SAÇMA(LIK)LAR / SAFSATALAR
Sözcükler: "SEN ..." / "SEN DE ..." ile başlatılan/saldırılan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: Tartışmada, öteki kişinin söz ve hareketlerini, kendi görüşünü savunmada kanıt olarak kullanma. | "Bir savın doğruluğunun, savı geliştiren kişinin, kişiliği ile ilgisi olduğu" "savı". | Bir kişinin önerileri yerine, önerinin reddedilmesini sağlamak üzere, kişiye sövülerek yapılan saldırı.<br> Örnek: - <em>"Senin müdür hakkında söylediklerini duydum. Nankör adam! Sen müdürün o kadar ekmeğini yedin!"</em><br> - <em>"...yı şu yaptıysa doğrudur/yanlıştır."</em><br> - <em>"...yı savunuyorsa ahlâksızın tekiymiş."</em><br> Lat./İng.: ARGUMENTUM AD HOMINEM<br> <br> * Tanım/açıklama: Tepkisel indirgemecilik.<br> Örnek: <br> - ... sorununun bu hâle gelmesinin toplumsal, ekonomik, politik bir sürü nedeni var.<br> - <em>"Terör örgütünü mü savunuyorsun bana?!..."</em><br> İng.: STRAW MAN<br> <br> Sözcük: "ONA BAKARSAN ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Ortak özellik gösteren iki önermenin birbiriyle aynı olması ya da birbirine çok benzemesi gerektiği" "savı". ZAYIF BENZETME<br> Örnek: <em>"Osmanlı İmparatorluğu da tıpkı Roma İmparatorluğu gibi parçalanmıştır."</em><br> İng.: WEAK ANALOGY<br> <br> Sözcük: "HERKES ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Çoğunluğun benimsediğinin doğru olduğu" "savı". <br> Örnek: <em>" 'Herkes' ona oy verdiğine göre yaptıkları da doğrudur."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD POPULUM<br> <br> Sözcük: "DEMEK Kİ ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Zaman içinde, önce gerçekleşen bir olgunun, onu izleyen başka bir olgunun nedeni olması gerektiği" "savı".<br> Örnek: <em>"Güneş tutulmasından sonra deprem oldu. Demek ki depremin nedeni güneş tutulmasıdır."</em><br> Lat.: POST HOC ERGO PROPTER HOC<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "SONUÇTA ..." / "TEMELDE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Tersi kanıtlanamayanın doğru olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"UFO'ların dünyayı ziyaret etmediği yolunda hiçbir kanıt yoktur. Demek ki ediyorlar."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD IGNORANTIAM<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "ZATEN ..." ile başlayan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: "Bağlantı, ilişki ya da ortak özelliklerin, mutlaka neden-sonuç ilişkisi içinde olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"Genç kızlar, çok çikolata yiyor. Genç kızlarda sivilce çok görülüyor. Demek ki, sivilcenin nedeni çikolatadır."</em><br> Lat.: CUM HOC ERGO PROPTER HOC<br> <br> * Tanım/açıklama: "Geleneksel olanın doğru olduğu" "savı".<br> Örnek 1: <em>"...'yı öldürmemiz gerekiyor. Çünkü töre böyle."</em><br> Örnek 2: <em>"Bunca yıldır böyle yapılıyor. Demek ki doğrudur."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD TRADITIO / ANTIQUITATEM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Bir tartışmanın taraflarından birinin sessiz kalmasının, sessiz kalan tarafın tartışılan konuda bilgisi olmadığını, haksız olduğunu ya da yanıldığını kabullenmesi anlamına geldiği" "savı".<br> Örnek: "Sükût, ikrardan gelir! Türk atasözü."</em><br> Örnek:<br> - Sanık, sorguda susma hakkını kullanmıştır!<br> - <em>"Suçsuzsa neden sussun ki?! Kalkıp açık açık, 'Ben suçsuzum!' derdi suçlu olmasaydı!"</em><br> Lat.: ARGUMENTUM EX SILENTIO<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "BELKİ DE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Sorunun ardında yatan varsayımların doğru olduğu" "savı". YÜKLÜ SORU<br> Örnek:<br> - Uyuşturucu kullanmaktan ne zaman vazgeçtin?<br> - Vazgeçmedim!<br> - Demek ki hâlâ kullanıyorsun?!...<br> - Hayır, hiç kullanmadım!<br> - <em>"Ama vazgeçmediğini itiraf ettin!"</em><br> İng.: LOADED QUESTION<br> <br> Sözcükler: "TEMELDE ..." / "HİÇ" / "HEP" ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: Döngüsel nedensellik. Kendi kendini "kanıtlayan" önerme.<br> Örnek: <em>"O, tembeldir. Çünkü çalışmayı hiç sevmez."</em><br> Örnek: <em>"Yalancı değilim. O nedenle, tüm söylediklerim doğrudur."</em><br> Örnek: <em>"Sudan hafif maddeler yüzerler. Çünkü batmazlar."</em><br> Lat.: PETITIO PRINCIPII<br> İng.: BEGGING THE QUESTION<br> <br> Sözcükler: "NASILSA ..." ile başlayan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: "Ünlülerin/güçlülerin/zenginlerin söylediklerinin doğru ya da yoksulların söylediklerinin yanlış olduğu" "savı".<br> Örnek 1: <em>"... bunu söylüyorsa doğrudur."</em><br> Örnek 2: <em>"O beş parasızın teki! Söylediklerine kim inanır!?..."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD CRUMENAM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Yoksulların söylediklerinin doğru ya da zenginlerin söylediklerinin yanlış olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"Adamın beş parası yok ki çapkınlık yapabilsin!"</em><br> Örnek: <em>"Adamın milyonları var. Güya eşini hiç aldatmamış!"</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD LAZARUM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Acınacak durumda olmanın ya da çaresizliğin, söylenilen ya da yapılanların yanlışlığına ağır bastığı" "savı".<br> Örnek: <em>"Adam ayakta duramayacak denli yaşlı ve hasta. Bence geçmişte yaptıklarından sorumlu tutulmasına artık gerek kalmamalı."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD MISERICORIDIAM<br> <br> Sözcükler: "İLLE DE" / "TEMELDE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Yalnızca iki seçeneğin var olduğu savı." YANLIŞ İKİLEM.<br> Örnek: <em>"Ya çözümün bir parçasısındır ya da sorunun!"</em><br> İng.: BIFURCATION<br> <br> Sözcükler: "ELİMDE
ile/değil/yerine
FaRkLaR
..." / "NE BİLEYİM ..." sözlerinin eklendiği "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Güç"/"zayıflık" kullanımı.<br> Örnek: <em>"Ders kitaplarında yazılanlar doğrudur. Eğer yanlış dersem öğretmen beni sınıfta bırakır."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD BACULUM<br> <br><br> <a href="http://www.FaRkLaR.net/sozluk/fark/26128" target="_blank"><b>Az kullanılması gerekenleri ve kullanırken çok dikkat edilecekleri bil de KONUŞ!!!</b></a>
Sözcükler: "SEN ..." / "SEN DE ..." ile başlatılan/saldırılan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: Tartışmada, öteki kişinin söz ve hareketlerini, kendi görüşünü savunmada kanıt olarak kullanma. | "Bir savın doğruluğunun, savı geliştiren kişinin, kişiliği ile ilgisi olduğu" "savı". | Bir kişinin önerileri yerine, önerinin reddedilmesini sağlamak üzere, kişiye sövülerek yapılan saldırı.<br> Örnek: - <em>"Senin müdür hakkında söylediklerini duydum. Nankör adam! Sen müdürün o kadar ekmeğini yedin!"</em><br> - <em>"...yı şu yaptıysa doğrudur/yanlıştır."</em><br> - <em>"...yı savunuyorsa ahlâksızın tekiymiş."</em><br> Lat./İng.: ARGUMENTUM AD HOMINEM<br> <br> * Tanım/açıklama: Tepkisel indirgemecilik.<br> Örnek: <br> - ... sorununun bu hâle gelmesinin toplumsal, ekonomik, politik bir sürü nedeni var.<br> - <em>"Terör örgütünü mü savunuyorsun bana?!..."</em><br> İng.: STRAW MAN<br> <br> Sözcük: "ONA BAKARSAN ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Ortak özellik gösteren iki önermenin birbiriyle aynı olması ya da birbirine çok benzemesi gerektiği" "savı". ZAYIF BENZETME<br> Örnek: <em>"Osmanlı İmparatorluğu da tıpkı Roma İmparatorluğu gibi parçalanmıştır."</em><br> İng.: WEAK ANALOGY<br> <br> Sözcük: "HERKES ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Çoğunluğun benimsediğinin doğru olduğu" "savı". <br> Örnek: <em>" 'Herkes' ona oy verdiğine göre yaptıkları da doğrudur."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD POPULUM<br> <br> Sözcük: "DEMEK Kİ ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Zaman içinde, önce gerçekleşen bir olgunun, onu izleyen başka bir olgunun nedeni olması gerektiği" "savı".<br> Örnek: <em>"Güneş tutulmasından sonra deprem oldu. Demek ki depremin nedeni güneş tutulmasıdır."</em><br> Lat.: POST HOC ERGO PROPTER HOC<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "SONUÇTA ..." / "TEMELDE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Tersi kanıtlanamayanın doğru olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"UFO'ların dünyayı ziyaret etmediği yolunda hiçbir kanıt yoktur. Demek ki ediyorlar."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD IGNORANTIAM<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "ZATEN ..." ile başlayan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: "Bağlantı, ilişki ya da ortak özelliklerin, mutlaka neden-sonuç ilişkisi içinde olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"Genç kızlar, çok çikolata yiyor. Genç kızlarda sivilce çok görülüyor. Demek ki, sivilcenin nedeni çikolatadır."</em><br> Lat.: CUM HOC ERGO PROPTER HOC<br> <br> * Tanım/açıklama: "Geleneksel olanın doğru olduğu" "savı".<br> Örnek 1: <em>"...'yı öldürmemiz gerekiyor. Çünkü töre böyle."</em><br> Örnek 2: <em>"Bunca yıldır böyle yapılıyor. Demek ki doğrudur."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD TRADITIO / ANTIQUITATEM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Bir tartışmanın taraflarından birinin sessiz kalmasının, sessiz kalan tarafın tartışılan konuda bilgisi olmadığını, haksız olduğunu ya da yanıldığını kabullenmesi anlamına geldiği" "savı".<br> Örnek: "Sükût, ikrardan gelir! Türk atasözü."</em><br> Örnek:<br> - Sanık, sorguda susma hakkını kullanmıştır!<br> - <em>"Suçsuzsa neden sussun ki?! Kalkıp açık açık, 'Ben suçsuzum!' derdi suçlu olmasaydı!"</em><br> Lat.: ARGUMENTUM EX SILENTIO<br> <br> Sözcükler: "DEMEK Kİ ..." / "BELKİ DE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Sorunun ardında yatan varsayımların doğru olduğu" "savı". YÜKLÜ SORU<br> Örnek:<br> - Uyuşturucu kullanmaktan ne zaman vazgeçtin?<br> - Vazgeçmedim!<br> - Demek ki hâlâ kullanıyorsun?!...<br> - Hayır, hiç kullanmadım!<br> - <em>"Ama vazgeçmediğini itiraf ettin!"</em><br> İng.: LOADED QUESTION<br> <br> Sözcükler: "TEMELDE ..." / "HİÇ" / "HEP" ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: Döngüsel nedensellik. Kendi kendini "kanıtlayan" önerme.<br> Örnek: <em>"O, tembeldir. Çünkü çalışmayı hiç sevmez."</em><br> Örnek: <em>"Yalancı değilim. O nedenle, tüm söylediklerim doğrudur."</em><br> Örnek: <em>"Sudan hafif maddeler yüzerler. Çünkü batmazlar."</em><br> Lat.: PETITIO PRINCIPII<br> İng.: BEGGING THE QUESTION<br> <br> Sözcükler: "NASILSA ..." ile başlayan "tanımlar".<br> * Tanım/açıklama: "Ünlülerin/güçlülerin/zenginlerin söylediklerinin doğru ya da yoksulların söylediklerinin yanlış olduğu" "savı".<br> Örnek 1: <em>"... bunu söylüyorsa doğrudur."</em><br> Örnek 2: <em>"O beş parasızın teki! Söylediklerine kim inanır!?..."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD CRUMENAM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Yoksulların söylediklerinin doğru ya da zenginlerin söylediklerinin yanlış olduğu" "savı".<br> Örnek: <em>"Adamın beş parası yok ki çapkınlık yapabilsin!"</em><br> Örnek: <em>"Adamın milyonları var. Güya eşini hiç aldatmamış!"</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD LAZARUM<br> <br> * Tanım/açıklama: "Acınacak durumda olmanın ya da çaresizliğin, söylenilen ya da yapılanların yanlışlığına ağır bastığı" "savı".<br> Örnek: <em>"Adam ayakta duramayacak denli yaşlı ve hasta. Bence geçmişte yaptıklarından sorumlu tutulmasına artık gerek kalmamalı."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD MISERICORIDIAM<br> <br> Sözcükler: "İLLE DE" / "TEMELDE ..." ile başlayan "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Yalnızca iki seçeneğin var olduğu savı." YANLIŞ İKİLEM.<br> Örnek: <em>"Ya çözümün bir parçasısındır ya da sorunun!"</em><br> İng.: BIFURCATION<br> <br> Sözcükler: "ELİMDE
ile/değil/yerine
FaRkLaR
..." / "NE BİLEYİM ..." sözlerinin eklendiği "tanımlar".<br> Tanım/açıklama: "Güç"/"zayıflık" kullanımı.<br> Örnek: <em>"Ders kitaplarında yazılanlar doğrudur. Eğer yanlış dersem öğretmen beni sınıfta bırakır."</em><br> Lat.: ARGUMENTUM AD BACULUM<br> <br><br> <a href="http://www.FaRkLaR.net/sozluk/fark/26128" target="_blank"><b>Az kullanılması gerekenleri ve kullanırken çok dikkat edilecekleri bil de KONUŞ!!!</b></a>
FaRkLaR Kılavuzu
07.02.2015 [16:51]
(1996'dan beri)
Henüz yorum eklenmemiş. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz...