Z ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 1.758 başlık/FaRk ile birlikte,
1.758 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(8/8)
- ZİYÂRET[Ar.] ile/ve/||/<>/> ZİYÂFET[Ar.]
- ZİYARET/Çİ değil/yerine/= GÖRMELİK/Çİ
- ZİYARETÇİ ile KONUK/MİSAFİR[< Ar. MÜSÂFİR(< SEFER/SEYAHAT EDEN):
Yolculuk ve yolculuk eden. | ZAYF[çoğ. ZÎFÂN, ZUYÛF]
- ZİYÂRETGÂH = TÜRBE
- ZİYARETİN, "KISA"SI MAKBULDÜR ile/ve/değil/||/<>/< ZİYARETİN, "KISAS"I[KARŞILIKLI OLANI] MAKBULDÜR
- ZİYÂ-Yİ KAMER[Ar.] ile ZİYÂ-Yİ MUNTAFÎ[Ar.]
( Ayışığı. İLE Bazı akşamlar, güneş battıktan sonra Batı ufkunda ve sabahları güneş doğmadan önce doğu ufkunda görülen hafif ışık. )
- ZİYÂ-Yİ KAMER[Ar.] ile ZİYÂ-Yİ MUNTAFÎ[Ar.] ile ...
( Ayışığı. İLE Bazı akşamlar, güneş battıktan sonra Batı ufkunda ve sabahları güneş doğmadan önce doğu ufkunda görülen hafif ışık. )
- ZİYNET[Ar.] değil/yerine/= SÜS/BEZEK
- ZİYNET değil/yerine/= SÜS/BEZEK
- ZN-FE2+ (İNDİRGEME POTANSİYELİ) ile STANDART ELEKTROT POTANSİYELİ
( Çinko ve Demir(II) iyonları arasındaki redoks potansiyel farkı. İLE Bir standart hidrojen elektrotla karşılaştırıldığında yarı hücre potansiyeli. )
- ZODYAK ile ...
( Kümelenmiş sabit yıldızlar. )
- ZOGRAFOS YALISI :
( Tarabya Yeniköy yolu üzerinde ve koyun güney tarafında bulunan Zografos Yalısı 18. yy. ikinci yarısında yapılmış, değişik zamanlarda onarım görmüştür. Yalının sahibi Hristaki Zografos (1820/1896), Galatasaray'daki Zografion Lisesini kuran ve devlete borç verecek kadar zengin bir bankerdi. Yalı hala Hristaki Zografos'un mirasçılarının mülkiyetindedir. )
- ZOGRAFOS, HRİSTAKİ (ERBİL, 1820 - 1896) :
( Erbil'de doğmuş ve İstanbul'da bankerlik yapan babasının yanına gönderilmiş. Bir süre babası ile çalışmış bilahare kendi işini kurmuş ve bankerliğe devam etmiştir. Kısa sürede bankerler arasında sıyrılmış ve devlete borç veren bankerlerden biri oldu. Aynı zamanda Osmanlı donanmasının erzak müteahhitliği de yaptı. İstanbul'un en büyük bankeri olduğu gibi Tramvay Şirketinin de büyük ortaklarından biri oldu. Hükümet tarafından mali konularda fikri alınan bir kişi olan Hristaki Zografos, Beyoğlu'ndaki Hristaki pasajı ile Pera Palas Otelinin de sahibi idi. Galatasaray'daki Rum Zoğrafian Lisesinin de kurucu idi ve Tarabya'da ikamet ediyordu. Tarabya konuya kıyısında adını taşıyan yalısı bulunmaktadır. )
- ZOGRAFYAN KIZ İLKOKULU :
( Yeniköy Zografyan Kız İlkokulu (Zografyan Parthenagogion) 1872 yılında Ayios Kikolaos Kilisesi yanında eğitime açıldı. Cumhuriyet döneminde okul karma Rum okuluna dönüştürüldü. Okul binası 1950'li yıllarda onarım gördü. 1970'li yıllarda öğrenci bulunamaması nedeni ile kapandı. )
- ZOLOTA ile ...
( Osmanlı zamanında geçerli olan Leh parası. )
- ZOM ile ZUM(< ZOOM)
( Sarhoş. | Olgun olan kişi. İLE Odaklanma. )
- ZOMBİ ile FELSEFÎ ZOMBİ
- ZON/ZONE[İng.] değil/yerine/= KUŞAK
- ZON" değil SON
- ZONA[Yun.]
( Deride, sinirler boyunca, özellikle gövde, bacak ve yüzde, bazı ağrılı fiskelerin dökülmesiyle beliren, mikroplu bir sayrılık. )
- ZONA ile/||/<> SUÇİÇEĞİ/KUŞAKÇA
( Varicella-zoster virüsünün neden olduğu, ağrılı deri döküntüleri. İLE/||/<> Aynı virüsün neden olduğu, çocukluk çağında görülen ve kaşıntılı döküntüler ile ilişkili bir bulaş. )
- ZONE :/yerine BÖLGE, ALAN
- ZONK ile ...
- ZONTA[Yun.] ile ZORBA[Fars. < ZORBAZ]
( Kaba ve kültürsüz kişi. İLE Güç gösterisi yapan, ağırlık kaldıran sporcu. )
- ZOR ANLATMAK ile/değil/yerine ANLATMAKTA GÜÇLÜK ÇEKMEK
- ZOR BELÂ değil/yerine/= GÜÇLÜKLE
- ZOR GELME değil/yerine/= GÜÇSÜNME
- ZOR İŞ değil AZ COŞKU/AŞK
- ZOR/ZAHMETLİ/MÜŞKÜL değil/yerine/= ÇETİN/GÜÇ/KIYINLI/YORUCU
- ZOR ZAMANDA, YALNIZ BIRAKMAK değil/yerine/>< GEREKSİNİM ANINDA, YANINDA OLMAK
- ZOR/ZORLUK/ZAHMET/MÜŞKÜLAT[Ar.] değil/yerine/= ÇETİNLİK/GÜÇLÜK/KIYINLIK
- ZOR ile "AĞIR"
- ZOR ile/ve/değil/||/<>/< AYRINTILI
- ZOR ile/ve/değil/yerine DÜŞÜK OLASILIKLI
( İSTİBAT: Olmasını uzak görme, olasılık vermeme. )
- ZOR ile/ve/değil/||/<>/< KAPSAMLI
- ZOR değil/yerine/< KOLAY DEĞİL
( NOT EASY instead of DIFFICULT )
- ZOR ile OLANAKSIZ
( DIFFICULT vs. IMPOSSIBLE )
- ZOR ile/ve PİS
- ZOR ile/ve/değil/yerine SORUNLU
( [not] DIFFICULT vs./and/but PROBLEMATIC
PROBLEMATIC instead of DIFFICULT )
- ZOR ile ZOR DEĞİL
( DIFFICULT vs. NOT DIFFICULT )
- ZOR ile/ve ZORLA(N)MA!
( İse sev! İLE/VE Sevmiyorsa.
[Zor ise sev, sevmiyorsa zorlama!] )
- ZORA DAYANAMAYAN/LAR ile/>< ÖDÜLE "DAYANAMAYAN/LAR"
- [ne yazık ki]
ZORA GELEMEMEK ile/ve/değil/||/<>/< "KONFOR"
- ZORAKİ[Ar.] değil/yerine/= GÜCEMEYLE
- ZORA-KÎ değil ZORÂKÎ
- [ne yazık ki]
ZORA KOŞMA ile/ve/||/<> "YOKUŞA SÜRME"
- ZORBA[Fars. < ZURBÂZ] ile/ve/||/<> ZALİM[Ar.]
( Gücüne güvenerek buyruğu altında bulunanlara söz hakkı ve davranış olanağı tanımayan "kişi". İLE/VE/||/<> Acımasız ve haksız davranan, zulmeden. )
- ZORBA ve/< ZORDA
- [ne yazık ki]
ZORBALIK ile/ve/değil/<>/> AKRAN ZORBALIĞI
- ZORİL = LCTONYX CAPENSIS[Lat.]
- ZORLA GÜZELLİK OLMAZ değil ZORLAMAYLA/ZORLAYARAK, GÜZELLİK OLMAZ
- ZORLAMA ile/ve/||/<> ABARTI
- ZORLAMA ile/ve DAYATMA
- ZORLAMA ile/değil İNCELİK
- ZORLAMA ile KANIRTMA
( COMPULSION vs. TO BEND, TO FORCE BACK )
- ZORLAMA(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNERİDE/TEKLİFTE CİDDİYETİ VURGULAMA/PEKİŞTİRME
- ZORLAMA[Azr.] = TECAVÜZ[Tr.]
- ZORLAMA ile ZORBALIK
- ZORLAMA ile/ve/değil/< ZORUNDA BIRAKMA
- ZORLAMA ile/ve/değil/yerine/<> ZORUNLULUK
( Kişilerde/insanda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Doğada. )
- ZORLAMAK ile/ve/||/<> HIRPALAMAK
- ZORLAMAK ile SIKIŞTIRMAK
- ZORLAMAK ile/değil/yerine "ÜZERİNE GİTMEK"
- ZORLAMAK ile/ve/||/<>/> ZORTLAMAK
- ZORLAMA/ZECİR değil/yerine/= GÜCEME
- Zorlanarak DİNLE!!!
- Zorlanarak SUS!!!
- ZORLANARAK ile/değil ZORLAYARAK
- ZORLANMA ve/||/<>/> DEĞİŞİM
( Kişiyi zorlamıyorsa, değiştirmeyecektir. )
( If it doesn't challenge you, it won't change you. )
( CHALLENGE and/||/<>/> CHANGE/ALTERATION )
- ZORLANMA ile SIKINTI
- ZORLANMAK değil/yerine/= GÜÇLÜK ÇEKMEK
- ZORLANMAK ve/fakat/||/<>/>/< KAÇMAMAK
- ZORLAŞTIRMAK değil ZORLAMAK
- Zorlayarak SUS!!!
- ZORLAYICI ve/<> EĞLENCELİ
( İş zorlayıcı, zorlayıcı olan ise eğlenceli olmalı/olabilmelidir. )
- ZORLAYICI/LIK ile YOL KESİCİ/LİK
- ZORLU, ALİ (GİRESUN, 1990) :
( Gümüşhane'den transfer edildi (2017 - 2018) ve takımının 20 lig, 2 kupa maçı olmak üzere 22 resmi maçında yer aldı. Adanaspor, Samsunspor, Gümüşhanespor ve Sarıyer kulüplerinde futbol oynadı. )
- ZORLU, MERT (İST. 1945 -) :
( Galatasaray İktisadi İlimler yüksek Okulu'ndan mezun olduktan sonra kendi şirketini kurarak iş hayatına atıldı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )
- ZORLU ile/ve/değil ZORUNLU
- ZORLUK" ile/değil GELİŞİM/GELİŞME
- ZOR/LUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KARMAŞIK/LIK
- ZORLUK ile/ve SIKINTI
- ZORLUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ZORLANMA
( Dışarıda/ki/ler/de. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< İçeride/ki/ler/de/n. )
- ZORLUKLAR KARŞISINDA:
"PES ETMEK" ile/değil/yerine/>< OLGUNLAŞMAK
- ZORLUKLARA/SIKINTILARA:
KATLANMAK ile/ve/||/<> AYAK UYDURMAK
- ZORLUKLARI GÖZE ALMAK ile/ve ZORLUKLARA GÖĞÜS GERMEK
- ZORLUKLARI:
"ÜSTLENMEK" ile/ve/değil "GÖĞÜSLEMEK"
- ZORUMA GİDİYOR ile AĞIRIMA GİDİYOR
- ZORUNA GİTMEK değil/yerine/= GÜCÜNE GİTMEK
- ZORUNDA DEĞİL/İM ile/değil/yerine/>< ZORUNLULUĞU YOK/OLMAZ
- ZOR(UN)DA KALMAMIŞ/LIK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> ÇOCUK KALMIŞ/LIK
- ... ZORUNDA MIYIM? ve/||/<> HAKSIZ MIYIM?
( [ne yazık ki] İkisi de bilgisiz/bilinçsiz ve çıkarcı kişilerin kullandığı, sıradan sözlerdir. )
- ZORUNLU DOĞRU ile/ve ZORUNLU YANLIŞ
- ZORUNLU HAREKET ile/ve/değil ZORLAMALI HAREKET
- ZORUNLU KOŞUL(OLMAZSA OLMAZ) = CONDITIO SINE QUA NON
- ZORUNLU NEDEN ile/ve/||/<> YETERLİ NEDEN
( Yetinilenler. İLE/VE/||/<> ... )
- ZORUNLU (ÖNERME) = ZARURİYE-İ MUTLAKA = APODICTIC[İng.] = APODICTIQUE[Fr.] = APODIKTISCH[Alm.] = APODEIKTIKOS[Yun.]
- ZORUNLU "RIZÂ" ile/değil/yerine/>< GÖNÜLLÜ RIZÂ
- ZORUNLU SORULAR ile/ve MÜMKÜN SORULAR ile/ve MÜMTENÎ SORULAR
- SÜKÛT:
ZORUNLU(ZARÛRÎ) ile/ve/<> DOĞAL(TABİÎ)
- ZORUNLU SÜREÇ ile/ve/değil ZORUNLULUK İÇEREN SÜREÇ
- ZORUNLU VARLIK ile MÜMKÜN VARLIK ile MÜMTENİ VARLIK
( Tüm zamanlarda oluş. İLE Mekânı dolduruş. İLE ... )
- ZORUNLU ile BAŞKA TÜRLÜ OLAMAZ OLAN
- ZORUNLU ile/değil/yerine/>< GÖNÜLLÜ
( [not] COMPULSORY vs./but VOLUNTARY
VOLUNTARY instead of COMPULSORY )
( ... ile/değil/yerine ZIYUAN )
- ZORUNLU ile KASITLI
- ZORUNLU = NECESSARY[İng.] = NÉCESSAIRE[Fr.] = NOTWENDIG[Alm.] = NECESSARIA[Lat.]
- ZORUNLU ile/ve/<> SORUNLU
- ZORUNLU ile ZORLAYARAK/ZORLANARAK
- ZORUNLU ile/ve/değil ZORLAYICI
- ZORUNLULUK AHLÂKI ile/ve VAROLMA AHLÂKI
( MORALS OF OBLIGATION vs./and MORALS OF EXISTENCE )
- ZORUNLULUK ile/ve/değil/||/<> ASGARİ KOŞUL
- ZORUNLULUK ile/ve/değil/||/<>/>/< AŞKINLIK
- ZORUNLULUK ile/ve/değil/yerine/<>/< BAĞLAYICILIK
- ZORUNLU/LUK ile GEREKLİ/LİK
( OBLIGATION vs. NECESSITY )
- ZORUNLULUK ve/||/<>/> GÜZELLİK
( Bazı/çoğu zorluk ve/ya da zorunluluklar, bazı/bazen güzelliklere yönelebilir ve/ya da dönüşebilirler. )
( and BEAUTY )
- ZORUNLU/LUK ile/değil/yerine İHTİYÂR
- ZORUNLULUK ile/ve İLİŞKİLİLİK
( COMPULSORY vs./and RELATENESS )
- ZORUNLU/LUK / ZARÛRÎ ile/değil/yerine/=/< KAÇINILMAZ/LIK
- ZORUNLULUK ile/ve/değil/yerine/||/<> KENDİLİĞİNDENLİK
- ZORUNLULUK ile/ve/<>/> KORKU
( COMPULSORY vs./and/<>/> FEAR )
- ZORUNLULUK ile/ve KURALLILIK
( COMPULSORY vs./and REGULARNESS )
- ZORUNLULUK ile MANTIK
- ZORUNLULUK ile/ve/||/<> MANTIKSAL ZORUNLULUK
- ZORUNLULUK ile/||/<> OLASILIK
( Zorunluluk başka türlü olamazlık İLE olasılık başka türlü olabilirlik kavramıdır. Modal mantık zorunlu doğruları İLE olası doğruları ayırt eder. Kripke modal mantığın semantiğini geliştirdi. )
( Saul Kripke tarafından 1963 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1940-2022) (Ülke: ABD) (Alan: Mantık, Felsefe) (Önemli katkıları: Modal mantık semantiği, Kripke modelleri, isim teorisi, zorunluluk ve olasılık) )
- ZORUNLULUK ile OLMAZSA OLMAZ
( OBLIGATION vs. IF NOT HAPPENS, NOTHING HAPPENS
... ile CONDITIO SINE QUA NON )
- ZORUNLULUK ile/ve/||/<>/>< ÖZGÜRLÜK
( COMPULSORY vs./and/||/<>/>< FREEDOM )
- ZORUNLU/LUK ile/değil/yerine SABİT/LİK
- ZORUNLULUK ile/değil/yerine/||/<>/>/>< SAMİMİYET
- ZORUNLULUK ile/ve/değil/||/<> SORUMLULUK
( Her kişi, herkes karşısında, her şeyden sorumludur. )
( COMPULSORY vs./and/<> RESPONSIBILITY )
- ZORUNLULUK ile TANITLAMA
- ZORUNLU/LUK ile/ve/değil/yerine/<> TUTARLI/LIK
- ZORUNLULUK ile/ve/<> YASALILIK
- ZORUNLULUK ile/ve/||/<> ZAMAN ile/ve/||/<> ÜMİT
( En güçlü. [Çünkü, her şeye boyun eğdirir.] İLE/VE/||/<> En bilge. [Çünkü, her şeyi öğretir.] İLE/VE/||/<> En yaygın. [Çünkü, hiçbir şeyi olmayan bir kişide bile vardır.] )
- ZORUNLULUK = ZARURET = NECESSITY[İng.] = NÉCESSITÉ[Fr.] = NOTWENDIGKEIT[Alm.] = NECESSITAS[Lat.] = NECESIDAD[İsp.]
- ZORUNLULUK ile/ve/> ZEKÂ
( COMPULSORY vs./and/> INTELLIGENCE )
- ZORUNLU/ŞER'Î İLİMLER ile/ve/<> ZORUNLU/ŞER'Î OLMAYAN İLİMLER
( USÛL | FÜRÛ | MUKADDİMÂT | MÜTEMMİMÂT ile/ve MAHMUD | MEZMÛM | MÜBAH )
- ZORUNLU/ZARÛRÎ VERİ/BİLGİ ile/ve/||/<>/> GÖZLEMSEL/NAZARİ VERİ/BİLGİ
- ZÜBDE ile ...
( BİR ŞEYİN EN SEÇKİN PARÇASI | ÖZ )
- ZÜBDET'ÜL ÂLEM ile ...
( MAKRO/MİKRO KOZMOS, İNSAN )
- ZÜBEYDE HANIM İLKÖĞRETİM OKULU :
( PTT Evleri mahallesindeki Zübeyde Hanım İlköğretim Okulu 1980/1981 öğretim ve eğitim yılında hizmet vermeye başladı. 1983'te ortaokul kısmı açıldı. 1991/1992 ders yılında yeni binasında eğitim ve öğretim vermeye başladı. )
- ZÜBÜK ve/||/<> PIRT
( )
- ZÜBÛR[Ar. < ZİBR] ile ZÜBÜR[Ar. < ZEBÛR]
( Mektuplar, kitaplar. İLE Kitaplar, mektuplar. )
- ZÜCÂCÎ[Ar.] ile ZÜCÂCÎ[Ar.]
( Camcı, sırçacı. İLE Camdan/sırçadan yapılmış. )
- ZU'F[Ar.] ile ZA'F[Ar.]
( Gövdedeki zayıflık/güçsüzlük. İLE Gövdede, görüşte ve akılda zayıflık/güçsüzlük. )
- ZÜHD MAKAMLARI
( * TERK-İ DÜNYA [Budizm'deki Yansıması: NİRMANAKAYA]
* TERK-İ UKBÂ (Dünyayı terk etmenin vereceği mutluluğu terk)(Cenneti ve nimetlerini terk) "[B.Y.: DHARMAKAYA]"
* TERK-İ TERK(/HESTÎ) (Kendi varlığını terk edip Hakk'ta fâni olmak) "[B.Y.: SAMBOGAKAYA]" )
( Dünyayı terk etmek, işi gücü terk etmek değil, dünya nimetlerinin üstünde gezip, altında kalmamaktır. )
( Dünya nimetlerini elden değil, gönülden atmaktır. )
( Eski inanışımızdan dönmeden yeni bir kuvvet kazanamayız. )
( Asıl büyüklük, saltanat tahtından inip toplum arasına karışmak ve onların ellerini tutup onları da o diyâra götürmektir. )
- ZÜHD ile FERÂGAT
- ZÜHD ve KANAAT
- ZÜHD ve TAKVÂ ve MÜCÂHEDE
- ZÜHD ile UZLET
- ZUHR[Ar.] ile ZUHR[Ar. çoğ. AZHÂR]
( Gereksinim zamanı için alınan ve saklanılan şey.[en çok maneviyatta kullanılır][A'mâl-i sâliha, kişinin zuhrudur.] İLE Öğle, öğle vakti. )
- ZÜHÛL[< ZAHL] ile ZÜHÛL[< ZEHL]
( Öcler, intikamlar, düşmanlıklar. İLE Dalgınlıkla unutma ya da geciktirme. | İşin çokluğu nedeniyle geciktirme. )
- ZÜHÛL[Ar. < ZAHL] ile ZÜHÛL[Ar.] ile ZÜHÛR[Ar.]
( Düşmanlıklar, öcler, intikamlar. İLE Dalgınlıkla unutma ya da geciktirme. | İşin çokluğu yüzünden geciktirme. İLE ... )
- ZUHUR[< Ar. ZHR] ile ...
( DIŞLAŞMAK~IŞIMAK[< İbr. ZOHAR ile ABCDEF ( Işık] | Görünme, baş gösterme, meydana çıkma. )
- ZUHUR[< Ar. ZHR]:
DIŞLAŞMAK ile/ve/=/<> IŞIMAK[< İbr. ZOHAR:
Işık]
( Işımak. [ZÜHRE: Işıyan yıldız] İLE/VE/=/<> Işık. )
- ZUHUR ile/ve/<> SUDUR
- ZUHUR ile TECELLÎ
( Varlığın sürekliliği. İLE Varlığın geçiciliği. Görünme, belirme. )
- ZÜHUR[Ar. çoğ. EZHÂR] ile ZÜHÛR[Ar.] ile ZÜHÛR[Ar.]
( Darlıkta çıkarmak üzere biriktirilip saklanan şey. İLE Çiçekler. İLE Parlaklık, parıldama. )
- ZUHURAT ile ...
( HESAPTA OLMAYAN )
- ZUHURUNUN ŞİDDETİNDEN ALGILANAMAMA
( MANIFESTATION SIDDETINDEN IMPERCEPTIBILITY )
- ZÜKÂ[Ar.] ile ZÜKÂ[Ar.]
- ZÜ-L- / ZÂT-ÜL-GALSAMET-İL-MUSAFFAHA[Ar.] = LAMELLIBRANCHES[Fr.] = ...
( Yassısolungaçlılar. )
- ZÛLÂ' ile ...
( Hayvanların ayaklarında çıkan ve hayvanı aksatan bir hastalık. )
- ZÛLÂ'[Ar.] ile ZULA[Tr. argo]
( Hayvanların ayaklarında çıkan ve hayvanı aksatan bir hastalık. İLE Saklama yeri. | Saklanılan nesne/şey. )
- ZÜ-L-AKL VE-L-AYN ile ...
( Hakk'ı, halkta ve halkı, hakk'ta gören kişi. )
- ZÜ-L-AKL ile ...
( HALKI ZÂHİR VE HAKK'I BÂTIN GÖREN (KİMSE) )
- ZÜLCENAHEYN:
İLİM ve/ HİKMET ve/ AŞK ve/ MUHABBET
- ZÜ-L-CENÂHEYN[Ar.] ile ...
( Zâhirî ve bâtınî, yani dünya ve âhirete ait bilgisi geniş olan kişi. | Hâl-i enbiyâ ve evliyâ. | Hz. Cafer-i Tayyar. | İki kanatlılar. )
- ZÜ-L-CENÂH-I MÜCELLED[Ar.] ile ...
( Abalı memeliler. | DERMAPTÈERES[Fr.] )
- ZÜ-L-CENÂH-I SÂBİH[Ar.] = PLEURONECTES[Fr.] = ...
( Yanyüzergiller. )
- ZÜ-L-CİNSEYN[Ar.] = BISEXUELLE[Fr.] = ...
( İkieşeyli, hünsa. )
- ZÜ-L-EFVÂH-I CENBİYYE[Ar.] ile ...
( Köpekbalıkları. )
- ZÜ-L-EHDÂB[Ar.] ile ...
( Kirpikliler. | CILIÉS[Fr.] )
- ZÜLF ve SÜMBÜL
- ZÜLF ile ZÜLFARİS/ZÜLFARUZ[Fars. zülf + Ar. arus]
( ... İLE Baklagillerden bir süs bitkisi ve bunun hoş kokulu, mor, beyaz renkli, saç lülesi görünüşünde olan kıvrıntılı çiçeği. )
( ... cum PHASEOLUS CARACALLA )
- ZÜLF[Ar.] ile/ve/<> ZÜLFE[Ar.]
( Yüzün iki yanından sarkan saç lülesi. | Sevgilinin saçı. İLE/VE/<> Küçük saçak, püskül. | Eski sülüs yazısı Elif'lerinin ucundaki çengel. )
- ZÜLFEKAR[ZÜLFİKAR değil!][Ar.] ile/değil ZÜLFİYÂR
( Hz. Muhammed'in, Hz. Ali'ye armağan ettiği ucu çatallı kılıç.[Hz. Ali'nin kahramanca kullanmasıyla ün kazanmıştır.] İLE/DEĞİL Sevgilinin saçı/zülfü[yüzün iki yanından sarkan saç lülesi. | Sevgilinin saçı.] | Çıkar/menfaat. )
- ZÜ-L-FEM-İL-MÜSTEDÎR[Ar.] ile ...
( Yuvarlakağızlılar. | CYLOSTOME[Fr.] )
- ZÜ-L-HÂFİR[Ar.] ile ...
( Toynaklılar, tek tırnaklılar. | ONGULÉS[Fr.] )
- ZÜ-L-HASALE[Ar.] ile ...
( Kavuzlular. | GLUMIFLORES[Fr.] )
- ZÜ-L-KARNEYN ile ...
( KUR'ÂN-I KERÎM'DE ADI GEÇEN NEBÎ Mİ, VELÎ Mİ OLDUĞUNDAN TEREDDÜT EDİLEN ZÂT | (RİVÂYETE GÖRE) BÜYÜK İSKENDER )
- ZÜLL[Ar.] değil/yerine/= ALÇALMA, HORLUK, HAKİRLİK, ZİLLET
- ZÜLL[Ar.] ile HİZY[Ar.]
- ZÜLL[Ar.] ile SAGÂR[Ar.]
- ZÜLL[Ar.] ile ZAA[Ar.]
- ZÜLL[Ar.] ile ZULM[Ar.]
( Utanç verici, küçültücü davranış. | Alçalma, horluk, hakirlik. İLE Bir şeyi, kendi yerinden başka bir yere koyma. | Haksızlık, eziyet. )
- ZÜ-L-LEVÂHİK[Ar.] ile ...
( Kamçılılar. )
- ZULM[Ar.] ile BAĞY[Ar.]
( Bir şeyi, kendi yerinden başka bir yere koyma. | Haksızlık, eziyet. İLE Hakkı olunmayan bir şeyi zor kullanarak ve ihtirasla istemek. )
- ZULM ile/ve/değil/yerine/<>/< CEBR
- [ne yazık ki]
!ZULM ile/ve/||/<> !DALKAVUKLUK
( [ne yazık ki] "Küçük gördüklerine." İLE/VE/||/<> "Büyük gördüklerine." )
- ZULM[Ar.] ile GAŞM[Ar.]
- ZULM[Ar.] ile HEZM[Ar.]
( Bir şeyi, kendi yerinden başka bir yere koyma. | Haksızlık, eziyet. İLE Hakkını, kısmen eksik almak. )
- ZULM ile/değil ZUHUR
- ZULMÂNÎ PERDELER ile NÛRÂNÎ PERDELER('İ)
- ZULMÂNİ ZEVKLER ile NURÂNİ ZEVKLER
( Fesat, Yalan, Hile. İLE Sayılmak, Sevilmek, Hayır Hasenat. )
- ZÜ-L-MEFÂSIL[Ar.] ile ...
( Eklemliler. )
- ZULMET/DÜCÂ ile KARANLIK
- ZULMETMEK değil/yerine/= KIYINÇ YAPMAK
- ZÜ-L-MİMÂS[Ar.] ile ...
( Sifonlular. )
- ZULMİYE CAMİSİ ile ...
( Eminönü'ndedir. )
- ZÜ-L-TARAFEYN-İ MÜFEVVEHE[Ar.] ile ...
( Bir çeşit şerit solucanı. )
- ZULÜM/GADİR[Ar.] değil/yerine/= !KIYGI/KIYIN
- ZULÜM/ZÂLİM ile ADÂLETTEN UZAKLAŞMAK/UZAKLAŞAN | BİR ŞEYİN YERİNDE OLMAMASI
( ADALETTEN UZAKLAŞMAK/UZAKLAŞAN | BİR ŞEYİN YERİNDE OLMAMASI )
- ZULÜM ile EZİYET
- ZULÜM ile/ve/değil/||/<> İHMALKÂRLIK
- ZULÜM ile KAHR
( Dışarıdan. İLE İçeriden. )
- ZULÜM[Ar.] değil/yerine/= KIYINÇ
- ZULÜM ve/=/||/<> RÜŞVET
- ZULÜM değil/yerine/>< ŞEFKÂT
( İlimsiz şefkat, zulümdür. )
- ZULÜM[Ar.] ile SİTEM[Ar.]
( Bir şeyi, kendi yerinden başka bir yere koyma. | Haksızlık, eziyet. İLE Zulüm, haksızlık. | Eziyet. | Çıkışma. )
- ZULÜM ile/<>/>< "ZEVK"
( Eziyet, başkaları tarafından kendinize/birine yapılmış/yapılıyor ise. İLE/<>/>< Eziyeti, kendi, kendine yapıyor ise/niz. )
- ZÜ-L-YEDEYN[Ar.] ile ...
( İki elliler. | İnsan. )
- ZÜMRÜD-İ ANKÂ ile ...
( ADI OLAN, ZÂHİRİ OLMAYAN KUŞ )
- ZÜMRÜT ile ...
( NEFS-İ KÜLL )
- ZÜMRÜT ile BÎRÛZ[Fars.]
( ... İLE Zümrüte benzer, değersiz yeşil bir taş. Gökzümrüt, yalancı zümrüt. | Kısmetsiz. )
- ZÜMRÜT ile LÂL
( Doğal alüminyum ve berilyum silikatı; cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam bir süs taşı. | Bu taştan yapılmış olan. | Zümrüt renginde, yeşil. İLE Parlak kırmızı renkte, billurlaşmış, saydam bir alüminyum oksidi olan değerli bir taş. | Kırmızı renkli bir çeşit mürekkebe verilen ad. | Parlak kırmızı renkte olan. )
- ZÜMRÜT ile/||/<> YEŞİM
( Yeşil renkte değerli bir beril. İLE/||/<> Genellikle yeşil renkte olan bir mineral. )
- ZÜMRÜT ile ZEBERCED
( ... İLE Zümrütten daha açık yeşil olan ve zümrüt kadar değeri olmayan bir süs taşı. )
- ZÜMRÜT ile ZEBERCED
( ... İLE Zümrütten daha açık yeşil olan fakat zümrüt kadar değeri olmayan bir süs taşı. )
- ZÜMRÜTEVLER TATARİLER CAMİİ :
( Zümrütevler yerleşim bölgesinde bulunan bu cami hayırsever Tatari ailesinin verdiği arsa üzerinde halkın gayretleri ile inşâ edildi. Osmanlı mimarı tarzında yapılan camiin tarihi bir özelliği yoktur. )
- ZÜMRÜTEVLER :
( Sarıyer'de Zümrütevler 1947'de kurulan bir yerleşim bölgesidir. Bütün evleri bahçe içinde villa iken, gecekondulaşmanın yoğunlaştığı 1960 ve bilhassa 1970'den sonra mahalle çok büyük bir yerleşim bölgesi oldu. )
- ZUNÛN ile/ve/||/<> ŞUKÛK ile/ve/||/<> SÜKÛN ile/ve/||/<> SÜKÛT
( Bilgide[malûmâtta]. İLE/VE/||/<> Uygulanan bilgide[marifette]. İLE/VE/||/<> (B)ilimde. İLE/VE/||/<> Bilgelikte[irfânda]. )
- ZÛR[Ar.] ile KEZİB[Ar.] ile BÜHTÂN[Ar.]
- ZÛR[Ar.] ile ZÛR[Ar.]
( Yalan, asılsız, uydurma söz. İLE Güç, kuvvet. )
- ZÜRAFA ile OKAPİ
( Kütlelerinin dengelenmesi adına zürafaların boynunda, tam göğüs kemiğiyle birleştiği noktada, öteki memelilerden bir tane daha fazla omur bulunur. İLE Zürafa, sırtlan, lama, zebra karışımı özelliklere sahip çok ilginç bir hayvan. )
( Eril zürafaların boynu ve kafatası hayat boyu büyümeye devam eder. İLE ... )
( Bacaklarının farklı uzunlukta olması sayesinde boyunları dengelenir. İLE ... )
( 50 cm.'ye kadar uzayabilen uzun dilleri vardır. İLE ... )
( Eril zürafaların kötü kokmaları temiz ve sağlıklı oldukları anlamına gelir. [İçten gelen bir parazit kovucu gibi işlev görür ve zürafanın derisi üzerinde otlanan mikropları ve mantarımsı organizmaları öldürür. Kan emici keneleri öldürmek üzere kreozotun etkin bileşeni olan bir maddeyi bile salgılar. (Bu koku, insan dışkısına da özgün kokusunu veren azotlu bileşik indoldür.)] [Bu kokularıyla, dişil zürafaların etkilenmesini de sağlarlar.] İLE ... )
( Gebelik süreleri 420-450 gündür. İLE ... )
( Kan basınçları kişininkinden iki kat yüksektir ve kalpleri 20 kat daha ağırdır. )
( OSSICONE: Zürafaların başlarının üzerindeki deri kaplı beş adet boynuzumsu çıkıntı. )
(
ile
)
(
ile
)
( Zürafalar, yüzemez. İLE ... )
( ZERÂFE, ZERRÂFE[çoğ. ZERÂFÎ] ile ... )
( SURNÂ-PÂ, ŞÜTÜR-GÂV/ÜŞTÜR-GÂV, ZERÂF ile ... )
( GIRAFFA CAMELOPARDALIS cum OKAPIA JOHNSTONI )
- ZÜRAFA ile ROTSCHILD ZÜRAFASI
- ZÜRAFA ile TORNİKROFT ZÜRAFASI
( ... İLE Tüm dünyada, 600'den daha az sayıdalardır. )
- ZURAFÂ[Ar. < ZARÎF] ile ZÜRAFA/ZURNAPA[Ar.]
( Zarifler, nazik, ince duygulu, hoş konuşmayı bilir zeki kişiler. | Seviciler. İLE En uzun boylu hayvan. )
( ... İLE Her gün, gövdelerinin %3.5'i kadar bitki yerler. )
( ... İLE Ses telleri yoktur. )
- ZURNA[Fars.] ile/ve ARAKIYE/MEY
( Keskin bir ses çıkaran ve çoğu zaman davulla ya da dümbelekle birlikte çalınan soluklu çalgı. İLE/VE Küçük zurna. Doğu Anadolu'da kullanılır. | Dervişlerin giydiği, tiftikten yapılmış ince külah. )
- ZURNA'DA:
KABA ZURNA ile/ve ORTA ZURNA ile/ve CURA ZURNA ile/ve ZİL ZURNA
- ZURNANIN ZORT DEDİĞİ YER ile DANANIN KUYRUĞUNUN KOPTUĞU YER
- ZÜRRÂH/ZERRÂH/ZÜRRÛH/ZERRÛH[Ar. çoğ. ZERÂRÎH] ile ...
( Kuduz böceği. )
- ZÜRRİYET[Ar.] değil/yerine/= DÖL/SOY
- ZÛ-/ZÜ-[Ar.] ile ZÛ'[Ar. çoğ. AZVÂ]
( "sahip" anlamına gelmek üzere, sözcüklerin başına getirilerek birleşik sözcükler yapar. [ZÛ-ERBAAT-İL-ADLA': Dörtgen. | ZÛ-SEMÂNİYET-İL-VÜCÛH: Sekizyüzlü. (Fr. OCTAÈDRE)] İLE Aydınlık, ışık. )
- ZWİTTERİONİC KOMPLEKS ile/||/<> İYONİK KOMPLEKS
( Zwitterion aynı molekül +/-, iyonik ayrı iyon. )
( Formül: [Pt(NH₃)₄]²⁺[PtCl₄]²⁻ )
(1996'dan beri)