Paralel'lik bulunan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 14.674 başlık/FaRk ile birlikte,
14.674 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(32/60)
- KARDEŞLİK ve/||/<>/< ÖZGÜVEN (İLE)
- KARDİNAL SAYI ile/||/<> ORDİNAL SAYI
( Kardinal miktar, ordinal sıra belirtir )
( Formül: Üç İLE üçüncü )
- KARDİYAK ARREST ile/||/<> KALP YETMEZLİĞİ
( Kalbin aniden durması. İLE/||/<> Kalbin gövdeye yeterli kan pompalayamaması. )
- KARDİYAK KAS ile/||/<> İSKELET KASI
( Kardiyak çizgili istemsiz, iskelet çizgili istekli. )
( Formül: Involuntary İLE voluntary striated )
- KARDİYOJENİK ŞOK ile/||/<> HİPOVOLEMİK ŞOK
( Kalbin yeterli kan pompalayamaması sonucu oluşan şok. İLE/||/<> Kan hacminin azalması sonucu oluşan şok. )
- KARDİYOLOJİ ile/||/<> PULMONOLOJİ
( Kalp ve dolaşım düzeni sayrılıklarını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Akciğer ve solunum düzeni sayrılıklarını inceleyen bilim dalı. )
- KARDİYOMEGALİ ile/||/<> KARDİYOMİYOPATİ
( Kalbin olağandışı büyümesi. İLE/||/<> Kalp kasının yapısal ya da işlevsel bozukluğu. )
- KARDİYOMİYOPATİ ile/||/<> PERİKARDİT
( Kalp kasının yapısal ya da işlevsel bozukluğu. İLE/||/<> Kalp zarının yangılanması. )
- KARDİYOPATİ ile/ve/||/<> KARDİYOSKLEROZ ile/ve/||/<> KARDİYOSKOP
( Kalp hastalıklarının genel adı. İLE/VE/||/<> Kalp dokusu sertleşmesi.[Bazen atardamar sertleşmesiyle birlikte görülür.] İLE/VE/||/<> Kalp hareketlerinin incelenmesine yarayan aygıt. )
- KARE ile/ve/||/<> KAREKÖK
( Kenarları ve açıları birbirine eşit olan dörtgen, dördül, murabba. | Bu biçimde olan. | İskambil oyunlarında aynı türden dört kâğıdın biraraya gelmesi. İLE Karesi verilen bir sayıya eşit olan sayı. )
- KAREEM ABDUL JABBAR ve/||/<>/> JOHN WOODEN
(
)
- KARGA ile/ve/değil/yerine/||/<> KARTAL
(
)
( Bir kartalı gagalamaya cüret eden tek kuş, kargadır.
Kartalın üstüne çıkar ve boynunu gagalar. Ancak kartal, yanıt vermez, karga ile savaşmaz. Zaman ya da enerji tüketmez. Sadece kanatlarını açar ve yükselmeye başlar.
Uçuş, ne kadar yüksekse, karganın soluk alması o kadar zorlaşır ve karga, oksijen eksikliğinden düşer.
Yaşamımızdaki böylesi "durum" ve "kargalarla" zaman kaybetmemeyi yeğleyelim.
Biz de onları sadece felsefe, bilim, sanat, tüze(hukuk), matematik, spor gibi alanlara;
anlayış, şefkat, merhamet, zarâfet, hizmet, koşulsuz saygı ve koşulsuz sevgi gibi yükseklikler(imiz)e çıkarıp yolumuza devam edelim... )
- KARGABÜKEN ile/ve/||/<>/> STRİKNİN
( Bitişik taç yapraklı iki çeneklilerden, yaprakları karşılıklı, çiçekleri talkım durumunda olan, meyvesi zehirli bir ağaç. | Bu ağacın striknin elde edilen tohumu. İLE/VE/||/<>/> Kargabükenden çıkarılan, etkili bir zehir. )
- KARICIĞIM/KOCACIĞIM ile/ve/değil/=/||/<>/< KARABASAN
- KARİKATÜR (ÇİZMEK) ile/ve/||/<>/< KARAGÖZ (ÇİZMEK)
( )
- KARIŞIK ile/ve/değil/||/<>/< ÇOK
- KARIŞIK/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÇEŞİTLİ/LİK
- KARIŞIM ile/||/<> BİLEŞİK (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Karışım fiziksel birleşim, bileşik kimyasal birleşimdir )
( Formül: Ayrılabilir İLE sabit oran )
- KARIŞIM ile/ve/||/<> ERİYİK
- KARIŞMA! ile/ve/||/<> KARIŞTIRMA! ile/ve/||/<> AÇMA!
( [... iç dünya(sı)na/ı ...] Hiçkimsenin. İLE/VE/||/<> Hiçkimseyi. İLE/VE/||/<> Hiçkimseye. )
- KARIŞMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ZORLAMAK
- KARİSOKE:
KARİ DAĞI ve/||/<> MİSOKE DAĞI
( Ruanda'da, gümüş sırtlı gorillerin yaşadığı bölgede, 18 yıl boyunca, gorilleri araştıran ve koruyan Dian Fossey'in[1932 - 1985], Kari ve Misoke dağlarının arasındaki bölgeye ve araştırmalarına verdiği ad. )
( Anthony Hopkins'in, "The Instinct" adlı filmini izlemenizi salık veririz. )
- KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÇIRPMAK
- KARIŞTIRMAK/KARIŞTIRILAN ile/ve/değil/||/<> BİRBİRİNİN YERİNE KULLANMAK/KULLANILAN
- KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< ANLAYAMAMAK
- KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/||/<>/< BİLMEMEK
- KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAKTIRMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAKALAMAK
- KARL FİSCHER ile/||/<> KURUTMA FIRINI
( K-F titrasyon su spesifik, fırın gravimetrik toplam. )
( Formül: I₂/SO₂ İLE 105°C )
- KARL MARX ile/ve/||/<> FRIEDRICH ENGELS
( 05 Mayıs 1818 - 14 Mart 1883 İLE/VE/||/<> 28 Kasım 1820 - 05 Ağustos 1895 )
- KÂRLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> VERİMLİ
- KARMAŞA ile/ve/||/<>/>/< BAŞIBOŞLUK
- KARMAŞA ile/ve/||/<> BELİRSİZLİK
- KARMAŞA ile/ve/||/<> KARARSIZLIK
- KARMAŞIK SAYILAR ile/||/<> REEL SAYILAR
( Karmaşık sayılar sanal birim içerir (i²=-1) İLE reel sayılarda sanal kısım yoktur )
( Formül: z = a + bi İLE |z| = √(a² + b²) İLE e^(iθ) = cos(θ) + i·sin(θ) )
( Gerolamo Cardano tarafından 1545 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1501-1576) (Ülke: İtalya) (Alan: Matematik, Tıp) (Önemli katkıları: Olasılık teorisi, karmaşık sayılar) )
- KARMAŞIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YOĞUN
- KARMAŞIK/KOMPLEKS ile/ve/||/>< YALIN PROTEİN
( Birçok polipeptid zincirinden oluşan protein. İLE/VE/||/>< Tek bir polipeptid zincirinden oluşan protein. )
- KARMAŞIK/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DERİN/LİK
- KARMAŞIKLIK ile/değil/yerine/||/<>/< VERİMLİLİK
- KARMAŞIKLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ZENGİNLİK
- KARMAŞIKLIKTA ve/||/<> UYUŞMAZLIKTA ve/||/<> ZORLUKTA | ve/||/<>
SÜREKLİLİKTE
( Yalınlığı bulmak. VE/||/<> Uyumu bulmak. VE/||/<> Çözümü bulmak. VE/||/<> Kendini bulmak/tanımak! )
- KARPAL TÜNEL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> DUPUYTREN KONTRAKTÜRÜ
( El bileğinde sinir sıkışması. İLE/||/<> Elin avuç içindeki dokunun kalınlaşması ve parmakların bükülmesi. )
- KARPAL TÜNEL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> TETİK PARMAK
( El bileğinde sinir sıkışması. İLE/||/<> Parmak tendonlarının yangılanması, bükülmesi sırasında takılma ya da parmağın kilitlenmesi. )
- KARŞI ÇIKMA ile/ve/||/<> BAŞKALDIRI
- KARŞI KARŞIYA ile/ve/değil/yerine/||/>< BAŞ BAŞA
- KARŞI KARŞIYAYIZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİKTEYİZ
( Gövdemizle. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Saygı ve sevgiyle, anlamla, değerle, sözle... )
- KARŞI" (OLMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TEMKİNLİ (OLMAK)
- KARŞICIL/MUHÂLİF[Ar.] ile/ve/değil/||/<> ÇEKİNGEN
- KARŞILAMA ile/ve/||/<> UĞURLAMA
( Giydiğinle. İLE/VE/||/<> Sohbetinle.
Kişiler, giydiğiyle karşılanır, sohbetiyle uğurlanır. )
( Dress, how you want to be addressed. )
- KARŞILAŞMA ve/||/<>/> KARŞILAMA ve/||/<>/> KARŞILAŞTIRMA
- KARŞILAŞMA ile/ve/||/<> KARŞILAŞTIRMA
- KARŞILIK ile/ve/değil/||/<> BAKIŞIM
- KONUŞMAK:
KARŞILIKLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİKTE
- KARŞILIKLI ile/ve/||/<> PARALEL
- KARŞILIKSIZ AŞKTA, TEK BAŞINALIK:
BOYNU BÜKÜK (OLMAK/KALMAK) ve/||/<>/> GÖZÜ YAŞLI (OLMAK/KALMAK)
- DÜŞMAN:
KARŞINDAKİ ile/ve/değil/||/<> "YANINDAKİ" ile/ve/değil/||/<> "İÇİNDEKİ"
( Elindeki kılıçla. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Arkasına sakladığı hançerle. )
- KARSİNOGENEZ ile/||/<> MUTAGENEZ
( Karsinogenez kanser oluşum süreciyken İLE mutagenez sadece DNA mutasyonu sürecidir )
( Formül: Multi-step model )
- KARŞIT/LIK ile/ve/||/<> TUTARSIZ/LIK
- KARTAL ve/||/<> KÖPEK ve/||/<> AKILLI GELİN
( Sinek avlamaz. VE/||/<> Kuşa hırlamaz. VE/||/<> Kaynanaya hırlamaz. )
- KARTALLAR, YÜKSEKTEN UÇAR ile/||/<> KARTALLAR, SOLUCAN AVLAMAZ
- KARTEZYEN İLE KUTUPSAL İLE ÜSTEL ile/||/<> KOMPLEKS GÖSTERİMLER
( Kompleks sayı formları. )
( Formül: e^(iθ) = cosθ + isinθ )
( René Descartes tarafından 1637 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1596-1650) (Ülke: Fransa) (Alan: Felsefe, Matematik) (Önemli katkıları: Kartezyen koordinat sistemi, cogito ergo sum) )
- KARTON[Fr. < CARTON] ile/||/<> PASPARTU[Fr. < PASSE-PARTOUT]
( Güçlendirilmiş kâğıt. İLE/||/<> Çerçeve biçiminde kesilmiş, ortası boş mukavva/karton. | Sergilenmek üzere hazırlanan fotoğraf ya da tablonun kenarlarında fon kâğıdı ile oluşturulan, çerçeve ile konu arasındaki boşluk. | Gidiş yönü, yol ve yolculuğun yapılacağı koşullar hakkında verileri kapsayan, özellikle seyahat acenteleri tarafından verilen tren bileti. )
- KARTOPU ve/ne yazık ki/||/<>/> ÇIĞ
- KARTUŞ[Fr. < CARTOUCHE] ile/ve/||/<>/> TONER[İng.]
( Sıvı mürekkebi ısıtarak püskürtme işlemiyle. İLE/||/<>/> Mürekkebi toz biçiminde baskıya hazırlayarak. )
- KARY ile/||/<> KURÂ
( Köy. İLE/||/<> Köyler. )
- KAS BELLEĞİ/HAFIZASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MYELİN BAĞLARI
- KAS BİLGİSİ/BİLİNCİ ve/||/<> KEMİK BİLGİSİ/BİLİNCİ
( [gövdemizdeki sayısı] 640 ve/||/<> 206 )
(
)
- KAŞ ile/ve/||/<> BELCE
( ... İLE/VE/||/<> İki kaş arası. )
- KÂSE ile/||/<> SUKURCA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( ... İLE Bir tür kâse. )
- KAŞIĞI/ÇATALI BIRAKMAK:
İÇBÜKEY ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DIŞBÜKEY
( Kaşığı tabağın içine ya da herhangi bir zemine sırtı tabana değecek biçimde bırakmak, hem kaşıkta kalıntının bulunmasına, hem de tabaktaysa/tenceredeyse tabağın içine kayarak batmasına neden olabilir. Çözümü ise sırtı havaya gelecek biçimde kaşığı ters bırakmaktır. )
- KAŞIMAK ile/ve/||/<> KIŞKIRTMAK ile/ve/||/<> TETİKLEMEK
- KASIT ile/ve/değil/||/<>/< BAĞLAM
- KASIT ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DAYANAKÇA
- KASIT ile/ve/||/<> HEDEF
- KASIT ile/||/<> KISIT
- KASKO[İt. < CASCO] ile/ve/||/<>/> TRAFİK KORUNCU
(
)
( Her araç için zorunludur. İLE/VE/||/<>/> Zorunlu değildir. )
( [amacı] Kaza durumunda, suçsuz olan tarafın hasarının, suçlu tarafın sigorta şirketinin ödemesini sağlamaktır.[Suçu olmayan kişiyi mağdur etmemek için alınan bir önlemdir.][Terör, sel, su baskını, yanma vb. olaylara güvence vermez.] İLE/VE/||/<>/> Kaza yapılan araçta oluşan tüm masrafları karşılamaktır.[Çarpmaya, çalınmaya, yanma, sel ve deprem gibi olaylar sonucunda da hasar görmüş aracın tamir masraflarını ya da tamamının ücretini karşılamaktadır.][Süresi 1 yıldır] )
- KASMAK ile/ve/||/<>/> KAÇMAK
- KAST ile/ve/||/<>/< KAS
( CASTE/INTENTION vs./and/||/<>/< MUSCLE )
- KAST ile/ve/||/<> KAT
- KAT İRTİFAKI ile/ve/||/<> KAT MÜLKİYETİ
( Kat irtifakı tapusu olan gayrimenkulün denetimi belediye tarafından yapılmaz. Kat mülkiyetli tapularda ise belediye projeye uygunluk kontrolü yaptıktan sonra yapı kullanımı için izin belgesi verir. Bu belge daha sonra tapuya gönderilir ve kat mülkiyetli tapuya çevrilir. )
- KATABOLİZMA ile/||/<> ANABOLİZMA
( Katabolizma yıkım ve enerji üretimi İLE anabolizma yapım ve enerji tüketimi )
( Formül: Yıkım + ATP üretimi İLE Sentez + ATP tüketimi )
- KATALİTİK ASİMETRİK SENTEZ ile/||/<> RASEMAT SENTEZİ
( Asimetrik katalizörler kullanarak kiral moleküllerin sentezini yapan bilim dalı. İLE/||/<> Kiral olmayan ya da rasemik karışımların sentezini yapan bilim dalı. )
- KATALİTİK KİMYA ile/||/<> ENZİM KİMYASI
( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Enzimlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )
- KATALİZÖR KİMYASI ile/||/<> ENZİM KİNETİĞİ
( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE Enzimlerin hızlarını ve mekanizmalarını inceleyen bilim dalı. )
- KATALİZÖR KİMYASI ile/||/<> REAKTİF KİMYA
( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Reaktiflerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )
- KATALİZÖR ile/||/<> İNHİBİTÖR
( Katalizör hızlandırır, inhibitör yavaşlatır )
( Formül: Ea düşürür İLE Ea artırır )
- KATALOG[Fr./İng. CATALOGUE] ile/ve/=/||/<> FİHRİST[Fars.]
( Kitaplıktaki kitapları ya da belirli bir daldaki gereçleri, nitelikleri bakımından tanıtmak, arandıklarında bulunmalarını sağlamak amacıyla, yer numaraları belirtilerek hazırlanmış kitap, defter ya da fişten oluşan bütün. | Kitabevi, yayınevi, kurum vb. kuruluşların yayınlarını, ürettikleri malları, nesneleri tanıtan, gösteren dizin ya da kitap. İLE/VE/=/||/<> İçindekiler. | Abecesel sıralamalar için kullanılan, kenarında tüm harflerin yer aldığı not defteri. )
- KATARZİS["KATARSİZ" değil!] ile/ve/||/<> ABREAKSİYON
- KATEGORİLER:
ARİSTOTELES'TE ile/ve/||/<>/> KANT'TA ile/ve/||/<>/> HEGEL'DE
( [ 2/3/4. dersler...] )
- KATEGORİLER ile/ve/+/||/<> YARGILAR
( KATEGORİLER'DE:
NİCELİK[Birlik | Çokluk | Bütünlük/Tümlük ]
NİTELİK[Olgusallık/Gerçeklik | Olumsuzlama | Sınırlama]
İLİŞKİLİLİK/BAĞINTI[İlintililik ve Töz/Kalıcılık | Nedensellik ve Etki/Bağımlılık | Ortaklık]
KİPLİK[Olanak/Olanaksızlık | Varlık-Yokluk | Zorunluluk/Olumsallık]
ile/ve/+/||/<>
YARGILAR'DA:
NİCELİK[Tümel | Tikel | Tekil]
NİTELİK[Olumlu | Olumsuz/Değilleyici | Belirsiz/Sonsuz]
İLİŞKİLİLİK/BAĞINTI[Yüklemli/Kategorik | Koşullu/Hipotetik | Ayrık/Ayırıcı]
KİPLİK[Sorunsal/Olasılıklı | Onaylayıcı/Tahkîkî | Zorunlu] )
( bkz. IMMANUEL KANT )
( Şemaların birliği. İLE/VE/+/||/<> ... )
- KATENANE İLE ROTAKSANE İLE MOLEKÜLER DÜĞÜM ile/||/<> MEKANİK BAĞLI MOLEKÜLLER
( Kovalent olmayan mekanik bağlı yapılar. )
( Formül: [2]catenane İLE [2]rotaxane )
- KATI ile/||/<> GAZ
( Katı sabit şekil İLE gaz şekilsiz ve sıkıştırılabilir )
( Formül: Düzenli yapı İLE Rastgele hareket )
- KATI ile/||/<> PLATONİK KATILAR
- KATIK ile/ve/||/<> AZIK
( Yiyecek/yemek. İLE/VE/||/<> Ekmek. )
- KATILIM FONU ile/ve/değil/yerine/||/<> KATILIM HESABI
( Sermaye piyasası ürünlerinden olan portföyler.[Profesyoneller tarafından yönetilir.] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Katılım bankalarının, fon toplamak için kullandığı tasarruf aracıdır. )
- KATILIM SAĞLAMAK ile/değil/yerine/||/<>/< KATILMAK
- KATILIM ve/+/||/<>/> COŞKU
- KATILIM ve/||/<>/< İLGİ
- KATILIM ve/||/<> ÜSTLENME
- KATILMA İLE KONDENSASYON İLE RİNG-OPENİNG ile/||/<> POLİMERİZASYON TÜRLERİ
( Polimer sentez mekanizmaları. )
( Formül: [-CH₂-CHX-]ₙ )
- KATILMA POLİMERİZASYONU ile/||/<> KONDENZASYON POLİMERİZASYONU
( Katılma monomer açılır yan ürün yok, kondenzasyon H₂O çıkar. )
( Formül: Radikal İLE step-growth )
- KATILMA POLİMERİZASYONU ile/||/<> YOĞUNLAŞMA POLİMERİZASYONU
( Katılma çift bağ açılması, yoğunlaşma küçük molekül çıkışı )
( Formül: n(CH₂=CH₂) → -(CH₂-CH₂)_n- İLE nHOOC-R-COOH + nH₂N-R'-NH₂ )
- KATKI ile/ve/<>/değil/yerine/|| DEVAM ETTİRME
- KATKI ile/ve/||/<>/> KAZANIM
- KATKI ile/ve/||/<>/> PAY
( Katkı vermeyen, pay alamaz. )
- KATKIYA ...:
AÇIK/LIK ile/ve/||/<>/> UYGUN/LUK
- KATLAMA ile/ve/||/<> KIVIRMA
- KATLANDIĞIMIZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞADIĞIMIZ/YAŞAYABİLECEKLERİMİZ
( Çoğunluk. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Azınlık. [bazı yeğlemelerimizle böyle sürmek/kalmak zorunda olmadan!] )
- KATLANMA ve KİLİTLENME ile/ve/değil/||/<>/< KODLANMA
- KATLANMA/TAHAMMÜL[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANÇ/DAYANCA/SABIR
( Katlanmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Direnmek. )
( Maddî olanlara. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Manevî olanlara. )
( PATIENCE vs./and/<> ENDURANCE )
- [ne yazık ki]
KATLANMAK" ile/ve/||/<>/> "KANIKSAMAK" ile/ve/||/<>/> "KABULLENMEK" ile/ve/||/<>/> "ONAYLAMAK"
( Çoğu soruna "tanık olmaktan" dolayı. [ve giderek ...] İLE/VE/||/<>/> Çoğu soruna "katlanmaktan" dolayı. [ve giderek ...] İLE/VE/||/<>/> Çoğu sorunu "kanıksamaktan" dolayı. [ve giderek ...] İLE/VE/||/<>/> Çoğu sorunu "kabullenmekten" dolayı. )
- KATMAK ile/ve/||/<>/> KARMAK
( Bir şeyin içine, üstüne ya da yanına, niteliğini değiştirmek ya da niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak. | Bir araya getirmek. | Birlikte göndermek. | Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak. İLE/VE/||/<>/> Karıştırmak, birbirine katmak. | Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur ya da hamur durumuna getirmek. )
- KATMANDU'DAKİ TAPINAKLAR:
SWAYAMBHUNATH ile/ve/||/<> BOUDHANATH ile/ve/||/<> PASHUPATINATH ile/ve/||/<> BACHARESVARI ile/ve/||/<> KAMASUTRA ile/ve/||/<> GUHYESVARI ile/ve/||/<> NYATOPOLA-BHIMSEN
- KATMANDU'DAKİ MEYDANLAR:
DURBAR ile/ve/||/<> HANUMAN DHOKA(MAYMUNLAR KRALI) ile/ve/||/<> TAUMADHI ile/ve/||/<> DATTATRAYA
- KATOT ile/||/<> ANOT
( Elektrolizde katot negatif elektrot İLE anot pozitif elektrottur )
( Faraday tarafından 1834 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1791-1867) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Kimya) (Önemli katkıları: Elektromanyetik indüksiyon, elektroliz) )
- KATRAN[Ar.] ile/ve/||/<> KREOZOT[Fr. < CREOSOTE]
( Organik nesnelerden kuru damıtma yoluyla elde edilen, sıvı yağ kıvamında, kara renkte, ağır, is kokulu, suda erimeyen bir nesne. İLE/VE/||/<> Çeşitli katranların damıtılmasından elde edilen ve hekimlikte kullanılan, keskin kokulu bir sıvı. )
- KATRE[Ar. çoğ. KATER, KATARÂT] ile/ve/||/<> ZERRE[Ar.]
( Denizde/deryada. İLE/VE/||<> Güneşte/şemste. )
- KATSAYI ile/||/<> ÜS
( Katsayı çarpan, üs kuvvettir )
( Formül: 3x²: 3 katsayı İLE 2 üs )
- KATYON ile/||/<> ANYON
( Katyon pozitif yüklü İLE anyon negatif yüklü iyondur )
( Formül: Na⁺ İLE Cl⁻ )
- KAVGA ile/ve/değil/||/<>/< KAYIKÇI KAVGASI
( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Sonucu olmayan, bıktırıcı tartışma. )
- KAVİM ile/ve/||/<>/< AŞÎRET/BOY ile/ve/||/<>/< KABÎLE ile/ve/||/<>/< AKRABA ile/ve/||/<>/< AİLE
- KAVRAM:
ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/< ZORUNLULUĞUN BİRLİĞİ
- KAVRAM:
TANIMLAMAK ile/ve/||/<> ZORUNLULUKLARINI GÖSTERMEK
- KAVRAM ÜRETMEK ile/ve/değil/||/<> KURAM ÜRETMEK
- KAVRAM ve/||/<>/> FORMÜL
( and FORMULA )
- KAVRAM ve/||/<> GÖRÜSEL KARŞILIK
- KAVRAM ile/ve/değil/||/<>/>/< KAVRAM ÇİFTLERİ
- KAVRAM ile/ve/||/<> KAVŞAK
- KAVRAM ile/||/<> KÜME
- KAVRAM ile/ve/||/<>/> KURAM
( Bir kuramın varoluşu[ontolojisi] yoksa herhangi bir kuramdır. )
( Kavram ve kuram, genellikle bilim, felsefe ve öteki akademik alanlarda kullanılan iki temel kavramdır.
Bir kavram, genellikle bir düşüncenin ya da bir şeyin anlıksal[zihinsel] karşılığıdır/temsilidir.
Kavramlar, genellikle somut ya da soyut var olanları tanımlamak için kullanılır. "masa", "adâlet", "eşitlik" gibi kavramlar, düşünceleri ya da nesneleri karşılar/temsil eder.
Dilde simgeler ya da sözcükler olarak tanımlanır ve bireylerin düşünme ve iletişim kurma yeteneklerini yönlendirir.
Genellikle bir nesnenin ya da bir durumun temel özelliklerini ya da niteliklerini tanımlamak için kullanılır.
İLE/VE/||/<>/>
Bir kuram, genellikle bir görüngüyü, bir olguyu ya da belirli bir alanı açıklamak ya da açıklamak için geliştirilmiş dizgeli bir açıklamadır.
Genellikle gözlemlere dayanarak olgu ve görüngüleri anlamak, öngörmek ya da açıklamak için kullanılır.
Bilimde, felsefede, matematikte ve öteki alanlarda kullanılır.[evrim, kütleçekim kuramı]
Genellikle bir dizi varsayım, ilke ve kavramın bir araya getirilmesiyle oluşturulur ve denenir. Bilimsel yöntemle desteklenir. Bilişsel karşılıklardır ve genellikle düşünceleri ya da nesneleri tanımlamak için kullanılır ancak dizgeli açıklamalardır. Genellikle gözlemlere dayanarak olgu ve görüngüleri anlamak ya da açıklamak için kullanılır. Ancak kavramları kullanarak tanımlama yapılır. )
( FaRkLaR Kılavuzu içinde daha geniş tarama olarak şu sayfaları da okuyabilirsiniz...
FaRkLaR.net/kavram/kavram
FaRkLaR.net/kavram/kuram )
( CONCEPT vs./and/||/<>/> THEORY )
- KAVRAM ile/ve/değil/||/<>/< ÖĞE/UNSUR[Ar.]
- KAVRAM ile/ve/||/<> OLUMSUZLAMA
- KAVRAM ve/||/<>/= SAF DÜŞÜNCE/DÜŞÜNME
- KAVRAM ve/||/<>/> SANAT
- KAVRAM ve/||/<> SİMGE ve/||/<> İÇ DENEYİM
- KAVRAM ile/ve/||/<> SOYUT
- KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM
( Genel/leştirir. İLE/VE/||/<>/>/< Özel/leştirir. )
( Kavramlar, felsefededir. İLE/VE/||/<>/>/< Öteki disiplinlerde terim adını alır, terime dönüşür. )
( Kavramlar, terimlerin aklıdır. )
( ISTILAH: BARIŞ/SULH )
( ... İLE/VE/<> Bir bilim, sanat, meslek dalıyla ya da bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı olan sözcük. | Geleneksel mantıkta, özne ya da yüklem. )
( Felsefenin ve terim(ler)in bilinci. İLE/VE/||/<>/>/< Nesnenin bilinci. )
( VORSTELLUNG mit/und/||/<>/>/< AUSDRUCK )
( MEFHUM ile/ve/||/<>/>/< ISTILAH )
( CONCEPT vs./and/||/<>/>/< TERM )
- KAVRAM ve/||/<>/> TİKEL SANAT
( KANT ve/||/<>/> HEGEL )
- KAVRAM ile/ve/||/<> TOPLUMSAL YAŞAM
- KAVRAM ile/ve/||/<> VARSAYIM
( vs./and/||/<> ASSUMPTION )
- KAVRAM ile/ve/||/<> YETERLİ KAVRAM
- KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)
( Kalırsın. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Dönüşürsün. )
( Kavramak, anlamanın sınırında biter. )
( Tinsel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Ussal. )
( BİR ŞEYİN: Nedenlerini bilmek. İLE/<> Niyetlerini bilmek. )
( Geçmişle ilgilidir. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Gelecekle ilgilidir. )
( [not] Spiritual. WITH/AND/||/<>/>/but Rational. Mental. )
( [not] MEANING vs./and/<>/but COMPREHENSION )
- KAVRAMAK ile/ve/değil/||/<>/< DENEYİM(LEMEK)
- KAVRAMAK ve/||/<>/> HEYECAN
- KAVRAMI/MEFHUMU GÖRMEK ile/ve/değil/||/<>/< KAVRAM/MEFHUM İLE GÖRMEK
( )
( Mefhumu Görmek, Mefhum ile Görmek - İhsan Fazlıoğlu )
- KAVRAMLAR:
"TEŞBİH EDİLEN/LER" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TESBİH EDİLEN/LER
( Zihin ile bilinenler/bilinebilenler. İLE/VE/||/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Akıl ile bilinenler/bilinebilenler. )
- KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER
( Mantıkta, en küçük birim. İLE/VE/||/<> Dilde, en küçük birim. )
( KAVRAM: Bilincin dilbilgisi. )
( Şeylerin kavramı, sözcüklerin anlamı olur. )
( Kavram, her defasında üretilmesi gerekli olandır. )
( Kavram, tekil şeylerin özünü değil şeylerdeki evrensel öğeyi açıklar. )
( Kavram, zaman ile ilişki içinde değil zamansal olmayan varoluş [bengilik] türü altında kavranmalıdır. )
( Kavramlar, dışsal nesnelerin imgesi değildir. )
( Her kavram, bütünsel bir süreçtir ya da sürecin bütünselliğidir. )
( Düşünen her bir kişi için, kavram gereksinimi vardır ve bunlar, dünyanın neresinde ve ne zaman üretilirse üretilsin, artık, insanlığın malıdır. )
( Kavramlar dünyasına giren her kişi, evrensellikle bağ kurmuştur. Bunun ayırdında olmak, aydınlanmaya başlamak demektir. )
( Sözcük, bir köprüdür. )
( Sözcükler, bizi ancak kendi sınırlarına kadar götürebilir. )
( Sözcükler, gerçekleri iletmez, onları işaret eder. )
( Sözcükler, işaret eder ama açıklayamaz. )
( Sözcükler ve sorular, zihinden gelir ve bizi orada tutar. )
( Sözcük ile anlamı arasındaki bağlantı nedeniyle, sözcükler değerlilerdir ve eğer kişi, sözcüğü çok büyük bir dikkatle incelerse, kavramın ötesine geçerek, onun kökenindeki deneyime ulaşır. )
( Kişilik ötesine geçtiğinizde artık sözcüklere gereksiniminiz olmaz. )
( Sözcükler olmayınca anlaşılacak ne kalır? Anlama gereksinimi, yanlış-anlamadan doğar. Söylediğim/iz doğrudur fakat size göre o sadece bir kuram. Onun, doğru olduğunu nasıl anlayabileceksiniz? Dinleyin, anımsayın, düşünün, gözünüzde canlandırın. Ve günlük yaşamınızda uygulayın! Bana/bize/ona sabır gösterin ve herşeyden çok, kendinize sabır gösterin, çünkü tek engeliniz kendinizsiniz.
Yol, sizden geçerek kendinizden öteye götürür. Siz, sadece belirli, özel olanın gerçek, bilinçli ve mutlu olduğuna inandıkça ve ikilem ötesi gerçeği, hayal ürünü bir soyut kavram olarak red ve inkâr ettikçe, benim/bizim sadaka verir gibi, kavramlar ve soyutlamalar dağıttığımı/zı düşüneceksiniz. Fakat bir kez kendi varlığınız içindeki gerçeğe dokundunuz mu, o zaman, size en yakın ve en sevgili olanı tarif etmekte olduğumu/zu göreceksiniz. )
( Without words, what is there to understand? The need for understanding arises from misunderstanding. What I say is true, but to you it is only a theory. How will you come to know that it is true? Listen, remember, ponder, visualise, experience. Also apply it in your daily life. Have patience
with me and, above all have patience with yourself, for you are your only obstacle.
The way leads through yourself beyond yourself. As long as you believe only the particular to be real, conscious and happy and reject the non-dual reality as something imagined, an abstract concept, you will find me doling out concepts and abstractions. But once you have touched the real within your own being, you will find me describing what for you is the nearest and the dearest. )
( The word itself is the bridge.
Words can bring you only unto their own limit.
Words do not convey facts, they signal them.
Words indicate, but do not explain.
Words and questions come from the mind and hold you there.
Words are valuable, for between the word and its meaning there is a link and if one investigates the word assiduously, one crosses beyond the concept into the experience at the root of it.
Once you are beyond the person, you need no words. )
( Sözcükler, hem tarihsel süreçte dikey, hem de farklı alanlarda, yatay kullanımları nedeniyle çok değişik anlamlara sahip olabilirler. )
( Kavramları/karşılıkları, kişilerde(zihinlerinde) bulunmayan, sadece sözel seviyedeki "düşünme" ve "kullanımlar", kişiler arasında, iletişim kazalarına, anlaşmazlıklara ve/ya da doğrudan şiddete kaynak oluşturur. )
( Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin! )
( ... İLE/VE/||/<> Sabitlenemeyeni, sabitlemek. )
( Kavramlar, aklın görüleridir. )
( CONCEPTS vs./and/<> WORDS )
( CONCEPTUS cum/et/<> ... )
( ... ile/ve/<> YAN )
( MEFHUM ile/ve/<> KELİME )
( DER BEGRIFF mit/und/||/<> ... )
- KAVRAMLARIN OLUŞUMU ile/ve/||/<>/> SINIFLANDIRMA
- KAVRAMLARIN TRANSANDANTAL ANALİTİĞİ ile/ve/||/<> İLKELERİN TRANSANDANTAL ANALİTİĞİ
- ADCILIK/NOMİNALİZM:
KAVRAMSAL/LIK ve/||/<> TERİMSEL/LİK
- KAVRANAMAZLIK ile/ve/||/<>/> KAVRANAMAZLIĞIN, KAVRANAMAZLIĞININ KAVRANMASI
- KAVRAYABİLME ve/||/<>/> ESNEKLİK ve/||/<>/> YARATICILIK
- KAVRAYIŞ ve/||/<>/> KAPSAYICILIK
- KAVUK/ERSUSA ile/||/<> KALLAVİ ile/||/<> YUSUF
( Kavuk. İLE/||/<> Sadrazam, vezir kavuğu. İLE/||/<> Sultan, sadrazam, vezirler ve yüksek dereceli devlet erkanının giydiği kavuk. )
- KAVUN ile/ve/||/<>/< KELEK ile/ve/||/<>/< DÜĞLEK
( Güneş gördükçe olgunlaşır. İLE/VE/||/<>/< Başlangıçta ve toprak üstünde kalan bölümüdür. İLE/VE/||/<>/< Yeni oluşmaya başladığı küçükkenki durumuna verilen addır. )
( Meyve olur. İLE/VE/||/<>/< Turşu olur. İLE/VE/||/<>/< ... )
- KAVUŞMA ile/ve/||/<> BULUŞMA
- KAVUŞUM AYI ile/ve/!=/||/<> YILDIZ AYI
- KAVUŞUM ile/ve/||/<> KAVUŞUM DÖNEMİ
( Yer yuvarlağı bir ucta kalmak üzere, yerin, güneşin ve herhangi bir gezegenin bir doğru üzerine gelmesi. İLE/VE/||/<> Bir gezegenin, iki kavuşumu arasında geçen zaman aralığı. )
- KAYA MEZARI ile/||/<> KÜMBET/KUBBE[Fars.] ile/||/<> KATAKOMP
( Bir yamaçta kayaya oyulmuş bir oda ya da odalardan oluşan, genellikle bezemeli bir fasada sahip mezar biçimi. İLE/||/<> Gömme bölümü, gövde [ziyaret] bölümü ve kubbesinin üstünde külâhı bulunan mezar anıtları. İLE/||/<> Yeraltı mezarı.[İlk Hıristiyanların gizlice toplanıp ibadet ettiği yerlerdi.] )
- KAYA ile/ve/||/<>/> DAYA
( Al sana bir kaya
Nereni dayarsan daya )
- KAYA ile/ve/||/<>/> KAYALIK
( Büyük ve sert taş kütlesi. | Kayaç. İLE/VE/||/<>/> Kayası çok olan yer. )
- KAYA ile/ve/||/<> YILAN
(
)
( Adam, altında bir yılan olduğunu bilmiyor.
Kadın da adamın üzerinde ağır bir taş olduğunu bilmiyor.
Kadın, şöyle düşünüyor:
“Düşeceğim! Ve tırmanamıyorum. Çünkü yılan beni ısıracak!
Neden biraz daha kuvvet kullanıp beni yukarı çekemiyor?!”
Adam da şöyle düşünüyor:
"Çok acı çekiyorum! Yine de seni hâlâ elimden geldiğince çekiyorum!
Neden biraz daha fazla tırmanmaya çalışmıyor?!"
Öteki tarafın baskı altında olduğunu göremeyiz. Öteki taraf da bizim ne kadar acı çektiğinizi göremez.
Yaşam böyledir işte; İş, Aile, Aşk, Arkadaşlık... Fark etmez.
Konu/sorun ne olursa olsun, birbirimizi anlamaya çalışmalı, farklı düşünmeyi öğrenmeli, empatiyle yaklaşarak daha iyi iletişim kurmayı denemeliyiz...
Unutmayalım ki dünyada yalnız değiliz.
Anladığımız ve anlaşıldığımız kadar varız... )
- KAYABİLİR İLE KAYA BİLİR ile/ve/||/<> KAYA DA BİLİR İLE/DEĞİL KAYABİLİR DE
- KAYAÇLARDA:
MAGMA ile/ve/||/<> TORTUL ile/ve/||/<> BAŞKALAŞIM
( Başlangıçta erimiş durumdayken, daha sonra soğuyup kristalleşmiş nesnelerden oluşur. İLE/VE/||/<> Başka kayaçlardan, aşınma yoluyla kopmuş nesnelerin, rüzgâr ya da suyla taşınarak toprak üstünde ya da su altında birikmesiyle oluşur. İLE/VE/||/<> Magma ya da tortul kayaçların, kimyasal ya da yapısal değişikliğe uğrayacak ölçüde yüksek basınç ve sıcaklığa uğramasıyla oluşur. )
( Dünya üzerinde şimdiye kadar keşfedilen en eski kayaçlar, yaklaşık 3 milyar 800 milyon yıl öncesine tarihlenmektedir.[İlk 800 milyon yılı hakkında doğrudan bir kayıt bulunmamaktadır.] )
( Tüm kayaçlar, mineral karışımlarıdır. )
- KAYAR ile/ve/||/<>/> KAYARLAMAK
( Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi.| Pay. İLE Hayvanın eskiyen nallarını onarmak, eskiyen nalın çivilerini yenilemek. | Düven taşlarını yeniden koymak ya da onarmak. | Sövmek, küfretmek. )
- KAYBETMEK:
ÇOK DEĞER VERMEK ile/ve/||/<> KIZAMAMAK ile/ve/||/<> "KIYAMAMAK" ile/ve/||/<> ÜZEMEMEK ile/ve/||/<> "ALTTAN ALMAK"
- KAYBETMEK ile/ve/+/||/<>/>< KAZANMAK
( Ne yazık ki, doğayla savaş durumundayız. Kazanırsak, kaybedeceğiz. )
- KAYBETMEK ile/ve/değil/yerine/||/>< SEVMEK
( Bir anda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/>< Zamanla. )
- KAYBETTİĞİNE ÜZÜLMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAZANDIĞINA/KAZANABİLECEĞİNE SEVİNMEK
- [ne yazık ki]
KAYDIR ile/ve/||/<>/> KAKTIR
- KAYGI BOZUKLUĞU ve/||/<> İMGE
- KAYGI ile/ve/||/<>/> BAŞA ÇIKMA TUTUMU
- KAYGI ile/ve/||/<> BASTIRMA
- KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ÇABA
- KAYGI ile/ve/değil/||/<>/< "CAN/İÇ" SIKINTISI
- KAYGI ile/ve/değil/||/<>/< DERT (ETMEK)
- KAYGI ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE GEVİŞİ
- KAYGI ile/ve/||/<>/< GERÇEK YÜZ
( Kişilerin gerçek yüzü, kaygıların/ın arttığı yerde açığa çıkar. )
- KAYGI ile/ve/||/<> GEREKSİNİM
- KAYGI ve/||/<>/> HUYSUZLUK
- KAYGI ile/ve/||/<>/> HUZURSUZ/LUK
- KAYGI ile/ve/||/<>/> KAÇINMA
- KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "KANI"
- KAYGI ile/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAYGININ "YORUMU"
- KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNYARGI
- KAYGI ile/||/<> PANİK ATAK
( Sürekli kaygı ve korku. İLE/||/<> Ani ve yoğun korku ya da rahatsızlık nöbetleri. )
- KAYGI ile/ve/||/<> PARÇALILIK KAYGISI
- KAYGI ile/ve/||/<>/>/< STRES
- KAYGI ile/ve/||/<>/>/< ÜST KAYGI
- KAYGI/ENDİŞE ve/||/<>/> ÜZÜNTÜ/KEDER
- KAYGIDA:
İNCELEME ile/ve/||/<>/> AŞILAMAMA
- KAYGIDA:
MEME ve/||/<> DIŞKI
- [ne yazık ki]
"KAYGILARIMIZA" BOYUN EĞMEK
ve/=/||/<>/>
ÖZGÜRLÜĞÜMÜZE SIRT ÇEVİRMEK
- KAYGIYLA "BAŞA ÇIKMADA":
"SUÇLAYICI/LIK" ile/ve/||/<> "YATIŞTIRICI/LIK / KAÇINMA" ile/ve/||/<> İLGİSİZ/LİK || PATAVATSIZLIK ile/ve/||/<> "AŞIRI MANTIKLI/LIK" ile/ve/||/<> UYUMLU/LUK
- KAYIBIN:
KAYBI ile/ve/||/<> KAYIP OLMAYANI
- KAYICI ile/ve/||/<>/>< YAKICI (< bağlamında/terslikte YIKICI/KIYICI)
( Sevdâlı/âşık.[Bilinci kaymış olan kişi.] [Durum, koşul ve karşılıksızlık durumlarında olasılık olarak davranışlarında kıyıcı ve yıkıcı olabilir.] İLE/VE/||/<>/>< ... İLE/VE/||/<>/>< Sevilen/mâşuk. [Herhangi bir ölçüt olmaksızın âşık olana ya da "kendine yönelmiş olana" karşı, davranışlarında ve sözlerinde, bağlam, olanak ve terslik olarak (%1 - 99 arası) kıyıcı ve yıkıcı[0/1 (Evet/Hayır!)] olabilir.] )
- KAYIK/KÜREK ve/||/<> HAMLA[Ar.]
( ... VE/||/<> Küreklerin bir kez suya daldırılıp çıkarılması. | Bu biçimde sandalın aldığı yol. | Kıçtan, birinci oturak. )
- KAYIP:
GERİ GEL(E)MEYECEK OLAN ile/ve/||/<> YERİ DOLDURULAMAYACAK OLAN
- KAYIP SANILAN KAZANÇ ile/ve/||/<> KAZANÇ SAYILAN KAYIP
- KAYIP ile/||/<> TEHLİKE
( Öğrenip düşünmeyen kişiler. İLE/||/<> Düşünüp öğrenmeyen kişiler. )
- [ne yazık ki]
KAYIRMA ile/ve/||/<> ŞIMARTMA
( NEPOTISM vs. SPOIL )
- KAYISI ile/||/<>/< ZERDÂLİ[Fars.]
( ... İLE Kayısı ağacının, küçük meyveli bir türü. | Bu ağacın, acı çekirdekli meyvesi. )
( Aşılı. İLE/||/<>/< Aşısız. )
( ... cum PRUNUS ARMENIACA )
- KAYIT TUTMAK ile/ve/||/<>/> KAYIT BIRAKMAK
- KAYIT ile/ve/||/<>/> KALIT
- KAYIT/LI ile/ve/değil/||/<>/< KANIT/LI
- KAYITSIZ/LIK/TAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAYIŞ/TAN
( Bazen, bazıları için, bazı/çoğu durum, olay, tutum ve davranışlar, kayıtsızlıktan dolayı değil ("fazla") anlayıştan/irfandan ileri gelebilir. [Göründüğü gibi yorumlayabilmenin yanı sıra ve karşısında, aykırı/aşırı görmeyebiliriz de.] )
- KAYITSIZ/LIK ile/ve/||/<>/>/< ÂTIL/ATÂLET
- KAYITSIZLIK ile/ve/||/<> KARŞILIK VERMEME
- KAYKILMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UZANMAK
- KAYMA ile/ve/||/<> YOZLAŞMA
- KAYMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAYNAK
- KAYNAK/KAYNARCA/GÖZ/PINAR/MEMBA[Ar. < MENBA] ile/ve/||/<> KAYNAÇ/GAYZER[Fr. < GEYSÉR]
( Bir suyun çıktığı yer. İLE Volkan bölgelerinde, belirli aralıklarla su ve buhar fışkırtan sıcak kaynak. )
- KAYNAK/REFERANS[İng. < REFERENCE] ile/ve/||/<>/> KAYNAKÇA
( Araştırma ve incelemede yararlanılan belge. | Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı ya da yapıtların tümü. İLE/VE/||/<>/> Belirli bir konu, yer ve dönemle ilgili yayınları kapsayan ya da en iyilerini seçen yapıt. )
- KAYNAK ile/ve/değil/||/<> DAYANAK
- KAYNAK/MEMBA ile/ve/||/<> EŞİK
- KAYNAK ile/||/<> HAM MADDE
- KAYNAK ile/ve/||/<> İLKE
( vs./and/||/<> PRINCIPLE )
- KAYNAK ile/ve/||/<>/> YÖNELİM
- KAYNAKLANMA ile/ve/değil/||/<>/< KAYNAK ALMA
- ...:
KAYNAK/LI/LIK ile/ve/||/<> ODAK/LI/LIK ile/ve/||/<> AMAÇ/LI/LIK ile/ve/||/<> HEDEF/Lİ/LİK ile/ve/||/<> TEMEL/Lİ/LİK
- KAYNAMA NOKTASI YÜKSELMESİ ile/||/<> DONMA NOKTASI ALÇALMASI
( Çözünen madde kaynama noktasını yükseltir, donma noktasını alçaltır )
( Formül: ΔT_b = K_b·m İLE ΔT_f = K_f·m )
- KAYNAMA NOKTASI ile/||/<> ERİME NOKTASI
( Kaynama sıvı-gaz, erime katı-sıvı geçiş sıcaklığıdır )
( Formül: Tb İLE Tm )
- KAYNAMA ile/ve/||/<> BUHARLAŞMA
( * Sıvının her yerinde olur.
* Belirli bir sıcaklıkta gerçekleşir.
* Kaynama süresince, sıcaklık değişmez.
* Sıvının, hızla buharlaşmasıdır.
İLE/VE/||/<>
• Sıvının yüzeyinde olur.
• Her sıcaklıkta gerçekleşir.
• Buharlaşan maddelerin sıcaklığı değişebilir.
• Sıvının, ısı alarak, gaz durumuna geçmesidir. )
( )
- KAYNAMA ile/ve/||/<>/> PİŞME
- KAYNAŞTIRMA HARFİ ile/ve/||/<> YARDIMCI SES
- KAYPAK[mecaz]/DÖNEK ile/değil/=/||/<> KAYAĞAN/KAYGAN
- KAYPAK ile/ve/||/<> KAYTAK
( Dönek. İLE/VE/||/<> Kuytu. | Sözünde durmayan. | Yağcı, dalkavuk, numaracı. )
- [ne yazık ki]
KAYPAK/LIK ile/ve/||/<> YAVŞAK/LIK
- KAYTAN ile/ve/||/<> ŞEYTAN
( Büküle büküle... İLE/VE/||/<> Düzüle düzüle...( / s.kile s.kile...) )
- KAYYUM ile/ve/||/<> Kayyûm
( Cami hizmetlisi. | Birinin yerine geçen, mütevellî. İLE/VE Ebedî ve ezelî olan. Allah. )
- KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR
( Gereksinim. İLE/VE/||/<>/> Ölçü. )
( Gerekeni/gereksinimi ölçülendirmek. )
( Tekil. İLE/VE/||/<>/> Çoğul. )
( Kaderin gerçekleşmesi/vukû bulması, bilinmesi, görülmesi. İLE/VE/||/<>/> Bilinmez. )
( Göz. İLE/VE/||/<>/> Bakış/bakma. )
( Zorunluluk/cebr. İLE/VE/||/<>/> Özgürlük[seçenek/yeğleme]. )
( Tümel. İLE/VE/||/<>/> Tikel. )
( Var oluş/olan. İLE/VE/||/<>/> Bilgi. )
- KAZANA/NA YANAŞIRSAK ve/||/<> KÖTÜYE YANAŞIRSAK
( Karası bulaşır. VE/||/<> Belâsı bulaşır. )
- [bazen] [ya/hem]
"KAZANÇ"/"KÂR"
ile/ve/değil/yerine/bazen/hem de/ya da/||/<>
DENEYİM/ÖĞRENME/YARAR
( "Hep mi ben kazanacağım/"kazanmalıyım"?",
Sadece benim mi yolum sürekli açık olacak/"olmalı"?
[eksik/fazla/özensiz] Yapmasam da olmaz mı?
[eksik/fazla/özensiz] Söylemesem/konuşmasam da olmaz mı? )
- KAZANIM ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DONANIM
( "Kâr". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Yarar. )
- KAZANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> KATILMAK
- KAZANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞAMAK
- KÂZIM ile/ve/||/<>/> KÂZÎM
( Öfkesini tutan. [ara sıra] İLE/VE/||/<>/> Öfkesini tutan. [sürekli] )
- KÂZIM ve/||/<>/> NÂZIM
( Öfkesini tutan. VE/||/<>/> Düzenleyen, düzene koyan, tertip eden. )
- KEBÎR[Ar. >< SAGİR] ile/ve/||/<> CELÎL[Ar. >< HAKİR] ile/ve/||/<> ÂZÎM[Ar.]
( Fiziksel büyük/lük. İLE/VE/||/<> Kabul ya da saygınlıkla ilgili, itibarî büyük/lük. İLE/VE/||/<> Azâmet, heybet ve ihtişam olarak büyük. )
- KEÇECİ-ZÂDE İZZET MOLLA ve/||/<>/> KEÇECİ-ZÂDE FUAD PAŞA
( Babası. VE/||/<>/> Oğlu. )
( 1786 - Ağustos 1829 VE/||/<>/> 1814 - 12 Şubat 1869 )
- KEDİ ile/ve/||/<> JEOGLİF
( Peru'nun başkenti Lima'nın 400 km. güneyinde,
Palpa ve Nazca kasabaları arasından bulunan bu jeoglif,
yüksek ve kurak bir arazide yer almaktadır.
Bazı yerel jeogliflere benzerlik gösterse de,
uzmanlar, Nazca çizgilerinin,
Nazca kültürü tarafından
MS. 400 ve MS. 650 tarihleri arasında yapıldığını düşünüyor.
Yüzlerce karmaşık figürün bulunduğu bu çizgilerde
basit hatlarla tasarlanmış örümcek, maymun, köpek, balık, kertenkele gibi figürler göze çarpmakta ve
tüm bu çizgiler, 80 km2.'den daha fazla bir alanı kaplamaktadır. )
(
)
- KEFE ile/ve/||/<> KESE
- KEHÂNET[AR.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< ALÂMET[AR.]
- KEKELEME ile/ve/değil/||/<>/< GEVELEME
- KEKE / KEKEME/LİK ile/ve/||/<> GEÇ KONUŞMA
- KEKİK ile/ve/||/<> ANUK
- KEKİK ile/ve/||/<>/> KEKİK YAĞI
( ... İLE/VE/||/<>/> Kekikten elde edilen ve genellikle geleneksel halk tedavisinde kullanılan kokulu yağ. )
- KEKİK ile/ve/||/<> ZAHTER
- KEL[Fars.] ile/ve/||/<> KELEK
- KEL/AYPANG[Çigil][< divanlugatturk] ile/ve/değil/||/<> KÖSE
- KELÂM ile/ve/||/<> AKAİD/AKÎDE
( Amacı dinî olmakla birlikte temellendirmesi akılsal olan bilim dalı. İLE/VE İnanca ilişkin ve sem'î[ilgili dinin kutsal metninden alınma] kanıtlara dayalı bilim dalı. )
( Matematik mutlak, fizik mukayyettir. Akaid mutlaktır. )
( NESEF-İ AKAİD'ini okumanızı salık veririz. [TAFTAZÂNİ'nin şerhinden yararlanılabilir.] )
(1996'dan beri)