan otuz iki bölümden her biri. | Derece, radde[Ar.]. | İşaret için yapılmış çentik ya da iz, kerti. İLE Bir uçurumun ya da bir derinliğin keskin kenarı. İLE ... )
( DEGREE vs. ... vs. LEVEL )
- DERECE ile/ve DEĞER/LENDİRME
( DEGREE vs./and VALUE/EVALUATION )
- DERECE ile KERE/KEZ
( DEGREE vs. TIMES )
- DERECE ile SEVİYE
( DEGREE vs. LEVEL )
- DERECELENDİRİLEBİLİR ile DERECELENDİRİLEBİLİRLİK
( GRADABLE )
- DEREİÇİ PARKI (İLHAN SELÇUK PARKI) :
( Baltalimanı Mahallesindedir. 812,47 m²lik bir alanı kapsamaktadır. 149.59 m²lik yeşil alanı,125,50 m²lik çocuk oyun alanı, 257, 85 m²lik spor alanı bulunmaktadır. )
- DEREİÇİ :
( İstinye vadisinin iç kısımlarına Dereiçi denir. İstinye deresinin her iki yanı verimli toprakları nedeniyle uzun yıllar tarım alanı olarak kullanıldı. 1950'den sonra Dereiçi bölgesi sanayiye açıldı. Pek çok fabrika yapıldı. Ne var ki günün koşulları gereği fabrikalar birer birer şehir dışına taşındı. Boş kalan alanın çok büyük kısmı imara açıldı. Dereiçi'nde Borusan Oto, Otokoç, Maxi Center, Champiosa gibi büyük işyerleri açıldı. Dereiçi İstinye ve İlçenin önemli ve canlı iş bölgesidir. )
- DERELİ, HAYRETTİN (İST. 1967) :
( Büyükdereli, mali müşavir ve siyasetçidir. Özel Yıldız koleji ve aynı kolejin Lisesinden mezun oldu. İ.Ü. İşletme Fakültesinde eğitimini tamamladı ve iş hayatına Mali Müşavir olarak atıldı. CHP saflarında siyasete atıldı. İki dönem Sarıyer Belediyesi Meclis Üyesi (2014 - 2019 ve 2019 - 2024) görev yaptı. Engelliler Derneği Başkanlığı görevlerinde de bulundu. Sarıyer Belediyesi Spor Kulübü Başkanlığı Yönetim Kurulu üyesi olarak görevler aldı. )
- DERELİ, KENAN (SÜRMENE, 1933 - 1999) :
( Sarıyer altyapısından Büyükdere'ye gittik ve bu takımdan tekrar Sarıyer'e alındı (1950). İlk kulübü Büyükdere'dir. Sarıyer'de üç sezon (1950 - 1953) oynadıktan sonra I. Lig takımlarından Vefa'ya transfer etti. Vefa'da oynarken sakatlandı ve yurtdışına (İtalya'ya) giderek ameliyat olan ilk futbolculardan biri oldu. Sarıyer S.K. Profesyonelliği kabul edince tekrar kulübüne kaptan olarak geldi. Futbolu bırakana kadar (1963) Sarıyer'de oynadı. Takım kaptanı olarak büyük isim yaptı ve "Baba Kenan" lakabı ile tanındı. Sarıyer forması altında 116 lig ve 17 özel olmak üzere 133 müsabaka oynadı. Lig maçlarında 17, özel maçlarda 1 olmak üzere 18 gole imza etti. Türkiye'de ilk futbol okulunu kuran teknik adamdı (1957). Bu okuldan sayısız futbolcu yetiştirdi. Futbol oynarken de Sarıyer S.K. de yönetici ve genel kaptan olarak hizmet yapan Kenan Dereli, antrenör ve teknik direktör olarak da ölene kadar Türk futboluna hizmet etti. Sarıyer takımına malzemeci, masör, antrenör ve teknik direktör olarak yıllarını verdi. 19 yıl yönetim kurulu üyeliği yaparak, en çok yöneticilik yapanlar arasında üçüncü sırayı aldı. Türkiye'de "Baba Kenan" olarak çok mümtaz bir yere sahip olmayı bildi ve vefâtından sonra Türkiye Futbol Federasyonu tarafından düzenlenen kurs ve seminerlere adı verildi. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu üyesi, Türkiye Antrenörler Derneği, Türkiye Futbol Adamları Derneği üyesidir. Ayrıca 1940 Sarıyerli Futbolcular Derneği ve Sarıyerliler Derneği (SA - DER) kurucu üyesidir. İASKF'dan "Türk Futboluna Hizmet", Sarıyer Spor Kulübünden "Hizmet Armağanı" ve "Onur" plaketi aldı. )
- DERGİ/GAZETE OKUMAK ZAMANINI VE YERİNİ BİLMEK[ARKADAŞ VE YAKINLARIN YANINDA değil!]
- DERGİ ile/ve DERGİ-KİTAP
( ... İLE/VE "COGITO", "US DÜŞÜN VE ÖTESİ" dergileri gibi. )
- DERGİ ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE
- DERGİ ile/ve KİTAP
- DERGİ ile/ve KİTAP DERGİ
( MEVKUTE: Süreli yayın. )
- DERİ[Yun.]/CİLT/CİLD[Ar.] ile CİLT
( Ten, deri. İLE Kitap kaplaması. )
- DERİ[Yun.] ile DERÎ[Ar.]
( İnsan ve hayvan gövdesini kaplayan, tüy/kıl ya da pulla kaplı örtü. İLE Farsça'nın düzgünü/fasîhi/sahîhi. | Havası iyi, yeşilliği bol olan dağ eteği. )
- DERİ[Yun.] ile DERİ
( Ten, cilt. İLE Dernek. )
- DERİ ile/değil !KÖSELE[Fars. < GOSÂLE]
- DERİMİZİN "RENGİ" değil/yerine DEĞERLERİMİZİN RENGİ
- DERİN BİR SOLUK ve/||/<> DERİN BİR ŞÜKÜR
- DERİN DERİN (DÜŞÜNMEK)
- DERİN DÜŞÜNME ve/<> TAHAMMÜL
( CONTEMPLATION and/<> ENDURANCE )
- DERİN DÜŞÜNMEK(TEFEKKÜR) ile/ve UYUMAK
( Uykunun karanlığı bile tazeleyici ve gençleştiricidir. )
( Uyanıkken bilinçlisiniz; uyurken sadece canlısınız. )
( FİKR-İ AMÎK[Ar. < UMK]: DERİN DÜŞÜNCE )
( CONTEMPLATION vs./and TO SLEEP
Even the darkness of sleep is refreshing and rejuvenating. )
- DERİN UYKU ile/||/<>/< ANILARIN YOKLUĞU
( Derin uykunun boşluğu tümüyle özel, belirli anıların yokluğundan dolayıdır. )
- DERİN/YOĞUN/GENİŞ DÜŞÜN(E)MEMEK ile/değil/<> BİLGİSİZLİK/DÜŞÜNCESİZLİK
( Bilgisizlik de, bilgi de zihindedir, gerçekte değil. )
( Bilgisiz olup, doğruyu savunacağına; bilgili olup, yanlışı savun! )
( [not] TO NOT (ABLE TO) THINK DEEP/INTENSIVE/WIDE vs./but/<> IGNORANCE/THOUGHTLESSNESS
Ignorance and knowledge are in the mind, not in the real. )
- DERİNLEŞME ile/ve/||/<> KALICILAŞMA
- DERİNLEŞTİRME ile/ve/||/<> DUYARLILAŞTIRMA
- DERKENAR -ile
( Bir metnin hâmişlerine(kenarlarına) konuyla ilgili düşülen notlar. )
- ... "DERLER" ile/değil/yerine/||/<>/< ... DİYE SORARLAR
- DERLEYİP TOPARLAMA ile/ve/<> ANIMSATMA
- DERLEYİP TOPARLAMAK
- DERLİ TOPLU (OLMAK, HALE GETİRMEK/SOKMAK)
- DERLİ-TOPLU
- DERMAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEVRÂN
- DERME-ÇATMA (BİR YERDE YAŞAMAK)
- DERNEK, EROL (İST. 1937 - 1987) :
( Büyükderelidir. Sarıyer Ortaokulunu bitirdikten sonra gazeteciliğe başladı. Pek çok gazetede çalıştı. Magazin gazetecisi olarak büyük başarılar kazandı. )
- DERNEKLER [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- DERNEKLER [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- DERNEKLER [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- DERNEKLER [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- DERS ÇALIŞMAK ile/ve/> (NİTELİKLİ/AYRICALIKLI) ÇALIŞMAK
( STUDY vs./and/> WORKING )
- DERS ile/ve/<> ÖDEV
( İşlenen/alınan dersleri üşünmeden, ertelemeden, gereksiz görmeden sıcağı sıcağına ödevlerle tekrarlamak gerekir! )
- DERT ETMEK ile DERT EDİNMEK
( Kendinize zulmetmek için yollar icat etmeyin! )
( Don't invent self-inflicted cruelties. )
- DERT ve/<> DERMAN
( DERMAN ARARDIM, DERDİME
DERDİM, BANA DERMAN İMİŞ
BURHAN ARARDIM, ASLIMA
ASLIM, BANA BURHAN İMİŞ )
( SÖYLEMEM KİMSEYE DERDİMİ,
DERMANIM OLMASIN DİYE! )
( Derdini bilen, dermanını bulmuş demektir. )
( Derdine derman olmayacak ortamda derdini konuşmak edepsizliktir! )
( I was seeking the recipe to my trouble...
I saw that, my trouble was the recipe...
I was seeking the evidence to my essense...
I saw that, my essense was the evidence... )
- DERT ile/ve/= NİTELİK
( Baki olan bir dert edin! Bu fâni dünyada. )
( Ehl-i derdin sohbetine mahrem et! )
( Söylemem derdimi hemderde bile! )
( Allah derdinizi artırsın! )
- DERT[Fars. < DERD] ile TASA
( Dert icat etmek zorunda değiliz! )
( Üzüntü. | Hastalık. | Ağrı. | Sorun, kaygı. | Ur. İLE Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam. | Tatmin edici olmayan ya da tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici düşünce ve duygu. )
( ... ile TÂSE )
( We need not invent trouble. )
- DERTLERİ "ÇOK/BÜYÜK" OLAN ve/||/<>/> GÜLÜŞÜ SICAK OLAN :)
- DERTLERİN ARTMASI ile/değil GERÇEKLERİN ANLAŞILMASI
- DERT/LERİNİ ANLATMAK ile/değil/yerine (NİTELİKLİ VE YÜKSÜZ) İLİŞKİ (KURMAK)
- DERTLEŞME ile/ve "DERS" (ÇIKARMAK)
- DERTLİ ile/ve/<> EDİP ile/ve/<> ÂŞIK ile/ve/<> ÂRİF
( [Derdini] Yalın anlatan. İLE/VE/<> Hoş anlatan. İLE/VE/<> Haliyle anlatan. İLE/VE/<> Gülümseyişiyle örterek anlatan. )
- DER-UHDE[Fars.] değil/yerine/= ÜSTÜNE ALMA, YÜKLENME
- DERÛN ile/||/<> HÂVÎ ile/||/<> MUHTEVİ ile/||/<> MENÂFİ
( İçinde. İLE/||/<> İçine alan, içeren, ihtiva eden. İLE/||/<> İçinde bulunan, ihtiva eden. İLE/||/<> Menfaatler. )
- DERVÂ/DERVÂH[Fars.] ile DERVÂ[Fars.]
( Şaşkın, hayran. | Başaşağı asılmış, ters. | Gerekli/lâzım, zorunlu/zarûrî. İLE Hastalıktan yeni kurtulup yeterince kendine gelemeyen. | Sağlam, muhkem. | Doğru, gerçek. | Ayıp, utanma. | Cesâret, şecâat. | Sertlik, kabalık. )
- DERVİŞ:
DÜNYA ve/||/<> İKİYÜZLÜLÜK ve/||/<> VARLIK ve/||/<> YALAN ve/||/<> KÖSNÜ/ŞEHVET
( DERVİŞ: DAL ve/||/<> RA ve/||/<> VAV ve/||/<> YE ve/||/<> ŞIN )
- DERVİŞ ile/ve ÂŞIK
( Önce nefsini yok etmeye çabalar. İLE/VE Önce aklını yok etmeye çabalar. )
( Âşık'ın uykusu: Hâl-i istiğrak. Gözü uyur ama, özü uyumaz. )
( Âlimlerin uykusu ibâdettir. )
( DERVİŞ: Başına gelmiştir ve fakat anlamamıştır. )
( Tüm tarikatlerde bazı (hal üzere) yol alanlar. İLE/VE (Alevi-)Bektaşî'likte. )
- DERVİŞ =/||/<>/< DÜŞMANI OLMAYAN
- DERYA DENİZ (BİLGİ SAHİBİ OLMAK)
- DEŞARJ ile/ve/değil/yerine ORGAZM
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Küçük ölüm. )
- DESEN ile/ve DAİRE/GEOMETRİ/NESNE
( NOKTA-ÇİZGİ ile/ve NOKTA-ALAN )
- DESİNLER DİYE YAPMAK değil/yerine İŞLET FİİLİN, DUYSUN KULAĞIN
- DEŞMEK ile/ve/değil/||/<>/> DELMEK
( Daha hafif. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Daha etkili. )
- DEŞMEK ile/ve/değil/||/<>/> KAZMAK
- DESPOT[Fr.] değil/yerine/= BUYURGAN
- [ne yazık ki]
DESPOT[Fr. < DESPOTE | Yun. < DESPOTES(: Efendi.)] ile/ve/<> DESPOT[Yun.] ile/ve/<> DİKTATÖR[Lat. < DICTATOR] ile/ve/<> FAŞİST[İt. < FASCIO(: Demet, birlik.)] ile/ve/<> TİRAN[Yun. < TYRANNOS]
( Hiçbir koşul ya da yasaya bağlı olmadığı/olamayacağı, sınırlandırılamayacağı zannı ve/ya da iddiasıyla davranır.[Güçlerini keyfi kullanır, yasalara uymaz, topluma karşı acımasızdır.] İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> "Yasaya" "bağlı" görünümünde, ölçüsüz, kişisel ve keyfî davranır. | Dizgeli/sistematik bir baskıcı "yönetim biçimi" uygular.[Genellikle acil durum ya da kriz dönemlerinde ortaya çıkar, siyasi muhalefeti bastırır, kişisel çıkarları için gücü kullanır.] İLE/VE/<> Faşizme bağlı olarak yönetir. Güçlü bir merkezi hükümete, şiddete ve milliyetçiliğe inanır, genellikle sivil özgürlükleri sınırlar. İLE/VE/<> Daha zalim ve baskıcı bir yöneticidir. Mutlak güce ve sınırsız yetkiye sahip olduğunu varsayar, topluma kıygı/zulüm uygular. )
( Bir ülkeyi, zora ve baskıya dayanarak "mutlakiyetçilikle" "yöneten" kişi. İLE/VE/<> Ortadoks Rumlar'ın, din başkanlarına verilen ad. İLE/VE/<> Her dediğini ve dilediğini yaptırmak isteyen kişi. İLE/VE/<> Tüm siyasal yetkileri kendinde toplamış kişi. | Zorba. İLE/VE/<> Eski Yunan'da, siyasal erki, tek başına elinde tutan kişi. | Siyasal erki, zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kişi. | Acımasız, gaddar. )
( İdi Amin[Uganda], Caligula[Roma İmparatorluğu] İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> Adolf Hitler[Nazi Almanyası], Joseph Stalin[Sovyetler Birliği] İLE/VE/<> Benito Mussolini[İtalya] ve Francisco Franco[İspanya] İLE/VE/<> Antik Yunan'daki bazı "önderler" ve modern çağda Saddam Hüseyin[Irak], Pol Pot [Kamboçya], Robert Mugabe[Zimbabwe] tiran olarak tanımlanabilir. )
( İSTİBDAT: Uyruklarına hiçbir hak ve özgürlük tanımayan sınırsız tek erklik/monarşi, despotluk. )
( MÜSTEBİT ile/ve/<> ... )
- | DESPOT ile/<>/> SÜRÜ |
değil/yerine
YURTTAŞ
( | Yönetmeyi bilen, yönetilmeyi bilmeyen. İLE Yönetilmeyi bilen, yönetmeyi bilmeyen. | DEĞİL/YERİNE Yönetmeyi ve yönetilmeyi bilen. )
- DESTÂN[Fars.]/EPOPE[Fr. < Yun.] değil/yerine/= OZYIR
- DESTAN:
YAPAY ile DOĞAL
- DESTAN > HALK ÖYKÜSÜ > MESNEVÎ > ROMAN
- DESTEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANAKÇA
- DESTEK ile/ve/<> DAYANIŞMA
( SUPPORT vs./and/<> SOLIDARITY )
- DESTEK ile/ve/<> PAYLAŞIM
( Ölçü, aynı şeye gülmek değil, aynı şeye ağlamaktır. )
( SUPPORT vs./and/<> SHARING )
- DESTEK ile/ve/<> SEFERBERLİK
( SUPPORT vs./and/<> MOBILIZATION )
- DESTEKLEME ile/ve/||/<>/> BÜTÜNLEŞTİRME
- DESTEKLEME ile/ve/||/<> DENGELEME
- DESTEKLEME ile/ve/||/<> KOLLAMA
- DESTEKLEMEK ile/ve/||/<> PEKİŞTİRMEK
- DEVÂ ile DERMAN
- DEVAM ETMEK değil/yerine/= SÜRDÜRMEK / SÜRMEK/SÜRÜP GİTMEK
- DEVAM ETMELİ!
YAŞAMAYA ve/||/<>/> SEVMEYE ve/||/<>/> GÜLMEYE :)
- DEVAM ETTİRMEK/İDAME("İTAM/İTAME" değil!) ETTİRMEK değil/yerine/= SÜRDÜRMEK/SÜRMESİNİ SAĞLAMAK
- DEVAM ile/ve TAKİP
- DEVE-CÜCE OYUNU yerine TOHUM-FİDAN-AĞAÇ OYUNU
- DEVE/TEVE[dvnlgttrk] ile BERCÎS[Ar./Fars.]/BİRCÎS[Ar.]
( ... İLE Sütü çok olan deve. | Müşterî[Sakıt, Erendiz, Jüpiter, Mars] denilen yıldız. )
- DEVEKUŞUNA:
UÇ! DENİLİNCE ve/||/<> KOŞ! DENİLİNCE
( Ben, "deveyim" demiş. VE/||/<> Ben, "kuşum" demiş. )
( "İşimize geldiği gibi yaşama"nın, zavallılık seviyesindeki yansıması. )
- DEVELİLİOĞLU, TANER E. (İST. 1940) :
( İzmit'ten kaleci olarak transfer edildi ve iki sezon (1961 - 62) Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 38 lig, 2 kupa olmak üzere 40 resmi ve 8 özel maçla birlikte 48 maçta yer aldı ve lig maçlarında 31, kupa maçlarında 6 ve özel maçlarda 8 olmak üzere 45 gol yedi. Teknik eleman olarak görev yapmaktadır. )
- DEVELOPMENT vs. PROGRESS
- DEVİNİM ile DEVİR
( Organik. İLE Mekanik. )
- DEVİNİM = HAREKET = MOVE, MOTION, MOVEMENT[İng.] = MOUVEMENT[Fr.] = BEWEGUNG[Alm.] = MOTUS[Lat.] = KINESIS[Yun.] = MOVIMIENTO[İsp.]
- [ne yazık ki]
DEVİNİMSİZLİK ile/ve/değil DEĞİŞMEZLİK
( [not] LACK OF MOTION vs./and/but CONSTANTNESS )
- DEVİR ile/||/<> TEMLÎK
( Bir hakkın, birinden başka birine geçmesi. )
- DEVİR[Ar.] ile TESELSÜL[Ar.]
( Dönme, dönüş. | Aktarılma. | Bir malın mülkiyetini ya da bir mal üzerindeki hakkı bir başkasına geçirme. | Bir görevin birinden bir başkasına geçmesi. | Sürekli ve düzenli değişme, çevrim. | Bir hareket, birbirinin aynı olan ve eşit zamanlarda yapılan başka hareketlerden oluştuğunda hareketlerin her biri ya da bunların yapılması için geçen her zaman aralığı, periyot. | Dolaşma. İLE Zincirleme. | Birbirine bağlı, birbiri ile ilgili şeylerin oluşturduğu dizi, sıra, silsile. | Birden fazla kimsenin bir borçtan dolayı sorumlu olması. )
- DEVİRLER:
GELİŞME ve OLGUNLUK ve ORTA YAŞLILIK ve YAŞLILIK
( Yaklaşık 30 yaşa kadar olan devir. VE Yaklaşık 35'lerden 40'a kadar olan devir. VE Yaklaşık 60 yaşlarına kadar uzanan devir. VE Hayat merkezlerinin tedricen zayıflamaya başladığı ölüme kadarki devir. )
- DEVLET (ANLAYIŞI) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER (ANLAYIŞI)
- DEVLET DÜZENİ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> HÜKÜMET DÜZENİ
- DEVLET ESKİ BAKANI değil ESKİ DEVLET BAKANI
(
)
- DEVLET:
ÖZGÜRLÜK ve/||/<> TUTKU ve/||/<> GENEL ve/||/<> ÖZEL ve/||/<> NESNEL ve/||/<> ÖZNEL
( Devlet, özgürlükle tutkunun, genelle özelin, nesnelle öznelin bireşimini[/tevhîdini] sağlar. [Devlet, sadece, bürokratik ve politik bir örgüt değildir!] )
- DEVLET ile/ve/<> BAHÇE
- DEVLET ile HÜKÜMET
- DEVLET ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TÜZE/HUKUK
( "Yüce". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< En yüce. )
- DEVLET ile/ve/||/<> VATANDAŞ
( Sadece yükümlülükleri vardır. [Hak sahipliği söz konusu değildir.] İLE/VE/||/<> Hakları ve yükümlülükleri vardır. )
- DEVLETİN MİLLETİ değil MİLLETİN DEVLETİ
- DEVLETİN (ÖNCELİKLİ/ZORUNLU) SORUMLULUKLARI:
EĞİTİM ve/||/<> SAĞLIK ve/||/<> GÜVENLİK ve/||/<> YARGI GÜVENCESİ
- DEVLETİN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI ile/ve/||/<> TOPLUMUN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI
( Siyaset ile. İLE/VE/||/<> Bilgi ve dil ile. )
( [simgesi/değeri/ölçütü] Bayrak. İLE/VE/||/<> Sancak. )
( BEKÂ-İ DEVLET ile/ve/||/<> BEKÂ-İ MİLLET )
- DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ V GÖREVLERİNDE:
OLUMSUZ ile/ve/||/<> OLUMLU
( Saygı gösterme, karışmama. İLE/VE/||/<> Geliştirme, yayma. | Koruma. | Yerine getirme, ortam hazırlama. )
- DEVLETİN/DİN'İN:
SAĞLADIKLARI VE KORUDUKLARI
ve/+/||/<>/>/<
TEMEL GÜVENCELERİ
( * CAN GÜVENLİĞİ
* AKIL SAĞLIĞI
* NESİL SÜREKLİLİĞİ
* MAL GÜVENLİĞİ
* DİN GÜVENCESİ
ve/+/||/<>/>
* SAĞLIK GÜVENCESİ
* EĞİTİM GÜVENCESİ
* GÜVENLİK GÜVENCESİ
* YARGI GÜVENCESİ )
( Giderdim, gönülden kini,
Kini olanın, olmaz dini! )
( ZARÛRİYÂT-I DİNİYYE / MAKÂSID-I HAMSE )
- DEVRALMAK[Ar.] değil/yerine/= GEÇİRALMAK
- DEVREMÜLK HAKKI değil/yerine/= DÖNEMEV ÜLEVİ
- DEVRETME ile/ve/||/<> EL DEĞİŞTİRME
- DEVRİK TÜMCE/CÜMLE ile/ve/yerine (DÜZGÜN/DOĞRU) TÜMCE/CÜMLE
- DEVRİK TÜMCE(/CÜMLE) ile/değil PARANTEZ BİLGİ
- DEVRİLE DEVRİLE ile/değil/yerine/||/<>/></> EVRİLE EVRİLE
- DEVRİM "YAPMAK" ile/ve/<>/değil/yerine DEVRİM "YARATMAK"
- DEVRİM ile BAŞKALDIRI
( Sürekli devrim, sürekliliği ortadan kaldırır. )
( Baskıya/dayatmalara başkaldırmayan kişi, en başta, kendine karşı adâletsizdir. )
( REVOLUTION vs. REBELLION )
- DEVRİM ile/ve/değil/||/<>/< DÖNÜŞÜM
- DEVRİM ile/ve/>/değil/yerine EVRİM
( Nedenlerini bilmediğimiz olaylara verdiğimiz ad. İLE/VE/>/DEĞİL/YERİNE Nedenlerini/nasıllarını, süreçlerini ve sonuçlarını bildiklerimiz. )
- DEVRİM = İNKILÂP = REVOLUTION[İng.] = RÉVOLUTION[Fr.] = REVOLUTION UMWÄLZUNG[Alm.] = REVOLUCION[İsp.]
- DEVRİM ve/ne yazık ki/||/<>/> !KIYIM
- DEVRİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SİVİL İTAATSİZLİK
- DEVRİMCİ/LİK ile/ve/<>/></> KORUMACI/LIK
( En radikal devrimciler bile devrimin ertesi günü, korumacı[muhafazakâr] olur. )
- DEVRİMLER/DE:
FRANSIZ ile/ve/||/<> ALMAN ile/ve/||/<> İTALYAN ile/ve/||/<> BOLŞEVİK ile/ve/||/<> ANADOLU/TÜRK
( [ağırlıklı/yoğunluklu olarak]
Siyaset/te. İLE/VE/||/<> Eğitim/de. İLE/VE/||/<> Sanat/ta. İLE/VE/||/<> Ekonomi/de. İLE/VE/||/<> Kültür/de. )
- DEVŞİRMEK ile/ve DENŞİRMEK
( Biraraya getirmek, derlemek, toparlamak. | Katlamak, düzgün duruma getirmek. | Asker olarak yetiştirilmek üzere Yeniçeri Ocağı'na alınacak çocukları seçip, toplama. İLE/VE Bir şeyin doğasını ya da niteliğini bozmak. )
- DEYİM ile/ve/||/<> TERİM
- DEYN ile/||/<> DÂYİN
( Borç. İLE/||/<> Alacaklı. )
- DEYUS[Ar. DEYYUS] ile/ve/||/<>/> PEZEVENK[Erm.]
( Karısının ya da kendine çok yakın bir kadının iffetsizliğine göz yuman kişi ve bu kişilere yönelik sövgü sözü. İLE Gizli ve yasal olmayan eşeysel ilişki öncesinde aracılık eden kişi, dümbük, godoş, muhabbet tellâlı, kavat, astik, dasnik. | Gizli ve yasal olmayan eşeysel ilişki öncesinde aracılık eden anlamında kullanılan sövgü sözü. )
- DFT İLE MD İLE MONTE CARLO İLE PHASE FİELD ile/||/<> HESAPLAMALI MALZEME
( Malzeme modelleme yöntemleri. )
( Formül: E[ρ] = T[ρ] + V[ρ] + U[ρ] )
- DİAMANYETİK İLE PARAMANYETİK İLE FERROMANYETİK ile/||/<> MANYETİK MALZEMELER
( Malzemelerin manyetik alan karşısındaki davranışları. )
( Formül: B = μ₀(H + M) )
- DİBÂCE[Ar.] değil/yerine/= BAŞLANGIÇ, ÖNSÖZ
- DİDİK DİDİK (ARAMAK, ARAŞTIRMAK, KURCALAMAK, İNCELEMEK)
- DİDİKLEMEK ile/ve/||/<> KURCALAMAK
- DİDİNMEK ile/ve UĞRAŞMAK
( Uğraşlarınız arttıkça kaygılarınız azalır. [Hobileriniz arttıkça fobileriniz azalır.] )
- DİDİŞME ile DİDİŞİM
( El ya da sözle birbirini hırpalamak. | Geçimini sağlamak amacıyla güç koşullarda çalışmak, uğraşmak. İLE Konuşma ve tartışmayı, bir araç değil bir amaç sayan felsefe yöntemi. )
( ... avec ERİSTİK[< Yun.] )
- DİDİŞME ile/değil/yerine/>< TARTIŞMA
- DİDİŞMEK ile/ve CEDELLEŞMEK
- DİDİŞMEK ile/ve ÇEKİŞMEK
( ... ile/ve NİZÂ )
- [ne yazık ki]
DİDİŞMEK ile/değil/yerine/>< DİDİNMEK
( [ne yazık ki]
"Kişilerle, olanlarla, sorunlarla, geçmişle." İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kendi içinde ve çabalayarak, hareket ve hizmet ederek. )
- DİDİŞMEK ile HİZİPLEŞMEK/KLİK[Fr. < CLIQUE]
( HİZİP[Ar. < HIZB]: Bölük, kısım. | Kur'ân-ı Kerîm'in her cüzünün beş sayfalık bölümü. | Bir siyasi partinin içinde, partinin izlemekte olduğu ana siyasi çizgiye karşı olan, ayrı bir teşkilat merkezi bulunan ve partinin çoğunlukla aldığı kararlara karşı savaşan parti içi grup, fraksiyon, klik. )
- DİFERANSİYEL HESAP değil/yerine/= AYRIMSAL SAYIŞ
- DIFFERENCE vs. PARADOX
- DIFFERENCE vs. PROFIT
- DİFÜZYON İLE OSMOZ İLE AKTİF TRANSPORT ile/||/<> HÜCRE TRANSPORTU
( Madde geçiş mekanizmaları. )
( Formül: 3Na⁺ out İLE 2K⁺ in )
- DİFÜZYON ile/||/<> DİFÜZ
( Geçiş. | Yayılım. İLE/VE/|| Yaygın. )
- DİFÜZYON ile/||/<> OSMOZ
( Difüzyon molekül hareketi İLE osmoz su hareketidir )
( Formül: Gaz yayılması İLE su geçişi )
itibarı ile 24.546 başlık/FaRk ile birlikte,
24.546 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(24/100)
(1996'dan beri)