Bugün[09 Aralık 2025]
itibarı ile 11.691 başlık/FaRk ile birlikte,
11.691 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(46/48)


- TEKNOLOJİ ve/<> FELSEFE ve/<> İDEOLOJİ ve/<> SANAT

( [Nesneleri ve olanakları] [Daha da] Yararlı kılar. VE/<> Açıklar. VE/<> Değiştirir. VE/<> Yeniden yaratır. )


- TEKRAR ile SIK TEKRAR

( REPETITION vs. FREQUENT REPETITION )


- TEKRAR ile/ve/<> SÜREKLİLİK

( REPETITION vs./and/<> CONTINUITY )


- TEL ile SIRMA

( ... İLE Altın yaldızlı ya da yaldızsız, ince gümüş tel. | Rütbe gösteren şerit. | Sırmadan yapılmış ya da sırma gibi olan. )


- TELÂFFUZ ETMEK değil/yerine/= SESLETİMLEMEK


- TELÂFFUZ[Ar.] değil/yerine/= SÖYLEN(/Y)İŞ


- TELEFON[Fr./İng.] değil/yerine/= SES İLETİR


- TELİF ile/ve ŞERH


- TELKİN değil/yerine/= SÖZGÜ


- TELL :/yerine SÖYLEMEK


- TELLERİ(MİZİ) KARDEŞ EYLEMEK ve/||/<>/> SAZI(MIZI) DÜZENLEMEK


- TELMÎH ile/ve TENÂSÜB ile/ve SEBK-İ HİNDÎ

( ... İLE ... İLE XVII. yüzyılda, Divan şiirinde başlayan, karmaşık mazmunlara, imge oyunlarına, güç anlaşılır, alışılmadık benzetmelere dayanan, süslü bir anlatım biçimi. )


- TEMÂRUZ[Ar. < MARAZ] değil/yerine/= SAYRIMSAMA, KENDİNİ HASTA GİBİ GÖSTERME


- TEMARUZ/SIMULATION, MALINGERING[İng.] değil/yerine/= SAYRIMSAMA


- TEMBEL ile SÜNEPE/SÜMSÜK/MENDEBUR[Fars.]

( ... İLE Kılıksız ve uyuşuk, sümsük. )


- TEMBEL/LİK ile/ve/||/<> SEDANTER[FR. < S&EACUTE;DENTAIRE SÉDENTAİRE]

( ... İLE/VE/||/<> Düzenli fizikî hareketliliğin olmadığı, tembel ve hareketsiz yaşam tarzı süren. )


- TEMBEL/LİK ve/<>/|| SEVGİSİZ/LİK


- [ne yazık ki]
TEMBELLİK ile/ve/değil/||/<>/< "SONRA YAPARIM" (ÖLÇÜSÜZLÜĞÜ)


- TEMEL BİLİM = ESAS İLİM = SCIENCE FONDAMENTALE[Fr.] = GRUNDWISSENSCHAFT[Alm.]


- TEMEL BÜYÜKLÜKLER:
KÜTLE ile/ve/||/<> IŞIK ile/ve/||/<> SICAKLIK ile/ve/||/<> AKIM ile/ve/||/<>
MOL ile/ve/||/<> UZUNLUK ile/ve/||/<> ZAMAN


- TEMEL KABULLER/AKSİYOMLAR:
VAR OLUŞ ile/ve/||/<> BAĞIMSIZLIK ile/ve/||/<> DEĞİŞMEZLİK/BENZERLİK ile/ve/||/<> BİLİNEBİLİRLİK ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK ile/ve/||/<> PAYLAŞILABİLİRLİK/ANLATILABİLİRLİK


- TEMEL ile/ve/<>/> SÜREÇ ile/ve/<>/> (")SONUÇ(")

( Hiçbir nesne/kavram/olgu, taşıdığı/yansıttığı ada/olguya, kendine daha uygun bir ad/tanım bulunmasını olanaksızlaştıracak derecede bağlı değildir. )

( Süreci kavramadan, sonuçlar konuşulamaz!
Süreç düşünülmeden ve konuşulmadan, "sonuç"/lar konuşulamaz! )

( Sefer. İLE/VE/<>/> "Zafer". )

( Yargılama. İLE/VE/<>/> Yürütüm[infaz]. )

( Âlim ve âriflerin takibi, tutumu, ilgilendiği, odaklandığı, öncellediği. İLE/VE/<>/> Câhillerin, gençlerin, çocukların, toplumların, "güçlüler"in, yetersizlerin, eziklerin, kibirlilerin, kendini ya da başkalarını küçümseyenlerin, keyifçilerin, hazcıların, çıkarcıların, "avcı"ların, kozcuların, kumarbazların "tavrı", aradıkları, "öncelledikleri", saplandıkları, müşterisi ve bağımlısı oldukları. )

( Zihinleri/akılları devrede olanlar/tutanların ilgilendiği. İLE/VE/<>/> Duyguları ağır basanların duyarsızlığı/kayıtsızlığı. )

( Gerçekliklerle yüzleşebilenlerin ilgilendiği. İLE/VE/<>/> Beklenti(sin)de olanların uğraştığı/didiştiği. )


- TEMENNÎ[Ar.] ile ŞEHVET[Ar.]


- TEMİN ETMEK değil/yerine/= SAĞLAMAK


- TEMİN/TEDARİK[Ar.] değil/yerine/= SAĞLAMA/ELDE ETME

( Araştırıp bulma, sağlama, elde etme. | Hazırlık. )


- TEMİZ değil/yerine/= SİLİĞ


- TEMİZLEME ile SOYUTLAMA


- TEMİZLEMEK ile/ve/değil/||/<>/< SİLMEK


- TEMKİN/Lİ değil/yerine/= SAKINI/K


- TEMPERATURE :/yerine SICAKLIK


- TENÂTUH[Ar.] değil/yerine/= SÜSMEK

( Hayvanların boynuzlaşması. )


- TENEŞİR[Fars. < TENŞÜR] değil/yerine/= SALACAK

( Üstünde ölü yıkanılan mermer/kerevet. )


- TENKİT ile SAPTAMA/BELİRTME


- TENKİT ile/ve/<> ŞİKÂYET


- TENTENE/DANTEL[Fr. < DENTELLE] ile SUTAŞI


- TENZİH ile SELB


- TEPECİK, STIGMA = İSTİGMA = STIGMATE


- TEPEDEN İNME ile/ve/||/<> SONRADAN GÖRME


- TEPKİSELLİK ile/ve/değil/yerine SICAĞI SICAĞINA


- TEPKİSİZLİK ile/ve/değil/||/<>/< SİLAHSIZLANMA


- TEPSİ ile SİNİ


- ter.[Lat. < TERE] değil/yerine/= SÜR, OV


- TERAPİ/THERAPY[İng.] değil/yerine/= SAĞALTIM


- TERAS/LAMA[Fr.] değil/yerine/= SEKİ/LEME


- TERBİYESİZ/LİK ile/ve SALAK/LIK, SALOZ[argo]


- TERBİYESİZ/LİK ile/ve "ŞEREFSİZ/LİK"


- TERE[Fars.] ile SU TERESİ

( Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki. İLE Turpgillerden, su kenarlarında yetişen, tereye benzeyen, çok yıllık ve otsu bir bitki. )

( LEPIDIUM SATIVUM cum NASTURIUM OFFICINALE )


- TEREDDİ[Ar. < REDY] değil/yerine/= SOYSUZLAŞMA, YOZLAŞMA


- TERETTÜB[< RÜTÛB] değil/yerine/= SIRALANMA, SIRASINDA OLMA, SIRASI GELME | ÂİT OLMA, GEREKME | (BİR İŞİN ÜZERİNE) DÜŞME


- TER/LEME ile SICAK/ATEŞ

( ARKAN ile ... )

( SWEAT/PERSPIRE/PERSPIRATION/TRANSPIRATION vs. HOT/FEWER )


- TERMAL/THERMAL[İng.] değil/yerine/= SICAK KAPLICA SUYU | ISIYLA İLGILİ)


- TERMINAL[İng.] değil/yerine/= SON


- TERMINASYON/TERMINATION[İng.] değil/yerine/= SONLANDIRMA


- TERMODİLÜSYON/THERMODİLUTION[İng.] değil/yerine/= SICAKLIK SEYRELTME


- TERMOMETRİ/THERMOMETRY[İng.] değil/yerine/= SICAKLIK ÖLÇÜMÜ


- TERMOREGÜLASYON/THERMOREGULATION[İng.] değil/yerine/= SICAKLIK DÜZENLENİM


- TERMOREGÜLATÖR/THERMOREGULATOR[İng.] değil/yerine/= SICAKLIKDÜZENLER


- TERMOTERAPİ/THERMOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= SICAKLA SAĞALTIM


- TERS ile/değil SANKİ


- TERSİNEMEZLİĞİN ARTIŞI ve/||/<>/> "SABİTLİK"


- TERTİP[Ar.] değil/yerine/= SIRA DÖNEM


- TEŞEKKÜR EDERİM/EYVALLAH değil/yerine/= SAĞOL


- TEŞEKKÜR[Ar.]["TEŞEKKÜRLER" değil!]/MERSİ[Fr.] değil/yerine/= SAĞ OL! / ALKIŞ


- TEŞEKKÜR ile/ve ŞÜKÜR

( Kişilere ve topluma teşekkür etmeyi bilmeyen, şükür etmeyi bilemez. )


- TESE'ÜL ile SUAL/İSTEK


- TEŞHİR (ETMEK) değil/yerine/= SERGİLEYİŞ/SERGİLENİŞ/SERGİLEMEK


- TESLÎF[Ar.] değil/yerine/= SABAH YEMEĞİ YEMEK


- TESLİMİYET ile/ve/||/<>/< SABIR

( Özellikle, Anthony Hopkins'in, "The Edge" ve "The Instinct" adlı filmlerini de izlemenizi salık veririz. )


- TESPİT değil/yerine/= SAPTAMA

( [not] DETERMINATION but/= DETECTION
DETECTION instead of DETERMINATION )


- TESPİT değil/yerine/= SAPTAMA

( [not] DETERMINATION but/= DETECTION
DETECTION instead of DETERMINATION )


- TESTİ ile/ve SENEK

( ... İLE/VE Çam ağacından yapılmış su testisi. )


- TETT ile/ve/||/<>/> STT/SKT

( Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi İLE/VE/||/<>/> Son Tüketim Tarihi/Son Kullanım Tarihi )


- TEVAKKİ[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA, KORUNMA, ÇEKİNME


- TEVÂTÜR ile ŞÂYİA

( ... İLE Yayılmış haber, yaygın olan, söylenti. )


- TEVÂZÛ ile SAFÂ'[Ar.]

( ... İLE Saflık, berraklık. | Kişinin kendine ve başkasına iltifat etmediği hali. )

( ... İLE Bazı kabullerde, ilim ve iltifat tecellinin tertemiz olmasına engeldir. Telvin[< LEVN Ar.(: renk verme, boyama)] bu ilim ve iltifattır. )


- TEVEKKÜL ve/||/<>/> RIZÂ ve/||/<>/> SABIR

( Ulaşamadığına gösterdiğin. VE/||/<>/> Ulaştığına gösterdiğin. VE/||/<>/> Kaybettiğine gösterdiğin. )


- TEVEKKÜL ile SABIR


- TEVEKKÜL ve (SONRASINDA DEĞİL!)


- TEVHİD ve SEVGİ

( AKLIM BENİ YANILTMADI KALBİM DE AKLIMI TEKZİP ETMEDİ )


- TEVHİD ve SÜKÛNET

( Tevhîd, sükûnettir. )


- TEVHİD ve/=/||/<> YOGA ve/=/||/<> SYMBOLON


- TEVİL ile/ve ŞİİR ile/ve METAFİZİK


- TE'VÎL[< MEÂL] değil/yerine/= SÖZÜ ÇEVİRME, SÖZE AYRI ANLAM VERMEYE KALKIŞMA | ASLA RÜCÛ

( )


- TEVKİÎ ile/||/<> SÜLÜS ile/||/<> RİK\'A ile/||/<> KÛFÎ ile/||/<> NESİH ile/||/<> MURAKKA ile/||/<> MÜSELSEL ile/||/<> DİVANÎ

( Sözcüklerin arası birleştirilerek yazılan bir yazı biçimi.[Resmî yazışmalarda kullanılan bir yazı çeşidiydi.][Sülüse benzeyen daha yumuşak hatlı ve hareketli büyük boy yazılar.] İLE/||/<> Yuvarlak karakterli, daha çok kitabelerde kullanılan, kitaplarda ise başlıklara mahsus büyük boy bir yazı üslûbu. İLE/||/<> Türklerin ortaya çıkardığı bir yazı çeşidi. "Mim"lerin gözü kapanmış, "Sin" ve benzeri harflerin dişleri kalkmış, noktalar çizgilere dönüşmüştür. Daha çok el yazısında kullanılır. İLE/||/<> Arap harflerinin düz ve köşeli olarak kullanılmasıyla oluşmuş erken dönem İslâm yazı türü ve bundan geliştirilmiş bir yazı türü. İLE/||/<> Metinlerin kopya edilerek çoğaltılmasında kullanılan yuvarlak karakterli bir yazı üslûbu. İLE/||/<> İstenilen kalınlığı sağlayacak kadar kâğıdın birinin suyunu ötekinin aksi yöne gelecek biçimde kola ile yapıştırılmasıyla elde edilen mukavvadan yapılan albüm. Üzerine hatların ayrı ayrı kâğıtlara yazılarak hatlar, minyatürler, varaklar v.s. yapıştırılır. İLE/||/<> Tüm yazaçları/harfleri ve sözcükleri birbirine bitişik olarak yazılan bir yazı biçimi. İLE/||/<> Türklere özgü hareketli ve girişik bir yazı üslûbudur. Harfler ve sözcükler, birbirine kaynaşmıştır. )


- TEYAKKUZ[Ar. < YAKAZA] değil/yerine/= SAKLIK/UYANIKLIK

( Uyanma, uykudan kalkma. | Uyanık olma, uyanıklık, açıkgözlülük. )


- TEYAKKUZ[Ar.] değil/yerine/= SAKLIK/ANIKLIK/UYANIKLIK


- SAV/TEZ ile/ve/||/<>/> | ÖNSAV/HİPOTEZ ile/ve/||/<>/> KARŞISAV/ANTİTEZ | ile/ve/||/<>/> BİREŞİM/SENTEZ

( Sav. İLE/VE/||/<>/> | Varsayım[ispatta geçici olarak kabul edilen doğrular][faraziye]. İLE/<> Karşı Sav. | İLE/VE/||/<>/> Bireşim. )


- TEZ ile SAV

( Ödev. İLE Mantıkça sıkı dokunmuş bir çıkarımlar dizisinin vargı'sıdır. )

( THESIS "AS HOMEWORK" vs. THESIS )


- TEZELZÜL[Ar.] değil/yerine/= SARSILMA, SALLANMA


- TEZHİB'DE:
ZÂHRİYE ile/ve/||/<> BAŞLIK ile/ve/||/<> SER LEVHA ile/ve/||/<> HÂTİME ile/ve/||/<> CETVEL ile/ve/||/<> HARİTA ile/ve/||/<> MİNYATÜR


- TEZYİNAT[Ar.] değil/yerine/= SÜSLER/BEZEKLER


- THAT :/yerine ŞU, O, Kİ


- THEN :/yerine SONRA, O ZAMAN


- THING :/yerine ŞEY


- THOSE :/yerine ŞUNLAR


- TIBBEN/TIBBÎ değil/yerine/= SAĞCA/SAGCIL


- TİBET BUDİZMİ'NDE:
KASİD ile/ve SAGYA ile/ve NINGMA ile/ve GELUGBA

( Beyaz Nilüfer Grubu. İLE/VE Çiçek Grubu. İLE/VE Kırmızı Grubu. İLE/VE Sarı Grubu. )


- TİCARET, BİLİM VS. ile SANAT ve FELSEFE

( Ortalama akıl, yeterlidir. İLE Ortalama akıl, yetmez. )


- TİDAL VOLÜM/TIDAL VOLUME[İng.] değil/yerine/= SOLUK OYLUMU/HACMİ


- TIGHT :/yerine SIKI


- TİK/TIC[İng./Fr.] değil/yerine/= SEĞİRCE/SEĞİRTİ


- TIKILIP KALMAK ile SIKIŞMAK


- TİLKİ ile SOLUKTİLKİ


- TİME CRYSTAL ile/||/<> SPACE CRYSTAL

( Time crystal zamanda periyodik yapı gösterirken İLE space crystal uzayda periyodik atom dizilimi gösterir )

( Formül: Temporal periodicity )


- TİMSAH'IN:
ILIK YUMURTASI ile/ve SOĞUK YUMURTASI

( Eril timsah. İLE Dişil timsah. )


- TİMSAL[Ar.] değil/yerine/= SİMGE


- TİN ve/||/<>/< ŞAŞMA

( Şaşma, tin'in kapısıdır. )


- TİN/AN = SPIRIT[İng.] = ESPRIT[Fr.] = GEIST[Alm.] = SPIRITUS[Lat.] = PNEUMA, NOUS[Yun.] = ALIENTO[İsp.]


- TINI değil/yerine/= SOLUK


- TİN'İN DOYUMU:
SEVİLEREK değil SEVEREK


- TIP/TABABET değil/yerine/= SAĞ/SAĞBİLGİ


- TIP ve/||/<> SANAT

( )


- TİRB[Ar.] ile/ve/||/<> ZEMÎL[Ar.] ile/ve/||/<> SEMÎR[Ar.] ile/ve/||/<> SAHİB[Ar.] ile/ve/||/<> REFÎK[Ar.] ile/ve/||/<> HİLL[Ar.] ile/ve/||/<> NECİY[Ar.]

( Bizimle aynı yaşta olan. İLE/VE/||/<> İş arkadaşımız. İLE/VE/||/<> Oturduğumuz yerde bize arkadaşlık eden. İLE/VE/||/<> Bizimle geceleri konuşan. İLE/VE/||/<> Uzun süre bizimle arkadaşlık eden. İLE/VE/||/<> Yolculuk arkadaşımız. İLE/VE/||/<> Bizi kalbine yerleştiren. İLE/VE/||/<> Sırdaş. )


- TIRTIL, KEDİCİK, AMENTUM = SEBEL-İ MÜZEKKER = CHATON


- TIRTIL ile SEMER SIRTLI TIRTIL

( )


- TİTREMEK/TİRİLDEMEK ile SAKIRDAMAK/SAKIRTI

( ... İLE Korkudan ya da soğuktan titremek. )


- TİTREMEK ile/ve/> SARSILMAK

( RA'ŞE ile/ve/> ... )

( SHIVE vs./and/> SHAKE )


- TÖHMET[Ar. < TUHMET] değil/yerine/= SUÇLAMA

( Birine yüklenen, işlenildiği sanılan fakat henüz aydınlanmamış olan suç, suçlama. )


- TOHUM ile ŞEYTANARABASI

( ... İLE Bazı bitkilerin havada uçuşan uzun ve ince tüylü tohumu. )


- TOHUMLA(N)MA ile/ve SPORLA(N)MA

( Çiçekliler/de. İLE/VE Çiçeksizler/de. )


- TOHUMLUK ile/ve SOFRALIK


- TOKAMAK ile/||/<> STELLARATOR

( Tokamak akım sürücü toroidal İLE stellarator harici alan kararlı. )

( Formül: ITER İLE W7-X )


- TOKAT = !ŞAMAR/BEŞKARDEŞ

( Açık elle yüze vurulan tokat. )


- TOKAT ile !ŞAPLAK

( ... İLE "Şap" diye ses çıkaran tokat. )


- TOKATLAMAK ile SÖĞÜŞLEMEK


- TÖKEZLEME ile/ve/değil/||/<>/< SÜRÇME


- TÖKEZLEMEK ile SENDELEMEK


- TOKMAK ile SOKU

( ... İLE Taş dibek. | Dibekte, havanda, dövme işini yapan tokmak. )


- TOKONOMA ile/ve/||/<> SHOJİ ile/ve/||/<> FUSUMA ile/ve/||/<> DOMA ile/ve/||/<> AMADO ile/ve/||/<> RANMA

(

Tokonoma (床の間)

Tanım: Zaşiki odasında yer alan, süs eşyalarının ya da sanat yapıtlarının sergilendiği dekoratif niştir.

  • Rulo resim[kakejiku], ikebana[çiçek düzeni9 ya da kaligrafi yapıtları yer alır.
  • Konuklara saygının ve estetik anlayışın göstergesidir.
  • Odada genellikle en onurlu köşede yer alır.

Shoji (障子)

Tanım: Ahşap iskelet üzerine yerleştirilmiş yarı saydam kâğıttan oluşan sürgü kapı ya da pencere panelleridir.

  • Gün ışığını yumuşatarak içeri alır.
  • Odalar arasında ışık geçişini sağlar ama görüşü sınırlar.
  • Doğayla geçirgen bir sınır oluşturur; engava ve zaşiki ile sık ilişkilidir.

Fusuma (襖)

Tanım: Opak, kalın kâğıtla kaplı, ahşap çerçeveli sürgü kapılardır. Odaları birbirinden ayırmakta kullanılır.

  • Shoji'den farkı, ışık geçirmemesidir.
  • İç mekân esnekliğini sağlar; duvar yerine geçebilir.
  • Genellikle zarif manzara ya da motifli çizimlerle süslenir.

Doma (土間)

Tanım: Toprak ya da taş zeminli, ayakkabıyla girilebilen iç alan. Geleneksel evlerde mutfak ya da çalışma alanı olabilir.

  • Genkan'a bağlı olabilir ya da onun devamı sayılır.
  • Yarı iç mekân işlevi görür.
  • Kırsal evlerde sık görülür; bazen ocak[irori] ile bütünleşir.

Amado (雨戸)

Tanım: Ahşap ya da metalden yapılmış, genellikle pencere ya da sürgü kapıların dışına yerleştirilen koruyucu panjurlardır.

  • Gece kapatılarak güvenlik sağlar.
  • Fırtına, yel ve dış etkenlere karşı koruma sunar.
  • Engava çevresinde kullanımı yaygındır.

Ranma (欄間)

Tanım: Oda bölmeleri üzerinde yer alan dekoratif ve havalandırmaya izin veren ahşap oymalı panellerdir.

  • Işık ve hava geçişini sağlar.
  • Oymacılık sanatının ince örnekleriyle süslenebilir.
  • Zaşiki ya da öteki odalar arasında bulunur.
)


- TONMAYSTER değil/yerine/= SES UZMANI


- TOPARLA(N)MAK ile/ve/değil/yerine/||/<> SİLKELE(N)MEK


- TOPAZ[Fr. < Yun.] değil/yerine/= SARIYAKUT

( Alüminyum silikatı ve flüorinden oluşan, kahverengi ya da soluk sarı renkte değerli bir taş. )


- TOPAZ ile/||/<> SPİNEL

( Çeşitli renklerde bulunabilir. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


- TOPLU" ile ŞİŞMAN


- TOPLUM = CEMİYET = SOCIETY[İng.] = SOCIÉTÉ[Fr.] = GESELLSCHAFT[Alm.] = SOCIETAS[Lat.] = SOCIEDAD[İsp.]


- TOPLUM ile/ve/||/<>/> SİYASET ile/ve/||/<>/> AHLÂK

( [kişinin] Başkası ile ilişkisi. İLE/VE/||/<>/> Kamusal alandaki yetki. İLE/VE/||/<>/> Kendi ile ilişkisi. )


- TOPLUMBİLİM = İÇTİMAİYAT = SOCIOLOGY[İng.] = SOCIOLOGIE[Fr.] = SOZIOLOGIE[Alm.] = SOCIOLOGIA[İsp.]


- TOPLUMLARI:
BİLGİNLER/AYDINLAR AYDINLAT("A")MAZSA ne yazık ki/> ŞARLATANLAR ALDATIR


- TOPLUMSAL ADÂLET'İN TANIMLARINDA:
GENEL ile/ve TOPLUMSAL ile/ve SİYASAL

( Toplum içinde ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal yönden yoksul, mahrum ve zayıfların doğrudan doğruya toplum tarafından korunmaları. İLE/VE Kişinin, insan onuruna uygun bir düzeye, sadece emeğinin karşılığı ile çıkabilmesinin sağlanması. İLE/VE Kişilerde, kültürel ve siyasal zayıflığı doğuran olumsuz etmenlerin toplum gücüyle kaldırılması. )


- TOPLUMSAL = SOCIAL[İng., Fr., İsp.] = GESELLSCHAFTLICH[Alm.] = SOCIALE[İt.]


- TOPOLOGİCAL İNVARİANT ile/||/<> SİMETRİ KIRILMASI

( Topological invariant topolojik özelliklerle korunan nicelikken, simetri kırılması sistem simetrisinin kaybıdır )

( Formül: Chern sayısı )


- TOPOLOGİCAL ORDER ile/||/<> SYMMETRY BREAKİNG

( Topological order yerel parametrelerle tanımlanamayan düzenken İLE symmetry breaking yerel düzen parametresi vardır )

( Formül: Ground state degeneracy )


- TOPOLOGİCAL QUBİT ile/||/<> SPİN QUBİT

( Topological anyonlar korumalı, spin manyetik alan hassas. )

( Formül: Braiding İLE precession )


- TOPRAK:
MİNERAL[Fr.] ve/||/<> ORGANİK NESNE ve/||/<> SU ve/||/<> BOŞLUK

( %45 ve/||/<> %5 ve/||/<> %25 ve/||/<> %25 )

( "Toprak ve Ekoloji" yazısı için burayı tıklayınız... )

( Normal sıcaklıkta, doğada, katı durumda birtakım maddelerle karışık ya da bileşik olarak bulunan ya da kimyasal yollarla elde edilen, inorganik madde. | İçinde inorganik maddeler bulunan. VE/||/<> ... VE/||/<> ... VE/||/<> ... )


- TOPRAK ile ŞEVL[çoğ. EŞVÂL]

( ... İLE Vazodaki su kalıntısı. | Geniş, ıssız, tenha toprak. )


- TOPRAK ile/ve/||/<>/> SINIR

( MERZ[Fars.]: Toprak, yer. | Sınır, hudut. | Parmak ucuyla çimdiklemek ve tırmalamak. )


- TOPRAKTA:
CIVA ile/ve/||/<> SÜLFÜR ile/ve/||/<> TUZ


- TOPRAKTA:
KÜÇÜK MEMELİ ve/||/<> TEK HÜCRELİ CANLILAR(PROTOZOA) ve/||/<> SOLUCAN ve/||/<> EKLEM BACAKLI ve/||/<> YOSUN ve/||/<> BOZGAN/BAKTERİ ve/||/<> MANTAR

( [Bir dönümde] 1 kg. VE/||/<> 15 kg. VE/||/<> 100 kg. VE/||/<> 100 kg. VE/||/<> 100 kg. VE/||/<> 250 kg. VE/||/<> 300 kg. )

( Bir cm. toprak tabakasının oluşabilmesi için en az 300-1000 yıl geçmesi gerekir. )

( )


- TOPTAN ile SPOT


- TÖRE = ÖRF/ADÂT = CUSTOMS[İng.] = MOEURS[Fr.] = SITTE[Alm.] = MOS-MORES[Lat.] = ADUANA[İsp.]


- TÖREN ile SAVİTRİ

( ... İLE Erginlenme töreni. )


- TÖREN/MERASİM[Ar.]/SEREMONİ[Fr. CEREMONIE] ile/ve ŞÖLEN[Moğolca]

( TOY, BÂR-İ ÂM: Genel ziyâfet. )

( LİTURYA: Din töreni. )

( Bir toplulukta, üyelerin, belirli bir olayı, kişiyi ya da değeri ayırt edip simgeleştirmesi, bunların anlam ve öneminin güçlendirilmesi amaçlarıyla düzenlenen hareket dizisi. | Anma, kutlama, nişan, evlenme, ölüm gibi nedenlerle yapılan toplantı. İLE Ziyafet. | Belirli bir amaçla düzenlenen eğlence. | Sanat gösterisi. | Din töreni niteliğinde yemek toplantısı. )


- TORTİKOLİS ile/ve/||/<> SKOLYOZ

( Eğri boyunlu olma durumu. İLE/VE/||/<> Omurganın eğrilmesi ya da eğri olması. )


- TORTU[Fars. DURDÎ]/ÇÖKELTİ/KALINTI ile SÜZÜNTÜ

( Çökelti. | Bir şeyin bayağı, işe yaramaz duruma gelmiş olanı. | Bir topluluğun, kötüleşmiş üyeleri. | Kalıntı. İLE Bir sıvıyı süzerek elde edilen tortu. | Gövde suyunun dışarı atılması sırasında böbrekte kıvrımlı kanalcıklara geçen ve içinde çeşitli kimyasal maddeler bulunan sıvı. )


- TÖVBE ile/ve SIĞINMA


- TOX-/TOXİ-/-TOXİC/TOXİCO-/-TOXO- ile/||/<> VİR- ile/||/<> SEPSİS-/SEPT-/SEPTİ-/SEPTO-

( Zehir. İLE/||/<> Zehir. İLE/||/<> Zehirlenme, çürüme. )


- TÖZ = CEVHER = SUBSTANCE[İng., Fr.] = das WESEN, WESENHEIT, STAMMBEGRIFF, SUBSTANZ[Alm.] = SUBSTANTIA[Lat.] = HË UZIA, HYPOSTASIS, HYPOKEIMENON[Yun.] = SOSTANZA[İt.] = SUBSTANCIA[İsp.] = SUBSTANTIE[Fel.] = SUBSTANS[Dan.] = SUBSTANTSIYA[Rus.]


- TRAFİK IŞIĞI ile SEMAFOR[Fr. < Yun.]

( ... İLE Demiryollarında, gündüz mekanik olarak kırmızı bir kolla, gece kırmızı ışıkla işaret veren aygıt. | İki gemi ya da gemi ile kıyı istasyonu arasında haberleşmede kullanılan, üç kollu, işaret sütunu. )


- TRAFİK ile/ve/<> SIKIŞAN TRAFİK

( ... İLE/VE/<> TAPONES: Porto Riko'daki adı. )


- TRAFİKTE:
HIZ DÜŞÜRMEK ve/||/<>/< SEVDİKLERİMİZİ DÜŞÜNMEK


- TRAFİKTE:
"SİNİRLİ OLMAK" değil/yerine SORUMLU OLMAK

( www.plakanialdim.com )

( Facebook, KENDİNE GEL!!! sayfasına katılın, uyarın!

Kişi, kurum ve kuruluşların, "yaptığı" fakat yapmayabilecekleri yanlış(lık)ları göstererek anlatmak üzere kurulmuş bir uyarı sayfasıdır!

Sen de uyar! )

( Sivil Yaya Girişimi )

( Emniyet Şeridi İhlâli, Makas Atanlar, Yaya Geçidine park edenlere sinirlenip söyleneceğinize, fotoğraflayıp internetten İHBAR edin! Cezası, ilgiliye gitsin... )


- TRAGEDYA'DA:
ASKİLOS ile/ve/<> SOFOKLES ile/ve/<> EURUPIDES


- TRAKE[Fr. < TRACHEE] değil/yerine/= SOLUK BORUSU

( Soluk borusu. | Eklembacaklılarda bulunan özel solunum kanalları. )


- TRAKEİT/ŞEZEN[Ar.] değil/yerine/= SOLUK BORUSU YANGISI/İLTİHABI

( TRAKEİT )


- TRAKTÖR değil/yerine/= SÜRÇEKER


- TRAMPLEN[Fr. < TRAMPLIN] değil/yerine/= SIÇRAMA TAHTASI

( Yüzme sporunda, suya yüksekten atlamada kullanılan bir ucu sabit, öteki ucu esneyen sıçrama tahtası. | Kayakta, atlamayı yapan sporcuya gerekli hızı sağlayan, özel olarak düzenlenmiş eğik alan. )


- TRANS ile SİS

( İkili bağ etrafında atomların karşılıklı olduğu izomer. İLE İkili bağ etrafında atomların aynı tarafta olduğu izomer. )


- TRANSPARAN/TRANSPARENT[İng.] değil/yerine/= SAYDAM


- TRANSPARENCY/TRANSPARENCY[İng.] değil/yerine/= SAYDAMLIK


- TRANSPOZE ile ŞET

( ... İLE Türk musikîsinde bir makamı kendi perdelerinden daha tiz ya da pes perdelerde çalma. )


- TRAPEZ[Fr.] değil/yerine/= SALINCAK

( Alt uclarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı. | Trapezci. )


- TRAVEL :/yerine SEYAHAT


- TRİNKETA[İt. < TRINCHETTO] değil/yerine/= SEREN YELKENİ

( Yelkenli gemilerde pruva direğinin en altta bulunan ana sereni ve bu serene bağlanan yelken. )


- TRİPİTAKA:
VİNAYA PİTAKA ile SUTTA PİTAKA ile ABHİDHAMMA PİTAKA

( Üç sepet. Budist Metinlerin tümü. Budist öğretileri yazıldıkça, konularına göre farklı sepetlere konulduğu için bu adı almıştır. Bölümleri...
1. Vinaya pitaka: Ahlâkî İlkeler/Disiplin Kitabı.
2. Sutta pitaka: Öğreti Kitabı.(Dhammapada'yı içerir)
3. Abhidhamma pitaka: Felsefe ve Psikoloji Kitabı. )


- TROKOİT/TROCHOID[İng.] değil/yerine/= SİLINDIRİK


- TROPOSFER[İLK YUVAR] ile/ve/||/<>/> OZON KATMANI ile/ve/||/<>/> STRATOSFER[KATYUVARI] ile/ve/||/<>/> MEZOSFER[ORTA YUVAR] ile/ve/||/<>/> TERMOSFER[ISI YUVAR] ile/ve/||/<>/> EKZOSFER[DIŞ YUVAR] ile/ve/||/<>/> IYONOSFER ile/ve/||/<>/> MANYETOSFER

( 11 km. ilk katman. İLE/VE/||/<>/> 25 km. İLE 10-60 km. arası. İLE/VE/||/<>/> Ortayuvar. Stratosferin üzerindeki sıcaklığın azaldığı katman. | Yer havayuvarında, katyuvarının üzerinde, sıcaklığın azaldığı, yaklaşık olarak 60-80 km. arasındaki katman. İLE/VE/||/<>/> Isıyuvar. 100-300 km. arası. İLE/VE/||/<>/> Atmosferin basıncı en az olan yüksek tabakası. Atom ve moleküllerin çekim etkisinden kurtulabildiği ve gezegenler arası ortama kaçabildiği son tabakası. İLE/VE/||/<>/> Atmosferin atom ve moleküllerinin güneş ışınlarıyla iyonlaştığı 80-400 km. yükseklikler arasındaki katman. İLE/VE/||/<>/> Dünya üzerinde yer çapının birkaç katı yüksekliklere kadar uzanan, bulunuş nedeni yerin manyetik alanı olan bir bölge. )

( )

( TROPOSHERE vs./and/||/<>/> OZONE LAYER vs./and/||/<>/> STRATOSPHERE vs./and/||/<>/> MESOSPHERE vs./and/||/<>/> THERMOSPHERE vs./and/||/<>/> EXOSPHERE vs./and/||/<>/> IONOSPHERE vs./and/||/<>/> MAGNETOSPHERE )


- TROUBLE :/yerine SORUN, PROBLEM


- TÜFEK/TOP ile ŞİŞHANE[Fars. ŞEŞ+HANE]

( ... İLE Namlusu altı yivli tüfek ya da top. )


- TÜKETİM ve/ SIKILMA ve/ TÜKETİM


- TULÛ'[Ar.] ile BUZÛĞ[Ar.] ile ŞURÛK[Ar.]


- TÜMEL ile/ve SOYUT

( UNIVERSAL vs./and ABSTRACT )

( KÜLLÎ ile/ve MÜCERRED )


- TUPAMAROS ve/<> SOL DÜŞÜNCE

( 60'lı yıllarda, güç koşullarda yaşayan Uruguay'lı köylülerin, sendikalaşma hareketi olarak başlayıp, kentlerdeki sol düşünce ile birleşen örgüt. VE/<> ... )


- TÜR = NEVİ = SPECIES[İng., Lat.] = ESPÈCE[Fr.] = ART[Alm.] = EIDOS[Yun.] = ESPECIE[İsp.]


- TÜRKLER ile/ve/<> SAHALAR

( ... İLE/VE/<> Yakut Türkleri'nin kendilerine verdiği ad. )

( ... İLE/VE/<> Sahalar, kullandıkları dile, "Saha tıla"[Saha dili] diyorlar.[Saha dili için en kapsamlı araştırmayı, Eduard Karloviç Pekarskiy yapmış. Hazırladığı, "Saha Dili Sözlüğü"ne, 25.000 sözcük almış.]
[1907 - 1930 yılları arasında, 13 cilt olarak basılan bu sözlükte, sözcüklerin anlamlarının yanı sıra, sözlü gelenekte yaşayan folklora ait pek çok unsura da yer verilmiş. Atatürk'ümüz de, Saha Türkleri'nin dili ile ilgilenmiş ve bu 13 ciltlik sözlük, isteği üzerine, 1937 yılında kendine hediye edilmiş. Atatürk'ümüz de, dil devrimini hazırlarken, bu sözlükten çok yararlanmış.] )


- TÜRKÜ ile ŞANSONET

( ... İLE Tiyatro oyuncularından birinin mızıka eşliğinde söylediği türkü. )


- TÜRKÜLERDE:
OYUN HAVALARI ile/ve LİRİK ile/ve DOĞA(PASTORAL) ile/ve YERGİ(SATİRİK) KONULU ile/ve SİMGELİ/TEMSİLÎ ile/ve KAHRAMANLIK VE SERHAT HAVALARI ile/ve TÖRENSEL VE GİZEM İÇERİKLİ ile/ve SOSYAL İÇERİKLİ ile/ve GURBET VE HASRET ile/ve MİZAHÎ VE ALAN OYUN ile/ve ÂŞIKLAMALAR ile/ve AĞIT VE KIRAN DESTANLARI ile/ve KARŞILIKLI DEYİŞLEME VE ATIŞMALAR


- TURMALİN ile/||/<> SUGİLİT

( Birçok renkte bulunabilen bir taş. İLE/||/<> Mor renkli nadir bir mineral. )


- TURNA ve/||/<> DAĞ KEÇİSİ ve/||/<> SEPET ve/||/<> KARTAL

( İnsan. VE/||/<> Kutsallık. VE/||/<> Bilgelik. VE/||/<> Gök Tanrı/Tengri. )


- TURNA ile SİYAH BOYUNLU TURNA


- TURP ile ŞALGAM/ÇOMUR

( RADISH vs. TURNIP )

( RAPHANUS SATIVUS cum BRASSICA RAPA )


- TÜRÜM = SUDUR = EMANATION[İng., Alm.] = ÉMANATION[Fr.] = EMANATIO[Lat.]


- Tut şu çeneni! ve SUS!!!


- TUTARLILIK ile/ve/||/<>/< SAMİMİYET, İÇTENLİK, AÇIKLIK, ŞEFFAFLIK, SÜREKLİLİK, BÜTÜNLÜK


- TUTUM:
GELİŞMİŞ ile/ve/||/<> "ÖĞRENİLMİŞ" ile/ve/||/<> SİNMİŞ


- TUTUM ile/ve/||/<>/> SİYASET

( İnsanda. İLE/VE/||/<>/> Toplumda. )


- TUTYA[Ar. < TUTİYA] değil/yerine/= SÜRME

( Sürme. Göz ağrılarına iyi gelen, sürme gibi göze çekilen bir em. | Çinko. | Mor renkli, kokulu bir kır çiçeği. )


- TÜY ile SORGUÇ

( ... İLE Bazı kuşların tepelerinde bulunan, uzunca tüy. | Serpuşların ön tarafına takılan tüy ya da püskül biçimindeki süs. )

( ... ile OTÂGA )


- TUZ GÖLÜ ile LÛT GÖLÜ ile LA'NGA CO GÖLÜ ile SALT LAKE CITY

( Ankara ile Konya arasında bulunan göl. İLE Ürdün ile İsrail sınırındadır. [Normal denizlerden 10 kat daha tuzludur.] [24 farklı mineral içeren bu gölden, Potasyum minerali elde edilmektedir.] İLE Tibet'tedir. İLE Amerika'nın, Utah eyaletindedir.[Batı yarıküresinin en büyük tuzlu su kütlesi ve dünyadaki tuzluluk oranı en yüksek iç su kütlelerinden biridir.] [Tuz gölleri, balık ve bitkiden yoksundur.] )

( ... ile ... ile ile ... )


- TÜZE/HUKUK ve/||/<> SABIR

( Hukuku bilen(/ler), sabreder. )


- TWİSTOR THEORY ile/||/<> SPİNOR ALANLARI

( Twistor theory karmaşık uzay-zaman geometrisiyken İLE spinor alanları Lorentz grubunun temsilidir )

( Formül: Z^A = (π^A İLE ω^{A′}) )


- TYPE I İLE TYPE IIA/IIB İLE HETEROTİC İLE M-THEORY ile/||/<> STRİNG KURAMLERİ

( Süpersicim kuramı versiyonları. )

( Formül: D = 10 (string) İLE 11 (M) )


- UBİQUİTİNATİON ile/||/<> SUMOYLATİON

( Ubiquitination protein bozunma sinyaliyken İLE SUMOylation protein fonksiyon modülasyonudur )

( Formül: Proteasom yolu )


- ÜÇ AYLAR/ŞÜHÛR-İ SELÂSE:
RECEP ve/> ŞABAN ve/> RAMAZAN


- ÜÇGEN ile/değil SİVRİ


- UÇMAK ile SÜZÜLMEK

( )


- UÇUK ile SAÇMA SAPAN


- UÇURUM ile ŞARAMPOL[Macarca < SOROMPO] ile

( ... İLE Kara yollarının kenarında, yol düzeyinden aşağıda kalan bölüm. )


- UD ile ŞEHRUD

( AVVÂD[Ar. < UD]: Ud çalan. )


- UDE ile/ve SELENGA

( Buryat ülkesine ve başkenti Ulan-Ude'ye akan iki önemli ırmak. Selenga, Baykal Gölü'ne dökülür.[200 km2'lik geniş bir delta oluşturur.][Aynı zamanda, önemli bir kuş cennetidir.] )


- ÜFLEÇ/KAMIŞ/PİPET[Fr.] ile ŞALÜMO

( Sıvıları solukla içine çekmeye yarayan yapay boru/lar. İLE Sıvıları solukla içine çekmeye yarayan, saman ya da saz çöpünden kullanılan kamış. )


- UGANDA BAYRAĞINDA:
SİYAH ile/ve SARI ile/ve KIRMIZI

( Siyah olan halkı simgeler. İLE/VE Ekvator güneşini simgeler. İLE/VE Tüm dünya ile olan "kan kardeşliği"ni simgeler. )


- UĞRAK ile/ve/değil/||/<>/< SÜREÇ


- UHREVÎ[< UHRÂ] = SONRAYA/ÂHİRETE AİT, SONRAYLA/ÂHİRETLE İLGİLİ


- UKALÂ/LIK ile/ve SAYGISIZ/LIK


- ÜLKE ADI KULLANMAK ile/yerine ŞEHİR/EYALET/BÖLGE ADI KULLANMAK


- ÜLSERATİF KOLİT TÜRLERİNDE:
ÜLSERATİF PROKTİT ile PROKTOSİGMOİDİT ile SOL TARAFLI KOLİT ile PANKOLİT ile AKUT ŞİDDETLİ ÜLSERATİF KOLİT

( Ülseratif kolitin en hafif biçimidir. Enflamasyon, anüse(rektum) en yakın bölgeyle sınırlıdır ve rektal kanama ile kendini gösterir. İLE Yalnızca kalın bağırsağın son bölümü(rektum ve sigmoid kolon) tutuludur. Belirtiler arasında, kanlı ishal, karın krampları, ağrı ve tuvalete çıkma gereksinimi duyulmasına karşın yapamama sayılabilir. İLE İltihaplanma, kalın bağırsağın dalağa kadar olan sol kısmına doğru uzanır. Kanlı ishal, kilo kaybı, abdominal kramp ve sol tarafta ağrı ile kendini gösterir. İLE Sıklıkla tüm kalın bağırsağı etkiler ve şiddetli olabilen kanlı ishal, karın krampları ve ağrı, yorgunluk ve önemli kilo kaybına neden olur. İLE Bu nadir kolit biçimi, tüm kolonu etkiler ve şiddetli ağrı ve ishal, kanama, ateş ve yemek yiyememeye neden olur. )

( )

( Ülseratif kolit, sindirim sisteminde uzun süreli iltihaplanma ve ülserlere (yaralara) neden olan bir bağırsak hastalığıdır. Kalın bağırsak (kolon) ve rektumun iç yüzünü döşeyen mukozayı etkiler. Gövdeyi güçsüz düşüren hatta ölüme neden olan komplikasyonlara neden olabilir. Belirtiler genellikle zamanla gelişir ve hastalığın tutulum yeri ve şiddetine göre değişir. )

( )


- ULTRASON/ULTRASOUND[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ | SES ÖTESİ GÖREÇLEME


- ULTRASONİK/ULTRASONIC[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİYLE İLGILİ


- ULTRASONOGRAFİ/ULTRASONOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ GÖREÇLEME


- UMERÂ ile/ve/||/<> ULEMÂ ile/ve/||/<> SUFERÂ

( Askerler/memurlar. İLE/VE/||/<> Bilginler/âlimler. İLE/VE/||/<> Elçiler/sefirler. )


- ÜMİT EDİLDİĞİ KADAR DÜŞÜK OLMAZ değil SANILDIĞI KADAR DÜŞÜK OLMAZ


- ÜMİT ile/değil SALAKLIK


- ÜMİTSİZLİK değil/yerine/>< SEVGİ


- ÜMMÎ SİNAN HZ. ile SİNAN ÜMMÎ HZ.

( Mezarı, Eyüp Sultan'dadır. İLE Mezarı, Elmalı-Antalya'dadır. )

( Halvetiye'nin, Sinanîye kolunun pîridir. İLE Niyazi Mısrî Hz.'nin mürşididir. )

( YUSUF-U SÜMBÜL SİNANİYE ile de karıştırmamak gerekir. [Halifesi ve Muslihiye kolunun pîri, Merkez Efendi'dir.] )


- ÜMMÎYÛN ile/ve SAFÎYÛN ile/ve ZÂTÎYÛN


- UMUT[Türkçe]/ÜMİT[Fars. < UMİD] = RECÂ[Ar.] = HOPE[İng.] = ESPOIR[Fr.] = HOFFNUNG[Alm.] = SPES[Lat.]


- UMUT ile/ve/<> İMAN ile/ve/<> SEVGİ

( HOPE vs./and/<> FAITH vs./and/<> LOVE )


- UNISEKS SEKS

( UNISEX
SEX )


- UNLARDA:
BUĞDAY ile/||/<> TAM BUĞDAY ile/||/<> KARABUĞDAY/GREÇKA ile/||/<> KIRMIZI BUĞDAY ile/||/<> KEPEKLİ ile/||/<> SİYEZ ile/||/<> KAVILCA ile/||/<> KUNDUR ile/||/<> YULAF ile/||/<> ÇAVDAR ile/||/<> ARPA ile/||/<> MISIR ile/||/<> KİNOA ile/||/<> TEFF ile/||/<> AMARANT ile/||/<> NOHUT ile/||/<> KESTANE ile/||/<> KEÇİBOYNUZU ile/||/<> BADEM ile/||/<> CEVİZ ile/||/<> FINDIK ile/||/<> ANTEPFISTIĞI ile/||/<> ARAROT ile/||/<> DİNKEL[Alm.]/FARRO[İt.]

( Kabuğundan ve kepeğinden ayrılarak kullanılan, işlenmiş buğday unundan [beyaz ekmek] yapılır. İLE/||/<> Buğday tanesinin kabuğuyla birlikte öğütülerek elde edilir. Besin değerleri, öteki rafine unlara göre daha yüksektir.[Glüten içerir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> Anadolu'nun, en eski çeşitlerindendir.[Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.] Ekmek yapımına çok uygundur.[Kepeği ile öğütülmüş olanını yeğlenmelidir.][Glüteni düşüktür.] İLE/||/<> Kepeğinden ayrılmamış undur. İLE/||/<> Kastamonu bölgesinin unudur. Tüm unlarla karıştırılabilir. Aroması "keskin" gelebilir.[Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.][Glüteni çok düşüktür. Çok sağlıklıdır.] İLE/||/<> Kars'ta yetişen bir buğdaydır. Kökeni, Kastamonu'dur. [Genetiği bozulmamış, nitelikli bir undur.][Her türlü iklime dayanıklı, güçlü bir yapısı olduğundan, kabuk bölümü kalındır. Kabuk bölümünün kalınlığı, tanelerinin ufak kalmasına ve glüten içeriğinin, öteki buğday türlerine göre daha olmasını sağlamıştır ve bu nedenle de glisemik indeksi düşüktür.] İLE/||/<> Güneydoğu Anadolu bölgesi buğdayıdır. İLE/||/<> Glüten alerjisi olanlar için iyi bir seçenektir. [Deri ve bağırsak sorunu olanların, yulaf ununu yeğleyebilir.][Yüksek besin değerine sahip ve glisemik indeksi düşüktür.] İLE/||/<> Bol proteinlidir.[Yüksek glüten içerir.][Soğuk iklime dayanıklıdır.] İLE/||/<> Çok eski bir buğday türüdür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Güney Amerika'da, And Dağları'nda, doğal olarak yetişen, otumsu bir bitkinin, kurutulmuş tohumudur.[Unu da, tohumları gibi yüksek demir ve besin değerlerine sahiptir ve çok lezzetlidir.][Tek başına ya da tüm unlarla karıştırılabilir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> Amarant[horozibiği] bitkisinin tohumlarından elde edilir.[Tüm unlar içinde, en yüksek proteine sahiptir.][Glüten içermez ve glisemik indeksi düşüktür.][Tadı, ekşi ve keskin olduğundan, lezzeti görecelidir.] İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Sıcak iklimlerde yetişen maranta adlı kamıştan ve başka bitkilerin kökünden çıkarılan un. [Çocuk maması yapılan un.] İLE/||/<> Siyez ile benzerlik taşır.[İçeriğindeki protein yapısı daha kırılgan ve çözünebilir olduğundan, tüm tahıl unları içinde, siyez kadar düşük glütene sahiptir.][Genetiği değişmemiş bir çeşittir.][Her türlü hamur işinde kullanılabilir.] )

( ... İLE/||/<> Glüten içerir. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüteni düşüktür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüteni çok düşüktür. İLE/||/<> Glüteni düşüktür. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüten alerjisi olanlar için iyi bir seçenektir. İLE/||/<> Yüksek glüten içerir. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Glüten içermez. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Düşük glütene sahiptir. )


- ÜNLÜ OLMAK İÇİN SOYUNMAK ile/ve/<> SANAT İÇİN SOYUNMAK


- ÜN/ŞÂN[Ar.] ile ŞAN[Fr. CHANT]

( Ün. | Gösteriş, gösterişlilik. İLE İnsan gırtlağından makamla çıkan ve perde ayrımlarıyla çeşitli duyumlar uyandıran ses dizisi. )


- UNUTULMA HAKKI'NDA:
ANALOG ile/ve/<> ÇEVRİMİÇİ ile/ve/<> SİLDİRME ile/ve/<> DİZİNDEN ÇIKARMA(DELISTING)

( Basılı. İLE/VE/<> Dijital. İLE/VE/<> Kişisel veriler. İLE/VE/<> ... )


- UNVAN[Ar.]/AYAG [divanlugatturk]/TITRE[Fr.] değil/yerine/= SAN


- UNVANLARI["ÜNVAN" değil!]:
ADLARIN BAŞINA YAZMAK değil/yerine SONUNA YA DA ALTINA (AYRAÇ İÇİNDE) YAZMAK

( "Prof./Dr. ... ..." DEĞİL/YERİNE "... ... (Prof./Dr.)" gibi. )

( Kişinin ve adının önüne gelebilecek -unvanı/sıfatı ne kadar önemli/değerli olursa olsun- hiçbir unvan/sıfat konulamaz/konulmamalıdır! )

( Belki algıda/tanımada kolaylık ve hız kazandıracağından hareketle bu biçimde uygulanıyorsa da bu tutumdan vazgeç(il)melidir! [Saygısızlık ya da hakaret olarak yorumlanmamalıdır!] )

( Türkçe'si varken...
* PROFESÖR yerine BİLMEN
* DOÇENT yerine BİLGEN
* YARDIMCI DOÇENT yerine BİLGER
* ASİSTAN yerine KÖMEK
* REKTÖR yerine BİLİMBEY
* DEKAN yerine YETİLBEY
* DOKTOR yerine ÖKE
* MASTER yerine UNGAN
* ÜNİVERSİTE yerine BİLİMTEY
* AKADEMİSYEN yerine BİLİMCİ
* BİLİM İNSANI yerine BİLİMCİ )


- US/ULTRASON/ULTRASONOGRAFİ ULTRASOUND[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ, YANSILANIM


- US ve/||/<> SU

( REASON/MIND and/||/<> WATER )


- USG/ULTRASONOGRAFİ ULTRASONOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ YANSILANIM


- USLAMLAMA = REASONING[İng.] = RAISONNEMENT[Fr.] = SCHLUßVERFAHREN[Alm.] = RATIOCINATIO[Lat.]


- ÜSLÛP değil/yerine/= SÖYLEYİŞ/BİÇEM


- ÜŞNİYE[Ar.] değil/yerine/= SUYOSUNLARI


- USSAL BİLGİ ile/ve/<> SEZGİSEL BİLGİ

( İkinci türden bilgi. )

( Gerçeği yanlıştan ayırdeden bilgi. )

( Zorunlu olarak gerçektir. )

( RATIONAL KNOWLEDGE vs./and/<> INTUITIONAL KNOWLEDGE )

( COGNITIONEM SECUNDI GENERIS cum/et/<> SCIENTIA INTUITIVA )


- ÜST DUDAK = ŞEFE-İ ULYÂ = LÈVRE SUPÉRIEURE


- USTALIK:
USTANI GEÇMEK ve/||/<> SENİ GEÇECEK USTA YETİŞTİRMEK


- ÜSTE ÇIKMAYA ÇALIŞMAK ile/ve/değil/yerine SAVUNMA


- ÜSTİNSAN ile/||/<> SON İNSAN

( Tanrı öldü tezi )

( Friedrich Nietzsche tarafından 1883 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1844-1900) (Ülke: Almanya) (Alan: Felsefe) (Önemli katkıları: Üstinsan, güç istenci, nihilizm) )


- ÜSTÜNKÖRÜ ile/ve SORGULAMADAN


- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine/>< (SADECE) BİLMENİN (BELKİ/BİRAZCIK) FARKI


- ÜSTÜNLÜK değil/>< SEÇİLMİŞ/LİK


- ÜSTÜNÜZE ALMAYIN ile/ve/değil/||/<>/< SİZE YÖNELİK DEĞİL


- USÛL-Ü FIKIH'TA:
KİTAP ile/ve/||/<> SÜNNET ile/ve/||/<> İCMÂ ile/ve/||/<> KIYAS