Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(8/12)


- UMARSIZ/LIK ile UMURSAMAZ/LIK

( Çözümsüz, çaresiz. İLE Kayıtsız. )


- UMERÂ ile/ve/||/<> ULEMÂ ile/ve/||/<> SUFERÂ

( Askerler/memurlar. İLE/VE/||/<> Bilginler/âlimler. İLE/VE/||/<> Elçiler/sefirler. )


- ÜMİT/UMUT BURNU ile/ve/değil ANGULUS

( Afrika'nın en uc noktası, Ümit Burnu değil Angulus'tur. Angulus'a ulaşım kolay olmadığından Ümit Burnu ün kazanmıştır. )


- ÜMİT EDİLDİĞİ KADAR DÜŞÜK OLMAZ değil SANILDIĞI KADAR DÜŞÜK OLMAZ


- ÜMİT ETMEMEK ile/ve ALAY ETMEK

( Ümidi olmayanın ve alay edenin nasibi kesiktir. )


- ÜMİT/UMUT ile/ve/değil EŞİK


- ÜMİT YİTİMİ ile/ve/||/<>/>/< UTANÇ

( Ormana/adaya düşen ya da ağır doğa koşullarına maruz kalanların ölümü, koşulların zorluğundan değil o duruma nasıl düştüğünün utancından["düşüncesinden"] ve o zorlu koşullardan çıkabilmek için daha yeterli/yetkin düşünebilmek yerine gittikçe ümidini yitirmesinden kaynaklanırmış. )

( "Esaretin Bedeli"[Shawshank Redemption - 1993], "Yaşamak İçin[Alive - 1993]", "İhanet[The Edge - 1997]" [Anthony Hopkins - Alec Baldwin], "Yeni Yaşam[Cast Away - Tom Hanks], "127 Saat" filmlerini de özellikle izlemenizi salık veririz. )

( "Ümit Yitimi" değil/yerine Ümit... - B )

( )


- ÜMİT ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> ALDANMA


- ÜMİT ile/ve/<> CESÂRET

( Ümitsizliğe kapılmadan gerçeklerle yüzleşmek ve sahip olduklarımızda mutlu olmak gereklidir. )

( Cesaret, tehlike karşısında akıl ve zekânın kullanılmasıdır. )

( Doğru olanı gördüğü halde yapmamak, cesâretsizliktir. )

( Ümidimizi kesmeyiz, kesemeyiz! )

( Kişinin ümitsizlik hakkı yoktur. )

( Ümitsizlik, bir üçgende, dördüncü köşeden bahsetmek gibidir. )

( HOPE vs./and/<> COURAGE )

( SPES cum/et/<> ANIMOSITAS )


- ÜMİT ile/değil ÇIKARCILIK


- ÜMİT ile/ve DUA

( Ümidimizi kesmeyiz, kesemeyiz! )


- ÜMİT ile/ve/||/<> DÜŞÜLKÜ/ÜTOPYA


- ÜMİT ile/ve/<> EMEK

( Ümit kalacağına emek kalsın. )

( HOPE vs./and/<> LABOUR )


- ÜMİT ve/<> GÖNÜL

( HOPE and/<> HEART )


- ÜMİT ile/ve/<>/|| MUTLULUK


- ÜMİT ile/ve OLASILIK

( Her koşulda ve sürekli olarak beslenmeli, vazgeçilmemelidir! İLE/VE Olabildiğince öngörülebilmelidir. )

( Must feed in all conditions and all the time. WITH/AND Must forsighted as much as possible. )

( HOPE vs./and PROBABILITY )


- ÜMİT ve/||/<>/>/< ONUR


- ÜMİT ile/değil SALAKLIK


- ÜMİTLİ/UMUTLU OLMAK ile/ve/<> MUTLU OLMAK

( UMUTLU/LUK ile/ve/<> MUTLU/LUK )

( TO BE IN HOPE vs./and/<> TO BE HAPPY )


- ÜMİTSİZ AŞK ile/ve KARŞILIKSIZ AŞK

( "HOPELESS LOVE" vs./and "WORTHLESS LOVE" )


- ÜMİTSİZ AŞK ile/ve OLANAKSIZ AŞK ile/ve ÖLÜMSÜZ AŞK

( Ümit etme ki, yüzünü görebil. )

( "HOPELESS LOVE" vs./and "IMPOSSIBLE LOVE" vs./and "DEATHLESS LOVE" )


- Ümitsizi DİNLE!!!


- UMUTSUZLUK = ÜMİTSİZLİK[Fars.] = DEPAIR[İng.] = DÉSESPOIR[Fr.] = VERZWEIFLUNG[Alm.] = DESPERATIO[Lat.]


- ÜMİTSİZ/LİK ile/değil/yerine "ÇARESİZ/LİK"

( Ne zaman ki, ümitsizsiniz, ne zaman ki, çaresizsiniz,
ÜMİT SİZSİNİZ, ÇARE SİZSİNİZ! )

( "Ümitsiz durumlar yoktur, ümitsiz kişiler vardır.
Ben, hiçbir zaman, ümidimi yitirmedim."

M. K. ATATÜRK )

( KUNÛT, YEİS ile/değil/yerine ... )

( NEVMİDÎ ile/değil/yerine ... )

( DESPERATIO cum ... )


- ÜMİTSİZ/LİK ile/ve/> HASTA/LIK


- OLANAK/SIZ/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÜMİT/SİZ/LİK


- ÜMİTSİZLİK değil/yerine/>< SEVGİ


- ÜMİTSİZLİK =/ve/||/<>/> | YENİLGİ ve ÖLÜM |


- ÜMİTSİZ/LİK ile YILGIN/LIK


- ÜMİT/UMUT [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]


- ÜMİT/UMUT [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]


- UMKAN[Ar.] ile UMKÎ[Ar.]

( Derinliğine. İLE Derinlikle ilgili. )


- UML/UNİFİED MODELING LANGUAGE[İng.] değil/yerine/= BİRLEŞİK MODELLEME DİLİ


- UMLS/UNIFIED MEDICAL LANGUAGE SYSTEM[İng.] değil/yerine/= BİRLEŞİK TIP DİLİ DÜZENİ


- UMMAK ile TAHMİN ETMEK

( TO HOPE vs. TO GUESS )


- 'UMMÂLET[Ar.] ile VELÂYET[Ar.]


- UMMAMAK ve/||/<>/> KÜSMEMEK

( Ummazsan, küsmezsin. )


- UMMÂN[Ar.] ile Ummân[Ar.]

( Derinliğine. | Deniz. İLE Arap Yarımadası'nın güneydoğu köşesi olan geniş kıta ve bu kıtanın kıyısından Hind kıyılarına ve güneye doğru uzanan açık deniz. )


- ÜMMET ile/değil HALK


- ÜMMET-İ DÂVET ile/ve ÜMMET-İ İCÂBET ile/ve ÜMMET-İ HÂS

( Çağrılan. İLE/VE Çağrıya uyan. İLE/VE Ehl-i beyt. )

( Tüm bireyler. İLE/VE İman edenler. İLE/VE Ehl-i beyt. )


- ÜMMÎ SİNAN HZ. ile SİNAN ÜMMÎ HZ.

( Mezarı, Eyüp Sultan'dadır. İLE Mezarı, Elmalı-Antalya'dadır. )

( Halvetiye'nin, Sinanîye kolunun pîridir. İLE Niyazi Mısrî Hz.'nin mürşididir. )

( YUSUF-U SÜMBÜL SİNANİYE ile de karıştırmamak gerekir. [Halifesi ve Muslihiye kolunun pîri, Merkez Efendi'dir.] )


- ÜMM-İ SÜLBE[Ar.]/DURE-MÈRE[Fr.] ile ...

( Beyin zarlarından en kalını ve en dışta bulunanı. )


- ÜMMÎ ile/ve/değil ÜMMÎ

( Cahil. İLE/VE/DEĞİL Anne. )


- ÜMMÎ ile ÜVEYSÎ


- ÜMMÎYÛN ile/ve SAFÎYÛN ile/ve ZÂTÎYÛN


- ÜMM-ÜL-KİTÂB ile ...

( AKL-I EVVEL | ARŞIN ÜSTÜNDEKİ KAZÂ VE KADER LEVHASI | FÂTİHA SÛRESİ | İNSAN-I KÂMİL'İN GÖNLÜ )


- 'UMRÂ[Ar.] ile RUKBÂ[Ar.]


- ÜMRAN[Ar.] değil/yerine/= BAYINDIRLIK


- UMUMİ MAĞAZA değil/yerine/= GENEL SAKLAK


- UMÛMÎ ile/ve/||/<> ALENÎ

( Genel. İLE/VE/||/<> Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde olan/yapılan. )


- UMUM(Î) değil/yerine/= GENEL


- UMUMİYETLE değil/yerine/= GENELLİKLE


- UMÛR[< EMR] ile ...

( İŞLER, MADDELER, ŞEYLER | ÖNEM VERME, ALDIRMA, ÜZERİNDE DURMA, İŞ SAYMA, İŞ EDİNME | (MÜSHİL-ÜL-UMÛR ile ABCDEF ( İŞLERİ KOLAYLAŞTIRAN | ALLAH )


- UMUR ve/||/<>/> UMUT ve/||/<>/> ONUR


- UMURSAMAMA ile/ve/||/<> KAYITSIZLIK


- UMURUMDA DEĞİLSİNİZ ve/değil/< EMRİMDE DEĞİLSİNİZ


- UMUT[Türkçe]/ÜMİT[Fars. < UMİD] = RECÂ[Ar.] = HOPE[İng.] = ESPOIR[Fr.] = HOFFNUNG[Alm.] = SPES[Lat.]


- UMUT ile/ve/<> İMAN ile/ve/<> SEVGİ

( HOPE vs./and/<> FAITH vs./and/<> LOVE )


- UMUT ile/ve/=/||/<> YAŞAMI UMURSAMAK


- UMUT ve/=/||/<>/>/< YOKSULUN/FAKİRİN EKMEĞİ


- UN:
GLÜTENLİ ile/değil/yerine/>< GLÜTENSİZ


- UN, NİŞASTA = DAKÎK = FÉCULE AMYLACÉE, AMIDON


- UN TANESİ/PARÇASI ile/ve/||/<>/> PİRİNÇ TANESİ/PARÇASI

( Düşünce. İLE/VE/||/<>/> Sözcük/terim. )


- UN ile ARAROT[İng. < ARROWROOT]

( ... İLE Sıcak iklimlerde yetişen, maranta adlı kamıştan ve başka bitkilerin kökünden çıkarılan, çocuk maması yapmaya yarayan un. )


- UN ile/ve/||/<>/> NİŞASTA

( ... İLE/VE/||/<>/> Bitkilerde, granür durumunda bulunan beyaz nesne, önce öğütülüp un durumuna getirilir. Elde edilen bu un, suyla karıştırılır ve dinlenmeye bırakılır. Belirli bir süre sonunda dibe çöken çözelti, fırınlanarak kurutulur ve böylece nişasta elde edilir. Yapısı ve kullanım biçimleriyle undan farklıdır. )


- ÜN ile/ve/değil/||/<>/< ONAY(LANMA) İSTEĞİ/BEKLENTİSİ


- UN ile/ve/<> PAÇAL

( ... İLE/VE/<> Ekmek yapmak için çeşitli tahılların, yasaca gerekli karışım oranı. | Türlü şeylerin karışımı. )


- UN ile TEFF UNU


- UN ile/ve/||/<>/> UĞRA

( ... İLE/VE/||/<>/> Hamur açılırken, yapışmaması için serpilen un. )


- UNABLE :/yerine YAPAMAYAN


- ÜNAL, ÇETİN (İST. 1937) :

( Fenerbahçe'den transfer edildi ve iki sezon (1957 - 1959) Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 35 lig, 2 kupa maçı olmak üzere 37 resmi ve ayrıca 6 özel maçla birlikte toplam olarak 43 maçta oynadı. Lig maçlarında 3 ve özel maçlarda 3 olmak üzere takımına 6 gol kazandırdı. Vefa'ya transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )


- ÜNAL, DİLEK (İST. 1962) :

( Mimar - Yazar. Çocukluğu Beyoğlu'nda geçti. Nişantaşı Kız Lisesinden mezun oldu. Yıldız Teknik Üniversite Mimarlık Fakültesinde okudu ve mimar olarak iş hayatına atıldı. "Yazın hayatıma çok şeyler kattı" dediği mimarlık İşi ile yazarlığını birlikte yürüttü. "Derin Derin" (2009) "Düne Ne oldu", Dehliz Güneşi, " ve son olarak "Kâniye" (2015) isimli kitaplarını yazdı. Sarıyer'de yaşamaktadır. )


- ÜNAL, ŞEBNEM PROF. DR. (BÜYÜKDERE, 1962) :

( Büyükdereli akademisyen. Büyükdere Mehmet İpgin İlkokulundan sonra Galatasaray Lisesini bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi Felsefe ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinde opera eğitimi aldı. Doktorasını İst. Üniversitesi Devlet Konservatuarında yaptı. 2009'da Doçent, bilahare profesör oldu. )


- ÜNAL, ZEKİ (1927 - 1984) :

( Müdür olarak çalıştığı İstanbul Değirmencilik Şirketinden emekli oldu. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- UNAN, ALTAY (İST. 1961) :

( Sarıyer altyapısından yetişti. Yaş gruplarında oynadıktan sonra profesyonel kadroya alındı. Profesyonel kadroda kaldığı 9 sezon (1978 - 1987) içinde 101 lig, 13 kupa, 9 Ümit, 8 turnuva ve 74 amatör lig maçı olmak üzere 205 resmi ve ayrıca 60 özel maçla birlikte 265 maçta forma giydi. Amatör lig maçlarında 21, Ümit maçlarında 1 ve özel maçlarda 6 olmak üzere takımına 28 gol kazandırdı. Eyüpspor kulübüne transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. Spor Akademisi mezunu olup, teknik direktör lisansına sahiptir. Özel bir Okulda Beden Eğitimi Öğretmeni ve Sarıyer Spor Kulübü altyapısında antrenör olarak görev yapmaktadır. )


- UNBOUNDED OPERATOR ile/||/<> BOUNDED OPERATOR

( Unbounded domain dense, bounded her yerde tanımlı. )

( Formül: Dense domain İLE everywhere defined )


- UNCLE :/yerine AMCA, DAYI


- UNCONSCIOUS[İng.] değil/yerine/= BİLİNÇ DIŞI


- UNDER :/yerine ALTINDA


- UNDERESTIMATE vs. DESPISE


- UNDERGO :/yerine GEÇİRMEK (SÜREÇ VB)


- UNDERSTAND :/yerine ANLAMAK


- UNDERSTANDING vs. PACT


- UNDERSTANDING :/yerine ANLAYIŞ


- UNDERWATER vs. ATMOSPHERE


- ÜNDEŞ ile/ve/<> YALIN ÜNDEŞ

( ... ile/ve/<> B - D - G - L )


- UNESCO ile/ve/<> MINOM ile/ve/<> IMTAL

( www.UNESCO.org.tr İLE/VE/<> www.MINOM-icom.net İLE/VE/<> www.IMTAL.org )


- [not] UNFAIR COMPETITION vs./but COMPETITION

( Haksız rekâbet. İLE/DEĞİL/YERİNE Rekâbet. )


- UNFORTUNATELY :/yerine NE YAZIK Kİ


- UNFOUNDED vs. WORTHLESS


- ung.[Lat. < UNGUENTUM] değil/yerine/= MERHEM


- UNGAN, OKTAY (İST. 1939) :

( Fenerbahçe'den transfer edildi ve aralıklı olarak (1956 - 1957 ve 1959 - 1966) 8 sezon Sarıyer'de oynadı. Bu süre içinde 147 lig, 15 kupa ve 2 turnuva maçı olmak üzere 154 resmi ve ayrıca 28 özel maçla birlikte toplam olarak 192 maçta oynadı. Lig maçlarında takımına 2 gol kazandırdı. Kocaelispor'a transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )


- ÜNİAKSİYEL/UNIAXIAL[İng.] değil/yerine/= TEK EKSENLİ


- UNICORN ile PEGASUS

( Boynuzlu at. İLE/VE Kanatlı at. )


- ÜNİDİREKSİYONEL/UNIDIRECTIONAL[İng.] değil/yerine/= TEK YÖNLÜ


- ÜNİFOKAL/UNIFOCAL[İng.] değil/yerine/= TEK ODAKLI


- UNİFORM İLE PİTTİNG İLE CREVİCE İLE GALVANİC ile/||/<> KOROZYON TÜRLERİ

( Metal bozunma mekanizmaları. )

( Formül: Fe → Fe²⁺ + 2e⁻ )


- UNİFORM SÜREKLİLİK ile/||/<> POİNTWİSE SÜREKLİLİK

( Uniform δ tüm noktalar için, pointwise her nokta ayrı. )

( Formül: Global δ İLE local δ )


- UNIFORM[İng.] değil/yerine/= TEK BİÇİMLİ


- UNIFORM :/yerine ÜNİFORMA


- ÜNİK değil/yerine/= EŞSİZ


- UNILATERAL[İng.] değil/yerine/= TEK TARAFLI


- UNIMPORTANT vs. SECONDARY


- UNION :/yerine BİRLİK, SENDİKA


- UNIPOLAR[İng.] değil/yerine/= TEK KUTUPLU


- UNIQUE vs. HARMONY


- UNIQUE vs. ONLY


- UNIQUE :/yerine BENZERSİZ


- UNISEKS SEKS

( UNISEX
SEX )


- UNIT :/yerine BİRİM


- UNİTARY MATRİX ile/||/<> NORMAL MATRİX

( Unitary UU*=I, normal AA*=A*A. )

( Formül: Preserves inner product İLE commutes )


- UNİTARY OPERATOR ile/||/<> ISOMETRY

( Unitary TT*=T*T=I, isometry ||Tx||=||x||. )

( Formül: Bijective isometry İLE norm preserving )


- ÜNİTE[İng. < UNIT] değil/yerine/= BÖLÜM | BİRİM, ÖLÇÜ, VAHİT

( Birim, vahit, ölçü. )


- ÜNİTE/UNIT[İng.] değil/yerine/= BİRİM


- UNITED :/yerine BİRLEŞİK


- UNITY vs. DISCRIMINATED UNITY


- UNITY vs. IDENTITY


- UNITY vs. INTEGRITY


- UNITY vs. UNITY FOR PROFIT


- ÜNİVALAN/UNIVALENT[İng.] değil/yerine/= TEK DEĞERLİKLİ


- UNİVALENCE İLE HİGHER INDUCTİVE TYPES İLE CUBİCAL ile/||/<> HOTT

( Homotopi tip kuramı. )

( Formül: A ≃ B → A = B )


- ÜNİVARYANT/UNIVARIANT[İng.] değil/yerine/= TEK DEĞİŞKENLİ


- UNIVERSAL vs. PLURAL


- UNIVERSAL vs. TOTAL/OVERALL


- ÜNİVERSAL/UNIVERSAL[İng.] değil/yerine/= EVRENSEL


- UNIVERSAL :/yerine EVRENSEL


- UNIVERSALIS ANTE REM ile/ve UNIVERSALIS INREBUS ile/ve UNIVERSALIS POST REM

( Platon. İLE/VE/||/<> Aristoteles. İLE/VE/||/<> St. Thomas. | Hegel. )

( Şeyden önce. İLE/VE/||/<> Şeyde. İLE/VE/||/<> Şeyden sonra. )


- UNIVERSALIZATION vs./and TO GET INFINITE


- UNIVERSE :/yerine EVREN


- ÜNİVERSİTE ile AKADEMİ


- ÜNİVERSİTE["ÜNİVERSTE" değil!] değil/yerine/= BİLİMTEY/EVRENKENT


- ÜNİVERSİTE FAKÜLTE


- ÜNİVERSİTE ile/ve/değil/||/<>/>/< UÇAN ÜNİVERSİTE

( "Uçan Üniversite" kitabının özetini okumak için burayı tıklayınız... )


- ÜNİVERSİTEDE:
BURS ile/ve/<> KREDİ

( * Burs, başbakanlık tarafından verilir ve geri ödemesi yoktur fakat kredinin geri ödemesi vardır.

* Bursunuzun devamı için çeşitli koşulları sağlamanız gerekmektedir. [Disiplin ve not şartı.]

* Kredi alırsanız, geri ödemesi vardır ve beyaz eşyaya bağlı faiz oranlarına göre anaparaya faiz eklenerek sizden tahsil edilir.

* Kredi ödemesi ilk sigorta başlangıcında ya da öğrencilikten 2 yıl sonra başlar. Bu süreyi uzattırabilir, taksitlendirme yapabilir ve çeşitli yollar deneyebilirsiniz.

* Bursunuz, başarısızlık nedeniyle düşerse artık burs değil kredi almış olursunuz. Bursunuz, krediye dönüşür. )


- ÜNİVERSİTEDE ÖĞRETİM:
BİRİNCİ ile/ve/<>/> İKİNCİ

( ... İLE/VE/<>/> Örgün eğitim dışında verilen eğitim.[17:00 - 23:00 arası] )

( ... İLE/VE/<>/> Harç ücreti daha yüksektir ve giriş puanları daha düşüktür. )

( Diploma ya da eşitlik farkları yoktur. Diplomada da "ikincil öğretim" ile ilgili bir belirteç yoktur. )

( İkinci öğretim öğrencileri de burs ve kredi alabilmektedir. )


- ÜNİVERSİTENİN:
EVRENSELLİĞİ ile/ve/değil EVRENSELLEŞTİRİCİLİĞİ


- UNIVERSITY :/yerine ÜNİVERSİTE


- UNIX ile LINUX


- UNKAN, EMİN (İST. 1925...?..) :

( Üniversiteden Yüksek Kimya Mühendisi olarak mezun oldub. Eczacı olarak iş hayata atıldı. Davutpaşa Spor Kulübü ile Sarıyer Spor kulübü üyesiydi. Sarıyer S.K. de bir dönem (1957 - 1958) Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- ÜNKARACALAR, NAFİA (...) :

( Sarıyer Belediyesi Tekvando sporcusu. Özbekistan'ın Taşkent şehrinde yapılan 5. Dünya Tekvando Şampiyonasında 3. Oldu. )


- UNKNOWN :/yerine BİLİNMEYEN


- UNLARDA:
BUĞDAY ile/||/<> TAM BUĞDAY ile/||/<> KARABUĞDAY/GREÇKA ile/||/<> KIRMIZI BUĞDAY ile/||/<> KEPEKLİ ile/||/<> SİYEZ ile/||/<> KAVILCA ile/||/<> KUNDUR ile/||/<> YULAF ile/||/<> ÇAVDAR ile/||/<> ARPA ile/||/<> MISIR ile/||/<> KİNOA ile/||/<> TEFF ile/||/<> AMARANT ile/||/<> NOHUT ile/||/<> KESTANE ile/||/<> KEÇİBOYNUZU ile/||/<> BADEM ile/||/<> CEVİZ ile/||/<> FINDIK ile/||/<> ANTEPFISTIĞI ile/||/<> ARAROT ile/||/<> DİNKEL[Alm.]/FARRO[İt.]

( Kabuğundan ve kepeğinden ayrılarak kullanılan, işlenmiş buğday unundan [beyaz ekmek] yapılır. İLE/||/<> Buğday tanesinin kabuğuyla birlikte öğütülerek elde edilir. Besin değerleri, öteki rafine unlara göre daha yüksektir.[Glüten içerir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> Anadolu'nun, en eski çeşitlerindendir.[Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.] Ekmek yapımına çok uygundur.[Kepeği ile öğütülmüş olanını yeğlenmelidir.][Glüteni düşüktür.] İLE/||/<> Kepeğinden ayrılmamış undur. İLE/||/<> Kastamonu bölgesinin unudur. Tüm unlarla karıştırılabilir. Aroması "keskin" gelebilir.[Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.][Glüteni çok düşüktür. Çok sağlıklıdır.] İLE/||/<> Kars'ta yetişen bir buğdaydır. Kökeni, Kastamonu'dur. [Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.][Her türlü iklime dayanıklı, güçlü bir yapısı olduğundan, kabuk bölümü kalındır. Kabuk bölümünün kalınlığı, tanelerinin ufak kalmasına ve glüten içeriğinin, öteki buğday türlerine göre daha olmasını sağlamıştır ve bu nedenle de glisemik indeksi düşüktür.] İLE/||/<> Güneydoğu Anadolu bölgesi buğdayıdır. İLE/||/<> Glüten alerjisi olanlar için iyi bir seçenektir. [Deri ve bağırsak sorunu olanların, yulaf ununu yeğleyebilir.][Yüksek besin değerine sahip ve glisemik indeksi düşüktür.] İLE/||/<> Bol proteinlidir.[Yüksek glüten içerir.][Soğuk iklime dayanıklıdır.] İLE/||/<> Çok eski bir buğday türüdür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Güney Amerika'da, And Dağları'nda, doğal olarak yetişen, otumsu bir bitkinin, kurutulmuş tohumudur.[Unu da, tohumları gibi yüksek demir ve besin değerlerine sahiptir ve çok lezzetlidir.][Tek başına ya da tüm unlarla karıştırılabilir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> Amarant[horozibiği] bitkisinin tohumlarından elde edilir.[Tüm unlar içinde, en yüksek proteine sahiptir.][Glüten içermez ve glisemik indeksi düşüktür.][Tadı, ekşi ve keskin olduğundan, lezzeti görecelidir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Sıcak iklimlerde yetişen maranta adlı kamıştan ve başka bitkilerin kökünden çıkarılan un. [Çocuk maması yapılan un.] İLE/||/<> Siyez ile benzerlik taşır.[İçeriğindeki protein yapısı daha kırılgan ve çözünebilir olduğundan, tüm tahıl unları içinde, siyez kadar düşük glütene sahiptir.][Genetiği değişmemiş bir çeşittir.][Her türlü hamur işinde kullanılabilir.] )

( ... İLE/||/<> Glüten içerir. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüteni düşüktür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüteni çok düşüktür. İLE/||/<> Glüteni düşüktür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüten alerjisi olanlar için iyi bir seçenektir. İLE/||/<> Yüksek glüten içerir. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüten içermez. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Düşük glütene sahiptir. )


- UNLESS :/yerine OLMADIKÇA


- ÜNLİGİL, PROF. DR. HALUK H.(EDİRNE, 1930) :

( İ.Ü. Orman Fakültesi Öğretim Üyesi. İlk ve Ortaokulu Edirne'de, Liseyi İstanbul Haydarpaşa Lisesinde bitirdi (1947). İ.Ü. Orman Fakültesine girdi ve buradan 1982'de Orman Yüsek Mühendisi olarak mezun oldu. Askerlik görevini tamamladıktan sonra bir süre Orman Genel Müdürlüğü teşkilatında görev yaptı bilahare İ.Ü. Orman Fakültesi Botanik Kürsüsünde asistan oldu. 1957 - 1960 yılları arasında Almanya'da bulundu ve hazırladığı "Untersuchengen über die Pilzresisüenz ungeschützer und geschützer Hölzer" adlı doktora tezi ile "Doktor" ünvanını aldı. Doktor ünvanını aldıktan sonra yurda döndü ve 1962 yılına kadar görev yaptı. 1963'te Kanada'ya giderek bilimsel inceleme ve araştırmalarda bulundu ve danışmanlık hizmeti verdi. Bilahare Türkiye'ye döndü ve Orman Mühendisliği Bölümü, Orman Endüstrisi Makinaları ve İşletme Anabilim Dalı'nda Doçent olarak çalışmaya başladı ve 1996'da profesörlüğe yükseltildi. 1997'de de emekli oldu. )


- UNLIKE :/yerine FARKLI, BENZEMEYEN


- UNLIKELY :/yerine OLASI OLMAYAN


- ÜNLÜ DEĞİŞİMİ ile ...


- ÜNLÜ HARF/LER ile ÜNSÜZ HARF/LER

( Kalın: A[düz ve geniş] | I[düz ve dar] | O[yuvarlak ve geniş] | U[yuvarlak ve dar]
İnce: E[düz ve geniş] | İ[düz ve dar] | Ö[yuvarlak ve geniş] | Ü[yuvarlak ve dar]
İLE/VE/||/<>
Dudak: F[sert ve sürekli] | P[sert ve süreksiz] || M, V[yumuşak ve sürekli] | B[yumuşak ve süreksiz]
(Yarı) Dudak-Diş: F[sert ve sürekli] || V[yumuşak ve sürekli]
Diş: S, Ş[sert ve sürekli] | Ç, T[sert ve süreksiz] || J, L, N, R, Z[yumuşak ve sürekli] | C, D[yumuşak ve süreksiz]
Damak: K[sert ve süreksiz] || Y[yumuşak ve sürekli] | C, G[yumuşak ve süreksiz]
Gırtlak: H[sert ve sürekli] || Ğ[yumuşak ve sürekli] )

(
İLE
)

( )

( VOWEL SOUND vs. CONSONANT SOUND )


- ÜNLÜ OLMAK İÇİN SOYUNMAK ile/ve/<> SANAT İÇİN SOYUNMAK


- ÜNLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNDE


- ÜNLÜ/ANGIN/MEŞHUR/ŞÖHRET ile/ve/değil/yerine TANINMIŞ/LIK

( Ün/şöhret, âfettir. )

( [not] FAMOUS vs./and/but KNOWN
KNOWN instead of FAMOUS )


- UNMEASURABILITY vs. MEASURABILITY OF TRANSMISSING


- UNNECESSARY/LACK OF NEED/WASTE vs. EXTRA


- UNREASONABLE vs. IRRATIONAL


- ÜN/ŞÂN[Ar.] ile ŞAN[Fr. CHANT]

( Ün. | Gösteriş, gösterişlilik. İLE İnsan gırtlağından makamla çıkan ve perde ayrımlarıyla çeşitli duyumlar uyandıran ses dizisi. )


- ÜNSİYET ile ...

( YAKINLIK, ARKADAŞLIK )


- | ÜN/ŞÖHRET ile/ve İTİBAR | ile/ve/<>/değil/yerine HAYSİYET

( | Toplumun, kişiye/tutuma/duruma verdiği değer/önem. İLE/VE Toplulukların/bilirkişilerin, kişiye/tutuma/duruma verdiği değer/önem. | İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Kişinin, kendine verdiği değer/önem. )

( | Halk tarafından verilen. İLE/VE Ehline verilen. | İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Kendi/nde/n. )


- ÜN/ŞÖHRET ile/ve/değil/yerine TANINMA

( Tanımadıklarının seni tanıması. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Tanıdığın ya da tanıyabileceğin sayıda kişinin seni tanıması. )

( [yaklaşık olarak] 100.000 - 500.000 üzeri kişi tarafından tanınmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE 100.000 - 500.000 altında kişi tarafından tanınmak. )

( [not] FAME vs./and/but TO BE WELL-KNOWN
TO BE WELL-KNOWN instead of FAME )


- UNSUL[Ar.] ile UNSUR[Ar. çoğ. ANÂSIR]

( Adasoğanı.[şurubu, kalp hastalıklarına, kan bozukluğuna ve akciğer zarı yangısına/iltihabına karşı kullanılır] İLE Birleşik/bütüncül nesneleri oluşturan basit/tekil nesnelerin her biri. | Bir bütünden ayrılıpı bir parça oluşturan bölüm. | Kök, esas, madde. )


- UNSUR[Ar.] değil/yerine/= ÖĞE


- UNSURLARIN TRANSANDANTAL DOKTRİNİ ile/ve/||/<> YÖNTEMİN TRANSANDANTAL DOKTRİNİ


- ÜNSÜZ ile KAPANTI

( ... İLE Patlayıcı ünsüzün oluşmasından önceki boğumlanma noktasının kapanması. )


- UNTIL :/yerine -E KADAR


- UNUFAK


- UNUSUAL :/yerine ALIŞILMADIK


- UNUT! değil/yerine UMUT/ÜMİT


- ÇALIŞMAK GEREK:
UNUTABİLMEK İÇİN ve/||/<> BOŞ BOŞ DÜŞÜNMEMEK İÇİN ve/||/<> DALIP DALIP GİTMEMEK İÇİN


- UNUTABİLMEK ile/değil BİLGELEŞME


- UNUTABİLMEK ve/=/||/<>/> İYİLEŞMEK


- UNUTACAĞIZ ve/||/<> UNUTULACAĞIZ

( Biraz zaman geçince. VE/||/<> Biraz zaman geçince. )


- UNUTALIM! ile/ve/||/<>/> UNUTMAYALIM!

( "Yaptığımız" "iyiliği" ve "gördüğümüz" "kötülüğü". İLE/VE/||/<>/> Ölümü. )


- UNUTAMAMAK ile "UMURSAMAMAK"

( Akıl sayrılığında. İLE "Akıllı/bilgili/donanımlı" olanlarda. )


- Unutarak DİNLE!!!


- UNUTKAN/LIK/TAN ile/ve/değil BEZMİŞ/LİK/TEN


- UNUTMA HAKKI ve/||/<> UNUTULMA HAKKI

( "Unutulma Hakkı" nedir? için burayı tıklayınız... )


- UNUTMA ile/ve AKLINA GELMEME(Sİ)

( TO BE SURE vs./and LACK OF REMIND )


- UNUTMA ile/ve/||/<> BUNAMA/ATEH[Ar.]/DEMANS[Fr., İng. < DEMENTIA] ile/ve/||/<> ALZHEIMER

( Alzheimer tanısı için aşağıdakilerden en az ikisi tanılanmış ve "önemli ölçüde dikkate alınmalıdır".

- Zayıf bellek
- İletişim ve dil zorluğu
- Odaklanmada ve dikkatini vermede güçlük
- Hatalı muhakeme ve yargı
- Bozulmuş görsel algı )

( Alzheimer, genel olarak üç evreye ayrılır:

1. Unutkanlık, bildiği yerleri tanıyamama, bazı sözcükleri bulamama, işine ve hobilerine karşı ilgisini yitirme gibi erken belirtiler verir ve genellikle hasta olduğunu kabul etmek istemez.

2. Bellek kaybı belirginleşir. Yakınlarının adını unutabilir. Yolunu kaybedebilir. Konuşma bozukluğu artar. Yıkanma, giyinme gibi gündelik işlerinde yardıma gereksinim duyabilir ve bazı hayaller görebilir.

3. Artık aile üyelerini tanımayabilir, yemek yemede ve yürümede güçlükler başlar, sidik ve dışkısını tutamayabilir ve ciddi davranış bozuklukları görülebilir.

Alzheimer hastalığı, yaklaşık 5-8 yıllık bir ilerleme süreci içinde hastayı yatağa bağlı ve tamamen bakıma muhtaç duruma getirir. )

(

Unutma eğrisi ve aralık etkisinin keşfi ile tanınan, deneysel bellek çalışmalarına öncülük eden psikolog Hermann Ebbinghaus (1850–1909), öğrenme eğrisini tanımlayan ilk kişidir. Unutma eğrisinin grafiği, kişilerin "öğrenileni" tekrar etmezse yeni öğrendiği bilgilerin, günler içinde nasıl azaldığını gösterir. )

( ... İLE/VE/||/<> Bellek, düşünme ve toplumsal yeteneklerde bozulma. İLE/VE/||/<> Beyinde plak ve düğüm oluşumu ile bellek kaybı ve bilişsel gerileme. | Demansın en yaygın nedeni olan ve ilerleyici bellek kaybı ile ilişkili bir sayrılık. )


- UNUTMABENİ

( İkiçeneklilerden, küçük mavi çiçekler açan bir bitki. )

( MYOSOTIS PALUSTRIS )


- Unutmadan DİNLE!!!


- UNUTMADAN ile/ve/<>/değil/yerine DAHA ÇOK ANIMSAMAYA ÇALIŞARAK


- Unutmak için DİNLE!!!


- Unutmak için SUS!!!


- UNUTMAK/UNUTABİLMEK ile/ve/<> BIRAKMAK/BIRAKABİLMEK

( Unutmamak, bir anlamda putperestliktir. )

( LETE: Unutma yudumu. )

( Ledün ilmi, bilineni unutma ilmidir. )

( Olursak olacağız. Evvelinin evveli, ahirinin ahiri yok. Bu kadar yaş yaşadık, ne anladık? İstikbal dersen, bir saniye ilerisinden haberimiz yok, hepsi rüya. İyisi mi, hepsini unut! )

( Huzur, rahatlıktadır. Rahatlık ise unutmakla olur. )


- UNUTMAK(UNUTKANLIK) ile/değil ZİHNİN(AKLIN/"KAFANIN") YOĞUN/BİR YER(LER)DE OLMASI


- UNUTMAK ile/ve/değil/yerine/<> AFFETMEK

( Bir hatayı, hem unutmak, hem affetmek aptallıktır. Ne unutmak, ne affetmek, hainliktir. Hatayı unutmayıp sahibini affetmek, işte bu erdemdir. )

( Söylenilmeyebilecek, yanlış/yersiz/zamansız bir söz, ancak affedilir fakat unutulmaz! )

( Aldığın dersi kaybettirir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Bakış açını değiştirir. )

( Mutlu eder. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Güçlü kılar. )

( [not] TO FORGET vs./and/but/<> TO FORGIVE
TO FORGIVE instead of TO FORGET )


- UNUTMAK ile/ve/değil/yerine ANIMSAMAMAK

( Unutmak, belki olanaklı değildir fakat anımsamamak, olanaklıdır/olasılıklıdır. )


- UNUTMAK ile/değil/yerine ASKIYA ALMAK


- UNUTMAK ile "ATLAMAK"

( TO BE SURE vs./and TO SKIP )


- UNUTMAK ile/değil "BASTIRMAK" ile/değil GÖZ ARDI ETMEK


- UNUTMAK ile "BİLİYORUM" SANMAK

( TO FORGET vs. TO SUPPOSE "KNOW" )


- UNUTMAK ile BİLMEMEK

( TO FORGET vs. NOT TO KNOW )


- UNUTMAK ile BOŞLAMAK/İHMAL[Ar.]

( TO FORGET vs. NEGLIGENCE )


- UNUTMAK ile DEŞMEMEK


- UNUTMAK ile/ve/değil/yerine HIZLI GEÇMEK

( [not] TO FORGET vs./and/but TO PASS OVER QUICKLY/FAST
TO PASS OVER QUICKLY/FAST instead of TO FORGET )


- UNUTMAK ile/ve/değil/||/<>/< KANIKSAMAK


- UNUTMAK ile KUTLAMAK

( [durum/haber] Kötüyse. İLE İyiyse. )


- UNUTMAK ile/ve/değil/||/<>/< UMURSAMAMAK/ÖZENMEMEK/ÖNEMSEMEMEK


- UNUTMAK değil UNUTABİLMEK

( Kavram. DEĞİL Kişinin/kişinin olanağı, becerisi, bilgisi, bilgeliği(irfanı), istenci(irâdesi) ve direnci(ihtiyârı). )


- UNUTMAK ile/ve/değil/yerine ÜZERİNE KONUŞMAMAK


- UNUTMAK ile/ve/değil/yerine ÜZERİNE KONUŞMAMAK

( [not] "TO FORGET" vs./and TO TALK ON
TO TALK ON instead of "TO FORGET" )


- UNUTMAK ile/ve YENİLEMEK

( TO FORGET vs./and TO REFRESH )


- Unutmamak için DİNLE!!!


- Unutmamak için SUS!!!


- UNUTMAMALI!


- UNUTMUŞTUM değil UNUTMUŞUM


- UNUTMUŞUM değil/yerine YETERİNCE (HIZLI) ANIMSAYAMAMIŞIM


- UNUTTUM yerine ANIMSAYAMADIM(/HATIRLAYAMADIM)


- UNUTTUM yerine UNUTTURULDU


- UNUTTURMA! değil/yerine ANIMSATIR MISIN!


- UNUT(TUR)MAK ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜVEN


- UNUTULANI ANIMSAMAK ile/ve/değil/||/<> UNUTTUĞUNU ANIMSAMAK


- UNUTULMA HAKKI ile/ve/||/<> AF


- UNUTULMA HAKKI'NDA:
ANALOG ile/ve/<> ÇEVRİMİÇİ ile/ve/<> SİLDİRME ile/ve/<> DİZİNDEN ÇIKARMA(DELISTING)

( Basılı. İLE/VE/<> Dijital. İLE/VE/<> Kişisel veriler. İLE/VE/<> ... )


- UNUTULMA HAKKI'NDA:
BİLGİ ile/ve/||/<> ZAMAN

( DOĞRU BİLGİ ile/ve/||/<> HUKUKA UYGUN, YAYILMIŞ BİLGİ

ile~ve~||~<>

BİLGİNİN: TOPLUMSAL ÖNEMİMİ YİTİRMESİ ile/ve/||/<> GÜNCELLİĞİNİ YİTİRMESİ )


- UNUTULMA HAKKI'NDA:
LEBACH KARARI ve/||/<> MELVIN V. REID KARARI


- UNUTULMA HAKKI'NDA:
RIGHT TO OBLIVION ile/ve/||/<> RIGHT TO BE FORGOTTEN


- UNUTULMUŞ ile/ve/değil/yerine UNUTULMAYA YÜZ TUTAN


- UNUTUL/UR / UNUTURUZ / UNUTURUM / UNUTURSUN değil/yerine/&gt;&lt;/<
YAZMAZSAK/YAZMAZSAM/YAZMAZSAN UNUTULUR/UNUTURUZ/UNUTURUM/UNUTURSUN


- UNUTUR(UZ) ile ANIMSAR(IZ) ile ÖĞRENİR(İZ)

( Anlatılırsa/k. İLE Eğitilirse/k. İLE Deneyimletilirse/k. )


- UNUTUYORUM değil/yerine BAZEN ANIMSAYAMIYORUM


- SAN/UNVAN ve/||/<> ALTES[Fr. < ALTESSE]

( ... VE/||/<> Prens ve prenseslere verilen onur unvanı. | Bu unvanı taşıyan kişi. )


- UNVAN[Ar.]/AYAG [divanlugatturk]/TITRE[Fr.] değil/yerine/= SAN


- UNVANLARI["ÜNVAN" değil!]:
ADLARIN BAŞINA YAZMAK değil/yerine SONUNA YA DA ALTINA (AYRAÇ İÇİNDE) YAZMAK

( "Prof./Dr. ... ..." DEĞİL/YERİNE "... ... (Prof./Dr.)" gibi. )

( Kişinin ve adının önüne gelebilecek -unvanı/sıfatı ne kadar önemli/değerli olursa olsun- hiçbir unvan/sıfat konulamaz/konulmamalıdır! )

( Belki algıda/tanımada kolaylık ve hız kazandıracağından hareketle bu biçimde uygulanıyorsa da bu tutumdan vazgeç(il)melidir! [Saygısızlık ya da hakaret olarak yorumlanmamalıdır!] )

( Türkçe'si varken...
* PROFESÖR yerine BİLMEN
* DOÇENT yerine BİLGEN
* YARDIMCI DOÇENT yerine BİLGER
* ASİSTAN yerine KÖMEK
* REKTÖR yerine BİLİMBEY
* DEKAN yerine YETİLBEY
* DOKTOR yerine ÖKE
* MASTER yerine UNGAN
* ÜNİVERSİTE yerine BİLİMTEY
* AKADEMİSYEN yerine BİLİMCİ
* BİLİM İNSANI yerine BİLİMCİ )


- UP :/yerine YUKARI


- UPANİŞAD ile/ve BHAGAVAD GITA ile/ve DHAMMAPADA

( Aydınlanma yolu. İLE/VE Sevgi yolu. İLE/VE Gerçeğe giden yol, aydınlanma yolu, yaşam yolu. )


- UPANİŞADLAR ile ...

( Sözel olarak bir grup öğrencinin, öğretmenlerinin dizinin dibine oturmalarını ifade eder. Hindu felsefesinin kaynaklarından sayılan Sanskritçe yazılarından oluşur. Klasik sayılan onüç yazı, M.Ö. 800-400 tarihleri arasında yazılmışlardır. )


- UPANİŞADLAR ile/ve BRAHMANİZM(VAYSYA)

( Upanişadlar'ın Brahmanizm'den farkı, inanç ve mistik pratikler yerine, Düşünce'yi önermesidir. )

( Upanişadlar(M.Ö. VII. yy.)(Kutsal Vahiy) kurumlaşmış Brahmanizm'e yeni yaklaşımlar getiren yorumları içermektedir. Brahmanlar bir inanç değil, bir akıl ilkesi olarak ele alınmıştır. )


- UPARATI ile ...

( Dinlenme, sakin kalma, hoşgörü ve tüm mezhepsel kuralları red ve terk etme. Vedanta\'da ulaşılması öngörülen altı nitelikten biri;Sama(sükûnet, iç huzuru),
Dama(ego kontrolü, kendini dizginleme),
Uparati(hoşgörü),
Titiksha(tahammül),
Sraddha(inanç),
Samadhana(denge hali). )


- UPAYA[Sansk.] ile ...

( Uyanıp aydınlanmayı sağlayan, bu yoldaki engelleri aşmakta yardımcı olan uygun yöntemler, ustaca teknikler. )


- UPON :/yerine ÜZERİNDE


- UPPER :/yerine ÜST


- UPPERCASE vs. LOWERCASE


- UPREGULATION/UPREGULATION[İng.] değil/yerine/= ARTARAK DÜZENLENİM


- (UP)RIGHT(NESS) vs./and APPROPRIATE(NESS)


- UPS/UNINTERRUPTIBLE POWER SUPPLY[İng.] değil/yerine/= KESİNTISİZ GÜÇ KAYNAĞI


- UPTAKE[İng.] değil/yerine/= TUTULUM


- UPUCUZ


- UPUYGUN = MUTABIK = ADEQUAT[İng.] = ADÉQUAT[Fr.] = ADÄQUAT[Alm.] = ADEQUATUS[Lat.] = ADECUADO/DA[İsp.]


- UPUZUN


- UR[Tr.]/TÜMÖR[Fr. < TUMEUR] ile TÜMÜR

( Gözelerin aşırı çoğalmasıyla insan, hayvan ya da bitki dokularında oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, bağa, tümör, neoplazma, çingene ahtapotu, vejetasyon. İLE Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı. )


- UR ile/ve/||/<> BALONLAŞMA/ANEVRİZMA[Fr. < Yun. < ANEVRISME]

( ... İLE Bir atardamarın, bir bölgesinde oluşan gevşemeye bağlı ur biçimindeki genişleme. )


- UR ile MİYOM

( ... İLE İyi huylu. )

( ... İLE 8-9 cm.'den küçük ve 3'ten az olması durumunda laparoskopi/histeroskopi uygulanabilmektedir. )


- UR[Ar.] ile ÛR[Ar. < A'VER, AVRÂ]

( Gözelerin aşırı çoğalmasıyla dokularda oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, tümör. İLE Tek gözlüler. | Silahsız, mühimmatsız olanlar. )


- URAL, CEVDET (ÇAYKARA, 1929) :

( Ticaret lisesini bitirdikten sonra nakliyatçılık alanında iş hayatına atıldı. Uluslararası Nakliyatçılar Derneği Üyesi Kurucu üyesi olup, Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- URAL ile/ve/||/<> TÜRK

(

Ural ve Türk Dillerin Sınıflandırması

  • Ural Dilleri
    • Fin-Ugor
      • Fince
      • Estonca
      • Macarca
    • Samoyedik
      • Neenetsçe
      • Enetsçe
      • Ngansanca
  • Altay Dilleri
    (Kuramsal bir aile olup Türkçe, Moğolca, Tunguzca, Korece ve Japonca’yı içerdiği iddia edilmiştir ancak bu bağlantılar kanıtlanamamıştır.)
    (Sümerce, Elamca, Etrüskçe gibi dillerin Altay ya da Ural dilleriyle ilişkilendirilmesi sadece spekülatif kuramlarla desteklenmiş, genel kabul görmemiştir.)
    • Türk Dilleri
      (Türk dilleri, ayrı bir aile olarak kabul edilir.)
      • Oğuz
        • Türkçe
        • Azerice
        • Türkmence
      • Kıpçak
        • Kazakça
        • Kırgızca
        • Tatarca
      • Karluk
        • Özbekçe
        • Uygurca
      • Öteki
        • Çuvaşça
        • Yakutça
    • Moğol Dilleri
      • Moğolca
      • Buryatça
      • Kalmakça
    • Tunguz Dilleri
      • Mançuca
      • Evenkice
    • Tartışmalı
      • Korece
      • Japonca
)


- URAN, M. İSMET (1949 - 1992) :

( Üniversite öğrenimini tamamlayarak Yüksek Mühendis olarak iş hayatına atıldı. Müteahhitlik ve Turizm alanında yatırım yapan Uran Holding'i kurdu. Sarıyer Spor Kulübü'nde 3 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- URANOS ve/<>/> KRONOS ve/<>/> ZEUS


- URANOS ile/ve PONTOS

( Gök. İLE/VE Deniz, Su. )


- URANÜS ile/||/<> GEZEGEN

( Uranüs gezegeninin keşfi )

( William Herschel tarafından 1781 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1738-1822) (Ülke: Almanya-İngiltere) (Alan: Astronomi) (Önemli katkıları: Uranüs gezegeni, kızılötesi ışınlar) )


- URANYUM

( Atom numarası 92, atom ağırlığı 238,03 olan, 1800 °C'ye doğru ergiyen, 18,7 yoğunluğunda, demir görünüşünde bir öğe. [ Simgesi: U ] )

( URANIUM )