S ve Ş ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 11.691 başlık/FaRk ile birlikte,
11.691 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(4/48)
- BAYRAM:
SEVİNDİĞİN KADAR ile/ve/değil/||/<>/< SEVİNDİRDİĞİN KADAR
- BAZA[İt. < BASE] ile SOMYA[Fr. < Yun.]
( ... İLE Şilteyi taşımaya ve ona esneklik vermeye yarayan, yaylarla donatılmış kerevet. )
- BAZI BÖCEK TAKIMLARI'NDA:
ANOPLURA ile COLEOPTERA ile DERMAPTERA ile DIPTERA ile HEMIPTERA ile HYMENOPTERA ile ISOPTERA ile LEPIDOPTERA ile ODONATA ile ORTHOPTERA ile SIPHONAPTERA ile TRICHOPTERA
( Kanatsız dış parazitlerdir. Ağız parçaları emici tiptedir. Küçük, yassılaşmış gövdeleri vardır. Gözler indirgenmiştir. Bacakların tarsus bölümleri, deriye tutunmak için tırnak biçimindedir. Yarı-başkalaşım geçirirler. Konağa özgü parazitlerdir. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kalın ve derimsi, bir çifti zarsı]. Zırh biçiminde dış iskeletleri vardır. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyicidir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı] ya da kanatsızlardır. Ağız parçaları ısırıcı tiptedir. Gövdenin arkasında kıskaç biçiminde uzantılar vardır. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kısmen derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları delici ya da emici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Zarsı iki çift kanatları vardır. Baş hareketlidir. Ağız parçaları çiğneyici ya da emicidir. Dişillerin arkasında zehir iğnesi vardır. Tam başkalaşım vardır. Birçoğu sosyal yaşam sürer. İLE İki çift zarsı kanatları vardır [bazı evreleri kanatsız]. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. Oldukça sosyal hayvanlardır. İLE Küçük pullarla kaplı iki çift kanatları vardır. Dil biçiminde olan uzun ve kıvrık ağız parçası emici tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift zarsı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Gövde yanlardan basık ve kanatsızdır. Erginleri, kuşlardan ve memelilerden kan emerler. Ağız parçaları delici ve emici tiptedir. Bacakları sıçrayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift, kıllı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici ya da yalayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. Sucul larvaları ipek ağ örerler ya da ipekle kum, çakıl ve odun parçalarını birleştirerek evcik inşa ederler. )
( Bit. İLE Kıt kanatlılar. İLE Kulağa kaçanlar. İLE Sinekler, sivrisinekler. İLE Gerçek tahtakurusu, kati tahtakurusu. İLE Karıncalar, arılar, eşekarıları. İLE Beyaz karıncalar. İLE Kelebekler, güveler. İLE Kızböcekleri, Teyyare böcekleri. İLE Cırcırlar, Çekirgeler, Peygamberdeveleri. İLE Pireler. İLE Evcikli böcekler. )
( Yaklaşık Tür Sayıları: 2.400 ile 500.000 ile 1.000 ile 120.000 ile 55.000 ile 100.000 ile 2.000 ile 140.000 ile 5.000 ile 30.000 ile 2.000 ile 7.000 )
( Amazonlar'da, 200.000'in üzeri çeşit, böcek bulunmaktadır. )
( ABC Adaları Mercan kayalıklarında, 800 balık türü, 8000 kabuklu ve omurgasız türü bulunmaktadır. )
- BAZI SEBZELER:
TARLADA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> SAKSIDA
(
)
- BAZI "YEL"LERİN, ...:
KAVURMADIĞI GÜL ile/ve/||/<> SAVURMADIĞI KÜL
BIRAKMAMASI
- BAZİLİKA ile/||/<> ŞAPEL ile/||/<> KATEDRAL
( Hristiyanlığa geçişte ve ilk Bizans devrinde ortaya çıkan bir kilise biçimi. Bu tip yapılar doğu-batı ekseninde oldukça çok sayıda yapılmış bir kilise gösterir. Doğu bölümünde yarım yuvarlak biçiminde uzanan dikdörtgen bir kilise planının önünde tören yapılan kısma benzeyen bir bölümü yer alır. Bazilikalarda orta nefi giriş mekânları bulunur. Narteks'in önünde ise atrium denilen bir avlu yer alır. İLE/||/<> Tek mekânlı küçük kilise. | Büyük bir kilise ya da katedralde bir kutsal kişiye adanmış dua mekânı. İLE/||/<> Piskoposluk kilisesi.[Genellikle boyut açısından normal kiliselerden daha büyüktür.] )
- Bazı durumları) Tecrübe ederek anlamak yerine SUS!!!
- BEBEK/LİK EVRELERİ/NDE:
OTİSTİK ile/ve/> SİMBİYOTİK ile/ve/> AYRIŞMA VE BİREYLEŞME
( 0-2 ay. İLE/VE/> 2-5 ay. İLE/VE/> 6-30 ay. İLE/VE/> 30 ay sonrası. )
( NORMAL AUTISTIC PHASE vs./and/> NORMAL SYMBIOTIC PHASE vs./and/> SEPERATION-INDIVIDUATION PHASE )
- BEÇ[Macarca < BÉCS] TAVUĞU ile DAĞ TAVUĞU ile ORMAN TAVUĞU ile SUDAN TAVUĞU
(
ile ... ile ... ile ... )
( Anavatanı, Afrika'dır. Boyları, 40 – 71 cm. ve ağırlıkları 700 - 1600 gram arasında değişir. İLE ... İLE ... İLE ... )
( Osmanlılar döneminde, Viyana'dan getirildiğinden dolayı Viyana tavuğu anlamına gelen "Beç Tavuğu" denilmiştir. "Beç", Osmanlı Türkçesi'nde, Viyana'nın adı olup Türkçe'ye, Macarca Bécs adından geçmiştir. İLE ... İLE ... İLE ... )
( NUMIDA MELEAGRIS cum ... cum ... cum ... )
- BECERMEK ile SAĞLAMAK
- BECKMANN DÜZENLENMESİ ile/||/<> SCHMİDT REAKSİYONU
( Beckmann oksim→amit, Schmidt azid→amin. )
( Formül: NOH İLE HN₃ )
- BEÇKÜM = SOFA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- BEGÂYET[Fars. BE + Ar. GÂYET] değil/yerine/= SON DERECE
- BEĞEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SARIL
( Facebook'ta. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< www.Good4Trust.org 'da. )
- BEĞENİ ile SAĞBEĞENİ
( ... İLE Güzeli, çirkinden ayırt edebilme yetisinin en yükseği. )
- BEĞENMEK ile/ve/<> SEVMEK
( TO LIKE vs./and/<> TO LOVE )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS
( Behçet hastalığı vaskülit tabanlı İLE lupus multiorgan otoimmün hastalıktır. Behçet nötrofil baskın İLE lupus lenfosit ve antikor baskındır. İkisi de sistemik inflamasyon İLE farklı immün mekanizmalar kullanır. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEİS[Ar. < BE'S]["BEYİS" değil!]/MAHZUR[Ar.] değil/yerine/= SAKINCA/DOKUNCA
- BEJ[Fr. < BEIGE] = SARIYA ÇALAN KAHVERENGİ
- BEKLEME:
GEVŞEK ile/ve/||/<> SIKI ile/ve/||/<> SAF
- BEKLEMEK ve/> SORGULAMA
- BEKLENİLEN ile/ve/değil/yerine SONUÇ
- BEKLENMEDİK ile/ve/<> SIRADIŞI
- BEKLENTİYE YANIT ARAMAK ile/yerine (SADECE ANLAMAK İÇİN/ÜZERE) SORU SORMAK
( Yeter ki, soru sormasını bil! Taşlar bile seninle konuşur. )
( TO SEARCH FOR EXPECTATION vs. TO ASK [JUST TO UNDERSTAND]
TO ASK [JUST TO UNDERSTAND] instead of TO SEARCH FOR EXPECTATION )
- BELAGAT/RETORİK değil/yerine/= SÖZDEM
- BELEDİYE ile/||/<> İHTİSAB ile/||/<> ŞEHR EMİNİ
( ... İLE/||/<> Osmanlı döneminde belediyenin işlevini yerine getiren yönetim birimi. İLE/||/<> Belediye başkanı. )
- BELIEF vs./and SUBMISSION
( İNANÇ ile/ve TESLİMİYET )
- BELİRGİN/LİK ile/ve SABİT/LİK
( CLARITY vs./and CONSTANCY )
- BELİRGİN/LİK ile/ve SÜREKLİ/LİK
( CLARITY vs./and CONTINUITY )
- BELİRLEME ile/ve SINIRLAMA
( DESIGNATION vs./and LIMITING )
- BELİRLEME ile/ve/>/<> SONSUZ DEĞİLLEME
( TO DETERMINE vs./and/>/<> INFINITE NEGATION )
- BELİRLEMEK/BELİRLEYİCİ ile SONSAL SINIFLAMA / SONSALLIK / KATEGORİZASYON
( DESIGNATION vs. CATEGORIZE )
- BELİRLENMİŞLİK ile/ve SEÇİLMİŞ/LİK
( DETERMINED vs./and SELECTED/NESS )
- BELİRLENMİŞLİK ile/ve/||/<> SONSUZLUĞUN OLANAKSIZLIĞI
- BELİRLİ BİR:
SÜREYLE ile/ve/||/<>/>/< SIRAYLA
- BELİRLİ BİR YERDELİK ile/ve/||/<>/> SIRALILIK
- BELİRSİZ ile/ve/||/<>/> SONSUZ ile/ve/||/<>/> TEK
( Tek aynada. İLE/VE/||/<>/> Karşılıklı aynanın arasında. İLE/VE/||/<>/> Birbirine bakan üç aynanın[üçgen içinde] ortasında. )
- BELKİ OLABİLİR" değil [sadece] "BELKİ" ya da "OLABİLİR"
( Hem "belki", hem de olasılık yanyana ifade edilmez. Olasılık, "belki"yi kapsar! )
- BELKİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SANIRIM
- BELLEK:
GEÇMİŞ ve/||/<>/> ŞU AN ve/||/<>/> GELECEĞİ (BELİRLER)
- BELLEK YİTİMİ ile DUYUM YİTİMİ ile ACI YİTİMİ ile SÖZ YİTİMİ ile HAREKETLERDEKİ DÜZENSİZLİK
( ZIYÂ-İ HÂFIZA ile ZIYÂ-İ HİSS ile ZIYÂ-İ ELEM ile ZIYÂ-İ KELÂM ile ZIYÂ-İ İNTİZÂM )
( AMNÉSIE avec ANESTHÉSIE avec ANALGÉSIE avec APHASIE avec ATAXIE )
- SÖZ:
BELLEKTE ile/ve SOHBETTE
( Girdiği gibi çıkar. İLE/VE Dönüşerek ve kişiyi[konuşanı ve dinleyeni] dönüştürerek çıkar. )
- BELLEMEK ile/yerine SORGULAMAK/DÜŞÜNMEK
( Sormaz ki bilsin, sorsa bilir; bilmez ki sorsun, bilse sorar. )
( TO MEMORIZE vs. INTERROGATE/TO THINK
INTERROGATE/TO THINK instead of TO MEMORIZE )
- BEN İSTEDİM DİYE değil SEN İSTER İSEN
- BEN ile/ve/<> SEN
( Varlığım sensin, bilincin ben-im. )
( ME vs./and/<> YOU )
- BENCE/BANA GÖRE/BENİM İÇİN değil/yerine SANIRIM
- BENCİL/LİK ile/ve/> SAHTEKÂR/LIK
- BENCİL/LİK ile/ve/> SORUMSUZ/LUK
- [ne yazık ki]
BENCİL/LİK ile/ve/<>/değil SORUMSUZ/LUK
- BENDE YOK, SENDE DE OLMASIN ile/değil/yerine SENDE VAR, BENDE DE OLSUN
- BENİMSEMEK ile "SAHİP ÇIKMAK"
- BENİMSEMEK ile/ve/<> SAVUNMAK
- BERE ile ŞAPKA
- BEREKET ile/ve SIR
- BEREKET ile/ve ŞÜKÜR
( BEREKÂT[< BEREKET]: Bolluklar, hayırlar. | Meymenetleri saâdetler, mutluluklar, hayırlar. )
( Geleneğin, içsel etkiyle verilmesi ve içselleştirilmesi.İLE/VE ... )
- BERKİMEK ile/ve/||/<> SAĞLAMLAŞMAK, PEKİŞMEK, GÜÇ KAZANMAK
- BEŞ İNCELİK/LETÂİF-İ HAMSE[Ar.]:
KALB ile/ve/||/<>/> RUH ile/ve/||/<>/> SIR ile/ve/||/<>/> HAFÎ ile/ve/||/<>/> AHFÂ
- BESİDOKU, ENDOSPERMA = SÜVEYDÂ = ENDOSPERME
- BESİNLER:
KIRMIZI ve/||/<> SARI ve/||/<> YEŞİL ve/||/<> MOR
( Sağlıklı bir kalp için. VE/||/<> Eklemler için. VE/||/<> Saflaşmak ve arınmak için. VE/||/<> Daha uzun yaşam için. )
( For healthy heart. AND/||/<> For joints. AND/||/<> To purify and detox. AND/||/<> For a longer life. )
( FOODS: RED and/||/<> YELLOW and/||/<> GREEN and/||/<> PURPLE )
- BESLENEN = SÖNÜMSÜZ
( Genliği hiçbir zaman sıfıra yaklaşmayan, her devirde beslenen salınım hareketi. )
- BESLE(N)ME ve/> SESLE(N)ME
( Ancak, hem zihinsel, hem fiziksel olanakları karşılanan kişi bir şey söylemeye, seslenmeye, hakkını aramaya olanak(güç/fırsat) bulur. )
- BESLENMEDE, ...:
YEŞİL ve/||/<> SARI ve/||/<> TURUNCU ve/||/<> KIRMIZI ve/||/<> MOR
( Zehir atıcı. VE/||/<> Güzellik. VE/||/<> Kanserden koruyucu. VE/||/<> Kemik sağlığı. VE/||/<> Uzun yaşam. )
(
)
- BESMELE ile/ve/<> HAMDELE ile/ve/<> SALVELE
- BESTE ile/ve/değil/||/<>/< SÖZ
- BEYAN ile SAVUNMA
- BEYÂN ile/ve/<> ŞEHÂDET
- BEYAZ KARE FİLİ ile SİYAH KARE FİLİ
- BEYAZ KARE ile SİYAH KARE
- BEYAZ NİLÜFER ile/ve SARI NİLÜFER
- BEYAZ PAPATYA ile SARI PAPATYA
- BEYAZ (TÜYLÜ) KUĞU ile/ve SİYAH (TÜYLÜ) KUĞU
( ... İLE Bilim Tarihi'ni altüst eden ve Karl Raimund Popper'ın tespitiyle, bilimselliğin "Doğrulanabilirlik İlkesi" ile değil "Yanlışlanabilirlik İlkesi" ile sağlam zemine oturmasına vesile olan ve örnek olarak kullanılan siyah kuğu. )
(
|
)
- BEYİN ANEVRİZMASI ile/||/<> SUBARAKNOİD KANAMA
( Beyin damarlarının zayıf bir noktasında balonlaşma. İLE/||/<> Beyin yüzeyindeki damarların yırtılması sonucu beyin zarları arasında kanama. )
- BEYİT ile/ve ŞAH BEYİT/BEYTÜ'L GAZEL
( ... İLE/VE Gazelin, en güzel beyiti. )
- BEYNİN/ZİHNİN GELİŞİMİNDE:
SAĞ YARIMKÜRE ve/||/<>/> SOL YARIMKÜRE (ÖZELLİKLERİ)
( İlk iki yılda. VE/||/<>/> İkinci iki yılda. )
- BEZ ile SALAŞPUR[Hindistan'daki Şalpur kentinin adından]
( ... İLE Seyrek dokunmuş, astarlık, ince bez. )
- BEZ ile SOĞUK BEZ
( ... İLE Keten ipliğinden yapılmış, tülbende benzeyen bir tür ince, seyrek bez. )
- [ne yazık ki]
BEZDİRİDE/YILDIRMADA/MOBBING'DE:
AMAÇLILILIK ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK ile/ve/||/<> DÜZENLİLİK
- BEZL değil/yerine/= SAÇMAK, DAĞITMAK
- BEZLERDE:
EKRİN ile/ve/||/<> HOLOKRİN ile/ve/||/<> APOKRİN ile/ve/||/<> SERÖMÜKÖZ ile/ve/||/<> MÜKÖZ ile/ve/||/<> SERÖZ
- BHEL = ŞİŞME, KABARMA
- BİBERDE:
ÇARLİSTON ile ACI ÇARLİSTON ile İNCE SİVRİ ile KALIN SİVRİ ile KIL SİVRİ ile KILÇIK SİVRİ ile DOLMA ile KAPYA ile ÜÇBURUN ile KIRMIZI ŞİLİ ile YEŞİL ŞİLİ ile MACAR ÇARLİ ile MACAR DOLMA ile JELAPENO ile KAMPARİ ile SARI KALİFORNİYA ile KIRMIZI KALİFORNİYA ile CİN
- BIÇAK ile/ve/||/<> BİTKİ ile/ve/||/<> SÖZ
( Hem olumlu, hem de olumsuz yönde kullanılabilir. )
- BİÇİM = SÛRET = FORM[İng.] = FORME[Fr.] = FORM[Alm.] = FORMA[Lat.] = MORPHE, EIDOS[Yun.] = FORMA[İsp.]
- BİÇİMSELCİLİK ile/||/<> SEZGİCİLİK
( Biçimselcilik matematiği biçimsel sistem oyunu İLE sezgicilik matematiği zihinsel inşa olarak görür. Biçimselcilik Hilbert programı İLE sezgicilik Brouwer yaklaşımıdır. Biçimselcilik semboller İLE sezgicilik yapılandırmacı kanıtlar ister. )
( David Hilbert tarafından 1900 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1862-1943) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Hilbert uzayı, 23 problem) )
- BİÇİMSİZ SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR
( INFORMAL FALLACIES vs./and/||/<> FALLACIES )
- BİD'AT değil/yerine/= SONRADAN MEYDANA ÇIKAN | PEYGAMBER ZAMANINDAN SONRA DİNDE MEYDANA ÇIKAN
- BİDÂYET ve SONRASI
( Kelime-i Tevhid ile. VE Fatiha-i Şerîfe ile. )
- BİG BANG ile/||/<> STEADY STATE
( Big Bang genişleyen sıcak başlangıç İLE steady state sürekli yaratım. )
( Formül: CMB kanıt İLE reddedildi )
- BİGUDİ değil/yerine/= SARMAÇ
- BIKKIN/LIK ile/ve SIKKIN/LIK
- BIKMAK/USANMAK ile/ve SIKILMAK
( GINA ile/ve ... )
( TO BE FED UP vs./and TO BE/GET BORED )
- BİL BAKALIM ...:
BEN KİMİM? ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEN KİMSİN?
- BİLÂHARE[Ar.]["BİLÂHERE" değil!] değil/yerine/= SONRADAN/DAHA SONRA/SONRALARI
- BİLDİĞİN GİBİ ve/||/<> SEVDİĞİN GİBİ ve/||/<>
DİLEDİĞİN GİBİ
... OLSUN!:
( AS ...:
YOU WISH and/||/<> YOU LIKE and/||/<> YOU WISH )
- BİLGELİK ve/<> SANAT
( Sıradan insanı, "etik insan"a dönüştürür. VE/<> Sıradan insanı, "estetik insan"a dönüştürür. )
- BİLGELİK ve/||/<> SEVGİ
( Hiçbir şey(liğ)i gördüğümüzde deneyimlenilen. VE/||/<> Herşey olduğumuzu gördüğümüzde deneyimlenilen. )
( Yaşam(ımımız), bu ikisi arasında akar/akmalı! )
- BİLGİ ile/ve SEÇENEK
( KNOWLEDGE vs./and ALTERNATIVE )
- BİLGİ ile/ve/> SEÇİM
( INFORMATION vs./and/> CHOICE )
- BİLGİ ve/||/<> SEVGİ ve/||/<> ŞEFKÂT ve/||/<> MERHAMET
- BİLGİ ve/> SEVGİ ve/> VERGİ
( Bilmeyen sevemez. )
( KNOWLEDGE and/> LOVE and/> DUTY
Whom cannot love if does not know. )
- BİLGİ ile/ve/değil/||/<>/>< SÖYLENTİ
- BİLGİLİK/ANSİKLOPEDİ[Yun.] ile SÖZLÜK
- BİLGİLİ/LİK ile/ve/||/<>/> SOĞUKKANLI/LIK
- BİLGİNİN:
BAŞLANGICI ile/değil/yerine SÜRECİ
( Uzmanlaştığını ve doruğa çıktığını sanmak. İLE/DEĞİL/YERİNE İşin başında olduğuna inanır. )
- BİLGİYE ERİŞİM:
GÖZLEM ve/+/||/<>/>/< SEZGİ ve/+/||/<>/>/< FARKINDALIK
- BİLİM:
EKLEMLİ ile/ve/değil/<> SIÇRAMALI
- (B)İLİM İÇİN GEREKENLER:
GURBET ve/||/<> SABIR ve/||/<> KILAVUZ/ÜSTAD ve/||/<> FAKR-U ZARÛRET
- BİLİM/İLİM ile SİYASET
( İlim artıran, dert artırır. )
( İlmin en yükseği, aczini ve özrünü bilmektir. )
- BİLİM = İLİM = SCIENCE[İng., Fr.] = WISSENSCHAFT[Alm.] = SCIENZA[İt.] = CIENCIA[İsp.]
- BİLİM ve/<> SANAT
( Nesneler için. VE/<> İnsan için. )
( Bilim/ilim olmaksızın, sanat, bir hiçtir!
[Lat.][Ars sine scienta nihil est!] )
( Bir kuşun, iki kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanabilen toplumlar, uçar ve özgür olur. Uçamayanlar ise "tavuk" olur... "Tavuk toplum", önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz. )
- BİLİM ile/ve/<> SANAT (VE HAYAL ETME (YETİSİ)[MUHAYYİLE])
( Olanı kavramak. İLE/VE/<> "Olmayanı" getirmek. )
- BİLİM ile/ve/||/<> SANAT ile/ve/||/<> FELSEFE
( İnsan olmayan her şeyden söz eder. İLE/VE/||/<> İnsanı anlatır. İLE/VE/||/<> Kişinin varoluşunu anlatır. )
( Varolan. İLE/VE/||/<> Var olması gereken. İLE/VE/||/<> Hayal ettiğini/n gerçekleştir(il)me(si). )
( Herhangi bir işi: Bilimsellikle başlat, sanatsallıkla destekle, felsefeyle tamamla! )
( Sanatın özü, içsel bir deneyimi iletebilmek için dış formları kullanmaktır. )
( Sanatı olmayan millet, her zaman dilencidir. )
( Sanat: Mekânı/zamanı iyi kullanmak. | Görüp göstermek. )
( Birleştirmek/birlikte tutmak gerekiyor. )
( MİFTÂHÜ'S-SAÂDE ve MİSBÂHÜ'S-SİYÂDE )
( FELSEFE: Aklı kullanma sanatı. )
( The essence of art is to use the outer form to convey an inner experience. )
( Sanat, dekoltedir. )
( Sanatın yolu, sanattır. )
( SANAT: Ben'in, yaratıcı gücünü keşfetmek. )
( Sanat, bir şeyi, başka bir şey olarak görme çabasıdır. | Başka bir şey olma olanağı tanımaktır. )
( Felsefe, kimsenin, itibar edip etmemesine, itibar etmeyendir/etmemektir. )
( Felsefe, olan ile olması gereken arasındaki kavramsal düzendir. )
( Felsefe, düşüncenin merdiveni ve mirâcıdır. )
( Felsefe, ekinin/kültürün bilincine varmaktır. )
( ya, ya da[0 / I] İLE/VE/||/<> hem, hem de İLE/VE/||/<> hem, hem de | ne, ne de )
( "Öğrenilmiş sanat" olmaz! )
( Felsefenin en büyük özelliği, hakikat dışındaki herşeyden uzak tutabilmesidir. )
( Felsefe, üçlülük üzerinedir/üzerindendir. )
( Felsefe, mantık bilimidir. )
( FELSEFE = MUHABBET'ÜL/İSÂR'ÜL HİKMET )
( PHILO SOPHOS:
BİLGELİĞİ SEVMEK değil TANRI'YI SEVMEK )
( Her şeyi kaybetmiş sayılmayız. Her şeyi gösteren müziğimizi/sanatımızı kaybetmediğimiz sürece... )
( Verinin/bilinin/bilginin iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. İLE/VE/||/<> Zekânın iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. İLE/VE/||/<> Aklın iyileşmesi/iyileştirilmesi/geliştirilmesi. )
( SCIENCE vs./and/||/<> PHILOSOPHY vs./and/||/<> ART )
- BİLİM ile/ve SEVGİ
( SCIENCE vs./and LOVE )
- BİLİM ve/||/<> ŞİİR
( Aklın şiiri. VE/||/<> Kalbin bilimi. )
- BİLİM ile/ve/||/<> SÖZDE BİLİM ile/ve/||/<> BİLİM OLMAYAN
- BİLİM ile/ve SU
( Bilim, Su ile simgelendirilmiştir. )
- BİLİMDEN/İLİMDEN YARARLANANLAR:
SORAN ile/ve/||/<> YANITLAYAN ile/ve/||/<> DİNLEYEN ile/ve/||/<> SEVGİSİ/İLGİSİ OLAN
- BİLİMSEL DEĞER:
KONUSUYLA ile/değil SORUSUYLA
- BİLİMSEL TUTUM/DURUŞ ve/||/<> FELSEFÎ ANLAYIŞ ve/||/<> SANATSAL/ESTETİK DUYARLILIK ve/||/<> HAREKETLİ(SPORCUL) YAŞAM
( Hayret. VE/||/<> Hayranlık. VE/||/<> Aşk. VE/||/<> Coşku. )
- BİLİMSEL/LİK YANINDA/KARŞISINDA:
[ne] SALTANAT ne de SANAT
- BİLİMTEY'DE:
SANATÇI YETİŞTİRMEK ve/||/<>/< SANATÇININ DEĞERİNİ BİLMEK
- BİLİNÇ ile/ve/<> SEZGİ
( Bilinç-ötesi bir hal vardır fakat bu bilinçsizlik hali değildir. )
( Bilinç ötesinde deneyim olamaz. )
( Kendinizi içinde her şeyin olduğu ve oluştuğu bilinç okyanusu olarak idrak edin. )
( Kişi durumun doğasını sezmeli ve kendini ona göre ayarlamalıdır. )
( SEZGİ: Aklın çalışma hızının artması. )
( CONSCIOUSNESS vs./and/<> INTUITION
There is a state beyond consciousness, which is not unconscious.
There can be no experience beyond consciousness.
Realise yourself as the ocean of consciousness in which all happens. )
( ... ile/ve/<> NOESIS )
( ... ile/ve/<> ZHIJUE )
- BİLİNÇ ve/=/:/||/<>/>/< ŞU ANDA VE BURADA
- BİLİNÇ = ŞUUR = CONSCIOUSNESS[İng.] = CONSCIENCE[Fr.] = BEWUSSTSEIN[Alm.] = CONSCIENTIA[Lat.] = SYNEIDESIS[Yun.] = CONCIENCIA[İsp.]
- BİLİNÇ/ŞUUR ve/||/<>/>/< SORUMLULUK
- BİLİNEMEYEN ile/ve/değil SÖYLENİLEMEYEN
( [not] AGNOSTIC vs./and/but NOT ABLE TO BE EXPRESSED )
- BİLME ile/= EYLEME ile/= SEYİR(TEMÂŞÂ)
( Tanrı'yı seyir = İrfan; - Evren'i seyir = Estetik )
- BİLMEK/TANIMAK ve/<> SEVMEK
( TO KNOW and/<> TO LOVE )
- BİLMEK ile/ve/> BULMAK ile/ve/> SUSMAK
( Çabuk iyileşmek istiyorsan ağzını kapalı tut! )
( Bilinmeden bulunmaz, bulduktan sonraki biliş de apayrıdır. )
( Kişi, ne kadar bilirse bilsin, bilmediği çok şey vardır. )
- BİLMEK ile/ve/<> SEVGİ
( Hakkında ne kadar çok bilirsen o kadar çok seversin. )
- BİLMEK ve/> SEVMEK ve/> VERMEK ve/> BULMAK
( İlmimizce bilinir, ikramımızca ihsan görür, sevdiğimizce seviliriz. )
- BİLMEK ve/> SEVMEK ve/> VERMEK ve/> BULMAK
( Ne kadar geç verirse o kadar çok verir. )
- BİLMEK ile/ve/<> SEZMEK
( TO KNOW vs./and/<> TO SENSE )
- BİNDİM yerine SÜVÂR OLDUM
- BİPOLAR BOZUKLUK ile/||/<> ŞİZOFRENİ
( Duygu durumunda aşırı dalgalanmalar ile ilişkili bir bilişsel bozukluk. İLE/||/<> Gerçeklikten kopma, halüsinasyonlar ve sanrılar ile ilişkili bir bilişsel bozukluk. )
- BİR OLAY/DURUM:
ÖNCESİNDEKİ DÜŞÜNCE/SÖZ/YORUM ile/değil/yerine SONRASINDAKİ DÜŞÜNCE/SÖZ/YORUM
- BİR ŞEY Kİ...
YAPMASAK DA OLUR ve/||/<> SÖYLEMESEK DE OLUR
( Yapmayalım! VE/||/<> Söylemeyelim! )
- BİR ŞEYİN, ...:
[ne] SADECE BAŞINA ne de SADECE SONUNA İNAN
- BİR ile/ve/||/<>/> BİN ile/ve/||/<>/> MİLYON ile/ve/||/<>/> MİLYAR ile/ve/||/<>/> TRİLYON ile/ve/||/<>/> KATRİLYON ile/ve/||/<>/> KENTİLYON ile/ve/||/<>/> SEKSTİLYON ile/ve/||/<>/> SEPTİLYON ile/ve/||/<>/> OKTİLYON ile/ve/||/<>/> NONTİLYON
( ... ile~> 3 ile~> 6 ile~> 9 ile~> 12 ile~> 15 ile~> 18 ile~> 21 ile~> 24 ile~> 27 ile~> 30 [0/Sıfır] )
- BİR ile SADECE
( UNIQUE vs. ONLY )
- BIRAKMAK ile SALMAK
( TO RELINQUISH vs. TO LET GO )
- BIRAKMAK ile/ve "SALMAK"
- BİR'DEN/BİRDEN DOĞMA ve ŞEKK'SİZ-ŞÜPHESİZLİK
- BİREŞİM/TEVHİD ve/||/<>/> SEVDİĞİNİ ÖZLEMEK
- BİREYSELLİK ile/ve/||/<>/> SÜREKLİLİK
- BİRİKTİRMEK ile SAKLAMAK
( TO SAVE UP vs. TO PRESERVE )
- BİRİM MATRİS ile/||/<> SIFIR MATRİS
( Birim matris çarpımda etkisiz İLE sıfır matris toplamada etkisiz )
( Formül: I = [δ_ij] İLE O = [0] )
- BİRİNCİ DÜĞME ETKİSİ ve/||/<> DOMİNO ETKİSİ ve/||/<> (SÜREKLİ) DAMLA ETKİSİ
- 1. TAAYYÜN ile/ve/> 2. TAAYYÜN ile/ve/> SEHER(/EZAN) ile/ve/> ZUHÛR
( Ruh. İLE/VE/> Beden. İLE/VE/> ... İLE/VE/> ... )
( [MUHAMMED] I. mim ile. İLE/VE/> II. mim ile. İLE/VE/> ... İLE/VE/> ... )
- BİRİNE:
UZUN UZUN BAKMAK ile SIK SIK BAKMAK
( Belirli/kısa bir süreden sonrası rahatsız edicidir. İLE Rahatsız etmeyecek kadar/biçimde, belirli aralıklarla takipte olmak. )
- BİRİNİN:
"EŞİ/SEVGİLİSİ/DOSTU/ARKADAŞI/KARDEŞİ VS." OLMAK ile/değil/yerine/||/<>/< (SADECE VE YETERİNCE) SEVİYOR(/SEVGİNİ GÖSTERİYOR/YAŞIYOR/YAŞATIYOR) OLMAK
( [ne yazık ki] "Yetersiz" gelebilir. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Herşey için yeterlidir. )
- BİRLİK ile/ve/<> SINIR/HADD/DEN
( UNITY vs./and/<> LIMIT )
- BİRLİK ile/ve SÜREKLİLİK
( UNITY vs./and CONTINUITY )
- BİRR[Ar.] ile SADAKA[Ar.]
- BİRR[Ar.] ile SILA[Ar.]
- BİSİKLET ve/<> SAĞLIK
- BİSİKLET ve/<> SANAT
- BİSİKLET ve/<> SAYGI
- BİSİKLET ve/<> SEVGİ
- BİSİKLET ile/ve/değil/<> SİKLO
( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Vietnam'da, bisikletten yapılma çek-çekler. )
- BİSİKLET ve/<> SÖRF/SURF
- BİSİKLET ve/<>/= SPOR
- BİSİKLET ve/<> SÜREKLİLİK
- BİSİKLET ve/<> SÜS
- BİSİKLETİ:
HIZLI KULLANIM değil/yerine SAKİN/YAVAŞ KULLANIM
- BİSİKLETTE:
EVRİM ile/ve/değil/<> SÜREÇ
( Bisikletin sürecini izlemek için burayı tıklayınız... )
- BİT ile SU/DENİZ BİTİ/PİRESİ
- BİTİRMEK ile SONLANDIRMAK
( TO FINISH vs. TO BRING TO END )
- BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK ile SOYU TÜKENMEKTE OLAN TÜRLER
( Dünyadaki tüm canlı türlerinin çeşitliliği. İLE Doğada doğal yaşam alanlarında var oluşunu sürdürebilecek kadar az sayıda kalan ve yakın gelecekte yok olma riski altında olan türleri tanımlar. )
- BİYOMİMETİK KİMYA ile/||/<> SENTETİK KİMYA
( Doğadaki biyolojik süreçleri taklit eden kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Laboratuvar ortamında yapay olarak oluşturulan kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )
- BİYOMÜHENDİSLİK ile SENTETİK BİYOLOJİ
( Canlı düzenleri ve biyolojik molekülleri mühendislik ilkelerini kullanarak tasarlama ve modifiye etme bilimi. İLE Yeni biyolojik düzenler ve işlevler yaratmak için doğal ve yapay bileşenleri birleştiren bir alt dal. )
- BİZ ile/ve/||/<>/> SİZ
- BİZİ/SENİ İSTEMEYENE:
SABIR GÖSTERME! ile/ve/||/<> FEDÂKÂRLIK GÖSTERME! ile/ve/||/<> SEVGİ/ANLAYIŞ GÖSTERME!
( Adı, "yüzsüzlük" olur. İLE/VE/||/<> Adı, "eziklik" olur. İLE/VE/||/<> Adı, "kişiliksizlik" olur. )
- BLACK :/yerine SİYAH
- BLAME :/yerine SUÇLAMAK
- BLUZ[Fr. BLOUSE] ile ŞÖMİZYE[Fr. CHEMISIER]
( Gövdenin üst bölümüne giyilen, genellikle ince kumaştan yapılan ya da iplikten örülen kadın giysisi. İLE Yakası erkek gömleğini andıran, uzun kollu, manşetli kadın bluzu. )
- BÖBREK TAŞI ile/||/<> SAFRA TAŞI
( Böbreklerde mineral ve tuz birikimi ile oluşan sert kitleler. İLE/||/<> Safra kesesinde kolesterol ya da bilirubin birikimi ile oluşan sert kitleler. )
- BOCALAMAK ile/ve SAÇMALAMAK
- BÖCEK ile SEPET YILDIZI BÖCEĞİ
(
)
- BÖCEK ile SUBÖCEĞİ/HİDROFİL
( Kınkanatlılardan, küçük su birikintilerinde yaşayan, 18 milimetre uzunluğunda, kahverengi bir böcek. )
( ... cum HYDROPHILUS CARABOIDES )
- BÖCEK ile SUDA KOŞAN BÖCEĞİ
- BÖCEK ile SUİKASTÇI BÖCEK
( ... İLE İğnemsi gagaları vardır ve kendi boyundan uzun, antenleri vardır. )
- BOĞULMALARDA:
DİL KÖKÜNÜN GERİYE KAYMASI[BAYILMA VE BİLİNÇ KAYBI SONUCU] ile/ve/||/<> SOLUK BORUSUNA SIVI DOLMASI ile/ve/||/<> SOLUK BORUSUNA YABANCI NESNE KAÇMASI ile/ve/||/<> ASILMA ile/ve/||/<> AKCİĞERLERİN ZEDELENMESİ ile/ve/||/<> GAZLA ZEHİRLENME ile/ve/||/<> SUDA
( Gövdedeki dokulara yeterli oksijen gitmemesi sonucu dokularda bozulma oluşmasıdır.
[Belirtileri]
- Soluk almada güçlük.
- Gürültülü, hızlı ve derin solunum.
- Ağızda balgam toplanması ve köpüklenme.
- Yüzde, dudaklarda ve tırnaklarda morarma.
- Genel sıkıntı hali, yanıtlarda isabetsizlik ve kararsızlık.
- Bayılma. )
( [İlk yardım.]
- Boğulma nedeni ortadan kaldırılır.
- Bilinç kontrolü yapılır.
- Hastanın yaşamsal bulguları değerlendirilir.
- Temel yaşam desteği sağlanır.
- Derhal tıbbî yardım istenir[112]
- Yaşam bulguları izlenir. )
( [Suda Boğulmalar]
- Suda boğulmalarda, soluk borusu girişi kasıldığından dolayı, çok az miktarda su, akciğerlere girer.
- Özellikle soğuk havalarda, 20-30 dakika geçse bile yapay solunum ve kalp masajına başlanmalıdır.
- Suya atlama sırasında, genel gövde yaralanması/omurga kırıkları olabileceği öngörülerek, başın, çok fazla geriye itilmemesi gerekmektedir.
- İlk yardımcı yalnız ise 112 aranırken temel yaşam desteğindeki sıralamaya uygun olarak aramalıdır. )
- BOĞUMLU GÖVDE = SÂK-I UCZÎ = TIGE NOUEUSE
- BÖLÜM/KISIM ile SINIF ile TÜR
( İkisi. İLE Araz. İLE Zât. )
( AKSAM ile ASNAF ile ENVÂ )
- BÖLÜMLEME ile/ve SINIFLANDIRMA
( Nesneleri, ilişkilendirdiğimiz belirli amaçlara göre düzenleme. İLE/VE Nesnelerin, kendilerine özgü özellikleri üzerine kurulur. )
( CLASSIFICATION vs./and CATEGORIZATION )
- BOMBE değil/yerine/= ŞİŞKİNLİK/KABARIKLIK
- BÖNG/BÖN ile/ve/||/<>/< ŞABANG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- BOR = ŞARAP
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- BORÇLU/LUK ile/ve SORUMLU/LUK
- BORDER :/yerine SINIR
- BÖREK ile SUBÖREĞİ ile KOLBÖREĞİ
- BORNEO ile/ve/<> SABAH (EYALETİ)
( ... İLE/VE/<> Yerel dildeki "Sabah"ın sözcük anlamı, "rüzgârın altındaki kara" olarak çevrilmektedir. )
( ... İLE/VE/<> Arazinin dağlık ve ormanla kaplı olmasından dolayı, nüfusun %75'i [1.5 milyon], sahillerdeki ovalarda yaşamaktadır. )
( ... İLE/VE/<> Çin ile Sabah arasındaki ticaret ilişkileri, Song Hanedanı döneminde başlamış. XVII. yüzyılda, Sabah, Brunei Sultanlığı'nın bir parçasıymış ve günümüzde Filipinler'e ait olan doğu bölgesi, çıkan kargaşa sonunda, Sulu Sultanı'na verilmiş. 1877'de, İngiliz donanmasının, bölgedeki korsanlığa son vermesinden sonra, Borneo'nun kuzeyi, Brunei ve Sulu tarafından Avusturya'lı baron Johann Overbeck'e bırakılmış, o da burayı, [İngiliz] Dent kardeşlere satmış.
II. Dünya Savaşı sırasında, Japonlar tarafından işgal edilen Sabah [ya da o dönemdeki adıyla Kuzey Borneo], 16 Eylül 1963'te, [Londra'nın da etkisiyle] Malezya'ya katılmıştır. )
- BORSA İŞLEMLERİNDE:
KALDIRAÇLI ile/değil/yerine SPOT
- BORU ile/değil/yerine/>< SORU
- BOŞ (BATIL) İNANÇ = SUPERSTITION[İng., Fr.] = ABERGLAUBE[Alm.] = SUPERSTITIO[Lat.]
- BOŞ SÖZ:
SÖYLEMEMEK ile/ve/değil SÖYLEME LÜKSÜ BULUNMAMA/OLMAMA
- BOŞ ZAMANLARINDA SENİNLE KONUŞANLAR
ile/değil/yerine/><
SENİNLE KONUŞMAK İÇİN ZAMAN AYIRANLAR
- BOSE-EINSTEIN YOĞUNLAŞMASI ile/ve/||/<>/> SIVI ile/ve/||/<>/> KATI ile/ve/||/<>/> GAZ ile/ve/||/<>/> PLAZMA
( SU: Parçacıklardan daha da yüksek miktarda enerji çıkardığımızda, olanaklı minimum enerji seviyesi.[Tüm parçacıkların hepsi bir bütün gibi, tamamen aynı yöne doğru "büyük bir dalga" halinde hareket eder.][Mutlak sıfır derecesine çok çok yakın derecelerde soğutulan atom topluluğudur.[mutlak sıfır = 0 Kelvin ya da −273,15°C'dir]. Mutlak sıfır civarında, parçacıklar, aynı enerji seviyesine düşerek kümeleşmeye başlarlar. Kafasına buyruk ve bireysel hareket eden parçacıklar yoktur; hepsi "aynı" kimliğe bürünmüşlerdir ve bir küme durumunda "tek bir atommuşçasına" hareket etmeye başlar.] İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> 0 derecede.[Buz] İLE/VE/||/<>/> 100 derecede.[Buhar] İLE/VE/||/<>/> Nesnenin aşırı ısınması sonucu, iyonların ve elektronların serbestçe dolaşabildiği durum. )
( )
( )
( )
(
)
- BOŞLUK ile SOKRA[Yun.]
( ... İLE Güverte döşemelerinde, iki ağacın uc uca gelmesiyle oluşan aralık. )
- BOŞLUK ile/ve/||/<> SU
- BOTTLE :/yerine ŞİŞE
- BOUNDARY :/yerine SINIR
- BOYA ile SUBOYASI
( ... İLE Su ile eriyebilen ağaç boyası. )
- [BÖYLE/ŞÖYLE/ÖYLE]
"HİSSEDİYORUM" değil (")SEZİYORUM(")
- BOYLU BOYUNCA ile SERE SERPE
- BOYUN OMURLARI ile/ve/<> SIRT OMURLARI ile/ve/<> BEL OMURLARI
( TORTİKOLİS: Eğri boyunlu olma durumu. )
( TAHADDÜB[Ar. < HADEB]: Kamburlaşma, dışarı doğru çıkıntı oluşması. )
- ... BOYUNCA ile ... SÜRESİNCE
- BOYUNCUK, STİLUS = İBRE = STYLE
- BOYUT ile/ve SOYUT
( DIMENSION vs./and ABSTRACT )
( PARİMANA ile/ve DHYANA, CH'AN[Çince], ZEN[Jap.] )
- BOZAYI ile SURİYE BOZAYISI
- BOZKIR SIRADÜZENİNDE:
LİYÂKAT ile/ve/||/<> SADÂKAT
- BOZUK ile SORUNLU
- BOZULMA ile/değil SAPMA
- BRAGG ile/||/<> SPEKTROMETRE
( X-ışını spektrometresi geliştirilmesi )
( William Henry Bragg tarafından 1913 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1862-1942) (Ülke: İngiltere) (Alan: fizik) (Önemli katkıları: X-ışını kristalografisi, Bragg yasası, kristal yapı analizi) (Nobel: 1915) )
- BRAHMANLAR ile/ve KŞATRİYALAR ile/ve VAYSYALAR ile/ve SUDRALAR ile/ve PARYALAR/DALİTLER
( Brahma'nın ağzından yaratılmış rahipler sınıfı. İLE/VE Brahma'nın kolundan yaratılmış soylular ve savaşanlar sınıfı. Krallar, savaşçılar ve soylular. [Tenleri kırmızımsıdır.] İLE/VE Brahma'nın kalçasından yaratılmış çiftçi ve tüccar sınıfı. İLE/VE Brahma'nın kalçasından yaratılmış hizmetkâr ve işçi sınıfı. İLE/VE Bu dört sınıf dışında kalanlar. )
- BROM-/BROMO- ile/||/<> OZO- ile/||/<> SAPR-/SAPRO-
( Kötü koku, bromun varlığı ile ilgili, bromla ilgili. İLE/||/<> Hoşa gitmeyen koku. İLE/||/<> Çürümüş, kokuşmuş, bozuk, bozulmuş. )
- BU/ŞU/O NE/DİR? ile/ve BU/ŞU/O NE İŞE YARAR?
( Çocukların sorusu. İLE Yetişkinin sorusu. )
( "WHAT (IS) THIS?" vs./and "WHAT WORTH OF THIS?
Children's question. WTIH/AND Adult's question. )
- BU SEFER DE ... ile ŞİMDİ DE ...
- BU ... ile ... (/BU ŞEY ile ŞEY)
( Betimleme/Tasvir/Tasavvur. İLE Kavram. )
- BU ile ŞU ile O
( THIS vs. THAT vs. IT )
- BUDİZM'DE/Kİ TARİKATLAR:
SARI ile/ve SİYAH ŞAPKALILAR ile/ve KIRMIZI GRUP ile/ve ŞAPKASIZLAR
( Dalay Lama'nın başkanlığındadır. İLE/VE Karmapalar yönetir. İLE/VE ... İLE/VE ... )
- BUGA = SARIG/BÖZ BUGA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Hindistan'dan getirilen bir ilaç.[Genellikle sarı ya da kızıl-kahve renktedir.] )
- BUGURDA ile SAÇ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kıvırcık saç. İLE Saç. )
- BUHARA HALISI ve/<> SÜZANE KİLİMİ
( ... VE/<> Genç kızlar, çeyizleri için üç parça olarak kendileri hazırlamaktadır. )
- BUHARLAŞMA ile/<>/>< SIVINMA
( Sıvı durumdan, buhar ya da gaz durumuna geçmek. İLE/<>/>< Gaz ya da buhar durumundan, sıvı durumuna geçmek. )
- BÜHTAN ile SÛ-İ ZANN
( Zan bir kafese benzer, biz de bülbüle. O zan kafesi, bizi gül dalına kondurtmaz. )
- BÜLBÜL ile ŞEB-HÂN[Fars.]
( ... İLE Gece öten bir cins bülbül. )
- BÜLBÜL ile SÖĞÜT BÜLBÜLÜ
- BULBUS değil/yerine/= SOĞANCIK | OMURİLİK SOĞANI | YUMRU
- BULGUR ile SİYAZ BULGURU
- BULUT BİLİŞİM'DE(CLOUD COMPUTING):
IAAS ile/ve/+/<>/> PAAS ile/ve/+/<>/> SAAS
( Infrastructure as a service. İLE/VE/+/<>/> Platform as a service. İLE/VE/+/<>/> Software as a service. )
- BULUT ile SAÇAKBULUTU
( ... İLE İnce, tüy gibi, saçaklı görünüşü olan, buz parçalarından oluşmuş beyaz bulut. )
( ... cum SIRRUS )
- BUNALIM/BUNGUN ile/ve SIKINTI/LI
( DEPRESSION vs./and DISTRESS/BOREDOM )
- BURGULU KAZIK ile ÇAKMA KAZIK ile FORE KAZIK ile KUM KAZIK ile MİNİ KAZIK ile SÜRTÜNME/ADERANS KAZIĞI
( Ucundaki burgu aracılığıyla burularak yere sokulan kazık. İLE Bir şahmerdan ile başına vurularak yere çakılan, ucu çelik çarıklı kazık. İLE Zemine çakılan bir kılıf borusunun içindeki toprağı boşaltıp çelik donatı indirdikten sonra yerinde beton dökülerek yapılan kazık.[Beton döküldükçe, kılıf, yukarıya çekilir.] İLE Çok çürük zeminlerde, delinen zemine kum doldurarak yapılan bir çeşit kazık. İLE Geçici toprak işleri için kullanılan, çapı 25 cm. kadar olan ve yanyana çakılarak ya da açılan deliklere beton dökülerek uygulanan kısa boylu kazıklara verilen ad. İLE Sağlam zemine ulaşılması olanaksız durumlarda, beton dökülerek yapılan ve yanlarak sürtünerek duran kazık. )
- BURNU BÜYÜK/LÜK ile/değil/yerine SEÇKİN/LİK
- BURNUN AKMASI ile/ve/değil/yerine SÜMKÜRMEK
( MÜTEMAHHIT: Sümküren, temahhut eden. )
- BÜRÜNME ile/ve/||/<> SARINMA
- BÜŞİNÇEK[Kençek] = SALKIM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Üzüm salkımı. )
- BÜŞRÂ[Ar.]/MÜJDE değil/yerine/= SEVİNÇLİ SAVA/ÇAV(HABER)
- BÜST ile/||/<> SFENKS ile/||/<> EQUESTERİAN
( İnsanın gövdesinin başını ya da göğüsten yukarısını gösteren heykel. İLE/||/<> Başı ve gövdesi farklı türlerden (genellikle başı kadın ve gövdesi aslan gibi) olan fantastik yaratık. İLE/||/<> Atlı portre. Batı sanatında resim ve heykel alanında soylu ya da önemli kişileri betimlemek için kullanılmış bir portre türü.[En başarılı örneklerini Rönesans'ta Donatello ve Verrocchio'nun yapıtlarında gördüğümüz bu tür portreler, modeli onurlandırıcı ve yüceltici bir anlam taşırdı.] )
- BUSTROFEDON[İng. BOUSTROPHEDON < Yun. βουστροφηδόν]:
GERÇEK ile/ve/||/<> SÖZDE ile/ve/||/<> YİNELEYEN
(
Antik Yunanca kökenli bu terim, yazının öküzün tarlayı sürerken izlediği yol gibi her satırda yön değiştirmesi anlamına gelir. Tıpkı bir öküzün saban ile tarlayı sürerken her sıranın sonunda dönüp ters yönde devam etmesi gibi, metin de satır sonlarında yön değiştirir. Bustrofedon, antik dönemde yaygın olarak kullanılan çift yönlü bir yazı düzenidir. Özellikle MÖ VIII. - VI. yüzyıllar arasında Yunan, Etrüsk, Sabaean ve Safaitic gibi çeşitli dillerde kullanılmıştır. Modern yazı sistemlerinden farklı olarak, okuyucunun gözünün satır sonundan başa dönmesi gerekmez; bu da okuma sürecini daha akıcı duruma getirir. Klasik ve en yaygın bustrofedon türü. Satır yönü her satırda değişir ve yazaçlar, yatay olarak aynalı (mirrored) yazılır. Girit adasındaki en önemli Yunan hukuk yazıtı İtalya'daki antik Etrüsk mezar taşları Almanca "Schlangenschrift" (Yılan Yazısı) olarak da bilinir. Yazaçlar, aynalı değil 180° döndürülerek (baş aşağı) yazılır. Etrüsk serpantin bustrofedon örneği Adriyatik kıyısı yazıtları Metin aşağıdan yukarıya doğru ilerler ve her satır 180° döndürülür. Tableti fiziksel olarak çevirmek gerekebilir. Paskalya Adası'nın gizemli yazı düzeni Eski Macar çomak yazıtları
Ders: Elde edemediğimiz şeyleri küçümsemek, kendimizi kandırmaktan başka bir şey değildir.
Sözde bustrofedonda yazaçlar aynalı değil 180° döndürülmüş olarak yazılır (baş aşağı).
Okumaya sol alt köşeden başlanır. Her satırdan sonra tablet 180° çevrilir.
Antik Yunan'ın en kapsamlı hukuk metni. 12 sütundan oluşan bu yazıt, aile hukuku, mülkiyet ve kölelik konularını düzenler. Bustrofedon yazımın en iyi korunmuş örneğidir.
Hitit İmparatorluğu'nun yazı düzeni. Hayvan ve insan figürleri içeren hiyerogliflerde, figürlerin baktığı yön okuma yönünü belirler. Kesintisiz yineleyen bustrofedon kullanılır.
Hâlâ çözülememiş gizemli bir yazı düzeni. Okuyucu tableti her satırdan sonra 180° çevirir. Dünyada bilinen tek ters bustrofedon örneğidir.
Etrüsk dilinin en uzun yazıtlarından biri. Serpantin bustrofedon (Schlangenschrift) kullanır - yazaçlar, aynalı değil baş aşağı döndürülmüştür.
Saba Krallığı'nın yazı düzeni. Güney Arap abecesi kullanılır. Anıtsal yazıtlarda bustrofedon yeğlenmiştir.
Göçebe Arap kabilelerinin bıraktığı binlerce kaya yazıtı. Yazı yönü tutarsız olabilir - bazen bustrofedon, bazen tek yönlü.
Latince "sinister" (sol) sözcüğünden. İbranice, Arapça, Farsça gibi dillerde kullanılır. Tek yönlü, tutarlı sağdan sola yazım. Latince "dexter" (sağ) sözcüğünden. Latince, Türkçe, İngilizce gibi dillerde kullanılır. Modern Batı dillerinin standardı. Yazaçların hem yatay, hem de dikey olarak hizalandığı yazı stili. Her yazaç, bir ızgara gözesine yerleştirilir. Antik Yunan anıtlarında yaygındır. Metnin tamamının aynalı yazıldığı sistem. Leonardo da Vinci'nin defterlerinde görülür. Bustrofedondan farklı olarak yön değiştirmez. Metnin merkezden dışa ya da dıştan merkeze doğru spiral biçiminde ilerlediği yazım. Bazı antik diskler ve mühürlerde görülür. Çince, Japonca ve Korece'nin geleneksel yazım yönü. Sütunlar sağdan sola sıralanır. Modern kullanımda yatay da yaygın. ( ( INTEGRITY vs./and/<> LOVE )BUSTROFEDON
Köken ve Tanım
βουστροφηδόν (boustrophēdón)
Bustrofedon Türleri
Gerçek Bustrofedon
TRUE
Gortyn Yasaları
Etrüsk Yazıtları
Sözde Bustrofedon
FALSE / SCHLANGENSCHRIFT
Capua Steli
Sabellik Yazıtları
Ters Bustrofedon
REVERSE
Rongorongo
Macar Rovás
Karşılaştırma
Özellik
Gerçek (True)
Sözde (False)
Ters (Reverse)
Yineleyen (Recursive/Iterating)
Satır Yönü Değişimi
* Her satırda
* Her satırda
* Her satırda
* Kesintisiz
Yazaç/Harf Dönüşümü
Yatay aynalama (mirror)
180° rotasyon (invert)
180° rotasyon
Türe göre değişir
Okuma Ekseni
Yatay zigzag
Yatay zigzag
Dikey zigzag (↑)
Yatay sürekli
Tablet Çevirme
X Gerekmez
X Gerekmez
* Gerekli (180°)
X Gerekmez
Paragraf Kesintisi
Olabilir (yön sıfırlanır)
Olabilir
Nadir
X Yok (sürekli)
Başlangıç Noktası
Sol üst köşe
Sol üst köşe
Sol alt köşe
Sol üst köşe
Yerine Ad
-
Schlangenschrift, Serpentine
-
Continuous Boustrophedon
Yaygınlık
En yaygın
Nadir
Çok nadir
Uzun metinlerde
Önemli Örnek
Gortyn Yasaları
Capua Steli
Rongorongo
Luwi Hiyeroglifleri
Bustrofedon Örnekleri
Tilki ve Üzüm - Ezop Masalı
GERÇEK BUSTROFEDON
Kaplumbağa ve Tavşan
SÖZDE BUSTROFEDON (Schlangenschrift)
Rongorongo Stili — Ters Bustrofedon
TERS BUSTROFEDON
Tarihsel Metin Örnekleri
Gortyn Yasaları
Luwi Hiyeroglifleri
Rongorongo Tabletleri
Capua Etrüsk Steli
Sabaean Yazıtları
Safaitic Yazıtları
İlişkili Yazı Yönü Kavramları
Sinistrograd
Dekstrograd
Stoichedon
Ayna Yazısı
Spiral Yazı
Dikey Yazı
Dijital Araçlar ve Kaynaklar
Araç / Kaynak
Tür
Açıklama
Bağlantı
dCode Boustrophedon
Çevrimiçi Dönüştürücü
Metni bustrofedon formatına dönüştürür. Hem aynalama hem de ters çevirme seçenekleri sunar.
dcode.fr
TextFixer Reverse Text
Metin Ters Çevirici
Metni ters çevirir ve aynalar. Bustrofedon oluşturmak için kullanılabilir.
textfixer.com
Unicode Bidirectional Algorithm
Teknik Standart
Unicode'un çift yönlü metin işleme standardı. RTL ve LTR karışık metinler için.
unicode.org
Wikipedia - Boustrophedon
Ansiklopedi
Kapsamlı tarihsel bilgi, örnekler ve referanslar.
wikipedia.org
Omniglot Writing Systems
Referans Sitesi
Dünya yazı düzenleri ansiklopedisi. Bustrofedon kullanan diller hakkında bilgi.
omniglot.com
Unicode Denetim Karakterleri
Karakter
Unicode
İsim
Kullanım
U+200F
Right-to-Left Mark (RLM)
Metnin sağdan sola yönünü zorlar
U+200E
Left-to-Right Mark (LRM)
Metnin soldan sağa yönünü zorlar
U+202E
Right-to-Left Override (RLO)
Tüm sonraki karakterleri RTL yapar
U+202D
Left-to-Right Override (LRO)
Tüm sonraki karakterleri LTR yapar
U+202C
Pop Directional Formatting (PDF)
Yön geçersiz kılmasını sonlandırır
Aynalı Yazaç
)
Bölüm
Açıklama
Tanım
Satırların bir sağa bir sola; yani öküzün tarlayı sürerken izlediği yol gibi gidiş-geliş yönünde düzenlendiği eski yazı biçimi.
Köken
Yunanca boustrophēdón (βουστροφηδόν) → bous (öküz) + strophē (dönüş) + -dón (zarf eki).
Anlamı: “Öküz gibi dönerek (yazarak)”.
Yazım Yönü
Bir satır sağdan sola, sonraki satır soldan sağa ilerler.
Sağdan sola giden satırlarda çoğunlukla harfler de ayna yönünde yazılır.
Görsel Mantık
Yazı bir yılan gibi kıvrılarak ilerler. Satır sonuna gelindiğinde yeni satır ters yönden devam eder.
Kullanıldığı Dönemler
MÖ 7–5. yüzyıllar arasında Arkaik Yunan yazıtları.
Ayrıca bazı Ege ve Anadolu yazılarında: Luwi, Likya, Karya.
Etrüsk yazıtlarında sınırlı örnekler.
Runik yazmalarda ender örnekler.
Bustrofedon Türleri
1. Gerçek bustrofedon: Satır yönü değişir, yazaçlar da aynalanır.
2. Sözde/rotasyonlu bustrofedon: Satır yönü değişir fakat yazaçlar, aynalanmaz.
3. Yineleyen/rekursif bustrofedon: Satır içi yön okları ya da simgeler kullanılır.
Teknik İşlevler
Satır başına dönme gereksinimini azaltır; yazıcı için hız ve ergonomi sağlar.
Taş yazıtlar ve blok yazım için özellikle uygulanabilirdi.
Modern Kullanım
Kodlama ve matematikte zigzag tarama algoritmaları.
QR ve optik dizilerde bustrofedon tarama mantığı.
Steganografi ve veri dizilimlerinde “bustrofedon pattern” olarak geçer.
Somut Eski Örnekler
Gortyn Yasası (Girit, MÖ V. yy) - en ünlü bustrofedon metinlerden biri.
Eski Yunan stel ve taş yazıtlarının büyük bölümü (özellikle Arkaik dönem).
Etrüsk ayna yazımlı mezar yazıtları.
...
Günümüzde doğal dillerde kullanılmaz; tarihsel ve teknik bir yazım düzeni olarak incelenir.
- BU/ŞU:
"TABLO" ile "SAHNE"- BÜTÜNLÜK ile/ve/<> SÜREKLİLİK
- BÜTÜNSELLİK ile/ve/<> SEVGİ
- BUY :/yerine SATIN ALMAK
- BUYRUK/EMİR ile/ve/değil SINAV
- BÜYÜK ÇÖKÜŞ/LER ile/ve/<> !SAVAŞ
- (BÜYÜK) "HİKAYE" değil SÜREÇ
- BÜYÜK OKYANUS [KUZEY]:
DOĞU ÇİN DENİZİ ile/ve/||/<> KORE BOĞAZI ile/ve/||/<> SARI DENİZ ile/ve/||/<> KORE KÖRFEZİ ile/ve/||/<> JAPON DENİZİ ile/ve/||/<> LA PEROUSE BOĞAZI ile/ve/||/<> TERPENİYA BOĞAZI ile/ve/||/<> OHOTSK DENİZİ ile/ve/||/<> TTATAR BOĞAZI ile/ve/||/<> UDSKAYA KOYU ile/ve/||/<> ŞELİHOV KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PENJUNA KOYU ile/ve/||/<> KURİLSKİYE BOĞAZI ile/ve/||/<> BERING DENİZİ ile/ve/||/<> BERING BOĞAZI ile/ve/||/<> ANADIR KÖRFEZİ ile/ve/||/<> NORTON KOYU ile/ve/||/<> KOTZEBUE KOYU
(1996'dan beri)