Bugün[09 Temmuz 2025]
itibariyle 6.017 başlık/FaRk ile birlikte,
6.012 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.

(12/26)


- İADE[Ar. < AVD] >< MÜSÂDERE[Ar. < SUDÛR | çoğ. MÜSÂDERÂT]

( Geri gönderme/çevirme. | Eski/önceki durumuna getirme. | Karşılık yapma. | Birinci dizenin son sözcüğünü, ikinci dizenin başında tekrarlayarak yazılan şiir. >< Tanzimat'tan önce, herhangi suçlu birinin malının, hükümetçe, sultan adına alıkonulması. | Yasak bir şeyin, yasaya uygun olarak alıkonulması/zabtı, zoralım. )

( CONVERSION/RETURN >< CONFISCATION )


- İBÂDET ile/ve/||/<>/< İŞTİYÂK


- İBÂRET ile/ve/<> İBRET


- İBKA'["ka" uzun okunur] ile İBKÂ[Ar.]

( Sürekli kılma, devamlı, daim, bâki. | Yerinde, önceki durumunda bırakma. | Sınıf geçememe. İLE Ağlatma. )


- İBRET[Ar.] değil/yerine/= ÖĞÜTÖRNEK


- İÇ VE DIŞ (BİLİNCİ):
HAYVANDA ile İNSAN'DA

( Yoktur. [Birdir!] İLE Vardır. )


- İÇ DÜZEN ve/||/<>/< NEDENSELLİK BAĞLARI


- EGEMENLİK:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> EVRENSEL


- İÇ İÇE GEÇMİŞ/LİK ile/ve/||/<> KATMANLI/LIK


- KOŞULLAR:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> GENEL ile/ve/||/<> ÖZEL ile/ve/||/<> KİŞİSEL ile/ve/||/<> FİZİKSEL ile/ve/||/<> ZİHİNSEL ile/ve/||/<> ZORUNLU ile/ve/||/<> İTİBARİ ile/ve/||/<> YAKIN ile/ve/||/<> UZAK


- İCÂBEN ile ALÇAKGÖNÜLLÜLÜKLE


- İCAZ ile/ve/||/<> İCÂZET

( Az sözle çok şey anlatma. İLE/VE/||/<> İzin, onay, onaylama. )


- İCÂZET[Ar.]/DİPLOMA[Fr./İng.] değil/yerine/= İZİN | ESKİ BİR YAZI TÜRÜ


- İCBÂR[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İCRÂ[Ar.]


- İCBÂR ile/değil/yerine İTİBÂR


- İÇERİĞİN:
BELİRSİZLİĞİ ile/ve/||/<> MUTLAKLIĞI


- İÇERİK DEĞER ile/ve/<> KÜLTÜREL DEĞER

( İç değerimizi bilmeliyiz, ona güvenmeliyiz ve günlük yaşantımızda istek ve korkularımızı fedâ ederek bunu belirgin kılmalıyız. )

( We must know our inner worth and trust it and express it in the daily sacrifice of desire and fear. )

( CONTENT VALUE vs./and/<> CULTURAL VALUE )


- İÇERİK ÖNEMLİ DEĞİL değil İÇERİĞİ, (BURADA/BUGÜN[ÇAĞIMIZDA]) ÖNEMLİ DEĞİL


- İÇERİK ve/||/<> BİÇİM ve/||/<> TEKNİK


- İÇERİK ile/ve/||/<> DEĞER


- İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA

( Ayrıştırıcı/ayrıştırılmış. İLE/VE/<> Birleştirici/birleşik. )

( İçine almak, içinde bulundurmak. | Bir şeyin, başka bir şeyin varoluşunu gerektirmesi, birinin ötekini ister istemez düşündürmesi. İLE/VE/<> Sınırları içine başka konuları ya da anlamları alma durumu. )

( Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, belirli olan bir parçayı/üyeyi işaret etmek. İLE/VE/<> Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, olası dışarıda kalmış/kalabilecek parçalarına/üyelerine işaret etmek. )

( İçtekileri işaret eder. İLE/VE/<> Dıştaki çerçeveleyenin sınırlarını işaret eder. )

( TO CONTENT vs./and/<> TO CONTAIN )

( İHTİVÂ ile/ve/<> ŞÜMÛL )


- İÇERME = TAZAMMUN = IMPLICATION[İng., Fr.] = IMPLIKATION[Alm.] = IMPLICATIO[Lat.]


- İÇİNDE OLMAK ile/ve PARÇASI OLMAK

( TO BE IN IT vs./and TO BE PART OF )


- İÇİNE GİRİLEMEZLİK / NÜFÛZ EDİLEMEZLİK[İng. IMPENETRABILITY]:
ÂN'A ve/||/<> NESNEYE

( TEMPORAL and/||/<> SPATIAL )


- İÇİNE GİRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNCELEMEK


- İÇİNİ DOLDURMAK ve/||/<>/> ARDINI GETİRMEK


- İÇİNİN ...:
KAYNAMASI ile/ve/||/<>/> KAYMASI


- SİMGE:
İÇKİN ile/ve/||/<> AŞKIN


- İCRÂ ve/> İHYÂ


- İCRACI ile DÜZENLEYİCİ(KOMPOZİTÖR)


- İCRA/CI ile/ve/<> SANAT/ÇI


- İÇSELLEŞTİRME ve/||/<> COŞKU


- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> KAVRAMA/KAVRAMSALLAŞTIRMA


- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/>/< KAYNAĞINA YÖNELME/KAYNAĞINDAN YARARLANMA


- İÇSELLEŞTİRMEK ile/değil (İYİ) ANLAMAK


- İÇSEL/LİK ile/ve/||/<> İLKESEL/LİK


- İCTİBÂ ile/ve/||/<>/> İSTİFÂ ile/ve/||/<>/> İHTAR ile/ve/||/<>/> İSTİNÂD

( Seçme. | Toplama. İLE/VE/||/<>/> Affını isteme. | Bir işten kendi isteğiyle çekilme. İLE/VE/||/<>/> Anımsatma. | Dikkatini çekme, tenbih. İLE/VE/||/<>/> Dayanma. | Güvenme. | Senet, delil, hüccet sayma. )


- İDÂRE[Ar.] ETMEK değil/yerine/= YÖNETMEK/YÖNETİM


- İDÂRÎ ile İRÂDÎ

( Yönetimsel. İLE Yapma bilgisi/isteği. )


- İDDİA ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> İNANÇ


- [ne yazık ki]
İDDİA ile/ve/||/<>/< ÖFKE


- İDDİA ile/değil/yerine/> ÖZGÜVEN

( Özgüven oluşunca/oluşursa, "iddia" sonlanır. )


- İDDİACI OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İDDİALI OLMAK


- İDEA:
RASYONEL ile/ve/||/<> ESTETİK


- İDEAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEREKLİLİK


- İDOL ile/ve/||/<>/> İLÂH


- İDRAK[Ar.] değil/yerine/= ALIMLAMA


- İDRAK >< HAYRET


- İDRAR YOLLARI HASTALIKLARI ile/ve/||/<> "İDRAK YOLLARI HASTALIKLARI"

( Gövdede. İLE/VE/||/<> Zihinde. )


- İFÂ[< VEFÂ] değil/yerine/= YERİNE GETİRME | BİR İŞİ YAPMA | İŞ GÖRME


- İFADE (EDİLEBİLEN) ile/ve/||/<>/>/< İŞARET (EDİLEBİLEN)


- İFADE değil/yerine/= DIŞAVURUM


- İFADE ile/ve/||/<>/> EDEBİ İFADE


- İFÂDE ile/ve/||/<>/> İSTİFÂDE


- İFŞÂ ETMEK ile AFİŞE ETMEK

( İÇERİK[sanatta]: Yapıtın ifşâ ettiği fakat afişe etmediği. Sezdirdiği fakat göstermediği. )


- İFŞÂ ile İMÂ

( Gizli bir şeyi yayma, ortaya dökme, açığa vurma. İLE İşaret. | İşaretle/dolaylı anlatma. )


- İFŞÂ ile/ve/<> KEŞF

( Varoluş. İLE/VE/<> Şuur. )

( Yukarıdan aşağı.[İNZAL] İLE/VE/<> Aşağıdan yukarı.[URÛC] )


- İHBÂRÎ ÖNERME ile İNŞÂÎ ÖNERME


- İHLÂS:
YANLIŞIN KARŞITI değil YALANIN KARŞITI


- İHLÂS ve/||/<> SEKÎNE


- İHTİMÂL değil/yerine/= OLASILIK


- İHTİMAM[Ar. < HEMM] ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR[Ar.]


- İHTİMAM[< HEMM] ile/ve/||/<> İTİNÂ[< UNİYY]

( Dikkatle, çabayla çalışma, özenle iş görme. İLE Çok dikkat etme. )


- İHTİMÂM[Ar. < HEMM] (GÖSTERMEK) değil/yerine/= ÖZEN (GÖSTERMEK)


- İHTİRAS ile İTİRAZ


- İHTİYACA CEVAP VERMEK değil/yerine/= GEREKSİNİMİ KARŞILAMAK


- İHTİYÂR SAHİBİ (OLMAK/OLAN) ile/ve/<>/|| TASARRUF SAHİBİ (OLMAK/OLAN)


- İHTİYÂR[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİMSÂK[Ar.]

( "Hayır!" deme bilgisi/becerisi, isteği. İLE/VE/||/<> Kendini/nefsini tutma. )


- İHTİYÂR ile/ve/||/<> ÖLÇÜLÜLÜK ile/ve/||/<> EMEK

( Kişiler arasında bu üçü dışında hiçbir ayrım yapamayız, yapmamak gerekir. )


- İHTİYÂR ile/ve/||/<>/> SABIR


- İHTİYÂR ile/ve/||/<>/>/< TAKDİR


- İHTİYÂREN[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂRÎ[Ar.]

( Olumsuzdan, yanlıştan, zararlıddan, kötüden uzak durarak, zihnini/dilini/gözünü/elini/belini çekerek. İLE/VE/||/<> Reddetmeyi ve "Hayır!" demeyi yeğleyerek.["Evet!" demekten, istenç/irâdeden(yapma isteğinden/bilgisinden) önce olarak.] )


- İHTİYÂT ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR


- İHTİYAT/LI[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA/SAKINGAN

( Herhangi bir korku ya da düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak uzak durmak, içtinap etmek. | Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak. | Korumak, esirgemek, gözetmek. )


- İKAL ile/ve/||/<> AKIL

( İçten. İLE/VE/||/<> Dıştan. )


- İKÂME (ETME) değil/yerine/= ORNATMA

( Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. | [kimya] Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan, bir atom ya da bir kök yerine bir başka atom ya da kökün geçmesi. | [mat.] Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi. )


- İKÂME[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKMAL[Ar.]


- İKİ AYRI ŞEYİN BULUŞMASI ile/ve/değil VAROLANIN ALGILANMASI


- İKİ BİLİM:
REKLAMCILIK ile/ve/||/<>/> FİZİK


- [ne yazık ki]
İKİ BÜYÜK YANLIŞ(IMIZ):
DÜŞÜNMEDEN HAREKET ETMEK ve/||/<> HİÇ HAREKET ETMEDEN, SADECE/BOŞ BOŞ "DÜŞÜNMEK"


- [ne yazık ki]
2 x 2 = 4 "ETMESİN" ile/ve/||/<>/> 2 x 2 = 5 "ETSİN"
("DİLEĞİ/BEKLENTİSİ")


- İKİ KİŞİ ARASINDAKİ İLİŞKİYE/İLETİŞİME:
[ne yazık ki]
| "BEL ALTI/NDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "KARINDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "ZİHİN/DEN" "BAKAN/YAKLAŞAN" |
ile/değil/yerine/><
KALP/TEN BAKAN/YAKLAŞAN

( [ne yazık ki]
| "Eşeysel/cinsel ilişki ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "Çıkar ilişkisi ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "İdeolojik ilişki ("olarak") görür." |
İLE/DEĞİL/YERİNE/><
Yalnızca/koşulsuz, ilişki görür. / Yalnızca/koşulsuz, saygı ve sevgi ilişkisi görür. )


- İKİ SORUN:
ADÂLETSİZLİK ile/ve/||/<> ANLAMSIZLIK

( Tüze(hukuk) ile sağlanmaya/çözülmeye çalışılmaktadır fakat hukuka ulaşılamamıştır. İLE/VE/||/<> Sanat ile giderilmeye çalışılmaktadır fakat ne yazık ki, sanat, kişilere ulaşamamıştır. )


- İKİ YAN ile/ve/||/<> İKİ UC


- [ne yazık ki]
İKİ YANLIŞ!:
SUSULACAK YERDE, KONUŞMAK ve/||/<> KONUŞULACAK YERDE, SUSMAK


- İKİ YIL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALTMIŞ YIL

( Konuşabilmek için gerekli zaman. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Susabilmek ve susabilmeyi anlayabilmek için geçen [ya da bu kadar uzun sürmeyebilecek] zaman. )


- İKİLEMLİ ile/değil İKİLİ


- TASIMIN/KIYASIN OLANAKLILIĞI:
İKİLİLERDE ile/ve/değil/||/<>/>/< ÜÇLÜLERDE


- İKİLİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜÇLÜLÜK


- İKİNCİ:
KEZ ile/ve/değil/||/<>/< BÖLÜM/AŞAMA


- İKİNCİL KAYNAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL KAYNAKLAR


- İKİNCİL KAYNAKLARLA:
ÇÖZÜMLEME değil/yerine BETİMLEME

( İkincil kaynaklarla, belki betimleyici(tasvirî) çalışmalar yapılabilir fakat çözümleyici(tahlilî) çalışmalar yapılamaz! )


- İKİRCİK ile/ve/||/<> ÇATIŞMA


- İKİRCİK(TEREDDÜT) ile/değil DÜŞÜNÜYOR OLMAK


- İKİŞER İKİŞER ile TEKRAR TEKRAR


- İKNA OLMA(MA)K ile "AKLINA YATMA(MA)K"

( Kişileri kandırmak, kandırılmış olduklarına ikna etmekten daha kolaydır. )


- İKON ile İDOL/PUT


- İKONALARDA:
HZ. MERYEM ve HZ. MERYEM'İN YANINDAKİ

( Kilisenin kime ithâf edildiğini gösterir. )


- İKRAR ile/ve/||/<> İTİRAF


- İKTİBÂS ile İSTİMLÂK[< MİLK]

( Ödünç alma. | Bir sözcüğü, tümceyi ya da bunların anlamlarını, olduğu gibi alma/aktarma. İLE Bir yeri satın alma, mülk alma. | Kamulaştırma. Devletin, genelin yararına olarak bir şeyi sahibinden satın alması. )


- İKTİBÂS ve MEHAZ[< AHZ | çoğ. MEÂHİZ]

( Ödünç alma. | Bir sözcüğü, tümceyi ya da bunların anlamlarını, olduğu gibi alma/aktarma. VE Bir şeyin alındığı, çıkarıldığı yer; kaynak. [Bir yapıt yazılırken başvurulan.] )


- İKTİBÂS ile/ve/<> TAKLİT


- İLÂN[Ar.]/ANONS[Fr. < ANNONCE] değil/yerine/= DUYURU/DUYURMAK/DUYUT

( Söz ve yazı yoluyla verilen kısa haber. )

( ANONSE[Fr.]: Bildirilmiş, ilân edilmiş. )


- İLE BİRLİKTE ile/ve/değil/||/<>/< İLE BİR


- ... İLE SINIRLI OLDUĞUNU:
DİLE GETİRMEK ile/ve/||/<> ANIMSATMAK


- ... İLE BAŞ ETMEK ile MÜCADELE ETMEK


- İLELEBET[Ar.] değil/yerine/= SÜRGİT


- İLERİ GİDEBİLMEK ve/||/<>/< GERİ GİDEBİLMEK


- İLERİ GİTME! ve/||/<> GERİDE KALMA!

( [vururlar] Başına. VE/||/<> Kıçına. )


- İLERİ SÜRME = İDDİA = ASSERTION[İng., Fr.] = BEHAUPTUNG[Alm.] = ASSERTIO < ASSERERE[Lat.]


- İLERİCİ/LİK ile/ve/<> GENİŞ BAKIŞLI/LIK


- İLERİDE OLUR" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ŞİMDİ YAPARSA/M OLUR


- İLERİYE SÜRMEK değil İLERİ SÜRMEK


- İLERLEME ile ÇOĞALMA


- İLERLEME ile/ve/değil YOL ALIŞ


- İLERLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÜRDÜRMEK


- İLERLEMELİ GÖRÜNÜŞ

( PROGRESSIVE ASPECT )


- İLERLEME/TERAKKİ ve/||/<>/< TAKLİT

( Taklit, ilerlemenin/terakkinin motorudur. )


- İLETİŞİM KURAMADIK" ile/değil/||/<>/> ANLAŞAMADIK


- İLETİŞİM TÜRLERİ:
KİTLE İLETİŞİMİ ile/ve/değil/||/<>/< ÖRGÜTSEL DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< ÖBEKLERARASI DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİLERARASI DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİSEL DÜZEY


- İLGİ (ALANI) ile/ve/||/<>/> ETKİ (ALANI)


- İLGİ UYANDIRMAK ile/ve CAZİBE YARATMAK/OLUŞTURMAK


- İLGİ ile/ve/<> SEMPATİ

( INTEREST vs./and/<> SYMPATHY )


- İLGİLENDİRİR ile BAĞLAR


- İLGİLENME ile/ve/||/<> İLİŞKİLENME


- İLGİLİ ile/ve İLİŞKİLİ

( INTERESTED vs./and CONNECTED/RELATED )


- İLHAM ile DEHÂ


- İLHAM ile İLHAN

( Esin. | Allah tarafından peygamberlerin ve seçkin kulların gönlüne verilen ilahi düşünce. İLE imparator. | İran Moğollarında hükümdarın unvanı. )


- İLHÂM/AT ile VESVESE


- İLİM ve/<>/>/< İRFAN ve/<>/>/< BURHAN ve/<>/>/< BEYAN

( Başkası. VE/<>/>/< Kendi. VE/<>/>/< Özü. VE/<>/>/< Bunların da merkezi/kaynağı. )


- İLİM-İRFAN ve FİKİR-FELSEFE ve GÜZEL SANATLAR


- İLİŞKİ:
MESAFELİ ile/ya da/||/<> YÜZEYSEL


- İLİŞKİ ile/ve BAĞLANTI

( RELATION vs./and CONNECTION )


- İLİŞKİLENDİRME ile/ve/<> ESİNLENDİRME


- İLİŞKİLENDİRME ile/ve ORANLAMA


- İLİŞKİLENDİRMEK ile/ve/<> DERİNLEŞTİRMEK

( TO GET RELATION vs./and/<> TO DEEPEN )


- İLİŞKİLEN(DİR)MEK ile/ve/||/<>/> DOKUMAK


- İLİŞKİLERİN:
AÇIK ANLAMLARI ile/ve/||/<> ÖRTÜK ANLAMLARI


- İLİŞKİ/Lİ ile İLİNTİ/Lİ

( RELATION vs./and CONNECTION )


- İLİŞKİYİ:
YÜRÜYÜŞ GİBİ SÜRDÜRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DANS GİBİ SÜRDÜRMEK


- İLK ARACIN GELİŞTİRİLMESİ ile/ve/<>/> İLK ARAÇ > YAZI ile/ve/<>/> YAZI > MATBAA ile/ve/<>/> MATBAA > BİLGİSAYAR ile/ve/<>/> BİLGİSAYAR > İNTERNET ile/ve/<>/> İNTERNET > BLOK ZİNCİR

( 300.000 yıl öncesi. İLE/VE/<>/> 294.000 yıl. İLE/VE/<>/> 5430 yıl. İLE/VE/<>/> 450 yıl. İLE/VE/<>/> 40 yıl. İLE/VE/<>/> 30 yıl. )


- İLK DİL ile/ve EVRENSEL DİL

( Tüm dillerde ortak dilbilgisel ilkeler arayabiliriz ancak bu, zorunlu olarak bir ilk dile dönmemizi gerektirmez. )


- İLK HAREKET


- İLK KONULU TÜRK FİLMİ:
PENÇE ve/||/<>/> CASUS

( Sedat Simavi[1917] )


- İLK NEDEN ile/ve/||/<>/> YÖNELİM


- İLK OPERA


- İLK SİNEMA GÖSTERİMİ:
1895 ile/ve/||/<>/> 1896

( Dünyada. İLE/VE/||/<>/> Osmanlı'da/Türkiye'de. )

( Lumiere Kardeşler. İLE/VE/||/<>/> Manaki Kardeşler. )

( Paris'te. İLE/VE/||/<>/> Beyoğlu - İstanbul'da.[Avrupa Pasajı'nda.] )


- İLK TİYATRO VE OPERA


- İLKE ile/ve/||/<> ERDEM


- İLKE ve/||/<>/= ÜST SOYUTLAMA


- İLKE ile/ve/||/<> ZEMİN


- İLKEL ile/ve/değil/||/<> BİRİNCİL

( [not] PRIMITIVE vs./and/||/<>/but PRIMARY )


- İLKELER ile/ve/değil/||/<> İLKESELLİK

( Değişebilir/değiştirilebilir, geliştirilebilir, yok edilebilir. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Aşılamaz, geçilemez, ertelenemez, göz ardı edilemez, askıya alınamaz, kenara konulamaz. )


- İLKE/LER ile/ve/||/<>/>< KOŞUL/LAR

( İlkeler, koşullara göre oluşmazlar ve belirlenemezler! )


- İLKELERİM ile/değil/yerine İLKELER (VE İLKESELLİK)


- İLKEL/LİK değil/yerine/>< İLKELİ/LİK

( Kişiyi ayakta tutan, iskelet ve kas sistemi değil ilkeliliğidir. )

( )

( İlkel olmak istemiyorsak ilkeli olmak durumundayız. )


- İLKELLİK ile/ve/değil/yerine/||/=/<>/></> UYGARLIK


- İLKLER ve/<>/> İZLER


- İLKÖRNEK = ENMUZEC-İ EVVEL = ARCHETYP[İng.] = ARCHÉTYPE[Fr.] = ARCHETYP[Alm.] = ARKHÉTYPOS[Yun.]


- İLÜSTRASYON[İng. < ILLUSTRATION] ile GÖRSELLEŞTİRME

( Resimlerle süsleme. )


- İLMEK İLMEK (İŞLEMEK/DOKUMAK)


- İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( İlimler üç bölüktür.
- Sülûk yoluyla elde edilen ilim.
- Keşfe dayanan ilim.
- Sırra bağlı ilim.[Hiçbir biçimde belirtilmez.] )

( Ledün ilmi, bilineni unutma ilmidir. )

( Ledün ilmi, öğrenmek değil, unutma ilmidir. )

( Bildiklerimizi unıta unuta, ilimsiz bir ilim zuhur eder. )

( Bilip unutacağız, sıra kendimize gelecek. Kendimizi de, önce bileceğiz, sonra unutacağız. )

( Bugünkü Cennet-i İrfâna dahil olsalar uşşak, Yarınki va'dolan hûri veyâ gılmanı neylerler... )

( Su. İLE/VE/<> Saf su gibidir. )

( Su. İLE/VE/<> Süt. )


- İLMİHAL =/< İLM-İ HÂL


- İLMİNE, İRFÂN (İSTEYEN/ARAYAN) ile/ve DERDİNE, DERMÂN (İSTEYEN/ARAYAN)


- İLTİFAT[Ar. < İLTAFAT] değil/yerine/= İLGİKAYRI(/DÖNMEK/İLGİLENMEK/YÖNELMEK)


- İLTİFAT ile/ve KİNÂYE


- İLÜSTRASYON ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SANAT

( Yöntemli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yöntemsiz. )


- İMÂLE[Ar.] ile İMÂLE[Ar.]

( Meylettirme, bir tarafa eğme, yatırma. | Vezne uydurmak için, kısa heceyi gereğinden fazla uzun okuma. İLE [eskiden] İşçilere ödenen gündelik ücret. )


- İMAN ETTİM ve/||/<>/> TESLİM OLDUM

( AMENNA ve/||/<>/> ESLEMNA )


- İMAN ile/ve/||/<>/< EMAN

( Kendilik bilinci. İLE/VE/||/<>/< Güvenlik. )

( Kişide. İLE/VE/||/<>/< Mekânda. )

( Metafizik. İLE/VE/||/<>/< Fizik. )


- İMAN ve/> GÜVENLİ/RAHAT HAREKET ALANI


- İMAN ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜK

( Etkileşim durumunda olduğumuz ne varsa/oluyorsa, onlardan emin olduğumuz/olabildiğimiz oranda özgürüzdür/özgürleşiriz.[İman, dinsel ya da dinin sınırları/tekeli altında bir kavram değil emin olmaktır.] )


- İMAN ve/||/<>/< ÖZGÜVEN


- İMGE:
CANLANDIRAN ile/ve/||/<>/< "CANLI"


- İMGE = HAYAL = IMAGE[İng., Fr.] = BILD, VORSTELLUNG[Alm.] = IMAGEN[İsp.]


- İMGE ile İÇGÖRÜ


- İMGE ile/>< İLKE

( Çoğaltır. İLE Azaltır. )


- İMGE ile/ve/<> İMGE

( Patlayana kadar zamanla dolu olan. )

( IMAGE vs./and IMAGE )


- İMGE/LEME ile/ve/||/<> NESNE TAKLİDİ


- İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Zihinde ve zihnin tanımlanamaz ayrıntılarındaki/derinliklerindeki karşılığı/varlığı. İLE/VE/<> Zihindeki ayrıntıların ve kombinasyonların işaret, çizim, resim ve fotoğraflandırılmış, kabalaştırılmış[kesifleştirilmiş] hali. )

( [eski dönemlerde][> İMGE] IMAGO: Ölen (önemli) kişinin/kralın, -ölmeden önce- balmumundan yapılmış sûreti. | Çifte varoluş, ölümle yaşam arasında varolan. [Ölüme de gönderme yapan!] İLE/VE/<> ... )

( [M.S. I. yüzyıldaki kayıtlardan] Uzaklara giden sevdiği kişinin gölgesinin hatlarını/konturunu çıkarma. İLE/VE/<> ... )

( [modern dönemde] Anlamı, kendine sabitleyen, öznesine göndermeyen. [TEMSİL | İng. REPRESENTATION] İLE/VE/<> ... )

( Buluşturan/buluşturur. İLE Ayrıştıran/ayrıştırır ve buluşturan/buluşturur. )

( Kavramayı sağlatan. İLE Birliği sağlatan. )

( Aklın bilgiye ve hikmete kavuşması, neredeyse tüm uygarlıklarda ortak olarak Güneş, Işık, Nur simgeleri ile belirtilmektedir. )

( İmgeleme ve arzunun son bulmasıyla birlikte varlık da sona erer ve şu ya da bu oluş saf varoluşla kaynaşıp birleşir, ki onu tarif olanaklı değildir, o ancak yaşanabilir. )

( İşitilen ve okunan sözler ancak zihnimizde imgeler yaratır fakat biz zihinsel bir imge değiliz. )

( Gerçek olmayanı yaratan imgelemedir, onu devam ettiren ise arzudur. )

( İmgenin ardında ve ötesinde olan idrak ve eylem gücüsünüz. )

( Simgeler, tek bir anlama indirgenemez. )

( Simgenin imgesi olmaz ama imgenin simgesi olur. )

( Zihnimizin aynasında imgeler görünür ve kaybolur. Ayna kalır. )

( RÂBITA: İmge ile simgenin buluşturulması. )

( Sürekli dolaşımda olan/kalan/bırakılan. [JACQUES DERIDA (ö. 1930)] )

( The innards created by imagination and perpetuated by desire.
Words, heard or read, will only create images in your mind, but you are not a mental image.
You are the power of perception and action behind and beyond the image.
In the mirror of your mind images appear and disappear. The mirror remains. )

( IMAGE vs./and/<> SYMBOL )

( XINGXIANG ile/ve/<> ... )


- İMGELEM ile/ve/= HAYAL GÜCÜ


- İMGELEM = MUHAYYİLE = IMAGINATION[İng., Fr.] = EINBILDUNGSKRAFT[Alm.] = IMAGINATIO[Lat.] = PHANTASIA[Yun.] = IMAGINACIÓN[İsp.]


- İMGESEL DÖNEM ile/ve/||/<>/> SİMGESEL DÜZEN

( )


- İMGESEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMSAL

( Bireysel. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Toplumsal. )


- İMGESEL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL ile/ve/||/<>/> KAVRAMSAL


- İMGESELLİK ve/||/<> DOĞRUDANLIK


- İMLÂ[Ar. MELV] ile/ve/||/<> İMLÂ[Ar. < MEL]

( Yazım (kuralları).[< Söyleyip yazdırmak.] | Bir yapıtı ya da bir ezgiyi notaya alıp yazma. İLE/VE/||/<> [boşluğu/çukuru] Doldurmak. )


- İMLÂ ile/ve/||/<>/> MÜMLÎ


- İMTİHAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İMKÂN


- İMTİNÂ (ETMEK) ile/ve/||/<>/>/< İHTİYÂR (ETMEK)


- İMTİNA ile/ve/||/<>/< HAYÂ


- İMTİNA[Ar.] ile İMTİSAL[Ar. < MİSL]

( Kaçınma, sakınma, çekinme. İLE Gerekeni yapma. | Bir örneğe göre davranma, uyma, benzemeye çalışma. | Alınan buyruğa tümüyle uyma. [İNKIYÂD] )


- | "İNANAN" ile/ve/>< "KUŞKULANAN" |
değil/yerine/>
BAKMAYI BİLEN

( | "Mutludur." ile/ve/>< (")Bilgilidir.(") | DEĞİL/YERİNE Anlayandır. )


- İNANÇ(İTİKAT) ile/ve/değil/yerine/<>/>< MÜŞÂHEDE


- İNANÇ ile/ve/değil/||/<> DAVRANIŞ

( Seni, daha iyi bir insan yapan, "inançların" değil davranışlarındır. )


- İNANÇ ile/ve/<> İMAN

( Düşüncenin pekişmişliği. İLE/VE/<> İnancın pekişmişliği. )

( Herşeyin başlangıcı ve kaynağı olan düşünce, inancın da imanın da başlangıcı ve kaynağıdır. İLE/VE/<> İnanç, düşüncenin pekişmiş/yoğunlaşmış hali, iman da inancın pekişmiş/yoğunlaşmış halidir. )

( Kuramı, uygulamaya geçiren tek ve en önemli olgu. İLE/VE/<> ... )

( BELIEF vs./and/<> FAITH )


- İNANÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSANLIK

( Sadece kişiyi ilgilendiriyor. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Herkesi ilgilendiriyor. )

( )


- İNANÇ ile/ve/değil/yerine/<>/>/< İTİBAR


- İNANÇ ile/ve/<> SEVGİ ile/ve/<> BİLGİ

( Toplumsal yönetimde, kişiler üzerinde oynanan alanlar. )

( BELIEF vs./and/<> LOVE vs./and/<> KNOWLEDGE )


- İNANDIĞINI BİLMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< BİLDİĞİNE İNANMAK


- İNANILACAK (OLAN) ile/ve ALKIŞLANILACAK (OLAN)

( Alkışı, en sessiz biçimde karşılayan, alkışı, hak etmiş demektir. )


- İNANILMAZ BİR ŞEY/İŞ YAPMAMIZ ile/değil/yerine YAPTIĞIMIZ ŞEYİ/İŞİ, İNANILMAZ BİR BİÇİMDE YAPMAMIZ


- İNANMA +/+/+ BİLME +/+/+ DÜŞÜNME +/+/+ GÜZELLİK

( Din. + Bilim. + Felsefe. + Estetik. )


- İNANMADAN AİT OLMAK" ile/değil AİT OLMADAN İNANMAK

( [not] "BELONG WITHOUT BELIEVE" vs./but BELIEVE WITHOUT BELONG )


- İNANMAK ve/<> ÜMİT ETMEK

( TO BELIEVE and/<> TO HOPE )


- İNANMAK ile/ve/||/<> "YEMEK"/"YUTMAK"


- İNÂYET ile/ve/||/<> İHTİRÂ[çoğ. MUHTERİAT]

( Dikkat, çaba, özenme. | İyilik, ihsan, lütûf. İLE Benzeri görülmemiş bir şey yaratma, vucuda getirme/getirilme. )


- İNCE "ELEYİP" SIK DOKUMAK değil İNCE EĞİRİP SIK DOKUMAK


- İNCE ve/||/<> İNCİ


- İNCELEMEK ile/ve/||/<>/>/< ARAŞTIRMAK ile/ve/||/<>/>/< SORGULAMAK


- İNCELEMEK ile/ve KURCALAMAK

( TO INVESTIGATE vs./and TO DELVE )


- İNCELİK ile/ve/||/<> DOĞRULUK ile/ve/||/<> GÜZELLİK

( Belde değil dilde. İLE/VE/||/<> Sözde değil özde. İLE/VE/||/<> Yüzde değil yürekte. )


- İNCELİK ve/||/<>/> İNCİNME


- İNCELİK/KALINLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARALIK


- İNCİTMEMEK ile/ve/||/<>/> İNCİNMEMEK

( Dilin susturulmasıyla. İLE/VE/||/<>/> Zihin ve kalbin susmasıyla. )


- INÇKIR ile/||/<> İNÇKİR ile/||/<> INGRAN/İNGREN

( Ağlamak[hıçkıra hıçkıra]. İLE/||/<> Ağlamak[ince sesle]. İLE Ağlamak[dertli olarak, gizli gizli ağlamak, inlemek] )


- İNDİRGEME ile/değil/yerine ATIF


- İNDİRGEME ile/ve/değil/yerine/>< DAYANDIRMA


- İNDİRGEME = İRCA = REDUCTION[İng.] = RÉDUCTION[Fr.] = REDUKTION[Alm.] = REDUCTIO[Lat.] = REDUCCION[İsp.]


- İNDİRGEME ile/ve/değil/yerine MODELLEME


- İNDİRGEME ile/değil/yerine/>< ÖRTÜŞTÜRME


- [ne yazık ki]
İNDİRGEME ile/ve/değil/||/<> YOK SAYMA


- İNDİRGEMECİLİK >< ÇEŞİTLİLİK


- İNDİRGEMEK ile/değil/yerine ANLAMAYA ÇALIŞMAK


- İNDİRGEMEK ile/ve/<> "DÜŞÜRMEK"


- İNDİRGEMEK ile/ve/<>/> KALIPLAŞ(TIR)MAK


- İNFÂK ile/ve/||/<> İBZÂL

( ... İLE/VE/||/<> Esirgemeden, bol bol verme, kullanma, yapma ya da söyleme. )


- İNİŞ >< ÇIKIŞ ile/ve/||/<> GİDİŞ >< GELİŞ


- İN'İSÂM[Ar.] ile/değil/yerine/>< İN'İSÂR[Ar.]

( Sıkılma. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Koruma. )


- İNKÂR ETMEK ile ANLAMAK

( TO DENY vs. TO UNDERSTAND )


- İNKÂRCI/LIK ile/ve/değil/||/<>/< KUŞKUCU/LUK


- İNKİLAP[Ar. < KELB] ile/değil İNKILÂP[Ar. < KALB]

( Köpekleşme. İLE/DEĞİL Toplum düzenini ve yapısını daha iyi duruma getirmek için yapılan köklü değişiklik, iyileştirme, devrim. | Bir durumdan başka bir duruma geçiş, dönüşüm. )


- İNŞAAT ile İNŞAT

( Yapı işleri. | Yapmak, yapım. İLE Koşuk okuma. | Bir koşuğu, bir yazın yapıtını, topluluk önünde, yüksek sesle ve gerektiği biçimde okuma. )


- İNSAF ile/ve/<>/> İMAN


- İNSAN:
ANLAMAYANA ile/ve/||/<> "ANLAYANA"

( "Eksik" geliriz. İLE/VE/||/<> "Çok" geliriz. )


- İNSAN:
DOĞA VAROLANI ve/||/<>/> EĞİTİM VAROLANI


- İNSAN:
DÜNYANIN ve/||/<> TOPRAĞIN TUZU

( image )


- İNSAN:
"ET/KEMİK" ile/ve/değil/||/<>/< ALGI


- İNSAN/KİŞİ:
KENDİ OLAN ile/ve/||/<> ARASINDA (SIKIŞIP) KALAN ile/ve/||/<> ÂŞIK OLAN


- İNSAN/KİŞİ ile/ve "AYNA"

( Ayna, görüntüyü yansıtır fakat görüntü, aynayı düzeltmez. )

( Kendinizi, aynadan ve görüntüden ayırd etmeyi öğrenin. )

( HUMAN vs./and MIRROR
The mirror reflects the image, but the image does not improve the mirror.
Learn to separate yourself from the image and the mirror. )


- İNSAN/KİŞİ ve/<>/= BİLİNÇ/FARKINDALIK

( İNSAN: Varolmayanın, varlaştırılma süreci. )

( HUMAN and/<>/= CONSCIOUSNESS/AWARENESS )


- İNSAN OLANLARIN DÜŞÜNEBİLİYOR OLMASI ile/değil DÜŞÜNEBİLEN HERKESİN, İNSAN OLMASI


- İNSAN:
SOĞUKTA ile/ve/değil/>< (")KARANLIKTA(")

( Yaşayamaz. İLE/DEĞİL/>< [Ancak/sadece, biyolojik (yığın) olarak] "Yaşar". )


- İNSAN YAPITI ile/değil/yerine/< DOĞA VAROLANI


- İNSAN ve/||/<> EMEK


- İNSAN ile/ve/||/<>/> GELECEK

( İnsan, geleceği geldirendir. )


- İNSAN[Ar.]/ZÂT[Ar.] =/||/<>/< GÖZBEBEĞİ


- İNSAN ile HERHANGİ BİR ŞEY('İ)

( Kişi, başlı başına bir şeydir! Hiçbir şeyle karıştırılamaz/karıştırılmamalıdır! )

( HUMAN vs. ANYTHING )


- İNSANA/KİŞİYE SIĞABİLEN/SIĞAMAYAN ve/=/||/<> EVRENE SIĞABİLEN/SIĞAMAYAN

( Evren. VE/=/||/<> İnsan. )


- İNSANCILLIK = POLITENESS, COURTESY[İng.] = HUMANITÉ[Fr.] = MENSCHENFEUNDLICHKEIT[Alm.] = HUMANITAS[Lat.]

Bugün[09 Temmuz 2025]
itibariyle 6.017 başlık/FaRk ile birlikte,
6.012 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(12/26)