İlk ve Son Yazaç/Sözcük Değişken'leri olan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 23.065 başlık/FaRk ile birlikte,
23.065 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(5/94)
- ALEKSİ[Yun.] ile ALEKSİN[Yun.]/KOMPLİMAN[[FR./İNG. < COMPLIMENT]/İLTİFAT[Ar.]
( Okuma yitimi. İLE Gönül okşayıcı, hoşa giden söz. | Koltuklama. )
- ALEL/ALLEL[İng.] değil/yerine/= GEN ÇİFTİ
- ALEL HESAP değil/yerine/= SAYIŞ ÜZERE
- ALEL ile/||/<> ALEL DIŞLANMASI ile/||/<> ALELOPATİ
( Kromozom üzerinde belirli bir noktada bulunan, belirli bir genin bilinen farklı varyasyonlarından her birine verilen ad.[Bir genin değişik biçimleri olarak da tanımlanır. Aleller, genlerde aynı karakteristik özelliklerin ortaya çıkmasını sağlar. Kan öbeklerini belirleyen genlerin, A, B ve 0 olmak üzere üç farklı aleli vardır. Bunların farklı kombinasyonları ile farklı kan öbekleri oluşur.] İLE/||/<> Heterozigotluk durumunda bir genin bulunabileceği lokustaki iki alelden yalnızca birinin tanımlanması durumu.[İmmoglubulin ve T Gözesi Alıcılarını kodlayan genlerde bu durum görülür. T Gözelerinde sadece bir set TCR geni olarak tanımlanır.] İLE/||/<> Bir canlının salgıladığı kimyasallardan ötürü başka canlı üzerinde özellikle büyüme, yaşamda kalma ve üreme açılarından olumlu ya da olumsuz etkilere neden olması.[Genellikle bitkilerde, alglerde, bakterilerde, resiflerde ve mantarlarda görülür. Bu etkiye neden olan kimyasallara alelokimyasallar denir. Bunlar arasında karbonhidratlar, lipitler, alkaloidler, azot içerikli bileşikler, flavonoid fenolikler başta olmak üzere bazı öteki fenolikler ve terpenoidler bulunur. Çöllerde bulunan çalıların etrafının göreceli olarak çıplak olmasının nedeni, salgıladıkları alelokimyasallardır. Juglans nigra türü ceviz ağaçları, salgıladığı juglon adlı kimyasaldan ötürü çevresinde yaşayan bazı canlılara karşı alelopatiktir.] )
- ALELÂDE[Ar.] ile FEVKALÂDE[Ar.] ile HARİKULÂDE[Ar.]
( Bayağı, sıradan; olağan, görülegelen. İLE Olağanüstü; güzel, duyulmadık, görülmedik. İLE Olağandışı, eşi görülmemiş; çok güzel, eşsiz. )
- ÂLEM ile/ve/<> ÂDEM
( Her ne ki var âlemde,
Örneği var Âdem'de!
Her ne ki var Âdem'de,
Örneği var âlem'de! )
( Bir ağaçtır, bu âlem
Meyvesi olmuş, âdem
Maksûd olan, meyvedir
Sanma ki ağaç ola. )
( Mâdem ki ademliktir âhiri bu âlemin
Âlemde her kelâmın işitme sen âdemin
[Madem ki evrenin sonu yokluktur
Kişilerin sözlerini çok fazla duyma!] )
- ÂLEM ile/ve/değil/||/<>/< AİLEM
- ALEM ile ÂLEM
( Bayrak. | Minare, kubbe, sancak direği gibi yüksek şeylerin tepesinde bulunan, madenden yapılmış ay yıldız ya da lâle biçiminde süs. İLE Yeryüzü ve gökteki nesnelerin tümü, evren. | Dünya, acun, cihan. | Aynı konu ile ilgili kişiler ya da bu kişilerin uğraşlarının tümü. | Durum ve koşullar. | Herkes, başkaları. | Ortam, çevre. | Eğlence. | Kendine özgü, birçok nitelikleri bulunan şey ya da kişi. | Duygu, düşünce, düş gücü. )
- ALEM ile/ve/||/<>/< KALEM
- ÂLEM ile/ve KOZMOS/KOSMOS[Yun.]
( ... İLE/VE Düzenlenmişlik, düzgünlük. Biçimlilik. )
- ALEMCİ ile "ÂLEMCİ"
( Camilerin kubbelerine, minarelerine alem yapan ya da takan kişi. İLE Eğlenceyi seven, her fırsatta "eğlenen", [eğlendiğini varsayan/zanneden] kişi. )
- ALEMDAR ile/||/<> BAYRAKTAR/SANCAKTAR
( Bayraktar. İLE/||/<> Yeniçerilerin bayrağını taşıyan subay.[Sonradan "Sancaktar" adı verildi] )
- ÂLEM-İ HİLKÂT ile/ve ÂLEM-İ KUDRET
- ÂLEM-İ KÜBRÂ ile/ve ÂLEM-İ SUĞRÂ
( Kâinat. İLE İnsan. )
- ÂLEM'İN:
ÖZET/İ ile/ve/<> NUR/U
( [kişinin] Gövdesiyle. İLE/VE/<> Ruhuyla. )
- ALENİ ile/ve/||/<> AİLENİ
- ALERGOGRAF[Fr.] ile ALERGOGRAFİ[Fr.] ile ALERGOLOJİ[Fr.] ile ALERGOLOG[Fr.] ile ALERJİ[Fr.] ile DUYARCIL/ALERJİK[Fr.] ile ALERJİT[Fr.]
( Tepkilerden yararlanarak alerji nedenini saptayan araç. İLE Tepkilerden yararlanarak alerji nedenini saptama yöntemi. İLE Alerjilerin sağaltımını konu alan bilim dalı. İLE Alerji uzmanı. İLE Belirli bir nesneye karşı gövdenin gösterdiği duyarlılık. İLE Alerji ile ilgili. İLE Alerji sonucu gövdede oluşan değişme ve bozukluk. )
- ALERJEN/ALLERGEN[İng.] değil/yerine/= DUYARLATAN
- ALERJİ ile/ve/değil/||/<>/< ALERJİ YATKINLIĞI/ATOPİ/ATOPY[İng.]
( Tepkinin kendi. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Genetik yatkınlık sonucu gövdenin alerjenlere karşı aşırı tepki verme eğilimi.[Testlerde atopi çıkması, kişinin alerji geliştirme eğilimini gösterir ancak bu kesinlikle etkin bir alerjisi olduğu anlamına gelmez.] )
- ALERJİK ASTIM ile/||/<> MESLEKİ ASTIM
( Alerjenlere maruz kalma sonucu hava yollarının daralması. İLE/||/<> İş yerinde maruz kalınan nesneler nedeniyle hava yollarının daralması. )
- ALERJİK RİNİT ile/||/<> VAZOMOTOR RİNİT
( Polen, toz gibi alerjenlere karşı burun mukozasının yangılanması. İLE/||/<> Alerjenler dışında, sıcaklık değişiklikleri ya da stres gibi etmenlere bağlı burun mukozasının yangılanması. )
- ALESTA[İt. < ALLESTA]:
HAZIR OL! ve/||/<> HAZIRIM!
- ALEV/ŞÛLE[Ar.]/ZEBÂNE[Fars.] değil/yerine/= ALAZ/YALAZ(A)/YALIM
- HİDROKSİ ASİTLER:
ALFA(AHA) ile/ve/||/<> BETA(BHA)
- ALFA RİTMİ ile/||/<> ALFA-SARMAL
( Beyin dinlenme durumundayken kendini gösteren, saniyede 7 - 10 devreli beyin dalgası ritmi. İLE/||/<> Protein yapısında yaygın olarak bulunan, ikincil üç boyutlu yapı.[Bu dizilimde, aminoasitler, her peptit içindeki karboksil oksijen moleküllerinin hidrojen bağları ile dengelenmesi sayesinde spiral bir yapıda bulunur. Miyoglobin ve hemoglobin proteinlerinin %70 civarı, alfa sarmal yapısındadır.] )
- ALFENİT[Fr. < ALFENIDE] değil/yerine/= METAL ALAŞIM
( İçinde bakır, çinko, nikel bulunan ve çatal bıçak takımı yapımında kullanılan gümüşlü bir alaşım. )
- ALG-/ALGE-/ALGESİ-/-ALGESİA/-ALGİA/ALGİO-/ALGO- ile/||/<> -AGRA ile/||/<> MOGİ- ile/||/<> ODYN-/-ODYNİA/ODYNO- ile/||/<> DYS- ile/||/<> CAC-/-CACE/CACO- ile/||/<> MAL- ile/||/<> PERO- ile/||/<> PALİ-/PALİN- ile/||/<> AMBLY- ile/||/<> NECR-/NECRO- ile/||/<> STAPHYL-/STAPHYLO-
( Ağrı, ağrısal, ağrı ile ilgili [miyalji: kas ağrısı, hiperaljezi: aşırı ağrı duyarlılığı]. İLE/||/<> Gut, ağrı nöbeti, ağrı. İLE/||/<> Güç, ağrılı. İLE/||/<> Ağrı. İLE/||/<> Anormal, güç, ağrılı, hatalı, hastalıklı, bozuk, patolojik, kusurlu, kötü. İLE/||/<> Kötü, hasta, bozuk. İLE/||/<> Hasta, kötü, anormal, bozukluk yapan. İLE/||/<> Deforme, bozuk, sakat. İLE/||/<> Yeniden, patolojik yineleme, geriye, tekrar. İLE/||/<> Donuk, soluk, yetmezlik, küntlük, zeki olmayan, duygusuz. İLE/||/<> Ölü, ölü doku, atrofik ceset. İLE/||/<> Üzüm salkımı, küçük dil ile ilgili, stafilokokla ilgili. )
- ALGI ile/||/<> ALGI DEĞİŞMEZLİĞİ ile/||/<> ALGI YANILMASI ile/||/<> ALGILAMA ile/||/<> ALGILAMA KALIBI ile/||/<> ALGISAL BEKLENTİ
( Gelen duyusal verileri organize etme, tanımlama, yorumlama ve anlamlaştırma süreci sonucunda ortaya çıkan anlamlı ürün. İLE/||/<> Sürekli değişen, yetersiz, eksik, tutarsız duyusal verilere karşın, tutarlı ve sürekli bir dünya algılama durumu. İLE/||/<> Algılanan ilişkilerle gerçekte olan ilişkilerin birbirine uymaması durumu.[Kısa algılanan bir çizgi, gerçekte algılama alanında bulunan öteki çizgilerle aynı uzunlukta olabilir.] İLE/||/<> Gelen duyusal verileri organize ederek anlamlaştırma süreci. Bu süreç sonucunda oluşan anlamlı ürün. İLE/||/<> Bir öbeğin tüm üyelerinin aynı güdüleri ve karakteristikleri taşıyacağını kabul eden varsayım. İLE/||/<> Algılama sürecini etkileyen önceden yapılaşmış zihinsel kurgu. )
- ALGI ile/ve ESTETİK ALGI
( PERCEPTION vs./and AESTHETIC PERCEPTION )
- ALGI ile/ve/||/<>/> OLAY ile/ve/||/<>/> OLGU
( Duyum. İLE/VE/||/<>/> Olumsal/keyfî. İLE/VE/||/<>/> Zorunluluk. Kavram. )
( Gövdenin işlevleri. İLE/VE/||/<>/> Zihnin işleri. İLE/VE/||/<>/> Aklın edimleri. )
( Olaylar değil olayları algılayış biçimimiz önemlidir[önceliklidir]. )
- ALGIDA ...:
SEÇİCİLİK ile/ve/değil/||/<>/< SÜZÜCÜLÜK
- ALGILAMA ile YARGILAMA
( Kültüre dayanır. İLE Uygarlığa dayanır. )
- ALGISAL BİL(İN)EMEME/AGNOZİ ile BİL(İN)EMEME/AGNOZİ
( APPERCEPTIVE AGNOSIS vs. ASSOCIATIVE AGNOSIS )
- ALGISAL EŞİKLER'DE:
ÖZEL ALICILAR ile/ve MUTLAK EŞİK ile/ve FARK EŞİĞİ
- ALGISIZ KAVRAMLAR ile/ve/<> KAVRAMSIZ ALGILAR
( Boş. İLE/VE/<> Kör. )
( CONCEPTS WITHOUT PERCEPTION vs./and/<> PERCEPTIONS WITHOUT CONCEPT
Empty. WITH/AND/<> Blind. )
- ALGOLOJİ/FİKOLOJİ ile SU YOSUNU BİLİMİ
( Suyosunu bilimi. )
- ALGORİTMA/ALGORITHM[İng.] değil/yerine/= AKIŞ BASAMAKLARI
- AL'I AL, MOR'U MOR
- ALİ BEY ve/||/<>/> HASAN ALİ YÜCEL
( Ertuğrul Fırkateyni'nin kaptanı. VE/||/<>/> Torunu.[Milli Eğitim Bakanı, Köy Enstitüleri'ni kuran, çok sayıda önemli kitabın çevirisini yaptıran ve Türk ansiklopedisini oluşturtan kişi] )
( )
- ALİ "KIRAN, BAŞ KESEN" değil DAL KIRAN, BAŞ KESER
- ALÎ (SIFATI)[Ar.] ile REFÎ' (SIFATI)[Ar.]
- ALİ ŞİR NEVÂÎ ve BİHZAD[Fars. BİH: İyi. + ZAD: Doğma/doğmuş.]
- ALİ UFKÎ/UFÎKÎ ile/ve/> DİMİTRİ KANTEMİR
- ÂLÎ[Ar. < ULÜVV] ile ÂLÎ[Ar.] ile ALÎ[Ar. < ÂLET]
( Yüce, ulu. Kemâlâtı kendinde toplayan. | Kişi adı. İLE/< Ebû Tâlib'in oğlu ve Hz. Muhammed'in damadı, dördüncü halife. İLE/< Âlete ait, âletle ilgili. | Yemin edici/eden. )
- ALIÇ/ALUÇ ile/= ALUÇİN ile/= ALUŞ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Sarı erik. İLE Yumruları olan, yenilebilir bir ot. İLE Kaşgar'a bağlı bir köy adı. )
- ALIÇ/ALUÇ ile/||/<> AMŞUY
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Sarı erik. İLE/||/<> Sarı renkte bir erik türü. )
- ALICI BAKIŞ ile/ve/değil ŞAŞKIN BAKIŞ
- ALICI ile ALACAKLI
- ALICI ile/ve ANLAYICI
( Almaya/anlamaya hazır olan. | Satın almak isteyen kişi, müşteri. | Kendine bir şey gönderilen kişi. | Almaç. | Kayıt aracı. | Azrail. İLE/VE Katılmaya hazır olan. )
- ALİDAT/MASTARA[Ar.] ile AD-EYLEM/MASTAR[Ar. < MASDAR]/INFINITIVE[İng.]/INFINITIF[Fr.] ile MASTAR/MISTAR[Ar.]
( Açı cetveli. İLE Ad-eylem. Eylemlik. İLE Sıvacıların ve duvarcıların, cetvel gibi kullandığı, ensiz, uzun ve düz tahta. | Marangoz cetveli. | Tezgâhta, halının düz dokunmasını sağlayan araç ya da ileri-geri oynatılan bölüm.| Davar memesi. )
- ALIK ile/||/<> BALIK
- ALIK/SERSEM/EBLEH ile KORKAK ile ALÇAK
( "Hiçbir şeyin değişmeyeceğini" "düşünüyorsak..." İLE "Düşünmek istemiyorsak..." İLE "Hiçbir şeyin değişmemesinin, kendi çıkarımıza olacağını düşünüyorsak..." )
- ALIKLIK ile ALINGANLIK
( Anlama ve sezme gücü yetersiz olma ve yetersiz olan kişi. İLE Çabuk "gücenen/kırılan". Kendiyle ilgisi olmasa da kendine bağlayan/bağlamak. )
- ALIKOYULMAK değil ALIKONULMAK
- ALIM-ÇALIM -ile
- ALİM ile ÂLİM
( Her şeyi bilen. İLE Bilgin. )
- ALÎM[Ar.] ile ÂLİM[Ar.]
( Önceden bilmeme olasılığı olmayan. İLE Sonradan bilen. )
( Âlim denilebilir ama ALÎM denmez. Allah'ın adıdır.[El-Alîm] "Abdul Alîm" olabilir ama sadece "Alîm" olmaz/denmez. )
- ÂLİM ile/ve/||/<>/> ÂRİF
( Bilgi(sonuç). İLE/VE/||/<>/> Bilme(süreç). )
( Cins. İLE/VE/||/<>/> Fasıl. )
( Koşul. | Durum, hal, vaziyet. | Yemin. İLE/VE/||/<>/> Yarı, yarım. | Bölüm, kısım, parça. | Mısra. )
( Tekil.(Taksim edilir.) İLE/VE/||/<>/> Çoğul.(Tasnif edilir.) )
( İlim; Evvel ile Ahir, Batın ile Zahir'i bilip, tüm bildiklerini en iyi/üst derecede bağlantırabilme/birleştirebilme uğraşıdır. İLE/VE/||/<>/> İrfan; ilmin niteliklerinin üzerine ek olarak, hikmetine sahip olup, zaman ve zeminine/mekânına göre değerlendirme yapabilme durumudur. )
( İlim: - Kendini bilmek ve - Gayrıyı bilmek İrfan: - İlm'ul-ilim ve - İlm'un Nefs )
( İlim: - İlm-i Hudurî ve - İlm-i Husulî )
( İlim: - Tasavvur(Kavram) ve - Tasdik(Yargı) İlim: - Bilmek ve - Bilgi )
( İlimde marifet zât'ı bilmektir. Eşyanın(nesnenin) akılda hasıl olan(meydana gelen) suretine ilim denir. Hariçten kattı nazarla malûma ilim denir. )
( İhvân-ı Safâ, "Fasl fî ecnâsi'l-ulûm" başlığı altında ilimleri, -Riyâzî, -Dinî ve -Felsefî olmak üzere üç ana grupta toplamıştır. )
( Çeşm-i insaf gibi kâmile mîzân olmaz Kişi noksanını bilmek gibi irfân olmaz. )
( Âlim; Evvel ile Ahir, Batın ile Zahir'i bilen, tüm bildiklerini en iyi/üst derecede bağlantırabilme/birleştirebilme seviyesine ulaşmış kişi. İLE Ârif; aliminin niteliklerinin üzerine ek olarak, hikmetine sahip olup, zaman ve zeminine/mekânına göre değerlendirme yapabilen kişidir. )
( Sindiren. İLE/VE/||/<>/> Geviş getiren. )
( Birikime hizmet eden. İLE/VE/||/<>/> Yaşayışa hizmet eden. )
- ÂLİM ile/ve ÂRİF
( Âlim; Evvel ile Ahir, Batın ile Zahir'i bilen, tüm bildiklerini en iyi/üst derecede bağlantırabilme/birleştirebilme seviyesine ulaşmış kişi. İLE/VE Ârif; alimin niteliklerinin üzerine ek olarak, hikmetine sahip olup, zaman ve zeminine/mekânına göre değerlendirme yapabilen kişidir. )
( Fikir üretir. İLE/VE Akıl üretir. )
( Faal akıldaki bilgi ile ittisâl eder. İLE/VE Işk ile ittisâl eder. )
( Faal akıldaki bilgiyle belirli bir tecrîd-tehzîb süresince ve hads yoluyla ittisâl eder. İLE/VE Belirli bir riyâzet-tezkiye süresince, ilâhî ışığa doğrudan değer. )
( Doğru hisse sahip olandır. İLE/VE Doğru sonuca sahip olandır. )
( Sorunları/engelleri çözer/çözebilmelidir. İLE/VE Kişileri çözer. )
( İlmini ölümlüden tahsil eden. İLE/VE İlmini ölümsüzden alan. )
( Eşyanın (kesret) hakikatini inceler. İLE/VE Tek'in (letâfet) hakikatini inceler. )
( ... İLE/VE İlâhî inâyetin tecellî sürecini mistik riyâzetle deneyimleyen. )
( Ârifler, ilimsiz, gözsüz, habersiz, müşahedesiz, sıfatsız ve perdesiz görürler. )
( Ârifler meclisine git de, istersen uyu. )
( Âlim, bir konuyu ilm-el yakîn; Ârif, ayn-el yakîn olarak bilir. )
( Âlim fikir/hüküm icâd eder; Ârif, akıl icâd eder. )
( Ölümlüden ilmi alan. İLE/VE Allah'tan ilim sahibi olan. )
( Meselerle, konuşmakla, hükümleri icrâ etmekle adâleti teskin eden zât. İLE Gördüğü şey üzerine insana hali vermekle sekinete ulaştıran zât. )
( Yarım âlim, dinden; yarım doktor, candan eder. )
( Âlimlerin en faziletli ilmi sükûttur. )
( Asıl güneş, âşıkların, âriflerin kalplerinden, gözlerinden doğan güneştir. )
( Bilirler. İLE/VE Yaşadıklarını da bilirler. )
( Vazgeçer. İLE/VE Sığdırır. )
( Malumu bilirler. İLE/VE Mazeretleri bilirler. )
( Baba. İLE/VE Anne. )
- ÂLİM <> İL(İ)M <> MALÛM
- ALİM/ALİİM" değil ALAYIM
- ÂLİM/ÂRİF ile/ve/değil/yerine/<> İMAN EDEN
( [not] SCHOLAR/GNOSTIC vs./and/but/<> BELIEVER
BELIEVER instead of SCHOLAR/GNOSTIC )
- ALİMENT- ile/||/<> NUTRİ- ile/||/<> SİTİO-/SİTO- ile/||/<> TROPH-/-TROPHİA/-TROPHİC/-TROPHİN/TROPHO-/-TROPHY ile/||/<> -OREXİA ile/||/<> EMET-/EMETO- ile/||/<> JEJ- ile/||/<> -PHAG/-PHAGE/-PHAGİA/PHAGO-/-PHAGOUS/-PHAGY
( Besin, besinsel. İLE/||/<> Beslenme, besinsel. İLE/||/<> Tahıl, besin, tane, tohum, besinlerle ilgili. İLE/||/<> Besin ve beslenme ile ilgili. İLE/||/<> İştah, istek. İLE/||/<> Kusma. İLE/||/<> Açlık, kuru. İLE/||/<> Yeme, yiyen, yutan. )
- ALİMENTASYON ile/||/<> ALİMENTAR ile/||/<> ALİMENTAR TRAKT
( Beslenme. İLE/||/<> Beslenme/beslenim [ile ilgili]. İLE/||/<> Sindirim yolu. )
- ALİMİNYUM değil ALÜMİNYUM
- ÂLİMLER/ÂRİFLER/ZARİFLER/ÂŞIKLAR ile/>< CAHİLLER
( Birbirini bilirler/tanırlar. İLE/>< Birbirini bilmezler ve tanımazlar. )
- ÂLİM/MÜTEBAHHİR ile ALLÂME
( Bir bilim dalında uzman. İLE Birçok bilim dalında derin bilgi sahibi olan. )
( ... İLE Hem aklî, hem naklî ilimleri bilen. )
( OMNISCIENT: Çok geniş bilgi sahibi. | Allah. [rahman ve rahim olan] )
( DOCTOR cum DOCTORA UNIVERSALIS )
- ALIN BÖLÜMÜ(LOBU) ile/ve ÇEPER BÖLÜMÜ(LOBU)
( Merkez oluk[central fissure] ayırır. )
( ALIN: CEBÎN, CEBHE[Ar.]/FOREHEAD[İng.] )
( ÇÎN-İ CEBÎN: Alın kırışığı. )
( Alın kırışıklığı, bilgeliği simgeler. )
- ALIN TERİ/TERLEMESİ ile SIRT TERİ/TERLEMESİ ile KIÇ TERİ/TERLEMESİ
( Sadece fiziksel çalışmaktan kaynaklanan durum/ter. İLE Çalışırken ciddi zorlanmadan kaynaklanan durum/ter. İLE Sıkıntıdan/zorluktan kaynaklanan durum/ter. )
( BASÎ[çoğ. BUSU'], NETH )
- ALINABİLİNİYOR değil ALINABİLİYOR
- ALINDI/MAKBUZ[Ar.] ile ALINTI/İKTİBAS[Ar.]
( Para vb. bir şeyin teslim alındığını gösteren belge. İLE Bir yazıya, başka bir yazarın yazısından alınmış parça, aktarma. | Başka bir dilden alınmış sözcük. )
- ALINGAN/LIK ile PARANOYA/K
- ALINLIK ile/||/<> KASNAK ile/||/<> KAVSARA
( Antik yapıların cephelerinde çatı ile korniş arasında yer alan üçgen biçimindeki bölüm. | Bir portalın ya da bir pencerenin çerçeve içine alınmış üst bölümü. İLE/||/<> Bir mimari yapıda kubbenin oturduğu ve yapının üslûbuna, türüne göre kare ya da yuvarlak olan kaide. İLE/||/<> Portal/taç kapı, mihrap gibi yerlerin yarım kubbeye benzeyen üst bölümü. )
- ALIK/ALIQ[Oğuz] ile/= KUŞ GAGASI
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- ALIŞIK ile AL IŞIK
- ALIŞILABİLİRLİK ile/ve/||/<> KALDIRILABİLİRLİK
- ALIŞILMIŞ OLAN ile/ve/değil/yerine/>< ANLAŞILABİLECEK OLAN/ANLAŞILMASI GEREKEN
- ALIŞILMIŞ/LIK ile/değil/yerine/>< AŞILMIŞ/LIK
- ALIŞKANLIK AHLÂKI ile/ve/değil/yerine YEĞLEME/TERCİH AHLÂKI
( [not] MORALS OF HABIT vs./and/but MORALS OF PREFERENCE
MORALS OF PREFERENCE instead of MORALS OF HABIT )
- ALIŞKANLIK (İLE) ile/değil KENDİLİĞİNDENLİK (İLE)
- ALIŞKIN ile/değil/yerine ALIŞKANLIĞI OLAN
- ALIŞMA/ALIŞKANLIK ile DADANMA
( Sevimsiz şeyler, put edinilmez. )
- ALIŞ-VERİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİŞ-ALIŞ
( Veren, her zaman vermeye hazırdır. )
( Kendilerinde olanlar, verebilir. )
( Verirsin ve alırsın! Verirsen alırsın! Verdikçe alırsın! Ver/verebil ki, alabil! )
( Biriktiren biriktirmeye memur, harcayan harcamaya. Veren ise, hazineyi kullanma yetkisine sahiptir. )
( Verdiğine engel olabilecek, vermediğini de verebilecek kimse yoktur. )
( The giver is always ready to give. )
- ALİVRE[Fr.] değil/yerine/= ÖN/PEŞİN SATIŞ
( Ürün henüz tarladayken ve yetiştiği zaman teslim edilmek üzere önceden yapılan peşin satış. )
- ALJEZİ ile/||/<> ALJEZİK ile/||/<> ...-ALJİ
( Ağrı duyarlılığı. İLE/||/<> Ağrılı. İLE/||/<> ... ağrısı. )
- ALKALİ METAL ile/||/<> ALKALİFİL ile/||/<> ALKALOİD ile/||/<> ALKALOZ
( Periyodik tablonun birinci öbeğinde[dikey] yer alan metaller.[Fransiyum dışındaki alkali metallerin tamamı, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir.][Kolaylıkla eriyebilir ve uçucu duruma geçebilir. Öteki metallerle karşılaştırıldığında, özkütleleri oldukça düşüktür. Bağıl atom kütleleri arttıkça, erime ve kaynama noktaları da düşüş gösterir. Elektrik ve ısı iletkenlikleri fazladır. Fransiyum[Fr], Lityum[Li], Potasyum[K], Rubidyum[Rb], Sezyum[Cs], Sodyum[Na] İLE/||/<> Yüksek pH değerlerinde yani pH 10 gibi aşırı bazik ortamlarda üreyebilen ve gelişebilen mikrop sınıfı. İLE/||/<> Azot ve heterosiklik halka içeren, çoğunlukla fizyolojik olarak etkin ve alkali olan ikincil metabolitler.[Bağımlılık yapabilme özellikleri bulunmaktadır.] İLE/||/<> Kanın asit-baz dengesinin belirli sorunlar nedeniyle bazik olması durumu.[Sağaltılmazsa ölümcül olabilir.] )
- ALKALİ[Fr. < ALCALI] ile ALKALOİT[Fr. < ALCALOIDE]
( Alkali metallerin hidroksitleriyle amonyum hidroksitin genel adı. İLE Özellikleri ile alkalileri andıran organik nesne. )
- ALKALİK[Fr.] ile ALKALİZASYON[Fr.] ile ALKALOİT[Fr.]
( İçinde alkali bulunan, alkali ile ilgili. İLE Alkali duruma getirme. İLE Özellikleri ile alkalileri andıran organik nesne. )
- ALKALOZ/ALKALOSIS[İng.] değil/yerine/= KAN ASİTSİZLİĞİ
- ALKAN ile ALKEN
( Tek bağ içeren doymuş hidrokarbonlar. İLE Çift bağ içeren doymamış hidrokarbonlar. )
- ALKEN ile ALKİN
( Çift bağ içeren hidrokarbonlar. İLE Üçlü bağ içeren hidrokarbonlar. )
- ALKIŞ ile/ve/yerine BİLARDO ALKIŞI
( Elleri, avuç içlerini çarptırarak. İLE/VE/YERİNE Orta parmak ya da yüzük parmağını, baş parmakla birleştirip ve kaydırıp avuç içine çarptırarak. )
( Daha çok/güçlü ses çıkararak. İLE/VE/YERİNE Daha az/güçsüz ses çıkararak. )
( Daha kaba. İLE/VE/YERİNE Daha nazik. )
( Beğeni ve coşkunu daha çok ve doğrudan duyurmak/yansıtmak üzere. İLE/VE/YERİNE Sporcunun odaklanmasına ve derinleşmesine engel olmamak üzere. )
- ALKOL ile FENOL
( Bir hidroksil öbeği içeren organik bileşikler. İLE Bir hidroksil öbeği içeren aromatik bileşikler. )
- ALKOL ile STEROL[Fr.]
( ... İLE Hayvanlarda, bitkilerde ve D vitamininde bulunan, genellikle karbon atomlarından oluşan, alkol niteliğinde organik bir madde. )
- ALKOLİZM ile/||/<> ALKOLİK
( Alkol bağımlılığı İLE/||/<> Alkol bağımlısı. )
- ALL- ile/||/<> ALL-/ALLO-/ALLOTRİ-/ALLOTRİO-
( Öteki, -normalden sapma, normal dışı, ters, dış, dışa ait, yabancı, farklı, değişik [allogreft: Başka bir bireyden alınan doku nakli]. İLE/||/<> Yabancı, anormal, normalden sapmış, sapkınlık. )
- ALLA (ALLA)" değil ALLAH (ALLAH)
( VARLIK VE YOKLUĞUN BİRLİĞİ )
- ALLAH ALLAH ile ALLAH ALLAH ALLAH ile YA ALLAH ile ALİMALLAH ile İNŞAALLAH ile BİSMİLLAH ile EVVELALLAH ile MAAŞALLAH ile EYVALLAH ile FESUBHANALLAH ile HAY ALLAH
( Şaşırırsak. İLE İşe coşku ve heyecanla sarılınca. İLE İşin sonuna kadar gitmek istersek. İLE Azmedersek. İLE İşe başlamadan önce. İLE İşe başlarken. İLE Kendimize güvenirsek. İLE İşi başarıyla bitirince. İLE İşten vazgeçersek. İLE Canımızı sıkarlarsa. İLE Eğer işi başaramazsak. )
- ALLAH, ÇALÂP ile/ve ALLAAAAAAAAHHH
( Fark mahreçte(çıkış yeri). Yani Satır ile Sadır(göğüs)'dan söyleme. Bir sözün ağızın ucundan çıkması, herhangi birşey ya da çok da önemli olmadığı yaklaşımıyla seslendirme. İLE/VE İçten, derinden, yoğun, hissederek, yaşayarak düşünmek, duymak ve seslendirmek. )
( Bir adım senden, benliğinden çık, ikinci adım Allah. )
( Allah kişinin ufkunda değil, derunundadır. )
( Görünecek olsa ona bile tuzak kurar, kurdukları tuzağa da kendileri düşer. )
( Üzerine konuşulamayan (sözlerin yetmediği) hikmet. )
- ALLAH, DERDİMİZİ ARTIRSIN ile/ve/<> ..., ALLAH DERDİMİZİ ARTIRSIN
- ALLÂH İÇİN değil ALLÂH RIZÂSI İÇİN
- ALLÂH İLE ile/ve ALLÂH İÇİN ile/ve ALLÂH'TAN
- ALLAH:
LİLAH ve LAH ve AH ve HU
- ALLAH NAMERD'E MUHTAÇ ETMESİN değil ALLAH MERD'E MUHTAÇ ETMESİN
- ..., "SAHİBİNE" BAĞIŞLASIN değil ..., SEVDİĞİNE BAĞIŞLASIN
- ALLAH TAKSİMİ ile/ve/||/<> KUL TAKSİMİ
- ALLAH ZİKRİ ile/ve YA ALLAH ZİKRİ
( Belirli bir noktadan sonra Allah'a "O" bile demek caiz değildir. )
- ALLÂH[Ar.] ile ALLÂHUMME[Ar.]
- ALLAH > ISTILÂH
( Allah, kişiyi, ıstılâh eder. )
( Kişi, Allah olmaz! )
- ALLAH'A SECDE/HİZMET (ETMEK) ile/ve/<> ÂDEM'E SECDE/HİZMET (ETMEK)
( Namazı/nı edâ etmek. İLE/VE/<> İnsanla buluşmak/birleşmek/anlaşmak. )
- ALLAH'I BİLMEK ve/<> HADDİNİ BİLMEK
- ALLAH'I BİLMEZ ile/ve/değil KENDİNİ BİLMEZ
- ALLAH'IN:
ADI değil ADININ ADI
- ALLAH'IN:
EMRİ ile/ve/||/<> MURADI
- ALLAH'IN LAFZI değil ALLAH'IN KELÂMI
- ALLÂH'IN MAKAMI:
NAZ MAKAMI değil NİYÂZ MAKAMI
- ALLAH'IN SIFATLARI:
SELBÎ/TENZİHÎ ile/ve/||/<>/> SUBÛTÎ
( - Vucud
- Kıdem
- Bekâ
- Vahdâniyet
- Muhâlefetün lil-Havadis
- Kıyam bi-nefsihî
İLE/VE/||/<>/>
- Hayat
- İlim
- Semi
- Basar
- İrâde
- Kudret
- Kelâm
- Tekvin )
- ALLÂH'IN VARLIĞI ile/değil ALLÂH'IN BİRLİĞİ
- ALLAH'IN:
ZÂT'I ile/ve SIFATLARI
( Allah'ın zâtı insanda, sıfatı âlemde. )
- ALLAH'IN ZÂTINI DÜŞÜNMEK ile/ve/yerine ALLAH'IN ÂSÂR'INI DÜŞÜNMEK
- ALLAH'TAN FÂNÎ OLMAK ile/ve/||/<>/> ALLAH İLE BÂKÎ OLMAK
- ALLÂHU A'LEMU Bİ-ZÂTİHÎ[Ar.] ile ALLÂHU A'LEMU Lİ-ZÂTİHÎ[Ar.]
- ALLAIS AÇMAZI ile/ve/||/<> İKİ ZARF AÇMAZI ile/ve/||/<> ST. PETERSBURG AÇMAZI
- ALLAK BULLAK (OLMAK) ile HALLAÇ PAMUĞU GİBİ ATMAK/ATILMAK
- ALLÂM[Ar.] ile ALLÂME[Ar.]
- ALLEGORİ değil ALEGORİ
- ALLEGRO[İt. < Mutlu, sevinçli.] ile ALLEGRETTO[İt.]
( Hızlı, canlı çalmak/çalınan. İLE Allegro'dan daha yavaş tempoda çalmak/çalınan. )
- ALLEM KALLEM (ETMEK)
( Bir işi istediği duruma getirmek için her türlü kurnazca çareye başvurma. )
- AL[L]ERJİ ile/||/<> AL[L]ERJEN
( Duyarca. İLE/||/<> Duyargan. )
- ALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> AŞMAK
- ALMAK ile SATIN ALMAK
( ... ile ŞİRÂ' )
( TO TAKE vs. TO BUY )
- ALMANAK[İng. ALMANAC][Fr. < ALMANACH] değil/yerine/= YILLIK
- İLKOKUL FİŞLERİ:
ALMANYA'DA ile İNGİLTERE'DE ile JAPONYA'DA ile [ne yazık ki]
TÜRKİYE'DE
( Üretim ve yaşam, disiplinle başlar. İLE Geçmişini bilmeyen, geleceğini belirleyemez. İLE Yaşamak için üreteceksin. İLE Ali, ata bak! )
- ALMAYA GELİNCE ile/değil/yerine VERMEYE GELİNCE
( Ortada. İLE/DEĞİL/YERİNE Ortalıkta yok. )
- ALNI ile/ve KALBİ ile/ve KAPISI AÇIK OLMAK
- ALNIN ile/ve/||/<>/> GÖĞSÜN
( Ak. İLE/VE/||/<>/> Pak. )
- ALNINI "KARIŞTIRMAK" ile/ve/||/<> ALNINI KARIŞLAMAK
- ALOFENİK/HİBRİT/KİMERİK ile/||/<> ALOJENİK ile/||/<> ALOMETRİ ile/||/<> ALOMETRİ DENKLEMİ ile/||/<> ALOPATRİ ile/||/<> ALOPATRİK MODEL ile/||/<> ALOSTERİ ile/||/<> ALOSTERİK PROTEİN ile/||/<> ALOTANIMA ile/||/<> ALOZİM
( Gözelerinde birden fazla genotip bulunan organizmalar.[İki farklı türün çiftleşmesiyle oluşan döl olarak da bilinir. En bilinen örneği, at ile eşeğin çiftleşmesi ile oluşan katırdır.] İLE/||/<> Aynı türe ait olmasına karşın bireylerin genlerinin farklı olması.[Homo sapiens türünde, tek yumurta ikizleri dışındaki her birey, birbiriyle alojeniktir.] | Bir türün farklı üyelerinden elde edilen biyolojik nesnelerin bu türün başka bir üyesi için neyle karşılandığını tanımlar.[Alojenik kök göze] İLE/||/<> Gövde büyüklüğünün, gövdenin biçimine, anatomiye, fizyolojiye ve davranışa bağlı olan ilişkisini inceleyen bilim dalı.[Çoğu zaman, bir canlının gelişimi sırasında farklı parçalarının ya da boyutlarının farklı büyüme miktarı göstermesi için kullanılsa da sadece asimetrik büyüme çözümlemesini içermez. Bir organizmanın gövde biçimi, gelişim süresince farklı parçalarının oransal büyüme hızına bağlıdır. Gövdenin kendine özgü biçimini almasını sağlayan bu orantılı büyümeye alometrik büyüme denir.][Baş, insanın gelişimi sırasında gövdeye oranla daha yavaş, bacaklar ise daha hızlı gelişmektedir.] İLE/||/<> Genel formu y = bxa olan denklem.[y ve x karşılaştırılan iki değer, a ve b ise sabittir.[Büyüme, doğrusal/izometrik ise allometrik üstel "a" nın değeri 1'dir. a > 1 olduğunda, allometri pozitif, a < 1 olduğunda negatif olarak söylenir.] İLE/||/<> Farklı coğrafi alanlarda yaşamak ya da farklı bölgelerde yaşayan topluluklar. İLE/||/<> Bir popülasyonun yalıtıldığında seçilimin ve sürüklenmenin yalıtımının iki yanındaki popülasyonlara bağımsız olarak etki etmesi yoluyla türleşmenin gerçekleştiğini ileri süren varsayım.[Günümüzde bilimsel gerçek olarak görülmektedir.] İLE/||/<> Düzenleyici bir ligandın proteinin katalitik sahası dışındaki bir bölgeye bağlanması yoluyla ya da kovalent modifikasyon yoluyla bir proteinin konformasyonunun değişmesi yoluyla protein etkinliğinin değişmesi. İLE/||/<> En az iki farklı konformasyonu benimseyebilen ve bir ligandın bir bölgesine bağlanmasıyla oluşan konformasyonel değişikliğin proteinin ikinci bir bölgesindeki protein etkinliğini değiştirdiği proteinler. Bu proteinler, bir gözedeki bir molekülün başka bir türdeki bir molekülün yazgısını etkilemesine izin verir ve bu mekanizma enzim düzenlemesinde yaygın olarak kullanılır. İLE/||/<> Bir allojenik bireyin antijen sunan gözeler üzerindeki MHC moleküllerinin, T gözeleri tarafından tanınması.[In vivo ortamda allograf reddine ve karışık lenfosit reaksiyonuna[mixed lymphocyte reaction/MLR] neden olur.] İLE/||/<> Aynı lokusta bulunan farklı alellerden salgılanan farklı özellikteki enzimler. )
- ALOFTALMİ[Fr.] ile ALOKİNEZİ[Fr.] ile ALOMETRİ[Fr.] ile ALOPATİ[Yun.] ile ALOPESİ[Fr.] ile ALOTROFİ[Fr.] ile ALOTROPİ[Yun.] ile ALOZOM[Fr.]
( Gözün iris renginin değişikliği kusuru. İLE Gövdenin bir örgenini hareket ettirmek isteyince, onun yerine karşı yandaki örgenin hareket etmesi biçiminde beliren hareket bozukluğu. İLE Bir örgenin, gövdenin bütününe oranla daha hızlı gelişmesi bozukluğu. İLE Sayrıya verilen ilacın, sağlam biri üzerinde denendiğinde, sayrılığın belirtilerine karşıt belirtiler göstermesi. İLE Kıl ve saçların yokluğu ya da dökülmesi, kellik. İLE Çeşitli gıdalarla beslenme olanağı. İLE Bir nesnenin hiçbir kimyasal değişikli yokken ayrı özellikler gösterebilmesi. İLE Erillik/dişillik belirlenmesindeki kromozom. )
- ALOPESİ/ALOPECIA[İng.] değil/yerine/= SAÇ YA DA KIL DÖKÜLMESİ | SAÇSIZLIK KELLİK
- ALP ile/||/<>/> ALPÂGUT
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yiğit, kahraman, bahadır. İLE/||/<>/> Tek başına düşmana saldıran, hiçbir biçimde yakalanmayan yiğit. )
- ALPİN[Fr.] ile ALPİNUM[Fr.]
( Dağların ağaç sınırının yukarısında kalan, sürekli yeşil çayırlar ile kaplı bölge. İLE Düzlüklerde, ovalarda Alp bitkileri yetiştirmek için kurulan botanik bahçeler. )
- ALSANA ile AL SANA
- ALSANA ile AL SANA
- ALT ÇENE DİŞLERİ ile/ve ÜST ÇENE DİŞLERİ
( ... İLE/VE Kökleri daha uzundur. [Yerçekimine karşı koymak üzere böyle olduğu biçiminde yorumlanmaktadır.] )
- ALT ÇENE ve ÜST ÇENE
( CÂM-I SÎM[gümüş kadeh][mecaz]: Sevgilinin çenesi. )
(
)
( ZEKAN[çoğ. ZÜKUN] )
( ZENAH/DÂN )
( LOWER JAW/MANDIBLE and UPPER JAW/MAXILLA )
- ALT DEĞİŞKE ile/ve ÜST DEĞİŞKE
- ALT EKSTREMİTE/LOWER EXTREMITY[İng.] değil/yerine/= BACAK
- ALT GEZEGENLER ile/ve/||/<> ÜST GEZEGENLER
( Merkür ve Venüs. İLE/VE/||/<> Mars, Jüpiter, Satürn. )
- ALT HAVA YUVARI ile GÖZ YUVARI ile HAVA YUVARI ile ISI/SICAK YUVARI(MAGMA KATMANI) ile IŞIK YUVARI ile İYON YUVARI ile RENK YUVARI ile SU YUVARI ile TAŞ YUVARI ile YER YUVARI
( ... İLE ... İLE ... İLE ... İLE ... İLE Yer gazyuvarındaki atom ve moleküllerin, güneş ışınlarıyla iyonlaştığı, 80-400 km. yükseklikler arasındaki katman. İLE ... İLE 12 km. İLE 150 km. İLE ... İLE 5000 km. )
- ALT SINIF ile ALT ŞUBE ile ALT TAKIM ile ALT TÜR
- ALT-ÜST ETMEK ile YERLE BİR ETMEK
- ALTA SIRALAMA / ALT DİZİNLEME -ile
( SUBORDINATION )
- ALTERASYON ile/||/<> ALİTERASYON
( Değişiklik. İLE/||/<> Ses yinelemesi. )
- ALTERNANS[Fr.] ile ALTERNATÖR[Fr.]
( Ard arda dönüp gelme, nöbetleşe gelme. İLE Dalgalı elektrik akımı veren üreteç. )
- ALTERNATİF TIP yerine TAMAMLAYICI TIP
- ALTERNATİF[İng. < ALTERNATIVE] değil/yerine/= DALGALI
- ALTES[İt.] değil/yerine/= PRENS VE PRENSESLERE VERİLEN ONURLAMA SANI
- ALTI[6] ile ARTI[+]
- ALTIN KÖKÜ ile BOYA KÖKÜ ile EĞİR KÖKÜ/OTU ile HELVACI KÖKÜ/ÇÖVEN ile MEYAN KÖKÜ ile EK KÖK ile SAÇAK KÖK ile YUMRU KÖK
( Güney Amerika'da yetişen, kusturucu niteliği olan bir kök, ipeka. İLE ... İLE Dere ve durgun su kenarlarında yetişen, 50-125 santimetre yüksekliğinde, çok yıllık ve otsu bir bitki, eğir kökü. İLE Kökü ve dalları, suyu sabun katılmış gibi köpürten, kir temizleyici bir bitki. İLE Fasulyegillerden, 30-60 santimetre yüksekliğinde, tüysü yapraklı, mavimsi, mor çiçekli, tatlı olan toprak altı bölümleri hekimlikte ve serinletici içeceklerin yapımında kullanılan, çok yıllık otsu bir bitki. İLE Sapın yanlarından çıkan ince kök. İLE Buğdayda olduğu gibi asıl kökün çevresindeki ek köklerin gelişmesiyle oluşan kök topluluğu. | Kök boğazının hemen alt kısmından başlayıp çok dallanmış olarak toprakta yüzeysel biçimde gelişen kök. İLE Patates, pancar, yer elması gibi yumru biçiminde olan kök. )
( CEPHAELIS IPECA CUANHA cum ... cum ACORUS CALAMUS cum SAPONARIA OFFICINALIS cum GLYCYRRHIZA GLABRA cum ... cum ... cum ... )
- ALTIN ORAN ve/||/<>/> TEKRARLAYAN ALTIN ORAN
- ALTIN ZEHİRLİ OK KURBAĞASI ile ALTIN KURBAĞA
( bkz. 22307 İLE 1966'da, bilimkişilerince tanımlanmış bir kurbağadır. Soyu tükenmeden önce Kosta Rika'nın, Monteverdi ormanlarında sıklıkla bulunurlardı. Ne yazık ki, 1989'dan beri hiçbir yerde görülememiştir.[Yiyecek azlığı ve iklim değişikliklerinden dolayı yok oldukları düşünülüyor.] Bunlar da çok zehirli kurbağalardandı. )
- ALTIN ZEHİRLİ OK KURBAĞASI ile KARA AYAKLI OK KURBAĞASI
( Dünyanın en zehirli kurbağası. İLE Dünyanın ikinci en zehirli kurbağası. )
( Adını, zehirlerini kamışçıkların ucundaki oklara bulayan yerliler vermiştir. [Şişe kapağı kadar ölçüdeki zehirle 10 kişiyi/insanı ya da 20.000 fareyi öldürebilecek kadar zehirlidir] )
( Kimi zaman nane yeşili, kimi zaman sarıdır. İLE Parlak turuncu ya da sarı renkte bir gövdesi, deniz mavisi bacakları vardır. )
( Keşfeden, Kaptan James Cochrane. [1823] İLE ... )
( APOSEMATİZM: Uyarı işareti. [Kurbağa ne kadar güzelse o kadar tehlikelidir.] )
( PHYLLOBATES TERRIBILIS cum PHYLLOBATES BICOLOR )
- ALTINDA KALMAK ile/değil/yerine/< ALTINDAN KALKMAK
- [daha önce] "ALTINI ÇİZMEK(/ÇİZDİKLERİMİZİN)" ile/ve/değil/yerine/sonra/||/<>/< ÜSTÜNÜ ÇİZMEK
- ALTÜST (ETMEK, OLMAK)
- ALTYAPI ile/değil ÜSTYAPI
( Üstyapıyı biçimlendirir. İLE/DEĞİL Altyapıyı değiştirir. )
- ALÜMİN[Fr. < ALUMINE] ile ALÜMİNYUM[Fr. < ALUMINIUM]
( Suda çözünmeyen, 2050 °C'de eriyen, beyaz bir toz olan alüminyum oksit. [Al2O3] İLE Atom numarası 13, atom ağırlığı 26,98 olan, 660 °C'de eriyen, gümüş parlaklığında, beyaz, hafif bir öğe. [simgesi: Al] )
- ALUMİNA ile ALUMİNAT ile ALUMİNİT ile ALUNİT
- ALÜMİNYUM[Fr. < ALUMINIUM] ile ALPAKS[Fr. < ALPAX]
( Atom numarası 13, atom ağırlığı 26,98 olan, 660 °C'de eriyen, gümüş parlaklığında, beyaz, hafif bir öğe. [simgesi: Al] İLE Kolayca bükülebilen alüminyum ve silisyum karışımı. )
- ALÜMİNYUM ile/değil GALYUM
( ... İLE/DEĞİL Çok seyrek bulunan, alüminyumu andıran, yoğunluğu 5.9, atom ağırlığı 69.72 olan, 29.8 °C'de ergiyen öğe. [simgesi: Ga] )
- ALÜN[Fr.] değil/yerine/= ŞAP[Ar. < ŞABB]
- MİL[Yun.]/ALÜVYON[Fr.]["ALİVYON" değil!] değil LIĞ/BALÇIK
- ALVE- ile/||/<> ALVEOL-/ALVEO-
( Kanal, kavite. İLE/||/<> Alveolusla ilgili, küçük kavitelerle ilgili. )
- ALVEOL/ALVEOLUS[İng.] değil/yerine/= HAVA KESECİĞİ | DİŞ YUVASI
- ALVEOL[US] ile/||/<> ALVEOLUS DENTİS
( Hava keseciği, petek, kovuk, çukur. İLE/||/<> Diş yuvası. )
- ALZHEIMER ile/ve/||/<> BINSWANGER BELİRGESİ/SENDROMU
- A.-G. (KONUŞMASI/SOHBETİ/"MUHABBETİ")
- AM[Ar.] ile ÂM[Ar. çoğ. A'VÂM] ile AMM[Ar. çoğ. AMMÂT] ile ÂMM[Ar. < UMÛM] ile HAMM[Ar.] ile HAM[Ar.]
( Sevgi. | İstek, istemek, istenilen. | Dişillik örgeni, vajina. İLE Yıl, sene. İLE Amca. İLE Genel/umûmî, herkese ait. İLE Şiddetli hararet. )
- A.M. ile/ve P.M.
- AMA NİYE? değil NİYE?
- AMA ÖYLE ile/ve/||/<>/> AMA BÖYLE
- AMÂ[Ar.] ile A'MÂ[Ar.] ile AMA[Ar.]
( Körlük, görmezlik, manevi körlük, bilgisizlik. | Yağmur bulutları. | Altında ve üstünde hava bulun(may)an bulut. İLE Kör. | Bilgisiz/cahil. İLE Bağlaç, fakat. )
- AMAÇ/HEDEF:
"DAĞIN DORUĞUNDA" değil DAĞIN ARDINDA
( Dorukta olursa gözünde büyür fakat ardında olursa o "zorlu süreç", aşılabilecek yola dönüşür dinleyen için. )
- KONU:
AMAÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLAM/INDA
( )
- AMAÇ ile/ve/||/<> AMAÇLILIK
( ... mit ZWECKMÄßIGKEIT )
- AMAÇ ile/ve/değil/yerine ARAÇ
( Amaç, aracın/araçların devrede oluş süreçlerinin tamamlanmış olduğu sonuç. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Araç, amaca/sonuca yönelik çabanın içinde kullanılanların/ uygulananların her bir ayrı işlev parçası ve/ya da bütünü. )
- İLKE/LER:
AMAÇSAL ile/ve/||/<> SÜREÇSEL ile/ve/||/<> SONUÇSAL
- ÂMÂ-İ MUTLAK ile/<> ÂMÂ-İ İZÂFÎ
( HİCÂB-I CELÂL: Mutlak körlük. )
- ÂMÂK[Ar. < MAAK/MAUK] ile A'MÂK[Ar. < UMK]
( Göz pınarları. İLE Derinlikler. )
( A'MÂK-I HAYAL adlı kitabı okumanızı salık veririz... )
- AMAN ile ANAM
- AMARİLİS[Fr.] değil/yerine/= GÜZEL HANIM ÇİÇEĞİ/ÇOBAN ÇİÇEĞİ/NERGİS ZAMBAĞI
- AMAROKS FUGAKS/AMAUROSIS FUGAX[İng.] değil/yerine/= GEÇİCİ KÖRLÜK
- AMASYA ile AMASRA
( Orta Karadeniz'de. [Çorum - Merzifon - Amasya] İLE Batı Karadeniz'de. [Zonguldak - Bartın - Amasra] )
- AMATÖR değil/yerine/= ÖZENGEN/İSTEGEN
- AMATÖR ile/ve/= PES ETMEMİŞ AMATÖR/PROFESYONEL
- AMAZON IRMAĞI ve/||/<> ORNACO IRMAĞI
- AMAZON[Fr. < Lat.] ile AMAZON ["AMOZON" değil!]
( Savaşa katılan kadınlara eski çağların Amazonlarına benzetilerek verilen san. | Kadınların giydiği giysi. | Memesiz. İLE Güney Amerika'daki dünyanın en geniş ormanı ve ırmağının adı. )
- AMAZONİT ile/||/<> KRİZOKOL/KRİSOKOL
( Yeşil mavi renkte bir feldspat. İLE/||/<> Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. )
( Mohs Sertlik Derecesi: 6-6.5 İLE/||/<> 2-4
Işık Kırma İndisi: 1.52-1.53 İLE/||/<> 1.57-1.60
Rengi: Yeşil mavi İLE/||/<> Mavi-yeşil
Molekül yapısı: KAlSi³O8 İLE/||/<> (Cu,Al)²H²Si²O5(OH)4·nH²O )
- AMBARGO[Fr. < EMBARGO] ile SANSÜR[Fr. < CENSURE]
( Bir nesnenin serbest sürümünü engellemek için konulan yasak, engelleyim. | Bir devletin, gemilerin kendi limanlarından ayrılmasını yasaklama buyruğu, engelleyim. | Bir ülkenin dış dünyayla ilişkilerini engelleme, engelleyim. | Bir kişinin başka kişilerle ilişkilerini engelleme, engelleyim. İLE Her türlü yayının, sinema ve tiyatro yapıtının hükûmetçe önceden denetlenmesi ve gösterilmesinin izne bağlı olması, sıkı denetim. )
( EMBARGO vs. CENSORSHIP )
- AMBARLAR ile AMBARLI
( Cevizlibağ - Zeytinburnu'nda. İLE Avcılar'da. )
- AMBER AĞACI ile/ve/||/<>/> AMBER ÇİÇEĞİ
( Baklagillerden, akasya cinsi, kışın yaprağını döken boylu bir çalı ya da birkaç metre boylanabilen dikenli küçük bir ağaç. İLE/VE/||/<>/> Amber ağacının toparlak, fındık büyüklüğünde, altın sarısı renginde güzel kokulu çiçeği. )
( ... cum ACACIA FARNECIANA )
- AMBERBARİS[Lat.] ile SARIÇALI/KADINTUZLUĞU/ÇOBANTUZLUĞU
( Ayrı taç yapraklı iki çeneklilerden, çiçekleri sarı, meyvesi ekşi ve kırmızı renkte, kabuğu ve kökü solucan düşürücü ilaç olarak kullanılan bir bitki. )
( BERBERIS VULGARIS )
- AMBİ-/AMBO- ile/||/<> AMPH- ile/||/<> -AMBİ ile/||/<> BASİ-/BASİO-/BASO- ile/||/<> -DROME ile/||/<> MARG-
( İkisi, iki yanda, iki yönlü/taraflı [ambidekster: İki elini de kullanabilen kişi]. İLE/||/<> İkisi, iki yanda, hakkında, çevresinde, çift, ikili. İLE/||/<> Yürüme, yer değiştirme. İLE/||/<> Tabanla ilgili, alt kısımla ilgili, bazionla ilgili, yürüme. İLE/||/<> Gidiş, seyir. İLE/||/<> Kenar. )
- AMBLEM[Fr. < EMBLEME] değil/yerine/= SİMGE, BELİRTGE/BELİRTKE
- AMBLİYOPİ[Fr.] ile AMETROPİ[Fr.]
( Görme gücünde azalma, görme yitimi. İLE Gözdeki kırılma hatası. )
- AMBOLİ[Fr.] ile/ve/||/<> EMBOLİZM[Fr.]
( Yabancı bir nesne kütlesinin damarları tıkayarak kan akımını engellemesi. İLE/VE/||/<> Bir damarın kan pıhtısıyla tıkanması. )
- AMBULANCE değil AMBULANS
- AMBULANS SİRENİ ile POLİS SİRENİ ile İTFAİYE SİRENİ
- AMBULANS[Fr./İng. < AMBULANCE] değil HASTA TAŞIMA/NAKİL ARACI / CANKURTARAN
- AMBULATUVAR/AMBULATORY[İng.] değil/yerine/= AYAKTAN | GÜNÜBİRLİK
- AMCA-DAYI/EMMİ-DAYI
- AMD/KAST ile/ne yazık ki ŞİBH-İ AMD/KAST/ŞİBH-ÜL-HATÂ
( Niyet, kasıt, karar. İLE Birini kasten öldürme.[âlât-ı cârihadan olmayan bir şeyle] )
- AMEL/E ile/ve/||/<> CAALE ile/ve/||/<> FAALE
( Eylemek/işlemek. İLE/VE/||/<> işlemek. İLE/VE/||/<> Kılmak. )
( Yineleme/tekrar edilme ve yön/istikamet varsa. İLE/VE/||/<> Yapı değişiyorsa. İLE/VE/||/<> Herhangi bir devinim/hareket ise. )
- AMELE[Ar. < ÂMİL] ile HAMELE[Ar. < HÂMİL]
( İşçi, emekçi, ırgat, amel eden. İLE Taşıyanlar, kaldıranlar. )
- AMELİNE GÜVENMEK ile/ve/değil/yerine ALLAH'A GÜVENMEK
- AMENNÂ ve/||/<>/> SADAKNÂ
- AMENSALİZM[Fr.] ile/>< KOMENSALİZM
( Bi̇r bi̇tki̇ türünün aynı ortamdaki̇ başka bi̇r bi̇tki̇ türünden ötürü geli̇şememesi̇. Bir organizmanın ötekine zarar verip kendisinin etkilenmediği ilişki. İLE/>< Bir organizmanın yarar sağlayıp ötekinin etkilenmediği ilişki. )
- AMERİKA ARMUDU(AVOKADO) ile ÇAKAL ARMUDU ile DAĞ ARMUDU ile HİNT ARMUDU
( Defnegillerden, Amerika'da yetişen bir ağaç. | Bu ağacın, armuda benzer yemişi. İLE ... İLE ... İLE ... )
( PERSEA GRATISSIMA cum ... cum ... cum ... )
( AVOCADO (PEAR) vs. ... vs. ... vs. ... )
- AMERİKA BADEMİ ile HİNT BADEMİ ile TAS BADEMİ
- AMERİKA BİZONU ile AVRUPA BİZONU, BONNACON, VAHŞİ İNEK ile HİNT BİZONU, GAUR
( Dışkılarını, 70 metrenin üzerinde bir mesafeye püskürterek kendilerini savunurlarmış. [Ortaçağ dönemine ait metinlerden] )
- AMERİKA ELMASI ile DAĞ ELMASI/YABANİ ELMA ile DEVE ELMASI ile FİL ELMASI ile KİRAZ ELMASI ile PAMUK ELMASI ile LÜBNAN ELMASI[TUFFÂH-İ LÜBNÂN] ile YER ELMASI/BADAT/TUFFÂH-ÜL-ARZ[Ar.]
- ROCKY DAĞLARI:
AMERİKA'DA ile/ve/||/<> KANADA'DA
- AMERİKA ÜZÜMÜ ile AYI ÜZÜMÜ ile BEKTAŞÎ ÜZÜMÜ ile ÇAVUŞ ÜZÜMÜ ile DENİZ ÜZÜMÜ ile KÖPEK ÜZÜMÜ ile KUŞ ÜZÜMÜ ile TİLKİ ÜZÜMÜ
- AMERİKA VİZONU ile AVRUPA VİZONU
( ... İLE Avlanma sırasında, nabızları, dakikada 300 kez atabilmektedir. )
( MUSTELA VISON cum MUSTELA LUTREOLA )
- AMERİKAN BEZİ = KAPUT BEZİ
- AMERİKAN İNGİLİZCESİ ile İNGİLİZ İNGİLİZCESİ
- AMERİKAN TİMSAHI ile TİMSAH[Ar.]
( Tatlı suda yaşarlar. İLE Bazıları tuzlu suda yaşarlar. )
( Karada saldırgan değildir. İLE Büyük ve saldırgandır. )
( Tek çenelerini kullanırlar. İLE İki çenelerini de kullanırlar. )
( ... İLE Daha uzun ve daha dar burunları vardır. Gözleri daha öndedir. Dördüncü dişleri alt çeneden dışarı taşar. )
( Mide özsularında, demir ve çeliği eritmeye yetecek kadar hidroklorik asit vardır. )
( ARCHOSAURIA: Timsahları, dinozorları ve kuşları içeren sürüngen öbeği. )
( CAYMAN[Amazonlar'da] ile ... )
( [kökeni/etimolojisi] EL LAGARTO DAS INDIAS[İsp. Hint kertenkelesi] ile KROKODEILOS[Yun.]: Kertenkele. [İlk kez Heredot kullanmıştır.] )
(
|
|
)
( 
Tarihin en büyük timsahı. [Avustralya, 1957. boyu 8,6 m.] )
( Yaşamları boyunca, 2000 civarında diş değiştirirler. İLE ... )
( Anne timsahlar, yuvalarındaki yumurtaların üstünde yatma olanağı bulamazlarsa yumurtaların serin ortamda büyümesiyle dişi timsahlar çıkıyor. Üzerlerinde yatma olanağı bulurlarsa yumurtaların sıcak ortamda büyümeleri sonucunda eril timsahlar çıkıyor. )
( 68 dişleri vardır. )
( Timsahlar, terlemez. )
( ... ile TİMSÂH[çoğ. TEMÂSÎH] )
( ... ile NEHENG/NİHENG[çoğ. NEHENGÂN] )
( ALLIGATOR vs. CROCODILE )
( ... cum CROCODILUS )
- AMERİKYUM[Fr. < AMERICIUM] = AMERİSYUM
( Atom numarası 95, yapay olarak elde edilen aktinitlerden bir öğe. [simgesi: Am] )
- AMETRİN ile/||/<> AMETİST
( Ametist ve citrin karışımı. İLE/||/<> Mor renkte bir kuvars türü. )
( Mohs Sertlik Derecesi: 7 İLE/||/<> 7
Işık Kırma İndisi: 1.54-1.55 İLE/||/<> 1.54-1.55
Rengi: Mor ve sarı İLE/||/<> Mor
Molekül yapısı: SiO² İLE/||/<> SiO² )
- AMFİ:
YUNAN ile/ve/||/<>/> ROMA
- AMFİ[Fr. < AMPHI] ile ODEON[Fr.]
( Dinleyicilerin oturduğu, sıraları arkaya doğru basamaklı olarak yükselen yapı. | Yunan ve Roma'da açık hava tiyatrosu. | Basamak basamak yükselen yer biçimi. İLE Temelde müzik icra edilen, genelde üstü kapalı amfi tiyatro biçiminde inşâ edilen yapılardır. | Eski Yunan'da müzisyenlerin konser verdiği basamaklı yer. )
- AMFİARTOZ ile/||/<> AMFİPATİK ile/||/<> AMFİZEM
( Çok az ya da özel durumlarda oynayabilen eklemler.[Kalça ve omurga arasındaki eklemler] İLE/||/<> Birbirine zıt, hidrofobik ve hidrofilik molekülün birlikte bulunması.[Yağların bu yapıda olması, canlılığın su içinde başlaması için önemlidir.] İLE/||/<> Dokularda normal durumların dışında hava bulunmasına bağlı genişleme.[Genellikle akciğerde görülür. Özellikle KOAH sayrılarında rastlanma sıklığı yüksektir.] )
- AMFİPATİK MOLEKÜL ile AMFOTER MOLEKÜL
( Hem hidrofobik hem de hidrofilik bölgeleri olan moleküller. İLE Hem asit hem de baz özellikleri gösteren moleküller. )
- AMFİPATİK ile AMFİPATİK MOLEKÜL
( Hem hidrofobik, hem de hidrofilik özellikler taşıyan moleküller. İLE İki uclu molekül olup göze zarında önemli rol oynar. )
- AMFİPATİK ile AMFOTER
( Hem hidrofobik, hem de hidrofilik bölgeleri olan moleküller. İLE Hem asit, hem de baz özellikleri gösteren moleküller. )
- AMFİ TİYATRO/AMFİTEATR[Yun.] ile/||/<> ANTİK TİYATRO
( Ortası meydanlık, çevresi giderek yükselen, sıralarla çevrili gösteri yeri, tiyatro. İLE/||/<> ... )
( Amfi Tiyatro:
Tam daire ya da elips planlıdır.
Kendi ayakları üzerinde yükselir (yamaç gerekmez).
Sahne değil, ortada arena bulunur.
Gösteriden çok mücadele için yapılmıştır.
Geniş oturma kapasitesiyle kalabalık etkinliklere uygundur.
Roma kökenlidir.
İLE/||/<>
Yarım daire planlıdır.
Genellikle yamaca yaslanır.
Sahne binası[skene] belirgindir.
Akustik çok önemlidir, konuşmalar net duyulmalıdır.
Tragedya, komedya, müzik gibi sanatsal gösteriler için yapılmıştır.
Yunan kökenlidir. )
( - Circular or oval plan.
- Free-standing structure.
- No stage, but a central arena.
- Built for fights, games, spectacles.
- Designed for large crowds.
- Roman invention.
İLE/||/<>
- Semi-circular plan.
- Built into a hillside.
- Has a stage building (skene)
- Designed for clear acoustics.
- Used for plays, music, performances.
- Greek origin. )
- AMFİZEM/EMFİZEM[FR. < EMPHYSÈME] değil/yerine/= SÜREĞEN BRONŞİT | HAVA YA DA GAZ GİRMESİ SONUCUNDA, BİR GÖZENİN/DOKUNUN ŞİŞMESİ | HAVA HAPSİ
- AMİGDALA YOLU ile/ve/||/<> NEOKORTEKS YOLU
( Kısa ve hızlı. İLE/VE/||/<> Uzun ve yavaş. )
- ÂMİL KUVVET ile/ve FAİL KUVVET
( Etken. İLE/VE Etkin. )
- AMİLAZ[Fr. < AMYLASE] ile/||/<> AMİLOZ[Fr.] ile/||/<> ENZİM[Fr. < ENZYME]
( Bir kimyasal tepkimeyi gerçekleştiren ve onu hızlandıran, çoğunlukla protein yapısında olan organik nesne. İLE/||/<> Nişastasının %20'sini oluşturan, boyanabilir nesne. | Dokuların özel bir nesneyle dolmasından ileri gelen sayrılık. İLE/||/<> Nişastayı parçalayarak şekere çeviren bir enzim. )
- AMİN[Fr. < AMONYAK] ile ÂMİN[Ar. < İbr.]
( Kimya terimi. [Amonyaktaki hidrojen yerine tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı.] İLE Dua. ["Allah kabul etsin" anlamında, duaların arasında ve sonunda kullanılır.] )
- AMİN ile/||/<> ARİLAMİN[Fr.]
( ... İLE/||/<> Anilin tipinde nükleer aromatik amin. )
- AMINIZA[Tr.] ile/değil HAMINIZA[Azr.]
( ... İLE/DEĞİL Hepinize. )
- ÂMİR ile/ve/||/<> EMÎR
( Tek ve tekil buyruk/emir veren. İLE/VE/||/<> Çok ve çoğul buyruk/emir veren. )
- AMİRAL ile VİSAMİRAL[Fr.]
( ... İLE Amiralden bir rütbe aşağıdaki deniz subayı. )
- AM[İ]YOTONİ ile/||/<> AM[İ]YOTROFİ
( Kas gergi yitimi. İLE/||/<> Kas erimesi. )
- ÂMM ile/||/<> ÂMME EMLAKI ile/||/<> ÂMM VE ŞÂMİL ile/||/<> ÂMME ARÂZİSİ
( Genel/umumi, herkese ait. İLE/||/<> Kamu taşınmaz malları. İLE/||/<> Genel ve kapsamlı. İLE/||/<> Kamu toprağı. )
- ÂMM[Ar.] ile AMR[Ar.]
- AMNEZİ/AMNESIA[İng.] değil/yerine/= BELLEK YİTIMİ
itibarı ile 23.065 başlık/FaRk ile birlikte,
23.065 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(5/94)
(1996'dan beri)