
Fizik'teki FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 6.455 başlık/FaRk ile birlikte,
6.455 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
- BÂRİZ (OLAN) ile SABİT (OLAN)
( CLEAR/OBVIOUS vs. CONSTANT )
- BAROGRAF[< Fr. < Yun.] ile BAROMETRE[< Fr. < Yun.] ile BAROSKOP[< Fr. < Yun.] ile BAROSTAT[< Fr. < Yun.]
( Yükseltiyazar.[BAROS: Ağırlık. | GRAPHEIN: Yazmak.] İLE Basınçölçer. [BAROS: Ağırlık. | METRON: Ölçü.] İLE Havanın, içinde bulunduğu nesnelerin ağırlığı üzerine yaptığı hafifletici etkiyi gösteren ve hava basıncında oluşan değişimleri kaydeden, havası boşaltılabilen bir fanus içinde terazisi bulunan fizik aygıtı.[BAROS: Ağırlık. | SKOPEIN: Gözlemlemek.] İLE Basıncı sabit bir değerde tutmaya yarayan aygıt.[BAROS: Ağırlık. | STAT: Durum, ölçek.] )
- BAROMETRE[< Fr. < Yun.] değil/yerine/= BASINÇÖLÇER
- BARORESEPTÖR ile/||/<> BAROREŞEKS
( Basınç almacı. İLE/VE/|| Basınç tepkesi. )
- BARUT (ÇİN) ile/||/<> MODERN PATLAYICILAR
( Çinliler barutu 9. yüzyılda keşfetti İLE modern patlayıcılar 19. yüzyılda geliştirildi. )
( Tang Hanedanlığı Simyacıları tarafından 850 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- BARYON İLE MEZON İLE HADRON ile/||/<> KUARK BİLEŞİKLERİ
( Kuarklardan oluşan parçacık türleri. )
( Formül: p = uud İLE n = udd )
- BARYONİK MADDE ile/||/<> KARANLIK MADDE
( Baryonik normal %5, karanlık görünmez %27. )
( Formül: Atom İLE WIMP/axion )
- BAS ile BAS[Fr. < BASSE]
( "Çekil, yürü, git, defol!" anlamında kullanılan bir söz. İLE En kalın erkek sesi. | Sesi böyle olan sanatçı. | En kalın sesli orkestra çalgısı. )
- BAŞARILARDA ve/||/<> FELÂKETLERDE
( Gururu yenmek. VE/||/<> Ümitsizliğe direnmek. )
- BAŞAT/BASKIN/DOMİNANT[İng.] ile/>< ÇEKİNİK/RESESİF[Fr. < RÉCESSIF]/RECESSIVE[İng.]
( Fenotipte baskın olan alel. İLE/>< Fenotipte baskın olmayan, çekinik alel. )
- BASE vs./and ELEMENT
- BASI/RİFÂDE[Ar. çoğ. REFÂİD]/KOMPRES[Fr. < COMPRESSE] ile SIKMAÇ/KOMPRESÖR[Fr. < COMPRESSE]
( Yaraların bakımında ya da başka bir amaçla kullanılan katlı bez. İLE Bir akışkanı ya da gazı, gereken basınca göre sıkıştırmaya yarayan araç. | Yol yapımında, dökülen çakılları, kumları bastırıp sıkıştırmak için kullanılan ağır silindirli araç. | Sert nesneleri kırmak ve delmek için kullanılan makine. )
- BAŞINA GELECEK ile/ve/||/<>/> GÖZÜNE GÖRÜNECEK
- BAŞINA GELEN ile/ve/||/<>/< OLMAMASI GEREKEN
- BASINÇ İLE GERİLME İLE YAMULMA ile/||/<> KATI CAD DEFORMASYONLARI
( Malzemelere uygulanan kuvvet türleri ve etkileri. )
( Formül: σ = F/A İLE ε = ΔL/L )
- BASINÇ ile/ve/||/<> DERİNLİK
( Basıncın daha çok olması için derinliğin de daha çok olması gerekir. İLE/VE/||/<> Derinlik azsa, basınç da az olur. )
( 1- Sıvının derinliğine bağlıdır. Sıvının derinliği arttıkça yaptığı basınç da artar.
2- Sıvının yoğunluğuna bağlıdır. Sıvının yoğunluğu arttıkça basıncı da artar.
[Sıvı basıncı, sıvının miktarına göredir,
kabın biçimine bağlı değildir.] ) )
( vs./and/||/<> DEPTH )
- BASINÇ ve/||/<> HIZ
( P1 + 1/2 + pv²1 + pgh1 = P2 + 1/2 + pv²2 + pgh2 )
( BERNOULILER )
- BASINÇ ile/ve/<> OTOKLAV[Fr. < Lat., Yun.]
( ... İLE/VE/<> Vida ve civatalarla tutturulmuş, basit bir kapağı olan, iç basınca dayanıklı kap. | Laboratuvar işlerinde ve ameliyatlarda yararlanılan, her türlü araç ve gereçleri mikropsuzlaştırmak için kullanılan, basınçlı buhar kazanı. )
- BASINÇ ile/||/<> SIVI
( Pascal yasası, hidrolik prensip )
( Blaise Pascal tarafından 1647 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1623-1662) (Ülke: Fransa) (Alan: Matematik, Fizik) (Önemli katkıları: Pascal üçgeni, olasılık teorisi) )
- BASINÇ ile/||/<> YOĞUNLUK
( Basınç birim alana düşen kuvvet İLE yoğunluk birim hacimdeki kütledir )
( Formül: P=F/A İLE ρ=m/V )
( Blaise Pascal tarafından 1647 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- BASINÇ/LI = PRESSURE[İng.] = PRESSION[Fr.] = DRUCK[Alm.] = PRESSIONE[İt.] = PRESIÓN[İsp.] = PRESSUS[Lat.] = HO PIESMOS[Yun.] = ZAĞD[Ar.] = FEŞÂR[Fars.] = DRUK[Felm.]
- BASINÇÖLÇER ile BASIÖLÇER
( Hava basıncını ölçerek, yer yükseltilerini ve hava değişimlerini saptamak için kullanılan aygıt, barometre. İLE Buharın ya da herhangi bir gazın bulunduğu kabın, yüzeyine yaptığı basıncı belirleyen aygıt, manometre. | Akışkanların basıncını ölçen aygıt. )
( )
( BAROMETER vs. MANOMETER )
- BASİS SET ile/||/<> DÜZLEM DALGA
( Basis atom merkezli STO/GTO, düzlem dalga periyodik. )
( Formül: Molekül İLE kristal )
- BASİS ile/||/<> KOORDİNAT SİSTEMİ
( Basis bağımsız span seti, koordinat gösterim sistemi. )
( Formül: Spanning independent İLE representation )
- BASİT FAİZ İLE BİLEŞİK FAİZ İLE ANÜİTE ile/||/<> FAİZ HESAPLAMALARI
( Finansal matematik temelleri. )
( Formül: FV = PV(1+r)^n )
- BASİT FAİZ İLE BİLEŞİK FAİZ İLE SÜREKLİ BİLEŞİK ile/||/<> FAİZ TÜRLERİ
( Farklı faiz hesaplama yöntemleri. )
( Formül: A = Pe^(rt) )
- BASİT FAİZ ile/||/<> BİLEŞİK FAİZ
( Basit sadece anapara, bileşik faizin faizi )
( Formül: A = P(1+rt) İLE A = P(1+r)^t )
- BASİT HARMONİK HAREKET ile/||/<> PERİYODİK HAREKET (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Basit harmonik sinüzoidal, periyodik tekrarlayan harekettir )
( Formül: x=Asin(ωt) )
( Aristoteles tarafından -350 yılında keşfedildi/formüle edildi. (-384--322) (Ülke: Antik Yunan) (Alan: Felsefe, Mantık, Biyoloji) (Önemli katkıları: Mantık, etik, metafizik) )
- BASİT KESİR ile/||/<> BİLEŞİK KESİR
( Basit pay ( Formül: 3/5 İLE 7/4 ) ( Farklı salınım sistemleri. ) ( Formül: T = 2π√(L/g) ) ( Basit toplum eşitlikçi küçük gruplar İLE karmaşık toplum hiyerarşik büyük yapılardır. Basit toplum avcı-toplayıcı İLE karmaşık toplum tarımsal-kentsel toplumdur. Göbeklitepe anıtsal mimari İLE basit toplumda karmaşıklık gösterir. ) ( METAMORPHISM vs./and ALTERATION ) ( İSTİHÂLE ile/ve ... ) ( METAMORPHISM vs. PROGRESS/DEVELOPMENT ) ( ... İLE Püskürük magmaların, soğurdukları kültelerin/kayaçların etkisi altında, bileşimlerinde oluşan başkalaşım. ) ( Tek bir yönden. İLE/VE Her yönden. ) ( Baskı yapan şeyi/nesneyi gösterir/düşündürür. İLE/VE Baskı olunan şeyi/nesneyi/durumu gösterir/düşündürür. ) ( Kişinin geni olduğu gibi, dünyanın da geni, insandır. ) ( DOMINANT GENE vs./and/<> RECESSIVE GENE ) ( DOMINANT GENE vs. RECESSIVE GENE ) ( Basmak eylemi. | Gazete, dergi, kitap vb. bası ile hazırlanmış yazılı şeyler, matbua. | İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun. | Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş. | Bu kumaştan yapılan. | Yerin alçalmasıyla bu yeri örten deniz sularının yükselmesi, çekilme karşıtı. | Basılmış, matbu. | Gübre, tezek. İLE Gövdenin ağırlığını verecek bir biçimde ayak tabanını bir yere ya da bir şeyin üzerine koymak. | Küçük çocuklar ayakta durabilmek. | Bir şeyi, üzerine kuvvet vererek itmek. | Sıkıştırarak yerleştirmek. | Bası işi yapmak, tabetmek. | Örtmek, bürümek, kaplamak. | Bir şey üzerinde kalıp, mühür vb.yle iz yapmak. | Baskın yapmak. | Yaş almak. | Dumanın, sisin vb. çevreyi kaplaması, çökmesi. | Basınç yaparak sıvı ve gazları itmek. | Kümes hayvanları kuluçkaya yatması. | Uygunsuz vaziyette yakalamak. | Bir şeyin etkisinde kalıp eziklik, üzüntü ve ağırlık duymak. ) ( En küçük topçu birliği. | Savaş gemilerinde borda topları ve bunların bulunduğu güverte parçası. İLE Pil. | Birkaç aygıtın bir araya getirilerek belirli bir biçimde eklenmesinden oluşan takım. ) ( Farklı enerji depolama teknolojileri. ) ( Formül: E = ½Iω² (flywheel) ) ( Farklı olasılık felsefeleri. ) ( Formül: P(θ|D) ∝ P(D|θ)P(θ) ) ( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) ) ( Bayes önsel bilgi günceller, frekansçı uzun dönem sıklık ) ( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) ) ( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) ) ( Bayesian statistics olasılığı belirsizlik ölçüsü olarak kullanırken İLE frequentist statistics olasılığı uzun dönem frekans olarak görür ) ( Formül: Prior distribution ) ( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) ) ( Olasılığın iki farklı yorumu ve uygulaması. ) ( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) ) ( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) ) ( Koyu kırmızı. | Kırmızı dağ lalesinin renginde olan herhangi bir şey. ) ( Kuantum mekanikli güvenlik. ) ( Formül: |0⟩ İLE |1⟩ İLE |+⟩ İLE |-⟩ ) ( Mutlak sıfır yakını atom fiziği. ) ( Formül: Tc = 2πℏ²n^(2/3)/mkB ) ( Beckmann oksim→amit, Schmidt azid→amin. ) ( Formül: NOH İLE HN₃ ) ( Apaçık olan. İLE/VE/||/<> Görkey/li. | Güzel, güzellik. Güzellik ölçülerine uyan, gözü gönlü okşayan, beğenilen. | Güzel sanatlar, sanat felsefesi. ) ( Işının, madde tarafından soğurulması ile ilgili temel bir eşitlik. [A=abc; a=soğurganlık, b=hücre kalınlığı, c=derişim] ) ( Behavioral genetics davranışın genetik temellerini incelerken İLE classical behavior analysis davranışın çevresel nedenlerini inceler ) ( Formül: Behavioral trait inheritance ) ( Göz tutulumu görme kaybına yol açar İLE vasküler tutulum organ infarktına neden olur. Göz tutulumu üveit şeklinde İLE vasküler tutulum tromboz ve anevrizma şeklinde görülür. İkisi de majör morbidite nedeni İLE hızlı tedavi gerektirir. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet hastalığı kronik inflamatuvar bir hastalık İLE otoimmün hastalık bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırmasıdır. Behçet multisistemik vaskülit İLE tipik otoimmün hastalıklar organ spesifik olabilir. İkisi de immün sistem bozukluğu İLE Behçet nötrофil aktivasyonu ile karakterizedir. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet hastalığı damar iltihabı İLE romatoid artrit eklem iltihabıdır. Behçet mukoza ve damar tutulumu İLE romatoid artrit sinovyal eklem tutulumu gösterir. İkisi de kronik inflamatuvar İLE farklı organ hedefleri vardır. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet hastalığı vaskülit tabanlı İLE lupus multiorgan otoimmün hastalıktır. Behçet nötrofil baskın İLE lupus lenfosit ve antikor baskındır. İkisi de sistemik inflamasyon İLE farklı immün mekanizmalar kullanır. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet anevrizması inflamatuvar İLE aterosklerotik anevrizma dejeneratiftir. Behçet anevrizması pulmoner arter tutar İLE aterosklerotik aorta ve periferik arterleri tutar. Behçet anevrizması rüptür riski yüksek İLE immünsüpresif tedavi gerektirir. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet tromboflebiti inflamatuvar İLE derin ven trombozu hiperkoagülabilite kaynaklıdır. Behçet damar duvarı iltihabı ile tromboz İLE klasik DVT durgun kan akımından oluşur. Behçet tedavisi immünsüpresyon İLE DVT tedavisi antikoagülasyondur. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet üveiti otoinflamatuvar İLE infeksiyöz üveit mikroorganizma kaynaklıdır. Behçet üveiti tekrarlayıcı ve iki göz İLE infeksiyöz üveit genellikle tek taraflıdır. Behçet üveiti panuveitis şeklinde İLE posterior segment tutulumu gösterir. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( Behçet hem arter hem ven tutar İLE Takayasu sadece büyük arter tutar. Behçet venöz tromboz yapar İLE Takayasu arteriyel stenoza yol açar. İkisi de vaskülit İLE farklı damar tipleri ve boyutları etkiler. ) ( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) ) ( MUTLAKA, ELBETTE ) ( Temel lab ekipmanları. ) ( Formül: ±0.05 mL (büret) ) ( İm, işaret. İLE İnsan gövdesinde, göğüs ile karın arasında, daralmış bölüm. | Bu bölümün, sırtın altına denk gelen bölgesi. | Hayvanlarda, omuz başı ile sağrı arası. | Dağ sırtlarında, geçit veren çukur yer. | Atmık, meni. | Geminin orta bölümü. İLE Toprağı kazmaya ya da kirizma yapmaya yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek ya da çatal biçiminde bir tarım aracı. İLE Ses şiddetiyle ilgili birim.[< Graham Bell] | İletişim teknolojisinde iki farklı güç ya da şiddet değerini ya da bir gücün, bir referans güce oranını karşılaştırmak için kullanılan bir logaritmik birim. İki güç değeri P1 ve P2 ise aralarındaki fark, N = log10[p2 / p1] kadardır. Simgesi: B, b ) ( Bir şeyi, benzerlerinden ayıran özellik. | Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik. İLE Tam ve kesin olarak belirlenmiş olan. ) ( ŞİAR/ALÂMET/NİŞAN ile/ve/<> SARİH ) ( TO DETERMINE vs./and/>/<> INFINITE NEGATION ) ( Nedeni bilinen, sonuçlara ancak ve sadece tek bir yönde etki eden ve giderilebilen, sistematik hata ile eş anlamlı bir hata sınıfı. İLE Ölçme sırasında kaçınılmaz, küçük, kontrol edilemeyen değişkenlerin etkisinden kaynaklanan belirsizlikler. ) ( SYSTEMATIC ERROR vs. RANDOM ERROR ) ( Belirli sınırlı alan, belirsiz işlev ailesidir ) ( Formül: ∫ᵃᵇf(x)dx İLE ∫f(x)dx+C ) ( Olanaklı/lık. İLE/VE Olası/lık. ) ( Belirsizlik konum-momentum kesinliğini sınırlar, tamamlayıcılık dalga-parçacık ikiliğini açıklar ) ( Formül: ΔxΔp ≥ ℏ/2\nΔEΔt ≥ ℏ/2 ) ( Werner Heisenberg tarafından 1927 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1901-1976) (Ülke: Almanya) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Belirsizlik ilkesi, kuantum mekaniği) (Nobel: 1932) ) ( Zihnin baş edemediği ve neredeyse her an tükenebileceği tek durum. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Zihnin ve sürecin rahatlayabildiği ve yaşayabildiği tek durum. ) ( INDEFINITENESS vs. ABSOLUTE ) ( "Belki[%50 - 50] ..." [Olur olmadık, orantısız, ölçüsüz, "belki ..." kullanmamak!] İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Neyin, nasıl ve ne kadar olabileceğini öngörüyorsak onu [o kadarını yüzdesiyle] söylemenin gerekliliği, değerliliği, anlamlılığı ve önceliği! ) ( Yerel gerçekçiliği test eden eşitsizlikler. ) ( Formül: S ≤ 2 (klasik) İLE S ≤ 2√2 (kuantum) ) ( ZIYÂ-İ HÂFIZA ile ZIYÂ-İ HİSS ile ZIYÂ-İ ELEM ile ZIYÂ-İ KELÂM ile ZIYÂ-İ İNTİZÂM ) ( AMNÉSIE avec ANESTHÉSIE avec ANALGÉSIE avec APHASIE avec ATAXIE ) ( Periyodik kimyasal reaksiyonlar. ) ( Formül: A → X İLE 2X+Y → 3X ) ( ... İLE Bembeyaz. | Çok ak bir biçimde. ) ( Sonu olmayan, hep kalacak olan, ölümsüz, ebedî. İLE Ege ve Güney Marmara bölgesinin halk oyunlarından biri. ) ( Güzel koku. ) ( Bent gergin halka siklopropan, banana çoklu bağ. ) ( Formül: Walsh İLE Pauling ) ( Benzen halka yapısı İLE Kekulé yapısı ) ( August Kekulé tarafından 1865 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1829-1896) (Ülke: Almanya) (Alan: Kimya) (Önemli katkıları: Benzen halka yapısı) ) ( Benzoid aromatiklik benzene benzeri halka yapısıyken, non-benzoid heteroatomlu halka sistemleridir ) ( Formül: Hückel kuralı 4n+2 ) ( Bereketli Hilal tarımın doğuş yeri İLE Anadolu platosu yayılma bölgesidir. Bereketli Hilal vahşi tahıl İLE Anadolu evcilleştirilmiş tahıl içerir. Göbeklitepe Bereketli Hilal'da İLE Neolitik Devrimin merkezi olabilir. ) ( V. Gordon Childe tarafından 1936 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1892-1957) (Ülke: Avustralya/İngiltere) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: Neolitik Devrim kavramını ortaya attı, kentsel devrim teorisi, kültürel evrim yaklaşımı) ) ( Einstein'in, Amerika'ya giderken yanında olmasını istediği iki matematikçi. ) ( Berkovich space non-archimedean analitik geometriyken İLE formal scheme formsal tamamlanma geometrisidir ) ( Formül: Berkovich spectrum ) ( Bernoulli ideal akışkan enerji, Navier-Stokes viskoz momentum korunumu. ) ( Formül: P + ½ρv² + ρgh = sabit ) ( Daniel Bernoulli tarafından 1738 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Sıvıların temel davranış ilkeleri. ) ( Formül: P + ½ρv² + ρgh = sabit ) ( Daniel Bernoulli tarafından 1738 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Akışkan hareket yasaları. ) ( Formül: P + ½ρv² + ρgh = sabit ) ( Daniel Bernoulli tarafından 1738 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Bernoulli enerji korunumu, Pascal basınç iletimi ) ( Formül: P + ½ρv² + ρgh = sabit İLE P₁ = P₂ ) ( Daniel Bernoulli tarafından 1738 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Akışkan dinamiği, Bernoulli denklemi ) ( Daniel Bernoulli tarafından 1738 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1700-1782) (Ülke: İsviçre) (Alan: Matematik, Fizik) (Önemli katkıları: Bernoulli prensibi, akışkanlar mekaniği) ) ( Berraklık ve yardımseverlik elele gider - her biri hem öbürüne muhtaçtır, hem de öbürünü güçlendirir. ) ( Ayna, güneşi çekmek için hiçbir şey yapamaz. O sadece parlaklığını koruyabilir. ) ( Durumunuzu berrak bir biçimde görelim, bu berraklık, bizi serbest[sorumlu özgür] duruma getirecektir. ) ( Bizi, insan yapacak olan, berraklık ve yardımseverliktir. ) ( Clarity and charity go together - each needs and strengthens the other. ( Aydınlık, açık. | Duru, temiz. İLE Tüm çizgileri belirgin olan, gözün tüm ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen. | İyi duyulan ses. | Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi. | Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan. | Tenis, masa tenisi gibi oyunlarda servis atışlarında topun karşı sahaya geçerken fileye değdiğini belirtmek için kullanılan bir söz. ) ( LIMPID vs./and CLEAR ) ( Berry fazı adiabatik evrimdeki geometrik fazyken İLE dinamik faz zamana bağlı enerji fazıdır ) ( Formül: γ = i∮⟨n|∇_R|n⟩⋅dR ) ( Berry paradoksu "on iki sözcükten az ile tanımlanamayan en küçük sayı" İLE tanımlama paradoksu dil ve meta-dil karışımıdır. Berry paradoksu kendini tanımlarken çelişki yaratır İLE doğal dilin mantıksal sınırlarını gösterir. ) ( G. G. Berry tarafından 1906 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Berry TBP eksenel-ekvatoryal, turnstile tetrahedral. ) ( Formül: 120° İLE 60° dönüş ) ( Zincir tek yol, ağ çoklu beslenme ilişkisidir ) ( Formül: Doğrusal İLE karmaşık ) ( Genliği hiçbir zaman sıfıra yaklaşmayan, her devirde beslenen salınım hareketi. ) ( Ancak, hem zihinsel, hem fiziksel olanakları karşılanan kişi bir şey söylemeye, seslenmeye, hakkını aramaya olanak(güç/fırsat) bulur. ) ( Bessel silindirik simetri J_n, Legendre küresel P_l. ) ( Formül: J_n(kr) İLE P_l(cosθ) ) ( Beyaz cüce küçük sıcak yoğun İLE kırmızı dev büyük soğuk seyrek ) ( Formül: M < 1.4 M☉ (Chandrasekhar limiti) ) ( İnsan vücudundaki yedi temel yaşamsal organ ve işlevleri. ) ( Formül: GFR = 120 mL/dk ) ( Donanım/ekran. İLE/VE/||/<> Yazılım[işletim sistemi, program]. ) ( BFGS quasi-Newton yaklaşık, N-R tam Hessian. ) ( Formül: Yaklaşık İLE kesin ) ( Isaac Newton tarafından 1687 yılında keşfedildi/formüle edildi. ) ( Temel graf arama ve yol bulma algoritmaları. ) ( Formül: O(V+E) İLE O(V+E) İLE O(ElogV) ) ( Yapay zeka sistemlerinin etik boyutları. ) ( Formül: Fairness metrics ) ( Bias E[θ̂]-θ sistematik hata İLE variance E[(θ̂-E[θ̂])²]. ) ( Formül: Systematic error İLE random error ) ( Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü. | Biçme işi. İLE Anlatma, oluş, deyiş ya da yapış biçimi, tarz, üslûp. ) ( Biçimsel sistem aksiyom ve kurallarla tanımlı İLE doğal dil mantığı sezgisel anlayışa dayanır. Biçimsel sistem kesin ve belirsizliksiz İLE doğal dil belirsizlik içerebilir. Biçimsel sistem matematiksel İLE doğal dil günlük konuşmada kullanılır. ) ( David Hilbert tarafından 1900 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1862-1943) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Hilbert uzayı, 23 problem) ) ( Biçimselcilik matematiği biçimsel sistem oyunu İLE sezgicilik matematiği zihinsel inşa olarak görür. Biçimselcilik Hilbert programı İLE sezgicilik Brouwer yaklaşımıdır. Biçimselcilik semboller İLE sezgicilik yapılandırmacı kanıtlar ister. ) ( David Hilbert tarafından 1900 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1862-1943) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Hilbert uzayı, 23 problem) ) ( Küçük, şirin çocuklar için söylenilen. ) ( Biçilmiş. İLE Herhangi bir şeyden kesilen bir parça. | Bir şeyin yarısı. ) ( BIÇUK YARMK/BIÇUQ YARMAAQ: Yarım para. ) ( Bifurkasyon dinamik değişim İLE faz geçişi termodinamik. ) ( Formül: Period doubling İLE 1./2. derece ) ( Big Bang genişleyen sıcak başlangıç İLE steady state sürekli yaratım. ) ( Formül: CMB kanıt İLE reddedildi ) ( 284 cm. İLE/VE/<> 142 cm. ) ( Fizikte ve dilde. İLE Kimyada, doğada, dilde, felsefede. İLE Kimyada. İLE Fizikte. ) ( Bir bileşke oluşturan güçlerin her biri. | Bir bileşiğin molekülündeki ögeler ya da alt öbeklerden her biri. | Bir karışımın ögeleri. | Bileşim yoluyla bir sözcüğün yapısına giren sözcük. [örn. sivrisinek] İLE Bileşerek oluşmuş, basit olmayan, mürekkep. | Kİmyasal tepkimeler sonucunda, iki ya da daha çok öğeden oluşan ve bunlardan bağımsız, fiziksel, kimyasal nitelikler gösteren özdek/madde. [örn. su] | Ses ve görüntünün birlikte yer aldığı film parçası. İLE İki ya da daha çok ögenin biraraya gelerek yeni bir öğe oluşturması, terkip. | İki ya da daha fazla nesnenin belirli oranlarda tepkimeye girerek oluşturduğu ve özellikleri kendini oluşturan nesnelerden farklı ve bileşenlerinin fiziksel yollarla birbirinden ayrılamadığı nesne. | Bir nesnenin, hangi kimyasal türlerden oluştuğun belirleyen verilerin tümü. | Bileşme sonucu oluşan nesne. İLE Bir nesneye uygulanan birkaç gücün toplam etkisine eşit olan tek güç. | Bir nesneyi oluşturan ögeler ya da bileşikler.
) ( CONSTITUENT, COMPONENT vs. COMPOUND vs. COMPOSITION vs. ... ) ( EXOCENTRIC COMPOUND ) ( Aynı cins moleküllerden oluşur. İLE Farklı cins atom ya da moleküllerden oluşur. ) ( Kimyasal yollarla ayrıştırılırlar. İLE Fiziksel yollarla ayrıştırılırlar. ) ( Saftır. İLE Saf değildir. ) ( Yapısındaki öğeler, belirli kütle oranlarında birleşir. İLE Belirli bir oran yoktur. ) ( Yoğunlukları karakteristiktir. İLE Yoğunlukları karışımdaki maddelerin karışma miktarına bağlı olarak değişir. ) ( MÜREKKEB/P ile MEZC/MAHLUP ) ( COMPOUND vs. MIXTURE ) ( Bileşme durumu. | İki ya da daha çok ögenin bir araya gelerek yeni bir öge oluşturması, terkip. | Bir nesnenin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen verilerin tamamı. | Bileşme sonucu oluşan nesne. İLE Birleşme durumu. | Bir topluluğun, bir gün içindeki toplanmaları, inikat. | Döllenmek için erille dişil hayvanın bir araya gelmesi. ) ( Bilgi kaybı paradoksu kara delik bilgiyi yok eder mi İLE kuantum belirlilik bilgi korunmalıdır der. Hawking başta bilgi kaybolur İLE sonra bilgi korunur dedi. Paradoks kuantum mekaniği İLE genel görelilik çelişkisidir. ) ( Stephen Hawking tarafından 1976 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1942-2018) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Kozmoloji) (Önemli katkıları: Hawking ışıması, kara delik termodinamiği, tekillik teoremleri, kuantum kozmoloji) ) ( Bilgi, erdem; erdem de mutluluk üretir. ) ( Türkçe Çağdaş Epistemoloji Sözlüğü yazısı için burayı tıklayınız... ) ( KNOWLEDGE vs./and/<> EPISTEMOLOGY ) ( Bilgi kuramınin temelleri ) ( Claude Shannon tarafından 1948 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1916-2001) (Ülke: ABD) (Alan: Matematik, Elektronik) (Önemli katkıları: Bilgi teorisi, dijital devre tasarımı) ) ( Uzmanlaştığını ve doruğa çıktığını sanmak. İLE/DEĞİL/YERİNE İşin başında olduğuna inanır. ) ( Kandil fitili. İLE Yaraların tedavisi sırasında kullanılan bir inceleme aracı. ) ( Sanmaz. VE/||/<>/> İnandırmaya çalışmaz. VE/||/<>/> Güvenilmeyi beklemez. ) ( HISTORY OF SCIENCE vs. HISTORY OF IDEA/THOUGHT ) ( HISTORY OF SCIENCE vs. HISTORY OF IDEA/THOUGHT ) ( Kuvantum kuramının ortaya çıkmasıyla, artık, bilim, önü açık, önceden kestirilemeyen bir düşünme tarzı olarak görülmeye başlamıştır. [Burada, büyük oranda, kast edilen, doğa bilimleri, özellikle de fiziktir.] VE/<>/< "Deneysel Bilimlerin Tarihi"(Bilimsel History of Experimental Science) [William Whewels] kitabının yayımlanmasıyla, science[bugünkü anlamdaki bilim] terimi, tarihsel gelişimi de dikkate alınarak artık ayrı bir bilme yöntemi, tarzı olarak tanımlanmış ve kullanılmaya başlanmıştır. ) ( İnsan olmayan her şeyden söz eder. İLE/VE/||/<> İnsanı anlatır. İLE/VE/||/<> Kişinin varoluşunu anlatır. ) ( Varolan. İLE/VE/||/<> Var olması gereken. İLE/VE/||/<> Hayal ettiğini/n gerçekleştir(il)me(si). ) ( Herhangi bir işi: Bilimsellikle başlat, sanatsallıkla destekle, felsefeyle tamamla! ) ( Sanatın özü, içsel bir deneyimi iletebilmek için dış formları kullanmaktır. ) ( Sanatı olmayan millet, her zaman dilencidir. ) ( Sanat: Mekânı/zamanı iyi kullanmak. | Görüp göstermek. ) ( Birleştirmek/birlikte tutmak gerekiyor. ) ( MİFTÂHÜ'S-SAÂDE ve MİSBÂHÜ'S-SİYÂDE ) ( FELSEFE: Aklı kullanma sanatı. ) ( The essence of art is to use the outer form to convey an inner experience. ) ( Sanat, dekoltedir. ) ( Sanatın yolu, sanattır. ) ( SANAT: Ben'in, yaratıcı gücünü keşfetmek. ) ( Sanat, bir şeyi, başka bir şey olarak görme çabasıdır. | Başka bir şey olma olanağı tanımaktır. ) ( Felsefe, kimsenin, itibar edip etmemesine, itibar etmeyendir/etmemektir. ) ( Felsefe, olan ile olması gereken arasındaki kavramsal düzendir. ) ( Felsefe, düşüncenin merdiveni ve mirâcıdır. ) ( Felsefe, ekinin/kültürün bilincine varmaktır. ) ( ya, ya da[0 / I] İLE/VE/||/<> hem, hem de İLE/VE/||/<> hem, hem de | ne, ne de ) ( "Öğrenilmiş sanat" olmaz! ) ( Felsefenin en büyük özelliği, hakikat dışındaki herşeyden uzak tutabilmesidir. ) ( Felsefe, üçlülük üzerinedir/üzerindendir. ) ( Felsefe, mantık bilimidir. ) ( FELSEFE = MUHABBET'ÜL/İSÂR'ÜL HİKMET ) ( PHILO SOPHOS: ( Her şeyi kaybetmiş sayılmayız. Her şeyi gösteren müziğimizi/sanatımızı kaybetmediğimiz sürece... ) ( Verinin/bilinin/bilginin iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. İLE/VE/||/<> Zekânın iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. İLE/VE/||/<> Aklın iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. ) ( SCIENCE vs./and/||/<> PHILOSOPHY vs./and/||/<> ART ) ( Bugünkü anlamda "Bilim" sözcüğünün kullanımı ilk kez ancak 1837 civarında kullanılmaya başlanmıştır. Dolayısıyla 1837 öncesi uğraşlara "doğa felsefesi" ve bu alanda çalışma yapanlara "bilimkişisi" değil "doğa filozofu" tanımı kullanılmaktadır. ) ( Âlimin ölümü, âlemin ölümü gibidir. ) ( ... ile/ve/değil PERİPATETİK | MEŞŞAİ ) ( Görüşmelerimiz sırasında, ... tutarlı bir biçimde, "bilgi kişisi" sözcüklerini kullanıyor ya da bu kavrama göndermeler yapıyordu. Ama bununla ne demek istediğini hiç açıklamamıştı. Bunu, ona sordum. ( * OLGU VE OLAYLARDA TUTARLILIK ORANININ FAZLALIĞI ( Bilgisi.[hikmetin] İLE/VE/+/||/<>/> Kendi.[hikmetin] | İlmi, yaşama geçirme bilgisi. ) ( [konunun] Öncesi[Evvel] | Sonrası[Âhir] | İçi[Bâtın] | Dışı [Zâhir] İLE/VE/+/||/<>/> Zamanı | Zemini ) ( 4N İLE/VE/+/||/<>/> 2N ) ( Nasıl?[Ne asıl?] | Niye?[Neye?] | Nereden? | Nereye? İLE/VE/+/||/<>/> Nerede? | Ne zaman? ) ( Nasıl? İLE/VE/+/||/<>/> Niçin?[Ne için?] ) ( Önü | Arkası | Sağı | Solu İLE/VE/+/||/<>/> Alt/ı ve üst/ü ) ( Dört yön İLE/VE/+/||/<>/> Taban ve tepe ) ( Yön İLE/VE/+/||/<>/> Konum ) ( Değişken/araz. İLE/VE/+/||/<>/> Sabit/mutlak. ) ( Akıl ile. İLE/VE/+/||/<>/> Akıl ve/+ gönül ile. ) ( Görü. İLE/VE/+/||/<>/> Öngörü. ) ( İdrak. İLE/VE/+/||/<>/> İz'an. ) ( İdrak. İLE/VE/+/||/<>/> İlmi/ni idrak. ) ( Rükû İLE/VE/+/||/<>/> Kıyam/Secde ) ( Çevre İLE/VE/+/||/<>/> Çekirdek ) ( Küre/Daire/Çember İLE/VE/+/||/<>/> Merkez/Nokta ) ( Doğrusal. İLE/VE/+/||/<>/> Dairesel. Döngüsel. ) ( Sözlük. İLE/VE/+/||/<>/> Kılavuz. ) ( "Yatay". İLE/VE/+/||/<>/> "Dikey". ) ( "Dikey". İLE/VE/+/||/<>/> "Yatay". ) ( "Yabancı"/"tanıdık"/"uzak". İLE/VE/+/||/<>/> Tanıdık/yakın. ) ( Sözcükler[Terimleri/Kavramları] | Tarih[/Tarihçesi] | Doğası[Kimyası/Biyolojisi/Anatomisi] | İşlevselliği[Fizik/Fizyoloji] İLE/VE/+/||/<>/> Koşullar[Zamanı ve Zemini(Yeri/Mekânı)] ) ( Önce İLE/VE/+/||/<>/> Sonra ) ( Âlim İLE/VE/+/||/<>/> Ârif ) ( ben İLE/VE/+/||/<>/> BEN ) ( Sıfat İLE/VE/+/||/<>/> Zât ) ( Gövde İLE/VE/+/||/<>/> Öz ) ( Gövde İLE/VE/+/||/<>/> Göz ) ( Beden ilmi. İLE/VE/+/||/<>/> Ledün ilmi. ) ( İlmin marifeti. İLE/VE/+/||/<>/> Marifetin ilmi. ) ( Marifetin ilmi. İLE/VE/+/||/<>/> İlmin marifeti. ) ( Tekillerin idrâki. İLE/VE/+/||/<>/> Tümellerin idrâki. ) ( Müşkil çözer. İLE/VE/+/||/<>/> Akıl üretir. ) ( Nesneyi/maddeyi idrak becerisi yüksek kişiler. İLE/VE/+/||/<>/> Nesneyi/maddeyi ve anlamı/mânâyı idrak becerisi yüksek kişiler. ) ( İlm-i Hudurî. İLE/VE/+/||/<>/> İlm-i Husulî. ) ( Tasdik[Yargı] İLE/VE/+/||/<>/> Tasavvur[Kavram] ) ( Görerek/gözlemleyerek. İLE/VE/+/||/<>/> İşiterek/dinleyerek. ) ( Düşünce ve gözlem ile. İLE/VE/+/||/<>/> Katılım ve sezgi ile. ) ( Sözlük. İLE/VE/+/||/<>/> Kılavuz. ) ( Yazı/şekil ile. İLE/VE/+/||/<>/> Gelenek ile. ) ( Veri/ler ile. İLE/VE/+/||/<>/> Bilgi/bilgelik ile. ) ( Nesneyi bilmek. İLE/VE/+/||/<>/> Kendini bilmek. ) ( Yanıtlar ile. İLE/VE/+/||/<>/> Sorular ile. ) ( Bilinebilecekleri ve yapılması gerekenleri bilmek. İLE/VE/+/||/<>/> Kaçınılması/yapılmaması gerekenlerden kaçınmak. ) ( Cehâleti gideren. İLE/VE/+/||/<>/> Gafleti gideren. ) ( Evreni tanımaya ve tanıtmaya çalışır. İLE/VE/+/||/<>/> İnsanı tanımaya ve tanıtmaya çalışır. ) ( Doğayı tanımaya ve tanıtmaya çalışır. İLE/VE/+/||/<>/> İnsanı tanımaya ve tanıtmaya çalışır. ) ( Herkes/e. İLE/VE/+/||/<>/> Bazıları/na. ) ( İsteyene. İLE/VE/+/||/<>/> Hak edene. ) ( Herkes bilebilir. İLE/VE/+/||/<>/> Bazıları bilir. ) ( "40 yaş öncesi". İLE/VE/+/||/<>/> "40 yaş sonrası". ) ( Bilmenin/bilginin sonucu. İLE/VE/+/||/<>/> Bilmenin/bilginin kendi. ) ( Bilmek. İLE/VE/+/||/<>/> Bilmekten, [sürekli] "bilme"ye geçmek. ) ( Kişi, bilmediğiyle karşılaşınca oluşmaya başlar. İLE/VE/+/||/<>/> Kişi, kendiyle karşılaşınca oluşmaya başlar. ) ( Sizin araştırmalarınızla... İLE/VE/+/||/<>/> Birlikte paylaşımlarımızla... ) ( Aramakla bulunabilir. İLE/VE/+/||/<>/> Aramakla bulunmaz. [Fakat bulanlar, aramış olanlarıdır!] ) ( Fikri hür, vicdanı hür. İLE/VE/+/||/<>/> İrfanı hür. ) ( Her yerde ve her şeyde. İLE/VE/+/||/<>/> Bizde!
[ Bilim, doğanın her köşesinde var; görmesini bilirsek! İrfan/kültür, sokakta dolanır; almasını bilirsek!
] ) ( Hem Doğu'da, hem Batı'da. İLE/VE/+/||/<>/> [daha çok] Anadolu'da ve Doğu'da! ) ( Bazen birden, bazen zamanla kazanılır! İLE/VE/+/||/<>/> Zamanla kazanılır. ) ( Yeterince çalışılırsa, -neredeyse- mutlaka! İLE/VE/+/||/<>/> Belki! ) ( Çeşm-i insaf gibi kâmile mîzân olmaz ( Kendini bilmek ve Dıştakini/Gayrıyı bilmek
İLE/VE/+/<> İlm'ul-ilim ve - İlm'un Nefs ) ( İlimde marifet zât'ı bilmektir. Eşyanın(nesnenin) akılda hasıl olan(meydana gelen) suretine ilim denir. Hariçten kattı nazarla malûma ilim denir. ) ( İhvân-ı Safâ, "Fasl fî ecnâsi'l-ulûm" başlığı altında ilimleri, -Riyâzî, -Dinî ve -Felsefî olmak üzere üç ana grupta toplamıştır. ) ( Nasıl/nelerin konuş(ul)abileceğini öğretir. İLE/VE/+/||/<>/> Nasıl/neleri konuşmayacağını ve susabilmeni gösterir. ) ( Maluma bakar. İLE/VE/+/||/<>/> Mazerete bakar. ) ( Tâbi ol! İLE/VE/+/<> Talip ol! ) ( Bilgi[episteme]. İLE/VE/+/||/<>/> Bilgelik/irfan[gnosis]. ) ( Genel rahmet. İLE/VE/+/||/<>/> Özel rahmet. ) ( Geçmiş. İLE/VE/+/||/<>/> Gelecek. ) ( Bileşikleri(mürekkebât) idrâktir. İLE/VE/+/<> Yalını(basît) idrâktir. ) ( Mutlaktır. İLE/VE/+/<> Bilgisizlikten sonraki bir duruma özeldir. ) ( Mutlaktır. İLE/VE/+/<> Yokluğun(adem) aracılık ettiği iki idrâkin sonucudur. ) ( Mutlaktır. İLE/VE/+/<> Riyâzet yoluyla elde edilir. ) ( Yöntemi zordur. İLE/VE/+/<> Yöntemi kolaydır. ) ( İhtilâfı çoktur. İLE/VE/+/<> İhtilâfı azdır. ) ( Neden-delili[burhân-i limmî] ile elde edilir. İLE/VE/+/<> Nasıl-delili[burhân-i innî] ile elde edilir. ) ( Seni/onu, başkasına bildiren. İLE/VE/+/||/<>/> Seni, sana bildiren. ) ( İrfan öğretisi, insanlığı bir bütün olarak algılayıp insanlık değerlerine nerede olursa
olsun, duyarlı olmayı öğretir. ) ( Nesnesinde tutan. İLE/VE/+/||/<>/> Özneyi/kişiyi değiştiren. ) ( Bilgisizliğe karşıdır. İLE/VE/+/||/<>/> Bağnazlığa karşıdır. ) ( Bilge kişi, nutuk atan değil sabırlı olan, kin ve korkudan kurtulmuş olandır. ) ( FERZÂN[Fars.]: İlim ve hikmet/irfan. ) ( Kitaplarla. İLE/VE/+/||/<>/> İnsanla[kişilerle]. ) ( İçtekileri, dışa alma, dışta görme/gösterme bilgisi. İLE/VE/+/||/<>/> Dıştakileri, içe alma, içte yaşama bilgisi. ) ( Bildiğini, duyduğunu/gördüğünü, deneyini anlatır/aktarır. İLE/VE/+/||/<>/> Yaşadığını, deneyimlediğini paylaş(tır)ır. ) ( Bilgisizlerin/cahillerin davet edildiği. İLE/VE/+/||/<>/> Bilenlerin davet edildiği. ) ( Celâl'den. İLE/VE/+/||/<>/> Cemâl'den... ) ( Zorunluluk. İLE/VE/+/||/<>/> Anlayış. ) ( "Cehennem". İLE/VE/+/||/<>/> "Cennet". ) ( Dıştakileri bilme. İLE/VE/+/||/<>/> Var olarak [amaca ve olgunluğa] dönüşerek bilme. ) ( Parçaları bilme. İLE/VE/+/||/<>/> Bütünü/bütünlüğü bilme. ) ( Nesneleri bilme. İLE/VE/+/||/<>/> Durumları bilme. ) ( Kuramsal/teorik. İLE/VE/+/||/<>/> Uygulayımsal/pratik. ) ( Göz ile, gözlemleyerek, araştırarak. İLE/VE/+/||/<>/> "Burun" ile, "koklayarak". ) ( Dıştakiler, koşullar, durumlar, ayrıntılar. İLE/VE/+/||/<>/> İçselleştirme, saygı, çaba ve özen. ) ( EPISTEME ile/ve/+/||/<>/> GNOSIS ) ( Dışta. İLE/VE/||/<>/< İçte. ) ( Hayret. VE/||/<> Hayranlık. VE/||/<> Aşk. VE/||/<> Coşku. ) ( Konuşmak. İLE/VE/<> Yazmak. ) ( Bilinear B(u,v) iki değişken, quadratic Q(v) tek değişken. ) ( Formül: Two variables İLE one variable ) ( UNABLE TO KNOW (/AGNOSTIC) vs. UNABLE TO PRUDENCE ) ( THE KNOWLEDGE OF KNOWN vs./and/<> THE KNOWLEDGE OF WHO KNOWS ) ( [not] UNKNOWN vs./and/but NONEXIST HERE ) ( Bilişsel arkeoloji zihinsel süreçler İLE davranışsal arkeoloji gözlemlenebilir eylemler inceler. Bilişsel arkeoloji sembolik düşünce İLE davranışsal arkeoloji kullanım izleri araştırır. Göbeklitepe sembolleri bilişsel İLE alet kalıntıları davranışsal arkeoloji verisidir. ) ( DUNAMEIS ile/ve ENERGEIAI ) ( ... İLE Bazı taşların yapısında bulunan, prizma biçiminde ve ancak mikroskopla görülebilen billurlar. ) ( Eğer uyanık ve zeki isek, her şeyden öğreniriz. ) ( ZAİKA/ZEVK: Dil. ) ( Öğrenmeye yönelik bir sevgi beslemeden, iyilik yapmaktan hoşlanmak, kişiyi, basitliğe götürür. ( We learn from everything, if we are alert and intelligent. ) ( PLEASURE OF TO KNOW vs./and/<> PLEASURE/LOVE OF TO LEARN ) ( Nedenleri bilmek. İLE/VE Orta terimi bilmek. ) ( TO KNOW: ON PHYSICS vs./and ON LOGIC ) ( Bilmek, olmak demektir. ) ( Bilmek, dış dünyayı, insancaya çevirmektir. ) ( Doğaya tam itaatte, çaba(zorlanma) yoktur. ) ( Bilinçli deneyimlerin bütünlüğü doğadır. ) ( Doğayı sadece bilinç olarak görmek, farkındalıktır. ) ( Gerçek doğamızı aramak için kendi içimize, derinlere daldığımızda, fark edeceğiz ki, sadece gövdemiz ufaktır ve sadece belleğimiz sınırlıdır; ama yaşamın ucsuz bucaksız okyanusu bizimdir. ) ( Kişi, bildiği şeyi bildiğini bilmeli. Bilmediği şeyi bilmediğini bilmelidir. Gerçek bilgi işte budur. ) ( Konuşanlar bilmiyor, bilenler konuşmuyor. ) ( Bilin, ki güçlü olun, güçlü kalın! ) ( TO KNOW vs./and/<> TO KNOW THE NATURE ( TO KNOW vs./and TO ANTICIPATE ) ( Keşif. İLE/VE/||/<>/> Kaleme alış. İLE/VE/||/<>/> Yayımlama. ) ( Klasik matematiğin, "sonsuz" ile ilgilenmeme "alışkanlığı"nın terk edilmesi. ) ( İkili adlendirme sistemi ) ( Carl Linnaeus tarafından 1753 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1707-1778) (Ülke: İsveç) (Alan: Biyoloji, Takstonomi) (Önemli katkıları: Biyolojik sınıflandırma sistemi) ) ( Binomyal iki ad tür İLE trinomyal üç ad alt tür. ) ( Formül: Species İLE subspecies naming ) ( Standart biyolojik yapı taşları. ) ( Formül: AND gate: A + B → Output ) ( DNA parçalarını birleştirme teknikleri. ) ( Formül: RFC[10]: Standard ) ( Biocatalysis enzimlerle biyolojik katalizken İLE chemical catalysis sentetik katalizör kullanır ) ( Formül: Enzyme selectivity ) ( Biodivergite yaşam çeşitliliğiyken İLE geodivergite jeolojik çeşitliliktir ) ( Formül: Shannon indeksi ) ( Biofilm yüzeye tutunmuş mikroorganizma topluluğuyken İLE planktonik kültür serbest yüzen hücre kültürüdür ) ( Formül: EPS matriks ) ( Biohibrit katalizör enzim ve inorganik malzeme birleşimken, immobilize enzim sadece enzimi destek üzerine bağlar ) ( Formül: Enzim-MOF ) ( Bioinformatics biyolojik verinin bilgisayar analizi yaparken İLE classical biology geleneksel morfolojik ve fizyolojik yaklaşım kullanır ) ( Formül: Sequence analysis ) ( Bioorthogonal chemistry canlı sistemde doğal süreçleri bozmayan kimya yaparken İLE in vivo chemistry canlı sistemin kendi kimyasal süreçleridir ) ( Formül: Azide-alkyne ) ( Canlı sistemlerde reaksiyon. ) ( Formül: Tetrazine-TCO ligation ) ( Biostatistics biyolojik veriler için özel istatistik yöntemleri geliştirirken İLE medical statistics klinik veriler için standart istatistik uygular ) ( Formül: Survival analysis ) ( TO FIND A REASON vs./ve TO FALL DOWN TO THE SAME SITUATION AFTER TO FIND A REASON ) ( Sonsal sınıflama[kategori] değillerdir. Herşeyde varlardır. ) ( Dili olanaklı kılanlar. ) ( Transandant terimlerdir. [bkz. KANT] ) ( ONE vs./and/||/<> EXISTS/PRESENT ) ( Birch Li/NH₃ aromatik, Clemmensen Zn/HCl karbonil. ) ( Formül: Elektron İLE proton ) ( Etkili, etkisi kesin olan. | Tam istenildiği gibi. İLE Ölçü, miktar vb. özellikleri eşit olan. | Bir başkasının, ötekinin aynı olan. | Ölçü, miktar vb. özellikleri eşit olarak. | Yüz yüze, karşılıklı olarak. ) ( EFFECTIVE vs. MEASUREMENT ) ( Canlıların organizasyon seviyeleri tek bireyden ekosisteme doğru genişler. ) ( Formül: Birey < Popülasyon < Komünite < Ekosistem ) ( Birim matris çarpımda etkisiz İLE sıfır matris toplamada etkisiz ) ( Formül: I = [δ_ij] İLE O = [0] ) ( Havaya düşer. [20 Şubat] İLE/VE/||/<>/> Suya düşer. [27 Şubat] İLE/VE/||/<>/> Toprağa düşer. [06 Mart] ) ( CEMRE: Yanmış kömür parçası[kor], ateş/kor/köz. | Ufak çakıl taşı. | İltihaplı çıban, kara kabarcık. | Toprakta yedişer gün arayla meydana gelen sıcaklık yükselmesi. ) ( CEMRE-İ ÛLÂ[fi-l-hevâ] ile/ve CEMRE-İ SÂNİYE[fi-l-mâ] ile/ve CEMRE-İ SÂLİS[fi-l-türâb] ) ( Bir nesne üzerine etki eden net güç sıfırsa nesne durur ya da sabit hızla devinir. İLE/VE/||/<>/> Bir nesnenin ivmesi, üzerine etki eden net güçle doğru orantılıdır ve kütlesiyle ters orantılıdır. İLE/VE/||/<>/> Her etkiye karşılık eşit ve zıt bir tepki vardır. İLE/VE/||/<>/> İki nesne arasındaki çekim kuvveti, kütleleriyle doğru orantılı ve aralarındaki uzaklığın karesiyle ters orantılıdır. ) ( Birincil üretim fotosentez, ikincil üretim heterotrof büyüme ) ( Formül: GPP - R = NPP (birincil) İLE tüketim × verim (ikincil) ) ( ... İLE/NE YAZIK Kİ Yankesicilik, üçkâğıtçılık, hırsızlık. ) ( İstemeden, kazayla. İLE/NE YAZIK Kİ Amaçlı, planlı. ) ( Disiplinler arası entegrasyon. ) ( Formül: Unity of Science ) ( Sonsuz sayıdaki ölçüm için ortalama değer. Sistematik hata olmayan ölçüm için gerçek değer. İLE İlke olarak sonsuz sayıda ölçüme dayanarak hesaplanan bir kesinlik. ) ( POPULATION MEAN vs. POPULATION STANDART DEVIATION ) ( [not] UNITED vs./but COMPOUND ) ( MÜTTEHİT ile/değil MÜREKKEP ) ( Aslında çözünür olan türlerin, çökmekte olan katının yüzeyinde ya da onunla birlikte sürüklenerek taşınması. İLE Titrasyonda son bir damlanın tepkimeyi tamamladığı, fiziksel değişmelere bakılarak titrasyonun son erdirildiği durum. ) ( COPRECIPITATION vs. END POINT ) ( KOPREZIPITATION mit ENDPUNKT ) ( Trinidad Tobago'nun ambleminde, "Birlikte Hareket Edersek Başarırız!" yazmaktadır. ) ( BEHAVE TOGETHER vs./and BEING TOGETHER ) ( Güvenlik sistemlerine saldırı türleri. ) ( Formül: √(2^n) (birthday bound) ) ( ( Kutritler ile Üç Boyutlu Kuvantum Işınlama - Kozan Demircan ) ( İnsan dışındaki her şey/kavram/olgu/durum. İLE/VE/<> İnsan. ) ( JOINT >< DISJOINT ) ( Bitki göze duvarı ve kloroplast var, hayvanda yoktur ) ( Formül: Selüloz duvar İLE esnek zar ) ( Tükenmek. İLE Yeşermek.[Bitki] ) ( Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımından çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı. | Yol kaplamasında, kâğıt ve çatıların su geçirmez duruma getirilmesinde, kömür tozundan briket yapımında vb.de kullanılan, doğal ısıda katı, yoğunluğu bire yakın, koyukestane renginde madde. ) ( Biyoçeşitlilik tür zenginliği İLE endemizm bölgeye özgü. ) ( Formül: Toplam İLE lokal ) ( Biyoinformatik veri analiz araçları, hesapsal model. ) ( Formül: Data analysis İLE modeling ) ( Sürdürülebilir kataliz yöntemleri. ) ( Formül: TOF İLE TON (kataliz metrik) ) ( Biyokütle canlı kütlesi İLE biyoçeşitlilik tür zenginliğidir ) ( Formül: Kütle İLE çeşit ) ( Canlı bilimi. İLE/VE Matematik diliyle yapılan iletişim. ) ( ... İLE/VE Temek/taşıyıcı bilim. ) ( BIOLOGY vs. PHYSICS ) ( Biyolojik üreme kriteri, morfolojik şekil benzerlik. ) ( Formül: Interbreeding İLE appearance )- BASİT SARKAÇ İLE FİZİKSEL SARKAÇ İLE BURULMA SARKACI ile/||/<> SARKAÇ TÜRLERİ
- BASİT TOPLUM ile/||/<> KARMAŞIK TOPLUM
- BAŞKA (BİR) ALTERNATİF (ÇÖZÜM) değil ALTERNATİF (ÇÖZÜM)
- BAŞKA ALTERNATİF değil ALTERNATİF (ya da BAŞKA ÇÖZÜM)
- BAŞKA ŞANSI YOK değil BAŞKA YOLU YOK
- BAŞKALAŞIM ile/ve DEĞİŞİM
- BAŞKALAŞIM ile GELİŞİM
- BAŞKALAŞIM ile İÇBAŞKALAŞIM
- BASKI ile/ve BASINÇ
- BASKILAMA ile BASTIRMA
- BASKIN/HAKİM GEN ile/ve/<> SAKLI GEN
- BASKIN GEN ile/ve/||/<> ALTGIN GEN
- BAŞLANGIÇ ile/ve/||/<>/> ORTA ile/ve/||/<>/> SON
- BASMA ile BASMAK
- BATARYA[İt. < BATTERIA] ile BATARYA[İt. < BATTERIA]
- BATTERY İLE SUPERCAPACİTOR İLE FUEL CELL İLE FLYWHEEL ile/||/<> ENERJİ DEPOLAMA
- BAYES İLE FREQUENTİST İLE LİKELİHOOD ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
- BAYES TEOREMİ ile/||/<> FREKANSÇI YAKLAŞIM
- BAYESİAN STATİSTİCS ile/||/<> FREQUENTİST STATİSTİCS
- BAYESYEN İLE FREKANSİST ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
- BAYICI ile BOĞUCU
- BAYIN/YEPUN = KIZIL/QIZIL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]- BAZ[İng./Fr. < BASE]/ALKALİ[Fr. < ALCALI] değil/yerine/= TABAN | ACIT
- ... BAZLI[< İng. BASE] değil/yerine/= TEMELLİ
- BB84 İLE E91 İLE B92 ile/||/<> KUANTUM KRİPTOGRAFİ
- BEC İLE FERMİ GAS İLE RYDBERG ile/||/<> ULTRA SOĞUK ATOMLAR
- BECEREMEDİM" ile/değil/yerine/>< OLMADI
- BECKMANN DÜZENLENMESİ ile/||/<> SCHMİDT REAKSİYONU
- BEDÎHİ/YAT[Ar.] ile/ve/||/<> BEDÎ'İ/YAT[Ar.]
- BEDÜK = BÜYÜK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]- BEER YASASI -ile
- BEHAVİORAL GENETİCS ile/||/<> CLASSİCAL BEHAVİOR ANALYSİS
- BEHÇET GÖZ TUTULUMU ile/||/<> BEHÇET VASKÜLER TUTULUM
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> BAĞIŞIKLIK(OTOİMMÜN) HASTALIĞI
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> ROMATOİD ARTRİT
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS
- BEHÇET PULMONER ARTER ANEVRİZMASI ile/||/<> ATEROSKLEROTİK ANEVRİZMA
- BEHÇET TROMBOFLEBİTİ ile/||/<> DERİN VEN TROMBOZU
- BEHÇET ÜVEİTİ ile/||/<> İNFEKSİYÖZ ÜVEİT
- BEHÇET VASKÜLİTİ ile/||/<> TAKAYASU ARTERİTİ
- BE-HEME[Fars.]-HÂL[Ar.] değil/yerine/= MUTLAKA, ELBETTE
- BEHER İLE BALON İLE BÜRET İLE PİPET ile/||/<> LABORATUVAR CAM MALZEMELERİ
- BEHİŞT ile CENNET, UÇMAK
- BEL ile BEL ile BEL ile BEL
- BELGİ ile/ve/<> BELGİN
- BELİRGİNLEŞTİRME ile/ve/||/<> AÇIĞA ÇIKARMA
- BELİRLEME ile/ve/>/<> SONSUZ DEĞİLLEME
- BELİRLENİM ile/ve/||/<> İLİŞKİSELLİK
- BELİRLE(N)ME ile/ve/||/<> ETKİLE(N)ME
- BELİRLENMİŞLİK ile/ve/||/<> SONSUZLUĞUN OLANAKSIZLIĞI
- BELİRLİ BİR:
SÜREYLE ile/ve/||/<>/>/< SIRAYLA- BELİRLİ BİR YERDELİK ile/ve/||/<>/> SIRALILIK
- BELİRLİ HATA ile BELİRSİZ HATA
- BELİRLİ İNTEGRAL ile/||/<> BELİRSİZ İNTEGRAL
- BELİRLİ/LİK ile/ve BELKİLİ/LİK
- BELİRSİZLİK İLKESİ ile/||/<> TAMAMLAYICILIK İLKESİ
- BELİRSİZ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BELİRGİN/LİK
- BELİRSİZ/LİK ile MUTLAK
- BELİRTİ ile/ve/||/<>/> İZ ile/ve/||/<>/> İZİN İZİ ile/ve/||/<>/> GÖSTEREN
- BELİT/AKSİYOM(ATİK) = AXIOM[İng.] = AXIOME/AXIOMATIQUE[Fr.] = AXIOM, GRUNDWAHRHEIT[Alm.] = ASSIOMA[İt.] = AXIOMA[İsp.] = PRONUNTIATUM[Lat.] = AKS.OMA[Yun.] = BEDÎHİYYE, MÜSELLEM[Ar.] = ASLÎ MUTEÂREF[Fars.] = AXIOMA[Felm.]
- BELKİ ... ile/değil/yerine/>< BİR/DÜŞÜK/YÜKSEK OLASILIKLA/OLASILIKLI ...
- BELL İLE CHSH İLE GHZ ile/||/<> KUANTUM EŞİTSİZLİKLERİ
- BELLEK YİTİMİ ile DUYUM YİTİMİ ile ACI YİTİMİ ile SÖZ YİTİMİ ile HAREKETLERDEKİ DÜZENSİZLİK
- BELLİ/BELİ" değil/< BELİRLİ
- BELOUSOV-ZHABOTİNSKY İLE OREGONATOR İLE BRUSSELATOR ile/||/<> KİMYASAL OSİLATÖRLER
- BEMBEYAZ APAK
- BENGİ ile BENGİ
- BENNE[Ar. çoğ. BİNÂN] -ile
- BENT BAĞI ile/||/<> BANANA BAĞI
- BENZEN ile/||/<> HALKA
- BENZER NESNELER ve/||/<> BENZER NESNELER
- BENZOİD AROMATİKLİK ile/||/<> NON-BENZOİD AROMATİKLİK
- BEREKETLİ HİLAL ile/||/<> ANADOLU PLATOSU
- BERGMAN ile/ve/||/<> BORGMAN
- BERKOVİCH SPACE ile/||/<> FORMAL SCHEME
- BERNOULLİ DENKLEMİ ile/||/<> NAVİER-STOKES
- BERNOULLİ İLE PASCAL İLE ARŞİMET ile/||/<> AKIŞKAN STATİĞİ PRENSİPLERİ
- BERNOULLİ İLE VENTURİ İLE PİTOT ile/||/<> AKIŞ DİNAMİĞİ
- BERNOULLİ İLKESİ ile/||/<> PASCAL İLKESİ
- BERNOULLİ ile/||/<> İLKESİ
- BERRAK[Ar.] ile/ve NET[Fr.]
The mirror can do nothing to attract the sun. It can only keep bright.
See clearly your condition, your very clarity will release you.
It is 'clarity and charity' that make us human. )- BERRAK[Ar.]/LIK değil/yerine/= DURU/LUK / AYDIN LIK / AÇIK/LIK / APAÇIK/LIK
- BERRY FAZI ile/||/<> DİNAMİK FAZ
- BERRY PARADOKSU ile/||/<> TANIMLAMA PARADOKSU
- BERRY PSEUDOROTATİON ile/||/<> TURNSTİLE ROTASYON
- BESİN ZİNCİRİ ile/||/<> BESİN AĞI
- BESLENEN = SÖNÜMSÜZ
- BESLE(N)ME ve/> SESLE(N)ME
- BESSEL FONKSİYONU ile/||/<> LEGENDRE POLİNOMU
- BETİMLEME ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TANIMLAMA
- BEYAZ CÜCE ile/||/<> KIRMIZI DEV
- BEYİN İLE OMURİLİK İLE KALP İLE KARACİĞER İLE BÖBREK İLE AKCİĞER İLE PANKREAS ile/||/<> HAYATİ ORGANLAR
- BEYİN ile/ve/||/<> AKIL
- BEYZİK[İng. < BASIC] değil/yerine/= TEMEL
- BFGS ile/||/<> NEWTON-RAPHSON
- BFS İLE DFS İLE DİJKSTRA ile/||/<> GRAF ALGORİTMALARI
- BİAS İLE EXPLAİNABİLİTY İLE PRİVACY ile/||/<> AI GÜVENİLİRLİĞİ
- BİAS ile/||/<> VARİANCE
- BİÇİM ile BİÇEM
- BİÇİMDE/YAMUKTA:
ALT ALAN ile/ve/<> ÜST ALAN- BİÇİMSEL SİSTEM ile/||/<> DOĞAL DİL MANTIĞI
- BİÇİMSELCİLİK ile/||/<> SEZGİCİLİK
- BICIR BICIR (KONUŞMAK, HAREKET ETMEK)
- BIÇMA ile BIÇUK/BIÇUQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]- BİDÂYET[Ar.] değil/yerine/= BAŞLAMA, BAŞLANGIÇ
- BİFURKASYON ile/||/<> FAZ GEÇİŞİ
- BİG BANG ile/||/<> STEADY STATE
- BİLÂHARE[Ar.]["BİLÂHERE" değil!] değil/yerine/= SONRADAN/DAHA SONRA/SONRALARI
- BİLARDO MASASININ:
BOYU ile/ve/<> ENİ- BİLEK[İng. < BLACK] ile/değil BİLEK
- BİLEŞEN ile BİLEŞİK ile BİLEŞİM ile BİLEŞKE
- BİLEŞEN ile PARAMETRE
- BİLEŞİK ile DIŞMERKEZLİ BİLEŞİK
- BİLEŞİK ile KARIŞIM
- BİLEŞİK/LİK ile BİREŞİK/LİK
- BİLEŞİM ile BİRLEŞİM
- BİLGİ KAYBI PARADOKSU ile/||/<> KUANTUM BELİRLİLİK
- BİLGİ TAŞIYICISI OLMAK ile/değil/yerine/||/<>/>/< ÖĞRENMEYİ ÖĞRENMEK
- BİLGİ ile/ve/||/<>/>/< BİRGİ/BİREŞİM
- BİLGİ ile/ve/<> GEREKÇELENDİRİLMİŞ BİLGİ(EPİSTEMOLOJİ)
- BİLGİ ile/||/<> KURAMSİ
- BİLGİ =/||/<> NE YAPMAYABİLECEĞİNİN BİLGİSİ
- BİLGİNİN:
BAŞLANGICI ile/değil/yerine SÜRECİ- BİLGİYE ERİŞİM:
GÖZLEM ve/+/||/<>/>/< SEZGİ ve/+/||/<>/>/< FARKINDALIK- BİLGİYE GİDİŞ ve/||/<> KAYNAĞA DÖNÜŞ
- BİLİK ile BİLİK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]- BİLİM İNSANI değil/yerine/= BİLİMCİ
- BİLİM KİŞİSİ:
BİLİR ve/||/<>/> KANITLAR ve/||/<>/> DİKKAT EDİLMESİNİ İSTER- BİLİM TARİHİ ile/ve DÜŞÜNCE TARİHİ
- BİLİM TARİHİ ile/ve DÜŞÜNCE TARİHİ
- BİLİM TERİMİ/KAVRAMINDA:
1924 ve/<>/< 1837- BİLİM ile AKSİYOMATİK ZEMİN
- BİLİM ile/ve/||/<> SANAT ile/ve/||/<> FELSEFE
BİLGELİĞİ SEVMEK değil TANRI'YI SEVMEK )- BİLİMBİREYİ ile/ve/değil/yerine DOĞA FİLOZOFU
"Bilgi kişisi, öğrenimin zorluklarına katlanmayı göze almış kişidir," diye yanıtladı. "Acele etmeden, bocalamadan, erk ve bilgi gizlerinin sökülmesi, çözülmesi yolunda, gidebileceği son aşamaya varmış olan bir kişidir."
"Her isteyen, bilgi kişisi olabilir mi?"
"Hayır, herkes olamaz."
"Bilgi kişisi olmak için insan ne yapmalıdır öyleyse?"
"Dört doğal düşmanına meydan okuyup onları yenmelidir."
"O dört düşmanını yenen bir kişi, bilgi kişisi olur mu?"
"Evet. Ancak, dört düşmanının her birini yenebilen kişiye, 'bilgi kişisi' denir."
"Bu düşmanları yenen herkes, 'bilgi kişisi' olur mu?"
"Hepsini yenen herkes, 'bilgi kişisi' olur."
"Bu düşmanlarla savaşıma geçmeden önce, yapılması gereken başka şeyler yok mudur?"
"Yoktur. Her isteyen, bilgi kişisi, olmayı deneyebilir ama çok azı gerçekten başarır bu işi -doğal bir şey bu-. Bilgi kişisi olma yolunda karşılaşılan düşmanlar, gerçekten korkunç şeylerdir; çoğu kişi, yenik düşer onlara."
"Nasıl düşmanlar bunlar, ... ?
Düşmanlar konusunda konuşmak istemedi. Bu konuyu anlamam için daha çok zaman olduğunu söyledi. Sözü değiştirmemek amacıyla benim bir bilgi kişisi olup olamayacağımı sordum. Bunu kimsenin kestiremeyeceğini bildirdi. Ama bir bilgi kişisi olup olamayacağımı gösteren herhangi bir ipucu bulunup bulunmadığını ısrarla sorunca, bunun, o dört düşmanla savaşımımın sonucuna bağlı olduğunu -onları yenebiliyor muyum yoksa onlara yeniliyor muyum- ama o savaşımın sonucunu şimdiden bilmesinin olanaksızlığını belirtti.
"Savaşımın sonucunu görebilmek için büyü yapmak ya da fala bakmak olanaklı mıdır?" diye sordum. Hiçkimsenin, ne araç kullanırsa kullansın, bu savaşımın sonucunu önceden bilemeyeceğini, kesin bir dille anlattı. Neden olarak da bilgi kişisi olmanın, geçici bir şey olduğunu gösterdi. Bu noktayı açıklamasını istediğimde, yanıtı şöyle oldu:
"Bilgi kişisi olmak sürekli değildir! Bir kişi, tam olarak bilgi insanı olamaz. Ancak, çok kısa bir an için olunuverir. Dört düşmanı yendikten sonra!"
"Söylesene, nasıl düşmanlar bunlar?"
Yanıt vermedi. Yine üsteledim ama konuyu değiştirdi ve başka şeyler anlatmaya başladı.
( Ertesi gün... )
Gitmeye hazırlanıyorken, birden, bilgi kişinin düşmanlarını yine sormak geldi içimden. Uzun süre uzakta kalacağımı, söyleyeceklerini yazarsam, bu konuları düşünme fırsatını bulabileceğimi anlatarak onu ikna etmeye çalıştım.
Bir süre, ikircikli, bekledi; sonra konuşmaya başladı:
"Bir kişi, öğrenmeye başlayınca, amaçlarının neler olduğunu kesin olarak bilmez. Başka bir niyeti vardır, amaçları belirgin değildir. Hiçbir zaman gerçekleşemeyecek ödüller ummaktadır. Çünkü, öğrenmenin "zorluklarını" bilmiyordur henüz."
"Yavaş yavaş öğrenmeye başlar -önceleri azar azar, sonra da büyük parçalar halinde-. Çok geçmeden, düşünceleri çatışır. Öğrendiği şey, umduğu, düşlediği gibi çıkmamıştır; bu durum, onu korkutur. Öğrenim, hiç de beklendiği gibi olmamıştır. Öğreniminin her adımı, yepyeni görevler yükler kişiye; kişinin korkuları, acımasızca birikir, baş kaldırır. Bir savaş alanına döner yaşamı.
"İşte, doğal düşmanların birincisiyle böyle karşılaşılır: Korkuyla! Yenmesi güç, hain, korkunç bir düşmandır korku. Tüm yol boyunca saklanır, ummadığın yerlerde, sinsi sinsi bekler seni. Eğer, onu karşında gördüğün zaman, kaçmaya başlarsan, unut artık bilgiye ulaşmayı."
"Korkup kaçan kişiye ne olur?"
"Bir şey olmaz. Ama öğrenemez bir daha. Korkusunu göğüslemesi, korkusuna karşın, öğrenme yolunda, bir adım daha ilerlemeyi göze alması gerekir. Bir adım daha, bir adım daha. Korkuyla dolmalı... Evet! Ama korksa da ilerlemeyi sürdürmeli, durmamalı! Bu işin yöntemi böyledir! Bu birinci düşmanın, pes edeceği bir an gelecektir. Kişiye, güven gelir. Niyeti daha da güçlenir. Öğrenmeyi, öyle korkutucu bir şey gibi görmez artık."
"Bu sevinçli an gelince, birinci doğal düşmanını yendiğini çok iyi bilir kişi."
"Hemen mi olur bu, yoksa, azar azar mı?
"Azar azar olur ama korkusunun kaybolması çabuk olur. Birdenbire olur."
"Ama yeni bir şeyler gelirse başına, yine korkmaz mı kişi?"
"Hayır. Korkusunu, bir kez yitirmeyegörsün. Kişi, artık yaşamında korku nedir bilmez. Korkunun yerini, zihin berraklığı alır -korkuyu silen bir zihin berraklığı-. Artık, o kişi, ne istediğini biliyordur; o isteklerini nasıl doyuracağını da biliyordur. Yeni öğrenimleri kazanmak için adımlarını nasıl atması gerektiğini sezer; her şey apaçık çıkmıştır ortaya. Artık, hiçbir şey saklı değildir bu kişiden."
"Bu da, ikinci düşmanın karşısına çıkarır onu: Berraklık! Ulaşılması, o denli zor olan zihin berraklığı, korkuyu kovar ama kör eder insanı aynı zamanda."
"Kişinin, kendinden kuşku duymasına yol açar, istediği şeyi yapabileceği inancını verir ona. Çünkü, o kişi, artık, herşeyi apaçık görebilmektedir. Berraklığın yüreklendirdiği kişi, bir türlü durmak bilmez. Ama büyük bir hata yapmaktadır. Bu işin, bir eksik yanı vardır. Kişi, kendini bu sözde erke bırakırsa, ikinci düşmanına boyun eğmiş sayılır. Ve öğrenme diye bir şey kalmaz. Sabırlı olması gereken yerde aceleci olacak ya da acele edilmesi gereken yerde sabırlı olmayı yeğleyecektir. Zaman gelecek, artık, yeni bir şey öğrenme yetisini yitirecektir."
"Bu tür bir yenilgiye uğrayan kişiye ne olur? Ölür mü?"
"Hayır, ölmez. İkinci düşmanı, bu kişinin, bir bilgi insanı olma çabasını kösteklemiştir; artık, bu kişi, bilgi insanı olmayı istemek yerine, devingen, kıvrak bir savaşçı olmayı yeğleyebilir. Ya da soytarı olmayı. Ne var ki, kendine pek pahalıya mal olan o berraklık, hiçbir zaman karanlığa ve korkuya dönüşmeyecektir. Yaşam boyunca, her şeyi açıkça görecektir ama yeni bir şey öğrenemeyecektir, öğrenme özlemi çekmeyecektir."
"Ama yenilmemek için yapabileceği bir şey yok mudur?"
"Korkuyu nasıl aşmışsa yine öyle yapmalıdır. Berraklığa, meydan okumalıdır. Elde ettiği berraklığı, önünü daha iyi görüp yeni adımlarını ona göre atmak için kullanmalıdır. En önemlisi de, berraklığının, bir yanlışlık sonucu ortaya çıktığını düşünmelidir. Ve öyle bir an gelecektir ki, bu berraklığın, gözleri önündeki bir noktadan başka bir şey olmadığını anlayacaktır. Böylece, ikinci düşmanını da yenmiş olacaktır. Artık, hiçbir şeyin, ona zarar veremeyeceği bir yere ulaşacaktır. Bu, bir hata olmayacaktır. Bu, gerçek bir erk(güç) olacaktır."
"Bu yere ulaşınca, ardından koştuğu erke, sonunda kavuştuğunu bilecektir. Ne isterse yapar artık bu erkle. Dostu, onun buyruğundadır artık. Ne isterse, yasa odur. Çevresinde ne varsa görmektedir. Ne var ki, üçüncü düşman dikiliverir karşısına: Erk!
"Düşmanların en güçlüsüdür erk. En doğal şey, ona boyun eğmektir. Öyle ya... O kişinin buyruğunda değil midir erk!? Buyurur; kimi sakıncaları göze ala ala, kendi yasalarını, kendi yapar. Çünkü, buyruk ondadır."
"Bu durumdaki biri, yaklaşmakta olan üçüncü düşmanın, pek farkına varmaz. Bir bakmışsın, birdenbire, haberi bile olmadan yitivermiş savaşımı. Düşmanı, onu, kıyıcı, tutarsız bir adam haline getirivermiş..."
"Erkini yitirir mi?"
"Hayır, berraklığını da erkini de hiçbir zaman yitirmez."
"Bilgi kişinindan farkı nedir, öyleyse?"
"Kendi erkine yenilen bir kişi, onu, doğru dürüst yönlendiremeden ölür gider. Yazgısının üstüne, yük gibi biner erki. Böyle biri, kendini yönetemez ve bilmez erkini, ne zaman ya da nasıl kullanması gerektiğini."
"Bu düşmanlardan birine yenilirsen, bu kesin bir yenilgi mi demektir?"
"Evet, kesin yenilgi olur bu. Bu düşmanlardan biri, insanı yenmeyegörsün, artık yapılabilecek bir şey kalmaz."
"Örneğin, erke yenilen bir kişi, yanlışını görerek, durumu düzeltebilir mi?"
"Düzeltemez. Bir kere yenilmeyegörsün, işi bitmiştir artık."
"Ya geçiciyse erke aldanması; ya erki teperse zamanında?"
"Savaşım sürüyor sayılır o durumda. Hâlâ 'bilgi insanı' olmaya çalışıyor demektir bu. Artık, hiç çabalamıyorsa, kendini koyuverirse yenilmiş olur bu kişi ancak."
"Ama bir insan yıllarca korkuya yenik düşebilir ve sonunda korkusunu yenebilir."
"Hayır, doğru değildir bu. Korkuya kapılırsan, korkuyu yenemezsin; çünkü, öğrenmekten ürküyorsundur, öğrenmek için çaba göstermiyorsundur. Ama korkusunun içinde yıllar boyunca sürdürürse öğrenme çabasını, ola ki, korkusunu yenebilir. Çünkü, kendini, korkuya tümüyle bırakmamıştır."
"Üçüncü düşmanı nasıl yeneriz?"
"Ona karşı çıkarak. Bile bile... Kendimizin olmadığını kavrayarak. Tüm öğrendiklerimizi, dikkatle ve inançla kullanarak, sürekli olarak sınırlarımızı zorlamayarak... Kendimizi denetleme durumunda, berraklığın ve erkin, hatalardan da kötü olduğunu görebilirsek, her şeyi denetimimiz altında bulundurduğumuz bir noktaya erişebiliriz. İşte, o noktada, erkimizi nasıl ve ne zaman kullanabileceğimizi biliriz. Üçüncü düşmanı böylece yenmiş oluruz."
"Bu da kişiyi, öğrenim yolculuğunun sonuna getirir. Bir de ne görürsün! Sonuncu düşman, karşına dikilmiş durmaktadır: Yaşlılık! Düşmanların en acımasızıdır bu. Hiçbir zaman, tümüyle yenemeyeceğimiz bir düşman... Sürekli olarak savaşıp uzak tutmaya çalışmaktan başka yapılacak bir şey yoktur."
"İşte, bu dönemde, kişi, hiçbir şeyden korkmaz; zihni berraktır, sabırsız değildir -tüm erkleri denetimi altındadır-. Ne var ki, bu dönem, aynı zamanda, boyun eğmeyen bir dinlenme isteğinin ortaya çıktığı bir dönemdir. Bir yere uzanmak, unutmak isteğine bırakırsa kendini; yorulur yorulmaz, sürdürdüğü çabayı bırakırsa, son olanağını kaybetmiş olur. Titrek, yaşlı bir yaratık durumuna sokuverir onu düşmanı. Çekilme arzusu, tüm berraklığını, erkini ve bilgisini bastırır."
"Ama kişi, silkinir de yorgunluğundan sıyrılır, yaşamının gereklerini sürdürürse, bu son yenilmez düşmanıyla savaşımda bir an bile olsa başarılı olursa, işte o zaman 'bilgi insanı' olmuş demektir. Berraklığın, erkin ve bilginin egemen olduğu bu an, yeterlidir onun için." )- BİLİM'DE ...
* DAHA FAZLA OLAYI AÇIKLAYAN/KUŞATAN KURAMLAR
* DOĞAL SÜREÇLERDEKİ ÖNGÖRÜSÜ YÜKSEK OLAN KURAMLAR
* BİR BİLİMSEL KURAM İNŞA EDİLDİĞİNDE, VAROLAN KURAMLARIN AÇIKLAYAMADIĞI OLGULARI AÇIKLAMA GÜCÜ GÖSTERİYORSA VAROLAN KURAMLARIN YERİNE YEĞLENİR
* İSTİSNALARI AZ OLAN KURAMLAR ÖTEKİLERE YEĞLENİR
* DAHA AZ KARMAŞIK VE BASİT OLAN KURAMLAR YEĞLENİR
* ÖNGÖRÜSÜ YÜKSEK KURAMLAR YEĞLENİR
* KURAMIN YENİ ARAŞTIRMALARA OLANAK SUNMASI ARANIR )- BİLİM/BİLİMDE/BİLİMSELLİKTE:
(ÖNCELİKLE) VAR OLANIN[MEVCUD/ONTOS] ve/||/<>/> DOĞANIN ve/||/<>/> DOĞAL)
NESNE ve/||/<>/> OLAY ve/||/<>/> OLGU ve/||/<>/> DURUM ve/||/<>/> İLİŞKİLERİN
(VE ANCAK DAHA SONRA) ÜRETİLMİŞ NESNELERİN
(VE EN SON OLARAK) KİŞİLERİN ve/||/<>/> TOPLULUKLARIN ve/||/<>/> TOPLUMUN/TOPLUMLARDA YAŞANMIŞ/YAŞANAN/YAŞANABİLEN
OLAY ve/||/<>/> OLGU ve/||/<>/> DURUM ve/||/<>/> İLİŞKİLERİN
(ÖNCEDEN TANIMLANMIŞ ve/||/<>/> BELİRLENMİŞ BİR YÖNTEM ve/||/<>/> ARACA BAĞLI OLARAK)
(İSTİDLÂLÎ/RASYONEL [AKIL İLE])
ÖLÇÜLÜ ve/||/<>/> ÖLÇÜLEBİLİR/ÖLÇÜMLENEBİLİR
NEDENSEL ve/||/<>/> KAVRAMSAL ve/||/<>/> ELEŞTİREL (OLANAK ve/||/<>/> SINIRLARI İÇİNDE)
KANITLI ve/||/<>/> DÜZENLİ ve/||/<>/> TUTARLI (BİR BİÇİMDE)
KAMUSAL/LIK ve/||/<>/> TEKRARLANABİLİR/LİK ve/||/<>/> DENETLENEBİLİR/LİK ve/||/<>/> PAYLAŞILABİLİR/LİK (KOŞULLARINDA)
TANIM ve/||/<>/> İŞLEV ve/||/<>/> YARARA (KONU OLABİLEN/OLABİLECEK)
VERİ ve/||/<>/> BİLİ ve/||/<>/> BİLGİ/Sİ- BİLİMDE YERALAN ile/ve/değil BİLİMDE DE YERALAN
- (B)İLİM/LER ile/ve/+/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN/HİKMET
Kişi noksanını bilmek gibi irfân olmaz. )- GERÇEKLİK:
BİLİMSEL ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNSEL- BİLİMSEL TUTUM/DURUŞ ve/||/<> FELSEFÎ ANLAYIŞ ve/||/<> SANATSAL/ESTETİK DUYARLILIK ve/||/<> HAREKETLİ(SPORCUL) YAŞAM
- BİLİMSELLİKTE:
DOĞRULANABİLİRLİK ile/ve/değil/<> YANLIŞLANABİLİRLİK- BİLİMSELLİKTE:
"YANLIŞLANAMAZLIK" ile/değil YANLIŞLANABİLİRLİK- BİLİNÇ ile/ve/<> BİLİNCİN BİLİNCİ
- BİLİNÇ ile/ve/değil/||/<>/< DOLANIKLIK
- BİLİNCE AÇIK ve/||/<> ANLAŞILIR
- BİLİNEAR FORM ile/||/<> QUADRATİC FORM
- BİLİNEMEZ ile/ve/=/||/<> BÖLÜNEMEZ
- BİLİNEMEZ ile ÖNGÖRÜLEMEZ
- BİLİNENİN BİLGİSİ ile/ve/<> BİLENİN BİLGİSİ
- BİLİNMEMESİ ile/ve/değil BURADA YER ALMAMASI
- BİLİŞSEL ARKEOLOJİ ile/||/<> DAVRANIŞSAL ARKEOLOJİ
- ÖNCELİK:
BİLİŞSEL/MANTIKSAL ile/ve/değil/||/<>/< VAROLUŞSAL- BİLKUVVE ile/ve BİLFİİL
- BİLLUR ile MİKROLİT[Fr. < Yun.]
- BİLME GEREKLİLİĞİ/ZORUNLULUĞU ile/ve/<> GEREKÇELENDİRME GEREKLİLİĞİ/ZORUNLULUĞU
- BİLME ZEVKİ ile/ve/<> ÖĞRENME ZEVKİ/SEVGİSİ
Öğrenme sevgisi olmadan, bir şeyi anlamaya çalışmak, kişiyi, karışıklığa götürür.
Öğrenme sevgisi olmadan, içtenliği istemek, kişiyi, zararlı sonuca götürür.
Öğrenme sevgisi olmadan, doğruluğu istemek, kişiyi, başkaldırıya götürür.
Öğrenme sevgisi olmadan, dayanıklı olmayı istemek, kişiyi, gereksiz davranışlarda bulunmaya götürür. )- BİLMEK:
FİZİK'TE ile/ve MANTIK'TA- BİLMEK ile/ve/||/<>/> ANLAYABİLMEK ile/ve/||/<>/> (BİRİNE) ANLATABİLMEK ile/ve/||/<>/> (ÇOCUĞA) YALIN ANLATABİLMEK
- BİLMEK ile/ve/<> DOĞAYI BİLMEK
To know is to be.
In complete obedience to nature there is no effort.
Seeing nature as mere consciousness is awareness.
The totality of conscious experiences is nature.
Science merely pushes back the frontiers of our ignorance.
As you dive deep into yourself in search of your true nature, you will discover that only your body is small and only your memory is short; while the vast ocean of life is yours. )- BİLMEK ile/ve/||/<> KANITLAMAK
- BİLMEK ile/ve/||/<>/< NEDENLERİ BİLMEK
- BİLMEK ile/ve/||/<>/> ÖNGÖRMEK
- BİLMİYORUM ile/ve/||/<>/> NEREDEN BİLİYORUM?
- BİNOM AÇILIMI ( - NEWTON):
1665/1666 ile/ve/||/<>/> 1669 ile/ve/||/<>/> 1711- BİNOMİAL ile/||/<> ADLENDİRME
- BİNOMYAL ile/||/<> TRİNOMYAL
- BİOBRİCK İLE GENDEVİCE İLE CİRCUİT ile/||/<> BİYOLOJİK PARÇALAR
- BİOBRİCK İLE GİBSON İLE GOLDEN GATE ile/||/<> DNA ASSEMBLY
- BİOCATALYSİS ile/||/<> CHEMİCAL CATALYSİS
- BİODİVERGİTE ile/||/<> GEODİVERGİTE
- BİOFİLM ile/||/<> PLANKTONİK KÜLTÜR
- BİOHİBRİT KATALİZÖR ile/||/<> İMMOBİLİZE ENZİM
- BİOİNFORMATİCS ile/||/<> CLASSİCAL BİOLOGY
- BİOORTHOGONAL CHEMİSTRY ile/||/<> IN VİVO CHEMİSTRY
- BİOORTHOGONAL İLE IN VİVO İLE LABELİNG ile/||/<> BİYOORTOGONAL KİMYA
- BİOSTATİSTİCS ile/||/<> MEDİCAL STATİSTİCS
- BİR DURUMA GEREKÇE BULMAK ile/ve GEREKÇE BULDUKTAN SONRA BİR DURUMA DÜŞMEK
- 1 KİLO PAMUK = 1 KİLO/KIYYE DEMİR/KURŞUN
- BİR KONUNUN/DURUMUN/AYRINTININ:
İŞLEYİŞİ ile/ve/değil/||/<> İŞLENİŞİ- BİR NESNE/OLAY/OLGU/DURUM/KOŞUL İÇİN:
BİR "AD VEREBİLMEK", BİR ŞEY "DEMEK/DİYEBİLMEK"
ve/||/<>/<
O ...'YI DENEMEK- BİR ŞEYİN:
"YOK OLMASI" ile/değil YER/BİÇİM DEĞİŞTİRMESİ- BİR ile/ve/||/<>/>/< BİN
- BİR ile/ve/||/<> VAR
- KARIŞTIRMAMAK:
BİRBİRİNDEN değil BİRBİRİNE
(ya da BİRBİRİNDEN AYIRMAK)- BİRCH İNDİRGENMESİ ile/||/<> CLEMMENSEN İNDİRGENMESİ
- BİREBİR ile BİRE BİR
- BİREY İLE POPÜLASYON İLE KOMÜNİTE İLE EKOSİSTEM ile/||/<> EKOLOJİK ORGANİZASYON
- BİRİK(TİR)MEK ile/ve/||/<>/> YIĞ(IL)MAK
- BİRİM MATRİS ile/||/<> SIFIR MATRİS
- BİRİM ile/ve/||/<>/> ARD ARDALIK
- 1. CEMRE ile/ve/||/<>/> 2. CEMRE ile/ve/||/<>/> 3. CEMRE
- BİRİNCİ DÜĞME ETKİSİ ve/||/<> DOMİNO ETKİSİ ve/||/<> (SÜREKLİ) DAMLA ETKİSİ
- BİRİNCİ YASA ile/ve/||/<>/> İKİNCİ YASA ile/ve/||/<>/> ÜÇÜNCÜ YASA ile/ve/||/<>/> EVRENSEL ÇEKİM YASASI
- BİRİNCİL ÜRETİM ile/||/<> İKİNCİL ÜRETİM
- BİRİNE ÇARPMAK ile/ne yazık ki BİRİNİ "ÇARPMAK"
- BİRLEŞİK BİLİM ile/||/<> BİLİMİN GELECEĞİ
- BİRLEŞİK KAPLAR değil BİLEŞİK KAPLAR
- BİRLEŞİK ORTALAMA ile BİRLEŞİK STANDART SAPMA
- BİRLEŞİK ile/değil BİLEŞİK
- BİRLİKTE ÇÖKME ile BİTİM NOKTASI
- BİRLİKTE HAREKET ETMEK ile/ve BİRLİKTE OLMAK
- BİRLİKTELİK ile/ve/||/<> KARŞILIKLILIK
- BİRTHDAY İLE MEET-İN-MİDDLE İLE SİDE-CHANNEL ile/||/<> KRİPTOGRAFİK ATAKLAR
- BİSİKLET ve/<> AKIL/ZEKÂ
- BİSİKLET ve/<> (DAHA) AZ KARBON SALINIMI
- BİSİKLET ve/<> ENERJİ
- BİSİKLETTE:
(DAHA FAZLA) GÖRÜNÜRLÜK ile/ve/||/<>/> (DAHA YÜKSEK) GÜVENLİK- BIT ile/ve/||/<>/> QUBIT
)
- BİTİMLİ/LİK ile/ve/<> BİTİMLİLİĞİNDE(Kİ) BİTİMSİZ/LİK
- BİTİŞİK | BENZER/HOMOJEN >< AYRIŞIK/HETEROJEN
- BİTİŞİK/LİK ile/ve/||/<> ÖNSEL/LİK
- BİTKİ/AĞAÇ DİKENLERİ:
"KORUNMAK İÇİN" değil HAVADAN, SU TOPLAMAK İÇİN- BİTKİ GÖZESİ ile/||/<> HAYVAN GÖZESİ
- BİTMEK ile BİTMEK
- BİTÜM[Fr.] değil/yerine/= YERSAKIZI
- BİYOÇEŞİTLİLİK ile/||/<> ENDEMİZM
- BİYOİNFORMATİK ile/||/<> HESAPSAL BİYOLOJİ
- BİYOKATALİZÖR İLE ORGANOKATALİZÖR İLE FOTOKATALİZÖR ile/||/<> YEŞİL KATALİZ
- BİYOKÜTLE ile/||/<> BİYOÇEŞİTLİLİK
- BİYOLOJİ ile/ve FİZİK
- BİYOLOJİK TÜR ile/||/<> MORFOLOJİK TÜR
itibarı ile 6.455 başlık/FaRk ile birlikte,
6.455 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(4/27)