İngilizce'deki FaRkLaR

- OK vs. DONE

- OK :/yerine TAMAM

- OKAY :/yerine TAMAM

- OLD vs. BIG

- OLD vs. CLASSICAL

- (not OLD FASHION) OLD-FASHIONED

- OLD :/yerine YAŞLI, ESKİ

- OLYMPIC :/yerine OLİMPİYAT

- ON A RECIPROCAL BASIS and ON AN EQUITABLE BASIS

( Karşılıklılık temelinde. VE Hakkaniyet temelinde. )

- ON vs. AT

- ON BOOK:
TO FOLD UP HALF OF(/TIP OF) THE PAPER - > TO USE SEPARATOR

( KİTAPTA: YAPRAĞIN UCUNU/YARISINI KATLAMAK değil/yerine AYRAÇ KULLANMAK )

- [ON] EVERYTHING/PLACE vs. [ON] NOTHING/PLACE

- ON SELF vs. TO DRESS

- ON :/yerine ÜZERİNDE, -DE

- ONCE :/yerine BİR KERE

- ÖNCELİK/Lİ (OLAN) ile/ve ÖNEM(Lİ) (OLAN)

( (THE) PRIORITY(/PRIMARY) vs./and (THE) IMPORTANT(/IMPORTANCE) )

- (not ONE TIME) ONCE

- ONE vs. UNITY vs. INTEGRITY

- ONE WITHIN THE OTHER vs. ONE AFTER THE OTHER/SUCCESSIVELY

- ONE :/yerine BİR

- ONENESS vs. UNITY

- ONGOING :/yerine DEVAM EDEN

- ONION :/yerine SOĞAN

- ONLINE :/yerine ÇEVRİMİÇİ

- ONLY vs. ESPECIALLY

- ONLY ... vs. JUST ...

- [not] (ONLY) TO TALK THE PROBLEMS vs./and TO SEARCH/FIND SOLUTION FOR PROBLEMS

- ONLY :/yerine SADECE

- ONLY/MERE/SHEER vs. MORE/FURTHER

- ONTO :/yerine ÜZERİNE

- ONTOLOGY vs. ONTOEXPERIMENT

- OPEN vs. DIM/FAINT

- OPEN vs. OPENNESS

- OPEN :/yerine AÇMAK, AÇIK

- OPENING :/yerine AÇILIŞ, AÇIKLIK

- OPENNESS vs. TRANSPARENCY

- OPEN(NESS) vs./and APPROPRIATE(NESS)

- OPERATE :/yerine ÇALIŞTIRMAK

- OPERATING :/yerine İŞLETME, AMELİYAT

- OPERATION :/yerine OPERASYON

- OPERATOR :/yerine OPERATÖR

- OPINION :/yerine FİKİR, GÖRÜŞ

- OPPONENT :/yerine RAKİP

- OPPORTUNITY :/yerine FIRSAT

- OPPORTUNITY vs./and AMBIENCE IN POTENTIAL

- OPPOSE :/yerine KARŞI ÇIKMAK

- (not OPPOSITE FROM) OPPOSITE TO

- OPPOSITE vs. INCONGRUOUS

- OPPOSITE vs. OTHER

- OPPOSITE vs. OTHER

- [not] OPPOSITE vs. OTHER TIP

( OTHER TIP instead of OPPOSITE )

- OPPOSITE vs. TO / DIRECTED

- [not] OPPOSITE TO (ME/MY THOUGHT/FAITH) vs. FAR TO (ME/MY THOUGHT/FAITH)

- OPPOSITE :/yerine ZIT, KARŞI

- OPPOSITION :/yerine MUHALEFET

- OPTION :/yerine SEÇENEK

- OR vs. AND

- OR :/yerine YA DA

- ORANGE :/yerine PORTAKAL, TURUNCU

- ORDER :/yerine SİPARİŞ, DÜZEN

- ORDER vs./and REPETITION

- ORDINARY :/yerine SIRADAN

- ORGANIC :/yerine ORGANİK

- ORGANIZATION :/yerine ORGANİZASYON

- ORGANIZE :/yerine ORGANİZE ETMEK

- ORGANIZER/REGULATOR CONCEPTS vs. ONTOLOGICAL CONCEPTS

- ORIENTATION :/yerine YÖNLENDİRME, ORYANTASYON

- ORIGIN vs. ETYMOS

- ORIGIN :/yerine KÖKEN

- ORIGINAL :/yerine ORİJİNAL

- ORIGINAL/AUTHENTIC vs./ ve FREE

( ÖZGÜN ile/ve ÖZGÜR )

- ORIGINALLY :/yerine ASLINDA, BAŞLANGIÇTA

- ORPHAN vs. MOTHERLESS

- OTHER vs. ANOTHER

- OTHER :/yerine DİĞER

- OTHERS :/yerine DİĞERLERİ

- OTHERWISE :/yerine AKSİ TAKDİRDE

- OUGHT :/yerine -MELİ, -MALI

- OUR :/yerine BİZİM

- OURSELVES :/yerine KENDİMİZ

- OUT :/yerine DIŞARI

- OUTCOME :/yerine SONUÇ

- OUTSIDE :/yerine DIŞINDA, DIŞARIDA

- OVEN :/yerine FIRIN

- OVER vs. BEYOND

- OVER HISTORY vs. UNIVERSAL

- OVER :/yerine ÜZERİNDE, FAZLA

- OVERALL :/yerine GENEL

- OVERCOME :/yerine ÜSTESİNDEN GELMEK

- OVERLOOK :/yerine GÖZ ARDI ETMEK

- OWE :/yerine BORÇLU OLMAK

- OWN :/yerine SAHİP OLMAK, KENDİ

- OWNER :/yerine SAHİP

- OXYMORON ile REDUNDANCE

( Abartılı pekiştirme. İLE Gereksiz tekrar. | Ağdalı ifade. )

( Yukarıdakilerin hiçbiri zorlama, uydurma sözcükler değil, bir biçimde, bir yerlerde kullanılmış, görülmüş/duyulmuş "tamlama"lardır. )

( "OXYMORON"LAR
* NEDENSİZ NEDEN
* FARKINDALIĞIN DUYARLILIĞI
* YOĞUNLUĞUNDAN ALGILANAMAMA
* "KORKUNÇ GÜZEL"
* "KORKUNÇ KOMİK"
* "KORKUNÇ TİTİZ"
* "DEHŞET GÜZEL"
* "DEHŞET ÖRNEK"
* "DEHŞET ÖNEMLİ"
* "MÜTHİŞ KÖTÜ"
* "MANYAK İYİ"
* "MANYAK BİŞEY"
* "AŞIRI SAĞLIKLI"
* "AŞIRI SEVGİ/SEVMEK"
* "ACAYİP BEĞENMEK"
* "ACAYİP ZEVKLİ"
* "ACAYİP MUHTEŞEM"
* "ACAYİP ÇOK"
* "AŞIRI UYGUN"
* "MUHTEŞEM ŞAİBE"
* "ŞİDDETLE İSTEMEK"
* "ŞİDDETLE ÖNERMEK"
* "ŞİDDETLİ SEVGİ"
* "ŞİDDETLİ DİKKAT"
* "SIKI YAĞMAK"
* "FELÂKET GÜZEL"
* FELÂKET DİNLENDİRİCİ
* "FENA ALBÜM"
* "KÖTÜ OLMAK"
* "KÖTÜ DEZAVANTAJ"
* "PİS ÇARPMAK/BAKMAK"
* "PİS YAKALADIN"
* "PİS (BİR) DURUM"
* "AKILLARA ZARAR ..."
* "DELİ PARA"
* "KÖPEK PARA"
* "TATLI BELA"
* "TATLI ACI"
* "ÇOK AZ"
* "PİS AĞRI"
* "PİS ATLAMAK/BAKMAK/ÇARPMAK"
* "HİÇ YOK"
* "BİRAZ FAZLA"
* "GEVEZE SUSUŞ"
* "DOLU BOŞLUK"
* "ZERREDEKİ OKYANUS"
* "NOKTANIN SONSUZLUĞU"
* "MUHTEŞEM HATA"
* "MÜTHİŞ FELÂKET"
* "FELÂKET MUHTEŞEM"
* "FEVKALÂDE RAHATSIZ EDİCİ"
* "VALLAHİ ÖYLE GALİBA"
* (GÜZEL İÇİN:) "ÂFET"
* "FUCK'N UNBELIEVABLE"
* "DEAFENING SILENCE"
* "MOURNFUL OPTIMIST" )

- PACE :/yerine HIZ, TEMPO

- PACK :/yerine PAKET, TOPLAMAK

- PACKAGE :/yerine PAKET

- PACT vs. TO COMPROMISE

- PAGE vs. PAPER

- PAGE :/yerine SAYFA

- PAIN vs. ACHE

- PAIN vs. ACHE

- PAIN vs. SORROW

- PAIN vs. SORROW

- PAIN :/yerine AĞRI

- PAINFUL :/yerine ACI VERİCİ

- PAINT :/yerine BOYAMAK

- PAINTER :/yerine RESSAM

- PAINTING :/yerine TABLO, RESİM

- PAIR :/yerine ÇİFT, İKİLİ

- PALE :/yerine SOLGUN

- PALESTINIAN :/yerine FİLİSTİNLİ

- PALM :/yerine AVUÇ İÇİ, PALMİYE

- PAN :/yerine TAVA, PANİK

- PANEL :/yerine PANEL

- PANPAN ile/<> MAYDAY

( [denizcilikte] Yardım gereksiniminin, yaşamsal olmadığı durumlarda kullanılır. İLE/<> Çok acil ve yaşamsal tehlike durumlarında yardım için kullanılır. )

- PANT :/yerine PANTOLON

- PAPER :/yerine KAĞIT

- PARADIGM vs./and ALTERATION

- PARADOX vs. ANTINOMY

- PARALLEL(NESS) vs. COOPERATION

- PARAMETER vs. VARIABLE

- PARAMETER ile/ve/||/<> COMPONENT

- PARENT :/yerine EBEVEYN

- PARENTHESES ( ) vs. BRACKETS [ ]

- PARK :/yerine PARK

- PARKING :/yerine PARK YERİ

- PART vs. SECTOR

- PART vs. SIDE

- PART vs. WHOLE

- PART :/yerine PARÇA, BÖLÜM

- PARTICIPANT :/yerine KATILIMCI

- PARTICIPATE :/yerine KATILMAK

- PARTICIPATION :/yerine KATILIM

- PARTICIPATION vs./and IMPRESSION

- PARTICIPATION vs./and TO SHARE

- PARTICULAR vs. SPECIAL

- PARTICULAR :/yerine BELİRLİ

- PARTICULARLY :/yerine ÖZELLİKLE

- PARTLY :/yerine KISMEN

- PARTNER :/yerine ORTAK, PARTNER

- PARTNERSHIP :/yerine ORTAKLIK

- PARTY :/yerine PARTİ

- PASS :/yerine GEÇMEK, PAS

- PASSAGE :/yerine GEÇİT

- PASSENGER :/yerine YOLCU

- PASSION vs. LUST

- PASSION :/yerine TUTKU

- PASSION vs./and ATTITUDE

- PAST :/yerine GEÇMİŞ

- PATCH :/yerine YAMA

- PATH vs. LANE

- PATH :/yerine YOL

- PATIENCE vs. DUPERY

- PATIENCE vs./and HARMONY

- PATIENCE/FORBEARANCE instead of EXPECTATION

- PATIENT :/yerine HASTA, SABIRLI

- PATTERN vs. FORM

- PATTERN :/yerine DESEN, KALIP

- PAUSE :/yerine DURAKLATMAK, MOLA

- PAY :/yerine ÖDEMEK, PAY

- PAYMENT :/yerine ÖDEME

- PC :/yerine KİŞİSEL BİLGİSAYAR

- PEACE :/yerine BARIŞ

- PEAK :/yerine ZİRVE

- PECULIARITY/SPECIALITY vs./and PRIVILEGENESS

- PEER :/yerine AKRAN

- PENALTY :/yerine CEZA

- PEOPLE vs. PEOPLES

- PEOPLE :/yerine İNSANLAR

- PEPPER :/yerine BİBER

- PER :/yerine BAŞINA, HER

- PERCEIVE :/yerine ALGILAMAK

- PERCENTAGE :/yerine YÜZDE ORANI

- PERCEPTION vs. FEELING

- PERCEPTION OF SERIAL TIME vs. PERCEPTION OF CONTINUAL TIME

- PERCEPTION :/yerine ALGI

- PERCEPTION vs./and TO LISTEN

- PERFECT vs. "RIGGY"

- PERFECT vs. STRONG

- PERFECT :/yerine MÜKEMMEL

- PERFECTLY :/yerine MÜKEMMEL ŞEKİLDE

- PERFORM :/yerine GERÇEKLEŞTİRMEK

- PERFORMANCE :/yerine PERFORMANS

- PERHAPS :/yerine BELKİ

- PERIOD :/yerine DÖNEM, PERİYOT

- PERMANENCE vs. CONTINUOUSNESS

- PERMANENT :/yerine KALICI

- PERMISSION :/yerine İZİN

- PERMISSION vs./and APPROVE

- PERMISSION/MAY vs. PROBABILITY/MIGHT

- PERMIT :/yerine İZİN VERMEK

- PERPENDICULAR vs./and HIGH

- PERSECUTE vs. PROSECUTE

- PERSON vs. CONCEPT/EVENT

- PERSON :/yerine KİŞİ

- PERSONAL vs. PERSONNEL

- [not] PERSONAL REQUEST vs./and GOOD REQUEST

- PERSONAL vs. SELF

- PERSONAL :/yerine KİŞİSEL

- PERSONALITY :/yerine KİŞİLİK

- PERSONALLY :/yerine ŞAHSEN

- PERSONNEL :/yerine PERSONEL

- PERSPECTIVE :/yerine BAKIŞ AÇISI

- PERSUADE :/yerine İKNA ETMEK

- PERSUASION vs./and JUSTICE/MERCY

- PET :/yerine EVCİL HAYVAN

- PHASE vs. LAP/STAGE

- PHASE :/yerine AŞAMA

- PHENOMENON vs. FACT

- PHENOMENON vs. REALITY

- PHENOMENON :/yerine OLGU

- PHILOSOPHY vs. METAPHYSICS

- PHILOSOPHY :/yerine FELSEFE

- PHONE :/yerine TELEFON

- PHOTO :/yerine FOTOĞRAF

- PHOTOGRAPH :/yerine FOTOĞRAF

- PHOTOGRAPHER :/yerine FOTOĞRAFÇI

- PHRASE :/yerine İFADE

- PHYSIC vs. PHYSICS vs. PHYSICAL

- PHYSICAL :/yerine FİZİKSEL

- PHYSICALLY :/yerine FİZİKSEL OLARAK

- PHYSICIAN vs. PHYSICIST

- PHYSICIAN :/yerine HEKİM, DOKTOR

- PHYSIOLOGICAL NEEDS vs./and PSYCHOLOGICAL NEEDS

- PIANO :/yerine PİYANO

- PICK :/yerine SEÇMEK

- PICTURE vs. PHOTOGRAPH

- PICTURE :/yerine RESİM

- PIE :/yerine TURTA

- PIECE BY PIECE vs. ALL IN PIECES

- PIECE vs. ENTIRE/WHOLE

- PIECE :/yerine PARÇA

- PIECE vs./and MANNER

- PILE :/yerine YIĞIN

- PILOT :/yerine PİLOT

- PINE :/yerine ÇAM

- PINK :/yerine PEMBE

- PIPE :/yerine BORU

- PITCH :/yerine SAHA, PERDE

- PLACE vs. PALACE

- PLACE :/yerine YER, KOYMAK

- PLAN :/yerine PLAN, PLANLAMAK

- PLANE :/yerine UÇAK

- PLANET :/yerine GEZEGEN

- PLANNING :/yerine PLANLAMA

- PLANT :/yerine BİTKİ, DİKMEK

- PLASTIC :/yerine PLASTİK

- PLATE :/yerine TABAK

- PLATFORM :/yerine PLATFORM