Bugün[05 Kasım 2025]
itibarı ile 13.410 başlık/FaRk ile birlikte,
13.410 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(52/55)


- ÜŞENGEÇ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<> İHMALKÂR/LIK

( TEKÂSÜL ile/ve/değil/yerine/||/<> ... )


- USG/ULTRASONOGRAFİ ULTRASONOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ YANSILANIM


- USH/REMOTE HEALTH SERVICE[İng.] değil/yerine/= UZAKTAN SAĞLIK HİZMETİ


- ÜSLÛP değil/yerine/= SÖYLEYİŞ/BİÇEM


- ÜŞNİYE[Ar.] değil/yerine/= SUYOSUNLARI


- USS/NATIONAL HEALTH SYSTEM[İng.] değil/yerine/= ULUSAL SAĞLIK DÜZENİ


- ÜSTE ÇIKMAYA ÇALIŞMAK ile/ve/değil/yerine SAVUNMA


- ÜSTÜNLÜK:
BAŞKALARINDAN değil/yerine/>< ÖNCEKİ DURUMUNDAN


- ÜSTÜN/LÜK / GERİ/LİK ile/ve/değil/yerine FARK/LI/LIK


- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine BÜTÜNLÜK

( )


- ÜSTÜN/LÜK ile/ve/değil/yerine/||/<> FARKLI/LIK

( [not] SUPERIOR/ITY vs./and/but/||/<> DIFFERENT/DIFFERENCE, DIVERSITY
DIFFERENT/DIFFERENCE, DIVERSITY instead of SUPERIOR/ITY )


- ÜSTÜN/LÜK ile/ve/değil/yerine KAPSAYICI/LIK


- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine KARŞITLIK


- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine ÖNCELİK


- ÜSTÜN/LÜK ile/değil/yerine ÖZGÜVEN/Lİ


- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine/>< (SADECE) BİLMENİN (BELKİ/BİRAZCIK) FARKI


- ÜSTÜNLÜK" ile/değil/yerine YÜCELİK


- ÜSTÜN/LÜK(GALİBİYET) ile/ve/değil/yerine YÜCE/LİK


- ÜSTÜN/LÜK / ALÇAK/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNCE/LİK / SONRA/LIK


- USÛL ile/ve/değil/yerine MENHEC

( İlkelere teallük eder, eylemsel bir şey sunmaz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Herhangi bir bilim dalına ait konunun/nesnenin bilgisini elde etme yolu. )


- USUL değil/yerine/= TARTIM


- USVS/NATIONAL HEALTH DATA DICTIONARY[İng.] değil/yerine/= ULUSAL SAĞLIK VERİ SÖZLÜĞÜ


- ut dict.[Lat. < UT DICTUM] değil/yerine/= ÖNERİLEN BİÇİMDE


- UTANIYORUM ile/değil/yerine/>< TANIYORUM!


- UTANMAK/UTANGAÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALÇAKGÖNÜLLÜ/LÜK


- UTANMAK değil/yerine DOĞRUYU SÖYLEYİP "KAYBETMEK"/KAZANMAK


- UTANMAZ ile/değil/yerine ...'DAN UTANMAZ O


- ÜTILİZASYON/UTILIZATION[İng.] değil/yerine/= KULLANIM


- ÜTOPİK[İng. < Yun.] değil/yerine/= DÜŞÜLKÜSEL


- ÜTOPYA[Yun.] değil/yerine/= DÜŞÜLKÜ


- ÜTS/PRODUCT TRACKING SYSTEM[İng.] değil/yerine/= ÜRÜN TAKİP DÜZENİ


- UV/ULTRAVİYOLE RADYASYON/ULTRAVIOLET RADIATION[İng.] değil/yerine/= MOR ÖTESİ, MOR ÖTESİ IŞINIM


- UWB/ULTRA-WIDEBAND[İng.] değil/yerine/= ULTRA GENİŞ BANT


- UYARI ile/ve/değil/yerine/>< MÜJDE[Fars.]

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Sevinç haberi, muştu. | Sevinçli, hayırlı bir haber getirene verilen bahşiş. )

( Olumsuz(luk)lara/yanlış(lık)lara/kötü(lük)lere. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Olumlulara/doğru(luk)lara/iyi(lik)lere. )


- UYARICI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYARAN


- UYARI/İKAZ ile/ve/değil/yerine OLUMSUZ SONUÇLARA/SONUÇLARI İŞARET


- UYARMAK ile/ve/değil/yerine BİLGİLENDİRMEK


- UYDURMA ile/değil/yerine/>< HAYAL


- UYDURMAK ile/değil/yerine DUYURMAK


- UYDURMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TASARLAMAK


- UYDURMAK ile/değil/yerine UYARLAMAK

( TO IMPROVISE vs./and TO ADAPT )


- UYGARLAŞMADA:
KILIÇ ile/ve/fakat/değil/yerine/<>/> KALEM ve KİTAP

( Başlattı. İLE/VE/FAKAT/DEĞİL/YERİNE/<>/> Yaşattı VE Sürdürdü. )


- UYGULANMAYAN AHLÂK ile/değil/yerine/>< UYGULANAN AHLÂK

( Sözü edilir fakat kendi yoktur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Sözü edilmez fakat uygulanır. )


- UYKU AÇMADA:
"KAHVE" değil/yerine/>< ELMA


- UYUŞMAK ile/değil/yerine/>< YETİŞMEK


- UYUŞTURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< UYARICI VE UYANDIRICI


- UYUŞUK/LUK ile/değil/yerine/>< DİNGİN/LİK


- UZAK ile/değil/yerine AŞKIN


- UZAKGÖRÜR/TELESKOP:
HUBBLE ile/ve/değil/yerine/||/<>/> JAMES WEBB

( Görünür ve ultraviyole dalga boylarında gözlemler yapmaktadır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Orta ve yakın kızılötesi olarak görmektedir. Çok daha büyük ışık toplama aynası vardır. Hubble teleskobundan yaklaşık 100 kat daha duyarlıdır.[10 milyar dolarlık bir bütçe ile elde edilmiştir.] )

( )


- UZAKLAŞMAK ile/değil/yerine/>< UZLAŞMAK


- SORUNLAR:
UZAKLAŞTIRAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/</>< YAKINLAŞTIRAN


- UZAM/DÜZLEM/HAYYİZ/VÜSAT[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UZAY

( Belirli noktalar toplamı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> Tüm noktalar toplamı. )

( Tanımla(n)mayla. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> ... )

( Dışta. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> İçte. )

( İçte yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> Dışta yok. )

( [not] PLANE vs./and/but/||/<>/> SPACE
SPACE instead of PLANE )


- ÜZEN/İ ile/değil/yerine/>< MUTLU EDEN/İ

( Terk et. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Mutlu et. )

( Hakkındır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Hakkıdır. )


- ... ÜZERİNDEN ile/ve/değil/yerine ... SAYESİNDE


- ÜZERİNE ALMA ile/ve/değil/yerine ÜSTLENME


- ÜZERİNE ÇIKMAK ile/ve/değil/yerine ÖTESİNE GEÇMEK


- UZLAŞIM ile/ve/değil/yerine UYUMLU BİRLİK

( [not] AGGREEMENT vs./and/but/<> HARMONIOUS UNITY )


- UZMANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİREŞİM/TEVHİD


- UZMANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> MESLEK

( [not] PROFESSION vs./and/||/<>/but JOB
JOB instead of PROFESSION )


- UZMAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< USTA/LIK

( KOMPETAN avec ... )


- UZMAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YETKİN/LİK


- UZUN KOLLU ile UZUN KOLLU ile/değil/yerine UZUN KOLLU

( Giyecek. İLE Hırsız. İLE/DEĞİL/YERİNE Uzaktan erişen/erişir. )


- TANIM:
"UZUN" ile/değil/yerine KAPSAMLI

( Tanımın uzunu olmaz! Kapsamlı olduğundan dolayı ilgisizlerin "zihin ve dilinde", "uzun" diye ifade etmeleri kendi yetersizliklerini gizleme girişimi olabilir belki/çoğunlukla. )


- UZUN UZUN DÜŞÜNMEK/BOŞ BOŞ OTURMAK ile/ve/değil/yerine AZ AZ (DA OLSA) EYLEMEK/BİR ŞEYLER YAPMAK

( Pek kolay olmasa da... )

( Kepçe tutan elim olsun, dış kapıda yerim olsun! )


- UZUN YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine DERİN/DÜRÜST/DOĞRU YAŞAMAK


- UZUN YOLCULUKTA, BİSİKLET TEKER TELİ:
32 ile/değil/yerine 36


- UZUN YOLCULUKTA, BİSİKLET TEKER TELİ: 32 ile/değil/yerine 36


- ÜZÜNTÜLÜ BİRİNE:
ACIMAK değil/yerine KIZMAK


- VABESTE[Fars.] değil/yerine/= BAĞLI


- VAC/VAK/VACUUM ASSISTED CLOSURE[İng.] değil/yerine/= VAKUM YARDIMLI YARA KAPATMA, NEGATİF BASINÇLI YARA KAPATMA


- VAD/VENTRİKÜLER DESTEK CİHAZI VENTRICULAR ASSIST DEVICE[İng.] değil/yerine/= KARINCIK DESTEK AYGITI


- VÂDE FARKI değil/yerine/= SÜREV ARTISI


- VÂDE FARKSIZ değil/yerine/= SÜREV ARTISIZ


- VÂDE[Ar.] değil/yerine/= ERİM


- VÂDELİ HESAP değil/yerine/= SÜREVLİ SAYANAK


- VÂDESİZ HESAP değil/yerine/= SÜREVSİZ SAYANAK


- VÂDİ[Ar.]/KANYON[Fr. < CANYON]/KLÜZ[Fr. < CLUSE] değil/yerine/= KOYAK/KAPUZ/DAR BOĞAZ

( Bir akarsuyun kalkerli bir alanda oyarak oluşturduğu, bir kıvrımı keserek iki yandaki çukurlukları birleştiren, dar ve boğaz biçimindeki geniş aralık. )


- VAGON değil/yerine/= TAŞIR


- VAGONET değil/yerine/= TAŞIRCIK


- VAHA değil/yerine/= SUVLA/YEŞERGE


- VAHŞET[Ar.] değil/yerine/= YIRTINÇ/ACIMASIZLIK


- VAHŞİ[Ar.] değil/yerine/= YABANIL


- VAHŞİ değil/yerine/= YIRTICI


- VAKA RAPORU/CASE REPORT[İng.] değil/yerine/= OLAY YAZANAĞI


- VAK'A-NÜVİS[Ar., Fars.]/KRONOGRAF[Fr. < choronographe] değil/yerine/= SÜREYAZAR

( Zamanın/dönemin olaylarını saptamakla görevli kişi. | Osmanlı Devleti'nde zamanın olaylarını tespit etmek ve yazmakla görevli devlet tarihçisi. )


- VAKÂR[Ar.] değil/yerine/= AĞIRBAŞLILIK, TEMKİNLİLİK


- VAKF-I AKAR/ASL-I VAKF değil/yerine/= GELİR KAYNAĞI


- VAKFİYE değil/yerine/= TURGULUK


- VÂKİ değil/yerine/= OLMUŞ


- VÂKIA değil/yerine/= OLGU


- VAKIF değil/yerine/= TURGU


- VAKSİN/VACCINE[İng.] değil/yerine/= AŞI


- VAKSİNASYON/VACCINATION[İng.] değil/yerine/= AŞILAMA


- VAKTAKİ ...[Ar., Fars.] değil/yerine/= NE ZAMAN Kİ ...


- VAKT-İ MERHÛN değil/yerine/= BEKLENİLEN ÇAĞ VE ZAMAN


- VAKUM/VACUUM[İng.] değil/yerine/= HAVASIZ BOŞLUK


- VAKUM[Lat.] değil/yerine/= BOŞLUK


- VAKÜOL/VACUOLE[İng.] değil/yerine/= KOFUL


- VALANS/VALENCE[İng.] değil/yerine/= DEĞER, DEĞERLİK


- VALF/VALVE[İng.] değil/yerine/= KAPAK


- VALF[İng.] değil/yerine/= VANA


- VALIDASYON/VALIDATION[İng.] değil/yerine/= GEÇERLEME


- VALİDASYON değil/yerine/= GEÇERLEME


- VALİDE ETMEK değil/yerine/= GEÇERLEMEK


- VÂLİDE[Ar.] değil/yerine/= ANNE/ANA


- VALİDİTE/VALIDITY[İng.] değil/yerine/= GEÇERLİLİK


- VALİZ[Fr. < İt.]/BAVUL[İt. < BAULE] değil/yerine/= ÇANTA

( )


- VÂMIK[Ar.] değil/yerine/= SEVEN, ÂŞIK, SEVDÂLI


- VANTİLATÖR değil/yerine/= ESTİREÇ/YELVEREN


- VANTUZ[Fr. < VENTOUSE] değil/yerine/= ÇEKMEN

( Türlü hayvanlarda, asalaklarda, yer değiştirmeye, kendini bir yere bağlamaya ya da yutmaya yarayan örgen. | Şişe çekmekte kullanılan araç. )


- VAPORİZASYON/VAPORIZATION[İng.] değil/yerine/= BUHARLAŞ(TIR)MA


- VAPORİZATÖR/VAPORİZER[İng.] değil/yerine/= BUHARLAŞTIRICI


- VAR/OLANI:
TÜKETMEK ile/ve/değil/yerine/<>/< YÖNETMEK


- VAR OLUŞUMUZ:
"DÂVÂ" İÇİN ile/değil/yerine/>< SEVGİ/SEVİ İÇİN


- VARDIR ile/ve/değil/yerine VAR OLMAKTADIR

( [not] IS vs./and/but EXIST
EXIST instead of IS )


- VÂRESTE[Fars.] değil/yerine/= KURTULMUŞ | SERBEST, RAHAT | İLİŞİKSİZ


- VÂRİDÂT[Ar. < VÂRİDE] ile/değil/yerine ESİN/İLHAM

( Yıllık/aylık gelir. | Hatıra gelen, içe doğan şeyler. İLE/DEĞİL/YERİNE Etkilenme, çağrışım ya da içe doğmayla akla gelen, yaratıcı düşünce, duygu. )


- VARİYANT[İng. < VARIANT / Fr. < VARIANTE] değil/yerine/= DEĞİŞİKLİK, DÖNEMEÇ


- VARİYETE/VARIETY[İng.] değil/yerine/= ÇEŞİTLİLİK


- VARMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YOLCULUK


- VARSAYMAK ile/ve/<>/değil/yerine ZANNETMEK


- VARSIL/ZENGİN ile/değil/yerine GANÎ


- VARSIL ile/ve/değil/yerine/||/<> KANAAT SAHİBİ


- VARSIL/LIK(ZENGİN[Fars. < SENGİN]/LİK) ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/&gt;&lt;/< YOKSUL/LUK(FAKİR/LİK)

( Malı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/>

( Rezilliğin yardımcısı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/>

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/>

( )

( Paranın satın alamayacağı bir şeye sahip olana kadar varsıl değilizdir. )

( "Beş parasızmış" gibi yaşadıklarından dolayı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/>

( Yoksulluğu över. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/>

( )


- VARSIL/ZENGİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGIN

( Yüksek bir makamda bulunan namuslu biri, görev süresi sona erdiği zaman, varsıl değil saygın biri olmalıdır. )


- VARTA[Ar.] değil/yerine/= TEHLİKELİ DURUM


- VAR/VARLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< O


- VARYABILITE/VARIABILITY[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞEBİLİRLİK


- VARYABL/VARIABLE[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞKEN


- VARYANS/VARIANCE[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞKENLİK


- VARYANS değil/yerine/= DEĞİŞKİ


- VARYANT/VARIANT[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞKE/N


- VARYETE[Fr.] değil/yerine/= GÖSTERİ

( Şarkı, dans, hokkabazlık, temsil gibi, aralarında ilişki bulunmayan farklı oyunlardan oluşan gösteri. )


- VASAT[Ar.]/MEDIA[İng.] değil/yerine/= BESİYERİ, ORTAM, ORTA


- VASATÎ[Ar.] değil/yerine/= ORTALAMA


- VASİ değil/yerine/= GÖZETİCİ


- VASIF[Ar. çoğ. EVSAF] değil/yerine/= NİTELİK


- VAS(I)F değil/yerine/= ÖZELLİK, NİTELİK | ÖVME


- VASIFLANDIRMA/TAVSÎF[Ar. < VASF] değil/yerine/= NİTELENDİRME, NİTELİKLERİNİ SÖYLEME | İLİM, BİLGİ


- VÂSITA[Ar.] değil/yerine/= ARAÇ/TAŞIT


- VASITA değil/yerine/= TAŞIT


- VASİYET değil/yerine/= TUTSUĞ


- VASKÜLARİZASYON/VASCULARIZATION[İng.] değil/yerine/= DAMARLANMA


- VASKÜLER/VASCULAR[İng.] değil/yerine/= DAMARLI OLUŞUM | DAMARSAL


- VATAN değil/yerine/= YURT


- [ne yazık ki]
VATANDAŞIN "ÇIKARLARI/(HAKLARI)" ile/değil/yerine/>< KİŞİ(İNSAN) HAKLARI


- VATANDAŞ/LIK değil/yerine/= YURTTAŞ/LIK


- VATANSEVER(/PERVER) değil/yerine/= YURTSEVER


- VATS/VIDEO ASSISTED THORACOSCOPIC SURGERY[İng.] değil/yerine/= VİDEO YARDIMLI GÖĞÜS BOŞLUĞU GÖREÇLEME CERRAHİSİ


- VAYB"[İNG. < VIBE] değil/yerine/= TİTREŞİM


- VAZGEÇİL(E)MEZLİK ile/ve/değil/yerine/||/<> TARAFTARLIK


- VAZGEÇMEK:
"ZAYIFLIK" değil/yerine/>< BIRAKABİLECEK KADAR GÜÇLÜ OLMAK


- VAZGEÇMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> DEĞİŞMEK


- VAZGEÇMEK ile/değil/yerine DİNLENMEK/ARA VERMEK


- VAZGEÇMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< PEŞİNDE KOŞMAMAK


- VAZGEÇMEK değil/yerine SIĞDIRMAK

( Âlimin tutumu. DEĞİL/YERİNE Ârifin tutumu. )


- VAZGEÇMEK/NÜKUL ETMEK değil/yerine/= ERTİNMEK


- VAZİFE değil/yerine/= GÖREV


- VAZÎFE[Ar.] değil/yerine/= ÖDEV/GÖREV; İŞ


- VAZİYET ETMEK değil/yerine/= EL KOYMAK


- VAZİYET değil/yerine/= DURUM


- VAZO[İt. < VASO]/SÜRÂHÎ[Ar.] değil/yerine/= SULUK/DOLÇA

( ... İLE/DEĞİL İçecek koymaya yarar, cam, plastik vb.den yapılan kap. )


- VAZOAKTİF/VASOACTIVE[İng.] değil/yerine/= DAMAR ETKINLEŞTİRICİ


- VAZODEPRESÖR/VASODEPRESSOR[İng.] değil/yerine/= DAMAR BASKILAYICI


- VAZODİLATASYON/VASODILATATION[İng.] değil/yerine/= DAMAR GENİŞLEMESİ


- VAZODİLATÖR/VASODILATOR[İng.] değil/yerine/= DAMAR GENİŞLETICİ


- VAZOKONSTRİKSİYON/VASOCONSTRICTION[İng.] değil/yerine/= DAMAR BÜZÜLMESİ


- VAZOKONSTRİKTÖR/VASOCONSTRICTOR[İng.] değil/yerine/= DAMAR BÜZÜCÜ


- VAZOMOTOR/VASOMOTOR[İng.] değil/yerine/= DAMAR DEVİNIMSEL


- VAZORÖLAKSAN/VASORELAXANT[İng.] değil/yerine/= DAMAR GEVŞETICİ


- VAZORÖLAKSASYON/VASORELAXATION[İng.] değil/yerine/= DAMAR GEVŞEMESİ


- VAZOSPAZM/VASOSPASM[İng.] değil/yerine/= ANİ DAMAR KASILMASI


- VBP/DATA SCIENCE PYRAMID[İng.] değil/yerine/= VERİ BİLİMİ PIRAMİDİ


-
değil/yerine/><
, ve/||/<> . ve/||/<> ! ve/||/<> ? ve/||/<> :

( İnsanlık, bir gün...

(,) Virgülü kaybetti:
Söyledikleri, birbirine karıştı.

(.) Noktayı kaybetti:
Düşünceleri, uzayıp gitti. Ayıramadı onları.

(!) Ünlem işaretini kaybetti bir gün de:
Sevincini, öfkesini, tüm duygularını kaybetti.

(?) Soru işaretini kaybetti bir başka gün:
Soru sormayı unuttu.
Her şeyi olduğu gibi kabul eder oldu.

(:) İki noktayı kaybetti başka bir gün:
Hiçbir açıklama yapamadı.

Yaşamının sonuna geldiğinde...
Elinde sadece (") tırnak işareti kalmıştı...

“İçinde de başkalarının düşünceleri vardı yalnızca."

Alex Kanevsky )


- VECHE[aslı VİCHE] değil/yerine/= YAN, TARAF, SEMT | YÜZ


- VECİBE[Ar.] değil/yerine/= ÖDEV


- VECİZE/KELÂM-I KİBAR/AFORİZMA değil/yerine/= ÖZDEYİŞ


- VEDÂ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VEFÂ


- VEFÂ HAKKI değil/yerine/= GERİ ALIM ÜLEVİ


- VEFÂKÂR/LIK değil/yerine/= SEVİBAĞ/LI/K


- VEGAN BESLEN("ME")MEK/OL("MA")MAK:
HAYVANLARA ve/değil/yerine/||/<>/> BİZE

( Pahalıya mal olur. VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Ucuza mal olur. )

( APUKURYA[Yun.]: Et yenilmeyen dönem. )


- VEGAN YAŞAMDA/BİLİNÇTE:
| "AZALTMACILIK" ya da "AŞAMACILIK" | değil/yerine/>< 6 İLKE

( )


- VEHHÂB[< VEHB] değil/yerine/= ÇOK HÎBE EDEN, FAZLA BAĞIŞLAYAN, KARŞILIKSIZ VEREN


- VEHİM/VEHM ile/değil/yerine/>< FEHİM/FEHM

( Kuruntu. İLE Anlama, düşünme. )


- VEHLETEN[Ar.] değil/yerine/= ANSIZIN


- VEJETALİN[Fr.] değil/yerine/= KATI YAĞ

( Bazı bitkilerden çıkarılan ve sade yağ yerine kullanılan katı yağ. )


- VEJETATİF HAYAT/VEGETATIVE STATE[İng.] değil/yerine/= BİTKİSEL YAŞAM


- VEJETATİF/VEGETATIVE[İng.] değil/yerine/= BİTKİSEL


- VEKÂLET SÖZLEŞMESİ değil/yerine/= YETKİDEŞLİK BAĞITI


- VEKÂLET ÜCRETİ değil/yerine/= YETKİDEŞLİK ÖDENCİ


- VEKÂLET değil/yerine/= YETKİDEŞLİK


- VEKÂLETEN değil/yerine/= YETKİDEŞÇE


- VEKÂLETNÂME değil/yerine/= YETKİDEŞLİK BELGESİ


- VEKİL değil/yerine/= YETKİDEŞ


- VEKTÖR[İng. < VECTOR ][Fr. < VECTEUR] değil/yerine/= BİLEŞKE | YÖNEY | TAŞIYICI

( Doğrultusu, yönü, uzunluğu belirli olan ve bir ok imiyle gösterilen doğru çizgi. | Büyüklüğü ile yönü olan nicelik. | Enfeksiyon etkenini bir konaktan diğerine aktaran genellikle eklem bacaklı, omurgalı ya da omurgasız taşıyıcı dirimli. )


- VEL-HÂSIL/VEL-HÂSIL-I KELÂM değil/yerine/= KISACASI/SÖZÜN KISASI


- VELÂYET değil/yerine/= EGELİK


- VELENSE[İsp.] değil/yerine/= BATTANİYE

( Bir yüzü uzun tüylü, kalın ve ağır battaniye. )


- VELEV[Ar.] değil/yerine/= İSTER, İSTERSE, OLSA DA, KALDI Kİ, DİYELİM Kİ, HATTA


- VELHÂSIL[Ar.] değil/yerine/= KISACASI


- VELİ değil/yerine/= EGE


- VELİ değil/yerine/= ELÇİ


- VELİYY-ÜD-DİN değil/yerine/= DÎNE SIMSIKI BAĞLI


- VELOSİTE/VELOCITY[İng.] değil/yerine/= HIZ


- VELVELE[Ar.] değil/yerine/= BAĞRIŞMA

( Gürültü, bağrışma. | Gereksiz telaşa ve heyecana düşürmek. )


- VEN/VEIN[İng.] değil/yerine/= TOPLARDAMAR


- VENOGRAFİ/VENOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= TOPLARDAMAR GÖRÜNTÜLEMESİ


- VENOM[İng.] değil/yerine/= HAYVANSAL ZEHİR


- VENTILASYON/VENTILATION[İng.] değil/yerine/= SOLUTMA


- VENTILATÖR/VENTILATOR[İng.] değil/yerine/= HAVALANDIRICI | SOLUTUCU


- VENTILATUVAR/VENTILATORY SOLUTUMSAL -değil/yerine/=


- VENTRAL[İng.] değil/yerine/= ÖN | KARIN (İLİŞKİLİ)


- VENTRİKÜL/VENTRICLE[İng.] değil/yerine/= KARINCIK


- VENTROMEDİYAL/VENTROMEDIAL[İng.] değil/yerine/= ÖN-İÇ YAN


- ZÜHRE[Ar.]/VENÜS[Fr.] değil/yerine/= ÇULPAN/ÇOBAN YILDIZI/AKŞAMYILDIZI/KERVAN YILDIZI/KERVANKIRAN

( Merkür'den sonra, güneşe en yakın gezegen. )

( Güneş'e uzaklık bakımından ikinci sırada olmasına karşın sıcaklık bakımından 464 °C ile birinci sıradaki gezegendir. Bunun nedeni de atmosferinin gelen güneş ışınlarının dışarı çıkmasına izin vermemesidir. )

( Saat yönünde dönen tek gezegen, Venüs'tür. )


- VEP/VİZÜEL EVOK POTANSİYEL/VISUAL EVOKED POTENTIAL[İng.] değil/yerine/= GÖRSEL UYARILMIŞ GİZİL GÜÇ


- VER(EBİL)MEK:
OLDUĞUNDA/BOLLUKTA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLMADIĞINDA/KITLIKTA/ZORLUKTA/YOKLUKTA


- VERASET İLÂMI değil/yerine/= KALITÇILIK BELGESİ


- VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ değil/yerine/= KALITÇILIK VE GEÇİNÇ VERGİSİ


- VERÂSET değil/yerine/= KALITÇILIK


- VERÂSET[Ar.] değil/yerine/= KALITIM


- VERBAL/NON-VERBAL değil/yerine/= SÖZEL/SÖZEL OLMAYAN


- VERESİYE değil/yerine KONSİNYE


- VERESİYE/YAPASIYA KADAR değil/yerine VERENE/YAPANA KADAR


- [ne yazık ki]
VERGİ KAÇIRMAK değil/yerine VERGİDEN KAÇINMAK


- VERİFİKASYON/VERİFICATION[İng.] değil/yerine/= DOĞRULAMA


- VERİLİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAZANILMIŞ

( VEHBÎ İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< KESBÎ )


- VERİNCE, ALMAYI BEKLEMEK değil/yerine ALINCA, VERMEYİ BECERMEK


- VERMEK:
SELENİNİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KULAĞINI

( Az kişiye. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Çok kişiye. )


- VERMEK ile/ve/değil/yerine BEKLENTİ İÇİNDE OLMADAN VERMEK


- VERMEK ile/ve/değil/yerine BEKLENTİ İÇİNDE OLMADAN VERMEK

( [not] TO GIVE vs./and/but TO GIVE WITHOUT EXPECTATION
TO GIVE WITHOUT EXPECTATION instead of TO GIVE )


- VERMEK ile/ve/değil/yerine DEVRETMEK

( [not] TO GIVE vs./and/but TO TRANSFER
TO TRANSFER instead of TO GIVE )


- VERMEK ile/ve/değil/yerine HEDİYE ETMEK

( TUHFE: Armağan, hediye. | İlâhî hediye. )

( [not] TO GIVE vs./and/but TO GIVE AS A GIFT
TO GIVE AS A GIFT instead of TO GIVE )


- VERMEK ile/ve/değil/yerine SUNMAK

( [not] TO GIVE vs./and/but TO OFFER
TO OFFER instead of TO GIVE )


- VERNİK[Yun.] değil/yerine/= KORUYUCU

( Sürüldükleri yüzeyde, koruyucu katman yapan katı cisimlerle ya da kuruyan yağlarla, bunları eritme özelliğindeki sıvılardan hazırlanan gereç. )


- VERONİKA[İt.] değil/yerine/= YAVŞANOTU


- VERSİYON[Fr., İng. VERSION] değil/yerine/= SÜRÜM/UYARLAMA


- VERTEKS/VERTEX[İng.] değil/yerine/= TEPE | KAFA TEPESİ


- VERTİGO[İng.] değil/yerine/= BAŞ DÖNMESİ


- VESAİT[Ar.] değil/yerine/= ARAÇ


- VESAİT değil/yerine/= TAŞITLA


- VESAİT değil/yerine/= TAŞITLIK


- VESÂYET[Ar.] değil/yerine/= GÖZETME


- VESİLE OLMAK değil/yerine/= ARACI OLMAK


- VESİLE[Ar.] değil/yerine/= NEDENCE


- VESTIBÜL/VESTIBULE[İng.] değil/yerine/= GİRİŞ BOŞLUĞU | İÇ KULAK


- VESTIBÜLER/VESTIBULER[İng.] değil/yerine/= İÇ KULAKLA İLGILİ)


- VETO (ETMEK) değil/yerine/= OLMAZ/LAMAK


- VETO HAKKI değil/yerine/= OLMAZ ÜLEVİ


- VETO ile/değil/yerine/= İPTAL

( Bir yetkinin/yasanın/kararın yürürlüğe girmesine karşı çıkma hakkı. )

Bugün[05 Kasım 2025]
itibarı ile 13.410 başlık/FaRk ile birlikte,
13.410 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(52/55)